Reşat Nuri Erol
Sağlık Sorunu; büyük hastaneler sağlığı çökertir
4.04.2019
2649 Okunma, 3 Yorum

 

Sağlık Sorunu; büyük hastaneler sağlığı çökertir

Seçimden birkaç gün önceki yazılarımızın birinde, başlık olarak “Sayın Cumhuraşkanı’na son hatırlatmalar…” dedik.

O yazımızın en başında -Sağlık başta olmak üzere… -Ekonomİ-FAİZ-SİSTEM/DÜZEN yani faizli zalim düzen… vs. konuları ile ilgili hatırlatmalar vardı.

Çalışma arkadaşlarımızla bu ve ilgili diğer konularda sürekli olarak çalışıyoruz…

“SAĞLIK başta olmak üzere” dedik ya; her şeyden önce sağlık üzerinde duralım.

Beni Ankara Şehir Hastanesi’ne emanet ediniz” başlıklı bir yazı yazdı Ahmet Hakan, geçen ay; doktor ve hastane yöneticisi çalışma arkadaşımız da ona cevap/yorum yazdı.

Bu değerlendirmelerin ilgililerce dikkate alınması dileklerimizle…

Büyük hastaneler sağlığı çökertİr

Büyük hastane iyi sağlık hizmeti demek değildir.

Hatta tam tersidir.

Sağlık hizmeti büyük hastanede hastane içinde zor ulaşılan bir hizmettir. Hastane içi ulaşım sıkıntılıdır. Hastane içinde doktorlar ve hemşireler hastaya ayırdıkları süreden daha fazla yürümeye vakit ayırırlar.

Zaman içinde büyük hastanede hem hekimler tükenir hem de hastalar tükenir.

Şehir hastanelerinde başka bir sıkıntı daha vardır.

Pek çok hastanenin yerine devasa tek bir hastaneye ulaşım da sıkıntılıdır.

Yapılan diğer bir hata, hastane sayısının, yatak sayısının artırılması ile kaliteli sağlık hizmeti verileceğinin sanılmasıdır.

Oysa kaliteli sağlık hizmeti hastaya en yakın yerde, mümkünse hastanın evinde verilen sağlık hizmetidir. Hastanın sorunları yerinde çözülmeli, hastane hastane gezdirilmemeli, eğer hastaneye gönderilecekse yakınındaki hekim tarafından nokta atışı gönderilmelidir.

Oysa bugün hastalar kendileri hastaneden randevu almakta ve kendilerini hayatında ilk kez gören bir hekim tarafından, birkaç dakika içinde, onların sağlığı için çok ciddi kararlar alınmak zorunda kalınmaktadır. Bunun neresi kaliteli sağlık hizmetidir!?.

Diğer bir facia kimyasal ilaçlarla kronik hastaların sağlıklarının bozulmasıdır. Doktora kronik hastalığı olan bir hasta gitmekte ve doktorun da hastaya bu kısa süre içinde bir ilaç vermesi gerekmektedir. SGK tarafından ödeme kapsamında olan bir ilaç hastaya verilmekte ve hastanın kronik sorunu bu ilaçla kökten çözülmemekte, sadece palyatif olarak hasta düzeltilmektedir. Hasta bunu sürekli olarak kullanmakta ama bir süre sonra yanına yeni bir ilaç eklenmektedir. Her geçen sene ilaç sayısı artmakta ve asla ilaçlar azalmamaktadır.

Tüm sistemin, hastaya yaklaşımın değişmesi gerekmektedir.

Kesinlikle ve kesinlikle, doğru bİr SAĞLIK sİstemİ kurulduğunda, bırakın açılacak olan şehir hastanelerini, mevcut hastanelerin pek çoğu bile gereksiz olacaktır.

Aksi takdirde hastaneye başvuran hasta sayıları her geçen gün artacak, 16 yılda doktora ilk başvuru nasıl yılda 150-200 milyonlardan 750 milyonlara çıkmışsa, 5-10 yıl içinde rahatlıkla 1.5 milyarlara ulaşılacaktır.

Sağlık sisteminden daha da önemlisi tarım ve hayvancılığın aslına döndürülmesidir ki; eğer bu sağlanırsa, zaten insanların hastalanması azalacaktır ve hastanelere olan ihtiyaç çok ciddi boyutlarda düşecektir.

Büyük hastanelerin sağlık sistemine nasıl zarar vereceği kısa zaman sonra ortaya çıkacaktır maalesef. Şimdiden bunun görülmemesi ve hatta çok iyi olduğunun iddia edilmesi ise trajikomiktir. (M. Lütfi Hocaoğlu)

***

Tekrar hatırlatıyoruz: SAĞLIK/sağlığımız ile ilgili bu uyarıları Tıp Dr.’u, Bilgisayar Müh., Hastane Yöneticisi, Öğr. Gör. ve kıdemli Adil Düzen Çalışanı bir arkadaşımız yapıyor; biz de ilgili ve yetkililerin dikkate alıp gerekenleri yapmaları için aktarıyoruz...

(SAĞLIK/sağlığımız konusu üzerinde durmaya devam edeceğiz…)

Sağlık Sorunu; büyük hastaneler sağlığı çökertir

Seçimden birkaç gün önceki yazılarımızın birinde, başlık olarak “Sayın Cumhuraşkanı’na son hatırlatmalar…” dedik.

O yazımızın en başında -Sağlık başta olmak üzere… -Ekonomi-FAİZ-SİSTEM/DÜZEN yani faizli zalim düzen… vs. konuları ile ilgili hatırlatmalar vardı.

