Özer Ataç
Seçim-2
31.03.2024
831 Okunma, 0 Yorum

Seç (il) im

 

Yıldız tozları

 

Durumumuz ne olursa olsun,  bütün insanlık bir çok seçilim sürecinden geçerek bu düzeye eriştik. Hepimiz “kozmik seçilmişleriz”, diyebiliriz.

Bir kez başladığında sonuna kadar gider.
Seçimlerimiz  seçilimlerimizin üzerinde kendini üretiyor. Seçtikçe seçiliyoruz.

 

Tarihsel zig zakların ardındaki gerçek bu. “Yarar- zarar hesaplarımızı” ne kadar geniş tabanlı tutarsak, o kadar doğruda kalabiliyoruz. Burada hemen ‘genişliği’ terimini açayım: Bu ‘genişlik’,  kesinlikle yarınlı  zaman hesabı değil.  Bu ‘genişlik’, hem türlerimiz ve  diğer canlıları işaret ediyor. Kendimizi merkeze koymayan,  kavrayış esaslı.

 

Alışılmış değil tabi;  fakat  ‘alıştırılmışlıkların’ vebalini ödeyemediğimiz ortada; tutumumuzu değiştirmezsek  bu ödemeler bitmeyecek te…  

 

İlkine dair hiçbir şeyi hatırlamıyoruz tabii.

Şu an giydirildiğimiz bedenimizin arayüzüne ‘doluşan’ verilerden  başka bir şey bilmiyoruz.(4)

 

Fakat  ‘içerdeyiz’; yani varlık aleminde; hatta albenili görülen dünyadayız.

 

Amerikalı Melvin Calvin ‘in yaptığı deneyler  canlı maddenin nasıl oluştuğu hakkında bize ipucu veriyor:

 

Hidrojen, amonyak , metan ve su buharından oluşan gaz karışımının arasından elektrik akımları geçince çok sayıda organik moleküllerin  özellikle amino asitlerin meydana geldiğini deneylerinde görmüştü.

 

Bu deneylerde kullanılan gaz karışımı, Yeryüzü ilk atmosferinin bileşiminin aynı olduğundan, “aynı nedenler aynı sonuçlara götürdüğü için”  yaşamın ilk maddesinin ,fırtına özelliğinde  şiddetli elektrik akımları sayesinde meydana gelebildiği düşünülüyor. (5)

 

Canlı yaşamın bir alt katmanı   ‘inorganik’ tabanlıdır.  ‘İnorganik’ deyip geçmeyelim; bize yakınlıkları çok ‘içten’:  

 

Onlar, can’nın köklerini oluşturuyor;

onlar,  “çevre” dediğimiz  yeryüzünün nadir tabakasını, empatik ayna modelini oluşturuyor. Yine onlar,  yerde, her zaman insani tutuma  yansıtıcı değişim geliştiriyor.    

 

Canlı-cansız diziminin  ‘görev-sorumluluk’ hiyerarşisinde olması, artık bilimsel kabul görüyor.  

 

Canlılığın  karbon, hidrojen, oksijen, nitrojen, fosfor, sülfür altılısına etki eden manyetik kombinezonlarından başlaması kapasiteye özel ilginç göndermeler içerdiği muhakkak.(6)

 

Netfliks ‘te yeni gösterime giren “3 cisim problemi” aklıma geldi.

 

Film üçleme kitabın uyarlaması. Fermi Paradoksu üstüne kurgulanmış bilim kurgu eser.

 

Filmde üç güneşi bulunan gezegende yaşayan  uygarlığın, gezegenlerine etki eden üç güneş,  ayrılığında tüm medeniyetleri felaketle siliniyor.

 

Üç güneş bir araya ard arda  geldiğinde, iki güneş üçüncüsünün ardında olması,  etkilerinin azalması sebebiyle medeniyetlerini yeniden inşa ediyorlar.

 

Güneşlerin ayrılık zaman ölçümünü yapamadıkları için kaos esaslı “yap-boz  turnike evrimi” yaşayan uzaylı medeniyet kendilerine yeni yerleşim yeri arıyor. (7)

 

Filmdeki  üç güneş, santiryonların gezegenine hesap edilemeyen kaos etkisi, yukarıda sıraladığım altı maddenin   inorganik-organik bileşim olasılıklarına işaret ediyor sanki.

 

Uzak-yakın gördüğümüz, göremediğimiz ne varsa, onlarla bağımız var; görmesek te onlarlayız.

 

-Yıldızlar acıyı, yokluğu, eziyeti , ayrılığı biliyor mu ki bizler bunları yaşıyor, yaşatıyoruz?

 

-Oralardan buraya gelişimizin bedeli bu mu?!  

