Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 4
“SEÇİM” yazılarını önce 3.2.2024 tarihinden itibaren yazmaya başladım ve 31 Mart 2024 tarihli seçim gününe kadar toplam 46 yazı yazmış oldum…
Bu yazıların devamında 21.3.2024 tarihinden itibaren yazdıklarım ise genel olarak ‘seçim sonrası acilen yapılması gerekenler’ yazılarıdır…
Bugün, seçim sonuçlarını etkileyen sebepler açısından sadece4 yazıya bakalım…
***
BİR HABER VE SADECE ÜÇ YAZAR!
1. GAZZE haberinin başlığı şöyle: “Hayatının en kısa Cuma hutbesini verdi: Bu da ümmeti uyandıramıyorsa benim sözlerimin ne anlamı var?” Filistinli vaiz Mahmud Hasenat, "Eğer 30 bin şehit, 70 bin yaralı ve 2 milyon evsiz Filistinli ümmeti uyandıramıyorsa benim sözlerimin ne anlamı var?” diyerek, hayatının en kısa cuma hutbesini verdiğini belirtti. Verdiği cuma hutbesinin detayını X hesabından paylaşan Hasenat, “Hayatımın en kısa cuma hutbesini bugün verdim.” dediği mesajında, “Eğer 30 bin şehit, 70 bin yaralı ve 2 milyon evsiz Filistinli ümmeti uyandıramıyorsa benim sözlerimin ne anlamı var? Salatı/namazı ikame edin.” kürsüde sadece bu ifadelerini kullandığını söyledi.
2. Fehmi Koru’nun “AK Partili yazarlar da seçim yenilgisinin sebeplerini arıyor.. Okumalarını arzuladığım bir değerlendirme var…” başlıklı yazısı ile devam edelim… Yazının en sonundaki bölüm şöyle: Sorunun rakamsal cevabını Türkiye Raporu direktörü Can Selçuki’nin seçimi değerlendirdiği Yetkin Report yazısında buldum. Okuyalım: “2023 seçimleriyle 2024 seçimlerini sandık bazlı kıyasladığımızda Mayıs 2023’te AK Parti’ye oy veren seçmenin yaklaşık yüzde 30’unun bu seçimde AK Parti’ye oy vermediğini görüyoruz. Bu yüzde 30’luk kitlenin dağıldığı 3 temel blok var. Yaklaşık 2 milyon AK Parti seçmeni sandığa gitmezken, 1.5 milyonu CHP’ye ve 1.4 milyonu da Yeniden Refah Partisi’ne oy vermiş. Dolayısıyla 2023’te AK Parti’ye oy veren ancak bu seçimde vermeyen yaklaşık 5 milyon seçmenin 3 milyonu başka iki partiyi tercih etmiş.” Bu kadar basit.
3. Araştırma sektöründe yer alan İhsan Aktaş’ın “Serinkanlı bir seçim analizi” başlıklı yazısından sadece bir paragraf: “Bu seçime en çok etki eden faktörler bakımından 3E formülünü yazmıştım: Emekliler, Ekonomi ve Egeliler. Emekliler ile ekonominin can yakıcılığından etkilenen seçmenlerin AK Parti’ye, Egelilerin ise yıllarca sadakatle destekledikleri ama hizmet alamadıkları CHP’ye sert mesaj vereceğini öngörmüştüm. Emekliler ve ekonomiden olumsuz etkilenenler AK Parti’ye mesajlarını en yüksek dozda verirken siyasi atmosfer bir kez daha Egelilerin CHP’ye mesaj vermesini engellemiş oldu.”
4. Ahmet Taşgetiren’in bugünkü “Meğer herkes her şeyi biliyormuş” başlıklı yazısının başı şöyle: “31 Mart seçimleri, girdiği 17 seçimde ipi göğüsleyen Ak Parti’yi “ikinci parti” haline getirdi ya, Cumhurbaşkanı Erdoğan da seçim gecesi “olan”ı yani “Yenilgi”yi kabul edip, “Kendimize bakacağız”, hatta “Kimse lâ-yüs’el - sorgulanmaz değil” diyerek bir anlamda kendini de özeleştiri kapsamına yerleştirdi ya, ondan beridir Ak Parti mücavir alanında yazanlar - konuşanlar, sayıp dökmeye başladılar; -Nerede yanlışlar yapıldığını… Onları okuyunca “Meğer, dedim kendi kendime, herkes her şeyi biliyormuş...””
Bugünlerde bunlara benzer o kadar çok yazı yazılıyor ki… Bugünlük de bu kadar aktarmayla yetinelim… Arif olana bu kadar tarif de yeter!
***
Önceki yazımın sonunda, 2023 seçim sonucu ile ilgili iki sesli seçim değerlendirmesi linki vermiştim; bugün de 2019 yerel seçim sonucu konusunda -o zaman hayatta olan- Süleyman Karagülle hocamızın yazdığı iki yazısının linkini istifadenize sunmuş oluyorum…
https://akevler.org/AkevlerMakaleler/11241/SonEk/10053/Suleyman-Karagulle/SECIM-SONUCU-VE-BUYUK-ITTIFAK
https://akevler.org/AkevlerMakaleler/11051/SonEk/10053/Suleyman-Karagulle/Buyuk-Ittifak-Ittifaklarin-Ittifaki