12.10.2013
CHP’li Süheyl Batum Meclis komisyonunda yeni anayasanın özgürlükçü bir mahiyette çıkmaması için mücadele ederken aynı komisyonda CHP’li Atilla Kart özgürlükçü bir anayasa için doludizgin savaş veriyor.
Soruyorum: Hangisi CHP?
*
Dün CHP’li Engin Altay ve 32 arkadaşı Meclis’e “Andımız’i isteriz” diye kanun teklifi verirken CHP’li Sezgin Tanrıkulu Andımız’ın kaldırılmasından gayet mutlu.
Soruyorum: Hangisi CHP?
*
Demokratikleşme paketi açıklandığı anda CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Bunların daha ilerisini biz teklif etmiştik” derken CHP’li Birgül Ayman Güler aynı paket hakkında “Ulusal ve laik Türkiye paketlenmiştir” diyor.
Soruyorum: Hangisi CHP?
*
Tamam birader.
Tabii ki iktidar dururken muhalefete muhalefet edenler durumuna düşmeyelim.
Ama CHP’nin de bir karar vermesi gerekmiyor mu?
Aşırı ulusalcılık ile süper demokratlık arasında salınıp duracak mı sonsuza kadar?
Ulusalcıyla ulusalcı, demokratla demokrat gibi davranmasının vakti ne zaman gelecek?
Yazının tamamı için Not supported field expression!
Yorum:
Özgürlükçülük
Partiler özgürlükçülüğü savunuyor. Anayasa özgürlükçü olacak diyorlar. Ancak hepsinin aklındaki özgürlükçülük kendi özgürlüklerinden başka bir şey değil. Başkalarının özgürlüklerini yok sayıyorlar.
Bazıları da özgürlüğü sınırsız özgürlük kabul ediyorlar. Sınırsız özgürlük yalnızca başkalarının özgürlük sınırını geçmeyle olur. Buna göre özgürlüğün sınırı başkasının özgürlüğünün başladığı yerdir.
Bir insan şarap içebilir ama sarhoş olup başkasını rahatsız edemez.
Bir insan silah taşıyabilir ama başkasını vuramaz.
Bu böyle gider. Bu sınırlar İslamiyet’in koyduğu sınırlardır.
Bu sınırları beğenmeyip kendi sınırlarını belirleyenler sadece kendi özgürlüklerini istemektedir.
Kuran “İnsan kendisine her örnekten verdiğimiz Kuran’a bakmaz, yalnızca kendi aralarında cedelleşir” diyor.