 

-Bunun için mi seçilegeldik bu bedenlere?..

 

Ya hayvanlar bizim gibi olmasa da benzer ‘kötülükleri’,  beslenmek için birbirine yapıyorlar. Medeniyetlerimizin doğaya yönelik hoyratlığında bitmiyor;   bedenimizi toprağa bıraktığımızda da bitmeyecek.

Ta ki bütünsel vicdana erinceye ya da zaman duruncaya kadar.(8)

 

Zamanın bütün boyutlarda  durması, kağıtların yeniden karılması ötesinde, ‘dükkanın kapatılması’ anlamına geliyor. Sanırım o da  “ruhun kozmik cevhere yansıma” süresine bağlıdır.

 

Ruh, varlığın kaynağı olan  kozmik cevhere  yansıyarak, maddeye  sirayeti ve maddenin  devinimini başlattı.

 

Bu devinim,  ‘yokluk’ (takyon,mezon) alemini oluşturdu. Buna karanlık enerji deniyor (9)

 

Sonra, bu enerjiden ‘yokluk’ hidrojeni ortaya çıktı. ‘Çıkış’ giderek,   karanlık maddeye evirildi.  

 

Karanlık taraf,  gözlemleyebildiğimiz evrenin en büyük kısmıdır.

 

Bu büyüklüğün, görünür evren ile  orantısızlığı, karanlık tarafın,   görünür olma süresinin ne kadar uzun olacağına dair fikir üretmeyiz.  

 

Görünür evren,  Bütün Evrenin  %4 ünü oluşturuyor.

 

Bundan ne anlamalıyız? Açığa çıkmış olanın akla uygunluğunu mu; yoksa evrenin aklı geliştirmesini mi?  Bu biraz,  yer yüzünde eser miktarda bulunan kıymetli madenlerin oluşumunu andırıyor.

 

Atomlar,  aklı oluşturacak mükemmel birleşimler, işlevsel bütünlükler olmaya koşuma(10) hatalı seçimleri tekrar etmeyişlerine  bağlıdır. Bu yüzden hatalar, ‘özgün’ kalmalı, kopyalanmamalı ve tekrar edilmemelidir.  

 

 

 

Açıklamalar:

 

4)Evren ve Dönüşümleri ;Roland Omnes (Çeviri, Prof S.Tameroğlu,Prof. H.V.Eralp;1994 Sarmal Yayın evi)

 

(5) Film daha çok konuşulacak cinsten. Birinci sezonundan sonra onlarca değerlendirme YouTube girdi: “Cevap Verirseniz Geliriz!”  3 Cisim Problemi’nin  Bilimi ve Hikayesi.   Barbar Bilim kanalında

 

 

(6a)Evrenin Yolculuğu –Kozmosun ve İnsanlığın Destansı Hikayesi : BrianT.Swimme-Mary E.Tucker( 2021,Fl Kitap)

 

(6b)Kur’an,  Fussilet(Açıklanmış)/41:11 “Sonra duman halindeki göğe yönelerek  ona ve yere isteyerek ya da istemeyerek gelin”dedi. Onlar da “isteyerek geldik”dediler dediler. Öncesinde 41:10 yeri dört günde; sonrasında, 41:11  göğü kaostan düzene iki günde düzenlendiği yazılıyor. Şüphesiz kullanılan  ‘gün’ ifadeleri göreceli; ‘gün’,  karanlığın(gözlenemeyen), aydınlığın(gözlemlenen düzeneğin ardışıklığıdır. Fakat bu ardışıklığın alt katmanlarına, evren gözlemcileri olan astro fizikçiler henüz misafir edilmiş değiller.   

 

 

(7) Özgün Çincesi  Üç Cisim. Üç ciltten oluşan 2008; Türkçeye çevirisi 2016 yılında (İthaki Yayınları)yayımlanan kitap.

 

 

(8)Zaman seçim, seçilim eleğidir. Zaman ,zeman (Antik Sami Arap),Jamana (pers),zeman (Akad), tempus (latince/t). Dehr:dhr kökünden çağ, zaman, eon; felsefede kaddi dünya ; dehri:maddeci,ateist.

 

Zaman göreceli’değişken) kavramdır.Hareket ile ortaya çıkar(Aristo).

 

Planck Zamanı: Saniyenin 10 üzeri 43 ten  daha kısa süre: bu esna yada an,  içinde bulunduğumuz üç boyutlu uzayın  sınırı demektir. Bu sınır fizikçilerce karadelik ortamının başlangıcı  olarak kabul ediliyor.

Ayrıca bilim insanları zamanın ışık gibi bükülebildiği var sayıyor.   

