24/08/2013
- Bir NASA uzmanı açıklamaları sebebiyle Rusya’ya sığındı.
- Herkesin her şart altında ülkeyi terk etmeye hakkı vardır. Mağdur olan devlet hakemlere gider, sığındığı ülkeden tazminat alır.
- Obama Rusya ile olan ilişkileri durdurmalı yoksa bedelini ağır öder.
- ABD tekel sermayesi bankerler ve patronlar diye ikiye ayrılmıştır. Bankerler dengeyi çıkar çatışması üzerine kurmak istiyor, patronlar çıkar paralelliğine dayanmak istiyor. Obama, Putin ve Erdoğan kader birliği içindeler.
- Bence, çatışma çalışan kesim ile sermaye arasındadır.
- Savaş bankerlerle patronlar arasındadır. Obama’yı patronlar destekliyor. Putin de onunla beraberdir. AB ve Çin bunlara karşı değildir. Sermaye yenilecek.
- Sermaye karışıklıklar çıkarıyor. AB bunu değerlendirmelidir. Türkiye de sermayenin baskılarını hesaba katmalıdır.
- Sermayenin gücü karşılıksız doları insanlık tarafından hala para olarak kabul edilmesidir. ABD yeni para çıkarırsa veya Rusya, Çin doları sokağa dökerse sermayenin işi bir günde biter.
-Obama, Putin, Erdoğan birliğini bozmak istiyorlar.
-İnsanlık uygarlaşan varlıktır. Çözümleri üretemeyenler, yenilirler. Obama, Putin ve Erdoğan üçlüsü dünyayı kana boyanmadan uygarlaştırabilirler. Erdoğan’ın gücü Adil Düzen temsilcisi olmasından ileri gelmektedir. O bunu bilmiyor. Kaynak öğretmiyor.
- Türkiye’nin ABD, Rusya grubuna katılmasını maddi sebepten istemeyenler var.
- Avrupa’nın ve Papalığın sermaye ile olan ezeli çatışması fırsat beklemektedir. Çin tarihi siyasetinde dünya ile çatışmaya giremez. Dolayısıyla, banker sermayedarlar yenilecektir.
- İnançlar için mi savaşılır, savaşmak için mi farklı şeylere inanılır?
- Uygarlaşma inançların yenilenmesi ile başlar. Uygarlaşma bitince inançlar çıkar olmaya başlar. İnançlar yozlaşır, donuklaşır, işe yaramaz hale gelir. Yenilenen inançlar yeniden zafer kazanır.
- Komünizm ve Kapitalizm bir araçtı. Aynı gücün tertibi idi.
- Erbakan bunu timsahın iki çenesine benzetmiştir. Humeyni bu benzetmeye dayanarak solcularla anlaştı. Gorbaçov bunun sonucunda yenilik yaptı. Sovyetler bundan dolayı yıkıldı. Dünyada sol sağ çatışması bitti. Sermaye bunun için şimdi dayanaksızdır. Kendisine inandırıcı ideoloji bulamadı. Savaşı durdurmak için dolar yetmiyor.
- İdeolojilerin savaş aracı olarak kullanılması ideolojilere zarar verir, insanlık da zarar görür.
- Musa Firavun’a “Sen in, ben çıkayım.” dememiştir. “Bize izin ver gidelim.” demiştir. Hititlerin emrine girmeyi emretmiş, girmek istemeyince de kırk yıl çölde dolaştırmıştır. Hz. İsa “Diğer yanağını çevir.” demiştir. Kuran dinde zorlamayı kaldırmıştır. Dinde sadece savunma savaşı vardır. Çıkar savaşı kesinlikle yoktur.
- Sovyetler ideolojilerin etkisi ile yıkılmadı. Sosyalizm, Kapitalizmden bir derece ileri bir düzendir.
-Marks’ın söyledikleri doğrudur. Marks’ın iki yanlışı var. Sosyalizmden sonra Komünizm değil de İslamiyet gelecek. Çünkü onun ne olduğu bellidir. Tevrat’ın ve Kur'an’ın düzenidir. Binlerce yıllık uygulamaları ve zaferleri vardır.
- Savunulan şeyler her zaman doğrudur. Gayelere alet olarak kullanılmaktadır. Gayelerini bilerek davranışlarımızı ayarlamalıyız.
