27/10/2013
-Savaşta muhalefet iktidarla birlikte olmalıdır. Hakan Fidan’ı ABD sermayesi istemiyor. ABD ise istiyor. Sermaye ile siyasiler arasında bu çatışma 11 Eylülde başladı.
-Sermayenin tarihi görevi sona ermiştir. Bu savaşı devletler kazanacak. Halk Partisinin 1920’lerden bir adım gidememesi normaldir.
-Savaş sermaye ile ulusal devletler arasındadır. Sermaye ekonomik baskılar yapabiliyor.
-Sermaye karşılıksız dolara dayanmaktadır. Karşılıklı ulusal paraların çıkarılması ve altının uluslararası ödeme aracı kabul edilmesi gün sermayenin işi biter. Sermaye ülkemize bir şey yapamıyor çünkü ekonomimiz kayıt dışı bir ekonomidir.
-ABD siyasi gücü ikiye ayırdı. Bu ekonomik güç bölünmesidir.
-ABD sermayesi ikiye ayrıldı. Bankerler ve patronlar. Bu çıkar çatışmasıdır. Reel ekonomi sahibi patronlar, karşılıksız dolara dayanan finans ekonomisi sahiplerini yeneceklerdir. Dünya devletleri de patronları tutmaktadır. Sermayeyi yenmek için mevcut para sistemini değiştirmek yeterlidir. Karşılıksız faiz parası yerine, emek karşılığı çıkarılan ürün parası ikame edilecektir.
-Sermaye; Obama, Putin ve Erdoğan ittifakını yıkmak istiyor. Muhalefetimiz de onlara çanak tutuyor.
-Üçlü ittifakın başarılı olması için, İstanbul’da bir kuyumcular kooperatifi kurmalıdırlar. Bu kooperatif altın bonosunu çıkaracak, dünyada kuyumculara verecek ve altın bonosu uluslararası transferlerde para olarak kullanılacaktır. ABD Federal devletleri, dolar dışında kendi paralarını çıkarmalı ve kendi ekonomilerini onunla düzenlemelidirler. ABD devleti de dolardan başka bir parayı çıkarmalıdır. Rusya, Çin, Avrupa devletleri parayı altın bonosu ile kullanılır hale getirmelidirler.
-Muhalefet ve bürokrasi direnmekten vazgeçmelidir.
-İnsanlığın büyük sorunları arasında karşılıksız dolar kadar kötü etkisi olan şey bürokrasidir. Sermaye insanlığı sömürmesi için bir takım formaliteler koymuş ve bunları milli bütçelerle finanse etmektedir. Siyasiler patronlar tarafındadırlar. Bürokratlar ise sermaye taraftarıdırlar. Bürokrasiyi çözmek için:
a)Herkes sigorta edilmeli, aidatsız sigorta edilmelidir.
b)İsteyen bürokratlara faizsiz kredi verilerek iş kurmalarını sağlayıp bürokrasiyi boşaltmalıyız.
c)Bürokratların gelirini genel hizmetliler almalıdır.
d)Hizmet kooperatifleri kurulmalıdır.
02/11/2013
Merkel’e operasyon
-Merkel’in telefonu dinlendi. Yadırgandı.
-Devlet içinde kurumlar birbirini dinliyor da devletlerarası dinlenmesi söz konusu olamaz mı? Dinlemenin bir zararı yoktur, dostluk teyit edilmiş olur.
-Dost ülkeye bize güvenemiyor, ya da bize bir şey yapmak istiyor.
-Devlet işlerinde farklı muamele yapılmaz, dost ve düşman dinlenir. Ona göre dost ve düşman kabul edilir. Bu dinlemeler beni rahatsız etmez. Güvenilir istihbaratın bizi dinlemesi bizim için iyidir.
-Türkiye’de 1960 darbesini Türkiye’deki ABD nüfuzunu kırmak için İngiltere yaptırmıştır.
-Yanlış. Yanlış. 1960 müdahalesini ABD tekel sermayesi yaptırmıştır. Menderes’e kredi verildi sadece alt yapıyı yapacak İsrail’e yol açacaktı. Oysa Menderes Türkiye’yi, tarım döneminden sanayi dönemine geçirdi. 1954’te altınları dövize çevirdi, 1957’de karşılıksız para çıkardı ve kalkınmayı tamamladı. Bunun için Menderes asıldı. Ne var ki Türkleri korkutamadı ve Türkiye bugün gelişmiş ülkeler içinde yer aldı.
-Milli istihbarat sadece, askeri operasyonları haber etmez. Ekonomik ve sosyal olayların perde arkasını devletine bildirir.
-Gizli istihbarat servisleri, ikinci Cihan savaşı sonrasında kurulmuştur. Gayesi insanlığı denetim altına almaktır. Bugün emrinden çıkmıştır. Askeri istihbarat meşrudur. Ama hukuk düzeninde gizli istihbarat İslamiyet’te meşru değildir. Açık istihbarat var. Herkes bildiğini kamuya bildirir. Kamu lehinde ve aleyhinde alınan haber karşı ilgiliye bildirilir. İlgilinin savunması da dosyalara konur.
-İstihbarat başka ülkelerde siyasi gidişi öğrenir, gereken yönlendirmeleri yapar.