Zaman, ışık  hızı ile ilişkilidir. Zaman Işık hızına doğru yavaşlar; ötesinde tersine akar; yani sebep-sonuç ilişkisi, sonuç-sebep ilişkisine döner.

 

(9) Bu açıklamayı Dr Bedri Ruhselman’ın  ‘İlahi Nizam’isimli kitabından  esinlenerek yapıyorum. iki hususa değineceğiz:

 

9a)biri ruhun kozmik cevhere yansımasından sonra cevherden uç veren ilk oluşuma ‘karanlık enerji’ dememiz.Karanlık enerji ,

 

görünür başlangıçtaki Hidrojen elementine benzemesi sebebiyledir; yoksa orada  bildiğimiz elementlerin anası hidrojen oluşumuna kozmik süreçler gerekir.

 

 9b) ikinci olarak, ‘cevher’ konusu mutlak teorik alandır. ‘Karanlık’, ışığı yutan, salmayan; onu yansıtıp biçimini saklayan  derinlik demektir. Karanlığın kaynağı olan cevher ise  her şeyin hamurudur. Cevherin Kabiliyeti edilgen ve  sonsuzdur; ta ki ona ruhun yansıyıp sirayetine  kadar.

 

Cevhere  varlık aleminin dışında bir boyuttan   yansıyan ruhun etkisi, onda  hareketi başlatır. Hareket, devinimi, devinim     karanlık enerjiyi oluşturur.  

 

Sonra karanlık enerjiden, karanlık madde;  giderek ‘yok maddenin’ ilki,  hidrojenin  karanlık maddedeki simetrisi   oluşur. Tabii  bu süreçte bildiğimiz midrojen atomu henüz oluşmadı.  Karanlık   maddenin ardından  onun damıtılmasından   bilinen madde alemi hidrojen ile oluşmaya başlar.

 

Bilinen madde, ışığı kabul eden yansıtandır. Maddenin  ışığı  yansıtması,    gözleyenlere  kendini açması demektir. Böylece  biçimleri biliriz; bu karanlığın evrimidir.  

 

Karanlığın ışığı yansıtmaya evirilmesine karanlığın ışığa   hizmet etmesi diyebilir miyiz; bilinmez. Çünkü hikmet, çok katmanlıdır.

 

Yine de  ‘hizmetin’ devamı,  “ışığın karanlığa daha iyi bir gelecek vaad etmesine”  bağlıdır,” diyebiliriz.

 

Diğer bir görüş ise ışığın karanlığa hizmet etmesidir. Karanlığın göğe yükselen ağaçların güneş ve hava

ile gürbüzleşmesi gibi  ‘rüştüne’ ışıkla ulaşmasıdır.

 

Karanlığın evrenin %95 oranında  büyüklüğüne rağmen ışığın evrendeki % 4,5 oranındaki cazibesine kapılmasını nasıl açıklayabiliriz. Sanırm yine ruhun cevher ve türevleri alemine yüklediği tekamül müfredatı buna cevap olacaktır.

 

Sonuç olarak, karanlık ışığa doğru evrimleşiyor. Bu yöneliş zamanın ileriye doğru akmasına uygun düşüyor.  Zamanın geriye doğru akışı ise maddenin ışık hızını aşılması ile gerçekleşir. Böyle bir durum  ışığın karanlığa doğru gerilemesini,  dolayısıyla yeni sebeplerle yeni sonuçlar aranması sağlanabilecektir.

 

(10)Koşul, koşu; biri çerçeveye ya da kulvara sabitlenmiş, diğeri içsel veya dıştan belirlenmiş hedefe yönelik hareketi hızlandırılması. Benzer anlamda sevk kelimesi ,Arapça sawk kökünden ‘gütme’, ‘sürme’ anlamı taşıyor. Saga, ‘güttü’ fiilinin çekimindendir.

 

 