- İhvan’ı Müslim’in doğru şeyleri savunuyor. Askerlerin dayandığı Vahabilik yanlıştır. Askerler haklıdırlar. İhvan asker bir cumhurbaşkanını başa getirecektir. Benzer olay 1960’da Türkiye’de olmuş, Adalet partisi iktidar oldu ama Ali Fuat Başgil’i başkan yapmadılar. Cemal Gürsel kaldı. İnönü başkan oldu. Genel Kurmay Başkanı Cevdet Sunay devreye girdi de askeri ayaklanmaları ancak bastırdılar. Ali Fuat Başgil asla direnmedi. İhvan yanlış yoldadır.
NOT: Yazıda yer alan italik ifadeler Süleyman Karagülle’ye aittir.
Yorum:
Haklı çıktım!
Ben geçmişte ileride olacaklar hususunda yorumlar yapmıştım. Yorumumu Kur'an’a ve müspet ilme dayandırmıştım. İfade eksikliğim ve kısmi yanılmalar hariç hep haklı çıktım. Şimdi de Kur'an’a ve müspet ilme dayanarak yıllardır yorum yapıyorum.
Söylediğim şudur: Sermayenin ömrü sona erdi. Bugünkü savaş sermaye ile devletler arasındadır. Devletler galip geleceklerdir. Mahir Bey de nihayet baklayı ağzından çıkardı, “Devletler global sermayeyi yenecekler.” diyor.
Mahir Bey savaş AB-Çin ve ABD-Sovyetler arasındadır diyordu. Tüm yorumlarını ona dayandırdı.
Ben de savaş sermaye ile devletler arasında diyordum. Sermaye dünyayı ikiye ayırmak istiyor. AB ve ABD bir, Rusya ve Çin bir taraf olacak. Savaş İran’la Türkiye arasında çıkacak. Bu üçüncü cihan savaşı ile sonuçlanacak, diyordum. Yeni bölünme güney kuzey değil doğu batı şeklinde olacak diyordum.
Son yazısında Mahir Bey savaşın sermaye ile devletler arasında olduğunu kabul etmiştir. ABD ve Rusya ile Türkiye’nin üçlü ittifakını söylemektedir. Biz de aynı görüşteyiz. Devletler galip gelecektir sözü de doğrudur. AB ve Çin’in ayrı cephe kurdukları görüşüne katılmıyorum. Onlar da üçlü ittifakın içindedirler.
Devletlerin yanında olan patron Yahudiler Türkiye’de yatırım yapıyorlar. AB’deki devletleri bu rahatsız ediyor ama AB’dekiler Patronların yanındadır. Çin hiçbir zaman banker sermayenin olmadı. Çünkü Çin bankerlerden kredi almadı. Patronlara fabrika kurdurdu. Çin Bankerlerin dolarını ne yapacağını bilemez durumda.
Mahir Bey ile ayrıldığımız bir husus daha vardır. İnsanlık üçüncü bin yıllık uygarlığını Adil Düzen ile göğüsleyecek. Türkiye ve dünya Adil Düzen’i, İslam düzenini, şeriat düzenini, Tevrat ve İncil’in çağımızdaki yorumunu benimserse Sermaye galip gelemeyecektir. Kulak vermez cahiliye düzeni ile yürümeye devam ederse o zaman Sermaye galip gelecek ve üçüncü dünya savaşını başlatacak. Adil Düzen grubu ortaya çıkıncaya kadar savaş, fitne devam edecektir.
Kur'an surelerinde hep bu iddia ediliyor. “Siz Adil Düzen’i bir oluşturun. Onları indirmek size değil, bize aittir.” diyor. İşte sorun burada, Akevler’de birkaç kişi dışında buna çalışan kimse yoktur. Dünya kana bulanabilir. Kötülerin yanında iyiler de yanabilir. Ama Adil Düzensiz kurtuluş mümkün değildir.
Mahir Bey bunu idrak etmeli. Başbakan’dan randevu isteyip onunla görüşmelidir. Artık alenen bizim yanımızda yer almalıdır. Bizimle konuları tartışmalıdır. İyi insan olmak, bilmek yetmez. Mücahit olmak gerekir. Bunun için silaha değil, kaleme ihtiyaç vardır.