Müslüman Toplum Demokrasiye Mani Değildir
1007 Okunma, 0 Yorum
Hüseyin Gülerce - Zaman
Zafer Kafkas

Müslümanlarla Hıristiyanlar barış içinde bir arada yaşayabilir mi? sorusudur. Bu sorunun çağrıştırdığı ikinci soru, “İslam ve demokrasi bir arada olabilir mi? sorusudur.

 

Birinci sorunun cevabı, evet Müslümanlar, başta Hıristiyanlar olmak üzere başka din mensupları ile bir arada barış içinde yaşayabilir. Tarihte, özellikle Anadoluda bunun örnekleri çok. Kaldı ki bugün, değişen, insana, insanî değerlere önem veren bir anlayış, zihniyet bütün dünyada öne çıkmış bulunuyor. Fikir ve ifade hürriyeti, din ve vicdan özgürlüğü, hukukun üstünlüğü, herkesin hesap verebilmesi, kısaca evrensel insanî değerler temelinde bir demokrasi anlayışı, bütün ülkeleri, yönetimleri çekim alanı içine katmıştır. İnsan onurunun korunması ve eşit yurttaşlık temelinde, demokratik yönetimlerde bir arada yaşamak bugün, bütün asırlardan daha fazla kolaylaşmıştır.

 

İkinci sorunun cevabı da evettir. Evet, İslam ve temellerinin ne olduğunu yukarıda hatırlattığımız demokrasi bir arada olabilir. (Demokrasinin bir yönetim biçimi, İslam’ın ise bir din olduğu hakikatini unutmamalıyız.)

 

http://www.zaman.com.tr/musluman-toplum-demokrasiye-mani-degildir/2028427.html

 

Yorum:

 

Din Anlayışımız

 

Dini dar manada anlayıp sadece inanç ve ahlak kuralları olarak algıladığımız zaman başkalarının ortaya koyduğu düzen anlayışları içerisinde kendimize yer arıyor veya o düzene entegre olma çabasına giriyoruz. Bu da doğal olarak  inancımızı ve ahlaki anlayışımızı da dosdoğru yaşamamıza engel bir durumun ortaya çıkmasına sebebiyet vermektedir.

 

Din genel manada yani insanlığın tüm meselelerini çözen esasları bünyesinde taşıyan düzen manasında anlaşıldığı takdirde taşlar yerine oturmakta, inanç ve ahlaki hayatımızı da dosdoğru yaşama imkanına sahip olmaktayız.

 

Biz, İslamı genel manada anlamakta ve inanç, ahlak kuralları yanında tüm sosyal hayatı düzenleyen bir bütün olarak görmekteyiz.

 

İslam düzeni tüm insanlığa hitap etmekte ve herkesi bu düzene çağırmaktadır. Din, ırk, zaman ve mekan ayırmadan herkes bu düzen içerisinde özgür, huzurlu ve adil bir şekilde yaşama şansına sahiptir.

 

İslam dinini benimseyenler Kuran'ın bildirdiği demokrasiye, laikliğe, liberalizme inanırlar. Bu kavramları Kuran'a göre tanımlarlar ve düzeni bu şekilde oluştururlar. Başkalarının kavramlara verdiği anlamlar ve bunu temel alarak oluşturdukları düzen içerisinde kendine yer bulma çabası ancak değerlerin kaybedilmesi ile sonuçlanacaktır.

 

Müslümanlar, hristiyanlar, museviler, inançsızlar  barış içerisinde, özgürce, adaletli bir yaşam istiyorlarsa Adil Düzeni talep etmekten başka çareleri bulunmamaktadır.

 

Zafer Kafkas






Sayı: 183 | Tarih: 16.12.2012
Yusuf Kaplan
Devrimler,artık demokratik değil, dromokrartik
Hoşgeldin ADİL DÜZENdemeye dili varmayanlar
1174 Okunma
Ali Bülent Dilek
Ahmet Hakan
Bunlar öz kardeş
Ayetlere ne söyletsem?
1127 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Mehmet Barlas
Herkesin kendine özgü kıyameti vardır
Kıyam Et
1121 Okunma
Tayibet Erzen
Mahir Kaynak
Zor yıllar
Değişim Kooperatifleri
1112 Okunma
Süleyman Karagülle
Mehmet Şevket Eygi
Geneleve Yedi Yıl teşvik Verilmiş!
Ev ve İş Ayarlanmalı
1052 Okunma
Emine Hocaoğlu
Hüseyin Gülerce
Müslüman Toplum Demokrasiye Mani Değildir
Din Anlayışımız
1007 Okunma
Zafer Kafkas