Son Eklenen Makaleler
Özer Ataç
Seçim-4
28.04.2024 388 Okunma
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-7; ülkemizde kooperatifçilik hareketi
27.04.2024 236 Okunma
7 Yorum 27.04.2024 10:22
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-6; kooperatiflerin dünyadaki durumu
25.04.2024 252 Okunma
1 Yorum 25.04.2024 09:57
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-5; sürdürülebilir kalkınma modelidir...
24.04.2024 262 Okunma
1 Yorum 24.04.2024 07:28
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-4; Akevler ve kooperatiflerin özellikleri…
23.04.2024 287 Okunma
7 Yorum 23.04.2024 06:29
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-3; Kooperatif tasarruf ettirerek kazandırır
22.04.2024 268 Okunma
7 Yorum 22.04.2024 09:12
Mete Firidin
Abdestsiz Kuran Okumak!
20.04.2024 127 Okunma
7 Yorum 21.04.2024 20:19
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-1; kısa tarihçe, tarif, özellik, öneriler
20.04.2024 326 Okunma
7 Yorum 21.04.2024 07:04
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-2; özellikleri anlamaya devam edelim
20.04.2024 317 Okunma
8 Yorum 21.04.2024 07:05
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzene Göre İnsanlık Anayasası’ çalışması
18.04.2024 303 Okunma
1 Yorum 18.04.2024 09:47
Ahmet Mermer ( Sosyolog )
BİR FİLMİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
17.04.2024 260 Okunma
Reşat Nuri Erol
‘Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol’
17.04.2024 293 Okunma
1 Yorum 17.04.2024 10:08
Reşat Nuri Erol
“Yeni Bir Anayasa” ve anayasa seminerlerimiz
16.04.2024 331 Okunma
1 Yorum 16.04.2024 08:29
Reşat Nuri Erol
Seçim, seçim sonrası ve İsrail’de savaş sirenleri!
15.04.2024 327 Okunma
1 Yorum 15.04.2024 08:56
Hilal Çekmen
ADİL DÜZEN AÇISINDAN KENTSEL DÖNÜŞÜMDE TEMEL İLKELER-2
14.04.2024 189 Okunma
Özer Ataç
Seçim-3
14.04.2024 1572 Okunma
Reşat Nuri Erol
2024 seçimlerine emekliler damgasını vurdu!
14.04.2024 289 Okunma
Reşat Nuri Erol
Türkiye, Araplar, İslâm âlemi bayram yaptı mı?-2
11.04.2024 380 Okunma
1 Yorum 13.04.2024 07:52
Mete Firidin
Ebabil
10.04.2024 967 Okunma
Reşat Nuri Erol
Türkiye, Araplar, İslâm âlemi bayram yaptı mı?
10.04.2024 409 Okunma
1 Yorum 14.04.2024 11:10
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 6
10.04.2024 300 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 5
9.04.2024 298 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 4
8.04.2024 376 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 3
7.04.2024 396 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 2
4.04.2024 347 Okunma
1 Yorum 04.04.2024 09:25
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 1
3.04.2024 423 Okunma
1 Yorum 03.04.2024 10:18
Ahmet Yücel
EMEKLİ ÖĞRETMENDEN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
3.04.2024 114 Okunma
2 Yorum 05.04.2024 23:45
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 7
1.04.2024 308 Okunma
Özer Ataç
Seçim-2
31.03.2024 831 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 6
28.03.2024 340 Okunma
1 Yorum 28.03.2024 05:54
Yasin Kılar (Karar Danışmanı - Mentor)
SİNAN OĞAN KADAR OLABİLMEK
27.03.2024 189 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 5
26.03.2024 410 Okunma
7 Yorum 26.03.2024 09:06
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 4
25.03.2024 411 Okunma
1 Yorum 25.03.2024 09:00
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 3
24.03.2024 421 Okunma
1 Yorum 24.03.2024 05:49
Süleyman Karagülle
BİR YETKİLİ YÜKSEK HAKİM DEDİ Kİ: 09.09.2000
23.03.2024 103 Okunma
Süleyman Karagülle
AHŞAP EV ÇALIŞMALARI 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 51 Okunma
Süleyman Karagülle
Sana ruhtan soruyorlar 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 71 Okunma
Süleyman Karagülle
SİSTEMATİK HATA 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 62 Okunma
Süleyman Karagülle
ŞERİAT VE MEMUR KARARNAMESİ 02.09.2000
23.03.2024 49 Okunma
Süleyman Karagülle
Heisenberg’in meşhur “kuvantum teorisi” 02.09.2000
23.03.2024 66 Okunma
Süleyman Karagülle
DEPREMİN FIKHI 26 AĞUSTOS 2000
23.03.2024 72 Okunma
Süleyman Karagülle
Z E L Z E L E 26 ağustos 2000
23.03.2024 47 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 2
23.03.2024 441 Okunma
1 Yorum 23.03.2024 10:16
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” işbirliği - 1
21.03.2024 440 Okunma
7 Yorum 21.03.2024 09:35
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 29
20.03.2024 326 Okunma
Yasin Kılar (Karar Danışmanı - Mentor)
YENİDEN HATA PARTİSİ
18.03.2024 284 Okunma
Hilal Çekmen
ADİL DÜZEN AÇISINDAN KENTSEL DÖNÜŞÜMDE TEMEL İLKELER
17.03.2024 301 Okunma
Bahaeddin Sağlam
Oruç ile İlgili Beş Kavram
17.03.2024 212 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 28
17.03.2024 356 Okunma
7 Yorum 17.03.2024 07:53
Özer Ataç
Seçim-1
16.03.2024 1616 Okunma


© 2024 - Akevler