02.03.2013
ÖCALAN ile BDP’li üç milletvekilinin İmralı’da yaptıkları görüşmenin notlarını kim sızdırdı?
Cevabı aranan soru bu...
Adım adım gidelim:
Cemaat yapmamıştır: Süreçte yoklar, MİT’e nüfuz edemediler, BDP çevrelerine uzaklar... O metne ulaşmaları zor yani.
Hükümet yapmamıştır: Ateş püskürmelerine, “sabotaj” diye ortalığı inletmelerine bakılırsa onların yapmadığı aşikâr...
MİT yapmamıştır: Süreci götüren bir kurumun kendi kendini baltalaması mümkün değil. Çünkü hiçbir kurum kendi ayağına kurşun sıkmaz...
BDP yapmamıştır: Böyle bir durumda “olağan şüpheli” hale geleceklerini bildikleri halde kurumsal olarak bu adımı atmazlar. Böyle bir riski alamazlar.
O halde kim yaptı?
Benim aklıma tek bir “adres” geliyor:
Sürecin şeffaf götürülmesi gerektiği meselesini abartan...
Öcalan’ın sözlerinde infiale yol açacak bir husus görmeyen...
Görüşme notlarının toplumla paylaşılmasının faydalı olacağını düşünen...
Bir BDP’linin iyi niyetli kişisel girişimi olma ihtimali hayli yüksek.
Ama unutmayalım:
Cehenneme giden yollar iyi niyet taşlarıyla örülüdür.
Öcalan’ın 7 özelliği
1- DİSİPLİNSİZDİR: Kendisini akademik disiplinlere falan bağlı hissetmez... Bol kepçeden kavram oluşturmasının, teori üretmesinin, tarih yazmasının, tezler ileri sürmesinin nedeni budur.
2- YÜKSEK ATAR: Ego hep tavandadır... “Ben varsam her şey tamam/Ben yoksam her şey eksik” edasını sürekli vurgulamasının, “Rejimi değiştiriyorum” havası atmasının nedeni budur.
3- İNİŞLİ ÇIKIŞLIDIR: Üç saat içinde inişlere de imza atar, çıkışlara da... Üç saatlik görüşme boyunca inanılmaz mütevazılıktan süper kibirliliğe, muhteşem barışçılıktan muazzam tehditçiliğe gidip gelmesinin nedeni budur.
4- MÜBALAĞACIDIR: Çıtayı hep olduğundan bin metre yukarıya kurar... “AKP’yi ben iktidar yaptım”, “MİT’i ben kurtardım”, “Ortadoğu’yu ben karıştırdım”, “ABD’yi avucumun içine aldım” türü cümleler kurmasının nedeni budur.
5- MESAJCIDIR: Her tarafa bir mesajı olması gerektiğini düşünür... Konuşurken Türk kamuoyuna, Kürtlere, BDP’ye, Avrupa Kanadı’na, Kandil’e üstü kapalı altı açık mesajlar sarkıtmasının nedeni budur.
6- SİSTEMSİZDİR: Sistemsizliğin sistemini kurmuştur... O bilim dalından bu bilim dalına atlamasının, barıştan savaşa savrulmasının, överken dövmeye başlamasının, değersizleştirirken birden değer vermesinin nedeni budur.
7- İDARECİDİR: İdareimaslahatın kitabını yazar... Üç saatlik konuşmasının kâğıda dökülmesiyle ortaya çıkan metnin yoruma çok açık olmasının ve bazılarınca “barış yanlısı”, bazılarınca “küstahlık” olarak yorumlanmasının nedeni budur.
Yazının tamamı için Not supported field expression!
Yorum:
Allah’tan akıllı zannetmek
İnsan kendisini Allah’tan akıllı zanneder. Her tür sorunun çözümünün kendi aklıyla bulduğu çözüm olduğundan emindir. Zamanla toplumda bir kanı oluşur. Bu moda haline gelir ve artık o moda en kuvvetli ayettir. Onun dışında düşünceler yanlıştır. Onun tersini söyleyenler yanlıştır, (haşa) ayet bile olsa.
Adam öldürür. Öldüren öldürülmez. Hapishane otellerinde misafir edilir. Moda haline gelmiştir. İdam gayr-i insanidir. Ama adam öldüren ne hikmetse çok insancıldır.
Hırsızlık yapar. Adamın arabasını çalar, parçalar, satar. Sonra yakalanır. Üç ay hapiste kışı geçirir, yatar ve çıkar. Moda haline getirilmiştir. Hırsızın eli kesilmez. İnsanlık dışıdır ya (!).
Terör örgütü kurulur ve onun başına getirilir. On binlerce insanı öldürür. Gün gelir, onu örgütün başına getirenler teslim eder. Siz de onu alırsınız, en güvenli yere koyarsınız. Hastalanmasın diye başına uzman doktorları sırayla nöbetçi olarak dikersiniz. Hatta o kadar ki sizin kontrolünüz altında örgütü yönetmeye devam eder. Gün gelir, ona muhtaç olduğunuzu zannedersiniz. Elçiler gönderirsiniz. O da havalara girer, kendini bir şey zannetmeye başlar.
Oysa Allah ne der? Yeryüzünde fesat çıkaranları alın besleyin mi der? Onlara çok iyi bakın mı der? İsteyen ayetleri açar bakar. Ama ne yazık ki insan kendini Allah’tan akıllı zanneder ve Allah’ın söylediklerine ihtiyaç duymaz. Çünkü onun ilahı modadır, başka bir şey değildir ne yazık ki.