Bu yazı Fehmi Koru’nun 05.11.2020 tarihli yazısına yorum olarak kaleme alınmıştır. Yazının linki aşağıda yer almaktadır.
https://fehmikoru.com/baskanlik-sistemi-rus-ruleti-gibi-abdye-baskani-tek-bir-oy-belirleyebilir/
Hangi sistemi kabul ederseniz edin sonunda halkın oyu ile seçim sisteminin oyunları başa birini getirir. Önce şunu bilmek gerekir ki, ikili partili sistemde Sermaye (Dolar) her iki partinin adayını kendisi gösterir, “İstediğini seç.” der. İkisi de nasılsa kendi adamıdır. Gösterdiği adaylara da güvenemediği için onların oylarını dengede tutar. %50, %50 ayarlar sonunda bir oy ile istediğini istediği yere oturtur.
Bugün de olan budur. Sermaye iki başkana diyor ki; kendi kendinize devlet yönetmeye kalkışmayın, böyle yaparsanız zaten kıl payı seçilmişsiniz, seçim zamanı gelmese bile ben sizi tahttan indirebilirim. Daha başka bir şey daha söylüyor. Kanuni yollardan indiremezsem Kennedy’i indirdiğim gibi kurşunla indiririm. Gerek Amerikan halkı gerekse seçimi yapan görevliler, anayasa mahkemesi üyeleri dâhil bütün bunları bilmektedirler, ona göre oy kullanmaktadırlar.
ABD’de derin güç daha kimi iktidar edeceğine karar vermediği için seçim böyle devam ediyor. Bir o, bir o deniyor ama rakamlar bile verilmiyor. Hâlbuki normal olarak o bir oy, bir oy pratik olarak görmeliyiz. Oysa herkes “Başa baş gidiyor.” diyor da o başa baş rakamlarını okuyamıyoruz. İlk saatlerde verilen rakamlar tekrar ediliyor.
Önce Sermaye kimi isterse onu oturtacak. Ancak oturanlardan hiç birisi tam Sermaye’nin dediğini yapmayacak. Çünkü Sermaye’nin gücü artık dünyaya hükmedecek durumda değil. Kendi aralarında da tam anlaşmış oldukları söylenemez. Dolayısıyla gelecek 4 yıl ABD için sıkıntılı yıllar olacaktır. Sıkıntı yalnız ABD’nin kendi içinden kaynaklanmayacak. Dolar bugün hâkim durumdadır ama ekonomik krizler devam ediyor. Bunu çözmek için uluslar yeni para sistemini arayacaklar ve Dolar dışı bir ekonomiyi kurmaya çalışacaklar. Bu da bugünkü ABD ekonomisinin iflası demektir. Trump veya Biden olsun buna çare bulamayacaktır.
Türkiye’ye gelinirse, Türkiye’de Erdoğan’a karşı onunla yarışacak bir aday yoktur. Muhalifler işbirliği yapıp birinci turda Erdoğan’ı başkan yapmayabilirler. İkinci turda yine o başkan olur. Bunun tek istisnası var, CHP İslami vecibeleri yerine getiren bir orgenerali şimdiden aday gösterir ve diğer partileri de bunun etrafında toplarsa, ordu da buna izin verirse o zaman o seçilebilir. Bunun olmayacağı bundan önceki seçimlerde Hulusi Akar’ın helikopterle Gül’ün bahçesine inip Gül’ün adaylıktan vazgeçirilmesi ile sabittir. O halde Türkiye’nin ABD seçimlerine benzer bir sorunu olmayacaktır.
Türkiye’nin sorunu başkan seçme zorluğu değil. Türkiye’nin sorunu dünyanın sorunu olan ekonomi sorunudur. Ekonomi dengesini kaybederse Türkiye halkı ile, ordusu ile yeni çare arayacaktır. Bu da sistem değişikliği veya iktidar değişikliği şeklinde ortaya çıkabilir. Bugünkü durumda ekonomi şimdilik iyi gitmektedir. Yine ulaşım araçları doludur. Yine enerji harcamaları aynı seviyededir. Bunun anlamı şudur: Henüz üretim durma noktasına gelmemiştir.
ABD’deki seçimler Türkiye’de fazla etki yapmaz. Biden seçilirse Türkiye ABD’den daha çok uzaklaşır. AB ve Rusya’ya yaklaşmış olur, Çin’le olan yakınlığı da artar.