-Askeri amaçlar dışında gizli istihbarat meşru değildir. İlgili haberdar edilmelidir. Hele başka ülkede operasyon yapmak tamamen nehiy edilmiştir. Bu anarşiye girer. Askeri amaçla istihbarat yapılabilir. Sadece savaşta kullanılabilir.
-Yabancı ülkelerde istihbarat iş ve siyasette dostları galip getirmek için yapılabilir. Türkiye’de AB ve ABD taraftarları çatışması vardır.
-ABD’deki bankerler Avrupa’yı etkisiz hale getirmek için çaba sarf etmişler. Kiliseyi yenmediler. Sermaye Türkiye ile AB’ye girip İngilizleri güçlendirip Fransa ve Almanya’yı ikinci dereceye indirmek istemiş, Türkiye Almanya tarafı olunca oyun bozulmuştur.
NOT: Yazıda yer alan italik ifadeler Süleyman Karagülle’ye aittir.
Yorum:
Üçlü İttifak
Sermaye dünyayı iki bloka ayırmış, bunları çatıştırmıştır. Her ülke içine de bunların temsilcilerini koymuş ve denge sağlamış, dünyayı idare etmiştir. Baştan bu dengeyi dinler çatışması üzerine kurmuş, bunun sonuç vermeyeceğini görünce 1897’de Basel’de yaptığı kurultayda dinler arasındaki çatışmayı rejimler arası çatışmaya çevirmiştir. Birinci ve ikinci Cihan savaşlarını bunun üzerine yapmış ve soğuk savaş ile yirminci yüz yılın sonlarına kadar devam ettirmiştir.
Sermaye Müslümanlarla CHP’lilerin birlikte olamayacaklarını işliyor ve bunların çatışmasına dayanarak kendisi ülkeyi yönetiyordu. Ecevit ile Erbakan arasında koalisyon oluşunca bu oyun bozuldu. Başarılı bir hükümet çıkardılar. Kısa zaman sonra sermaye bu koalisyonu bozdurdu. Ne var ki artık akış durmadı. Humeyni o zaman Bursa’da idi. Burada gördüklerini İran’a taşıdı. Sonra Gorbaçov yenilik yaptı. Sol ile sağ arasındaki düşmanlık sona erdi. Sömürü sermayeye karşı dindarlarla solcular anlaşmaya başladı.
ABD’de de benzer ikil çatışma vardı. Siyahlarla beyazları çatıştıran sermaye, siyah Müslümanlarla ABD yönetimini çatıştırarak denge kuruyordu. ABD; halkını zenci düşmanı, İslam düşmanı gösteriyordu. Erbakan’ın anlatmaları ile ABD halkı uyandı ve Zenci bir Müslümanın çocuğunu devlet başkanı yaptı. Böylece Amerikan halkı insanlığa, ben zenci düşmanı değilim, ben Müslüman düşmanı değilim dedi.
12 Eylül tezgahı ile dünyayı birbirine katacaktı. Başaramadı. Gorbaçov’u uzaklaştırdılar. Sermaye yerine sarhoş Yeltsin’i koyarak, tekrar eski sömürüsünü sürdürmek istedi. Yeltsin yerine Putin’i koyarak, Sermaye’nin oyununu bozdu. Rusya tarihinde adını şanla yazdıracaktı.
Obama ve Putin ortak hasımlarını bildirdikleri için anlaştılar ve sermayeye birlikte karşı koymaya başladılar. Yanlarına Erdoğan’ı aldılar. Neden Erdoğan’ı yanlarına aldılar.
a)Bütün devletlere yayılmış bulunan Müslümanları kullanarak devletlere karşı ayaklandırma yapmayı istemediler. Obama-Putin ikilisi, bu oyunu bozmak için Müslümanları yanlarına almak istemişlerdir. Bunun ancak Milli Görüş’ü Türkiye ile olacağını bildikleri için Erdoğan’ı yanlarına aldılar.
b) Sermaye karşılıksız paraya dayalı sermaye sömürüsünü sürdürmektedir. Buna son vermek için yeni düzene gerek vardır. Bu da Türkiye’de getirilecek olan Adil Düzen’dir. Adil Düzen’den yararlanmak için Türkiye’yi yanlarına almayı istemektedirler. Edroğan Milli Görüş’ten gelmektedir. Adil Düzen’e bu başkan ve ancak AK Parti ile ulaşabilir. Bu sebeple Erdoğan ile işbirliği yapma ihtiyacını duymuşlardır.
c)Yeni düzen ancak iki uygarlığın sentezinden oluşur. Bu da batı uygarlığı ile İslam uygarlığıdır. Bu sentezi yapacak ülke iki uygarlığı eşit şartlarla bilen Türkiye olabilir. Dolayısıyla Erdoğan’sız yeni düzen kurmak mümkün değildir.
d) Nihayet Türkiye uygarlıkların merkezindedir. Barış da savaş da Türkiye’den başlayabilir. Bu sebeple Türkiye ile iş birliği yapmak zorunluluğu vardır. Bu sebepledir ki Türkiye güç bakımından süper güç değildir. Ama etkili olma bakımından Türkiye de Rusya ve ABD kadar önemlidir.
Adil Düzen çalışan arkadaşlarımızı, hazır olduktan sonra en az on kişi, Adil Düzen’e göre İnsanlık Anayasası’nı öğrendiği zaman bunlara tebliğ yapabilir onlara yardımcı olabiliriz. Şartlar hazırlanmıştır. Bizim çalışmamız beklenmektedir.