Bu yazı Fehmi Koru’nun 05.09.2020 tarihli yazısına yorum olarak kaleme alınmıştır. Yazının linki aşağıda yer almaktadır.
https://fehmikoru.com/nereye-baksam-hep-yeni-kanit-buluyorum-cumhurbaskani-erdoganin-yalanlamasina-ragmen-hem-de/
ABD’de tarihi seçim gerçekleşiyor. Trump barışçı başkan, Araplarla İsrail’in barışmasını istiyor. Ben de istiyorum. Müslümanlarla Hıristiyanların barışmasını istiyor, ben de istiyorum. Rusya ile dost olmak istiyor. Doğru buluyorum. Çinlilerle de savaşma görüşünde değildir. Biden ise tam tersi, Sermaye’nin emrinde, dünyanın her yerinde çatışma istiyor.
Biden kazanırsa üçüncü cihan savaşı olacak demektir. Çin ve ABD birleşecek, Ortadoğu’ya saldıracak ama Ortadoğu bu sayede birleşecek ve galip gelecektir. Trump kazanırsa Sermaye mağlup olacak ve üçüncü bin yıl uygarlığına üçüncü cihan savaşı olmadan geçilecektir.
Türkiye’de seçim erkene alınacak mı? Eğer Erdoğan Akevler’den uzak kalırsa bir yıl içinde ekonomi çok kötüye gidecek ve erken seçimi ordu isteyecek. Bahçeli sözcülük yapacak ve erken seçim olacak demektir. Koru’nun bu öngörüsü doğrudur. Denize düşen yılana sarılır. Çözüm değil ama seçim olacak demek. AK Parti seçimi kaybedecek. Ordunun buna karar verirken neyi alternatif alacağını bilemiyorum.
Erdoğan, Akevler ile iş birliği yaparsa altı aylık uygulama sonunda dünya ekonomisi uçuruma giderken Türkiye’de refah gelmeye başlayacak. Türkiye dünya ekonomisini yönlendiren ülke olacak. O zaman AK Parti belki de seçimleri 2024’e erteler.
“Bunu nasıl yapacaksınız?” derseniz, bunu yapmak çok basit ve kolaydır derim.
1-Altın bonosunu çıkıyoruz. Hazine altın bonosunu kârsız alıp satıyor. Bir maddelik bir de kanun çıkarılıyor, ‘Her türlü ödeme TL ile yapılır, her türlü borçlanma altın bonosu üzerinden yapılır’ diye. Bu suretle enflasyon devam eder ama kötü etkisi ortadan kalkar. Faizli sistem de çalışmaya devam eder. Tüm faizli işletmeler varlıklarını sürüdürler.
2- Devlet bütün borç ve alacaklarını altın bonosu üzerinden ve faizsiz üründen alır. Herkes devlete borçlu olur ve herkes devletten alacaklı olur. Böylece işletmeler faaliyete geçer.
a) Varlıkları müspet olan işletmelerin borçları kadar işletmede devletin payı olur. İşletmeyi eski sahipleri işletmeye devam ederler. Kira payını devlete verirler.
b) İşletmenin borçları varlıklarından fazla ise devlet işletmeye el koyar, sahiplerini borçlandırır. Sahipler borçlanma ehliyetini kaybeder. Borçlarını kapatınca borçlanma ehliyetini kazanırlar.
Böylece hiçbir işletme durmaz, bütün işletmeler üretime devam ederler.
3- Halka altın bonosu üzerinden faizsiz sipariş kredisi verilir. Tüccarlar peşin para alarak sipariş alırlar. Peşin para vererek işletmeye sipariş verirler. Böylece tüm işletmelerde yılbaşında üretim planlaması kendiliğinden yapılmış ve ne fazla ne de eksik üretim olmuş olur. Arz ve talep kanunları da tam çalışmış olur.
4-Artık emeğe ise çalışma kredisi verilir. İnşaat yapılır ve imar yapılır. Devlet arsa verir, proje verir. Resmi ücretli işçi bulan müteahhit istediği yerde inşaat yapar. Böylece kimse işsiz kalmaz. Resmi ücretle herkes iş bulabilir.
Akevler 50 senedir bu sistemi geliştirmektedir. Adil Düzen’de kısmi uygulamalar yapılmıştır. Akevler her zaman, her yerde tezini tartışmaya hazırdır. Karşımıza savcıları, yargıçları değil ekonomistleri, mühendisleri çıkarın tartışalım. Çıkaramazsınız çünkü Sermaye izin vermez. Gözlerinizi kapatır, kulaklarınızı tıkar, beyinlerinizi uyuşturursunuz. O taktirde seçimi erkene alırsınız. Çare olmaz belki de tarih olursunuz.