Çalışma arkadaşlarımızla bu ve ilgili diğer konularda sürekli olarak çalışıyoruz…

“SAĞLIK başta olmak üzere” dedik ya; her şeyden önce sağlık üzerinde duralım.

Beni Ankara Şehir Hastanesi’ne emanet ediniz” başlıklı bir yazı yazdı Ahmet Hakan, geçen ay; doktor ve hastane yöneticisi çalışma arkadaşımız da ona cevap/yorum yazdı.

Bu değerlendirmelerin ilgililerce dikkate alınması dileklerimizle…

Büyük hastaneler sağlığı çökertir

Büyük hastane iyi sağlık hizmeti demek değildir.

Hatta tam tersidir.

Sağlık hizmeti büyük hastanede hastane içinde zor ulaşılan bir hizmettir. Hastane içi ulaşım sıkıntılıdır. Hastane içinde doktorlar ve hemşireler hastaya ayırdıkları süreden daha fazla yürümeye vakit ayırırlar.

Zaman içinde büyük hastanede hem hekimler tükenir hem de hastalar tükenir.

Şehir hastanelerinde başka bir sıkıntı daha vardır.

Pek çok hastanenin yerine devasa tek bir hastaneye ulaşım da sıkıntılıdır.

Yapılan diğer bir hata, hastane sayısının, yatak sayısının artırılması ile kaliteli sağlık hizmeti verileceğinin sanılmasıdır.

Oysa kaliteli sağlık hizmeti hastaya en yakın yerde, mümkünse hastanın evinde verilen sağlık hizmetidir. Hastanın sorunları yerinde çözülmeli, hastane hastane gezdirilmemeli, eğer hastaneye gönderilecekse yakınındaki hekim tarafından nokta atışı gönderilmelidir.

Oysa bugün hastalar kendileri hastaneden randevu almakta ve kendilerini hayatında ilk kez gören bir hekim tarafından, birkaç dakika içinde, onların sağlığı için çok ciddi kararlar alınmak zorunda kalınmaktadır. Bunun neresi kaliteli sağlık hizmetidir!?.

Diğer bir facia kimyasal ilaçlarla kronik hastaların sağlıklarının bozulmasıdır. Doktora kronik hastalığı olan bir hasta gitmekte ve doktorun da hastaya bu kısa süre içinde bir ilaç vermesi gerekmektedir. SGK tarafından ödeme kapsamında olan bir ilaç hastaya verilmekte ve hastanın kronik sorunu bu ilaçla kökten çözülmemekte, sadece palyatif olarak hasta düzeltilmektedir. Hasta bunu sürekli olarak kullanmakta ama bir süre sonra yanına yeni bir ilaç eklenmektedir. Her geçen sene ilaç sayısı artmakta ve asla ilaçlar azalmamaktadır.

Tüm sistemin, hastaya yaklaşımın değişmesi gerekmektedir.

Kesinlikle ve kesinlikle, doğru bir SAĞLIK sistemİ kurulduğunda, bırakın açılacak olan şehir hastanelerini, mevcut hastanelerin pek çoğu bile gereksiz olacaktır.

Aksi takdirde hastaneye başvuran hasta sayıları her geçen gün artacak, 16 yılda doktora ilk başvuru nasıl yılda 150-200 milyonlardan 750 milyonlara çıkmışsa, 5-10 yıl içinde rahatlıkla 1.5 milyarlara ulaşılacaktır.

Sağlık sisteminden daha da önemlisi tarım ve hayvancılığın aslına döndürülmesidir ki; eğer bu sağlanırsa, zaten insanların hastalanması azalacaktır ve hastanelere olan ihtiyaç çok ciddi boyutlarda düşecektir.

Büyük hastanelerin sağlık sistemine nasıl zarar vereceği kısa zaman sonra ortaya çıkacaktır maalesef. Şimdiden bunun görülmemesi ve hatta çok iyi olduğunun iddia edilmesi ise trajikomiktir. (M. Lütfi Hocaoğlu)

***

Tekrar hatırlatıyoruz: SAĞLIK/sağlığımız ile ilgili bu uyarıları Tıp Dr.’u, Bilgisayar Müh., Hastane Yöneticisi, Öğr. Gör. ve kıdemli Adil Düzen Çalışanı bir arkadaşımız yapıyor; biz de ilgili ve yetkililerin dikkate alıp gerekenleri yapmaları için aktarıyoruz...

(SAĞLIK/sağlığımız konusu üzerinde durmaya devam edeceğiz…)

 


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
04.04.2019
13:47

MİLLÎ GAZETE

Sağlık sorunu; büyük hastaneler sağlığı çökertir

Seçimden birkaç gün önceki yazılarımızın birinde, başlık olarak “Sayın Cumhuraşkanı’na son hatırlatmalar…” dedik.

O yazımızın en başında -Sağlık başta olmak üzere… -Ekonomi… -FAİZ… -SİSTEM/DÜZEN yani faizli zalim düzen vs. konuları ile ilgili hatırlatmalar vardı.

Çalışma arkadaşlarımızla bu ve ilgili diğer konularda sürekli olarak çalışıyoruz…

“SAĞLIK başta olmak üzere” dedik ya; her şeyden önce sağlık üzerinde duralım.

“Beni Ankara Şehir Hastanesi’ne emanet ediniz” başlıklı bir yazı yazdı Ahmet Hakan, geçen ay; doktor ve hastane yöneticisi çalışma arkadaşımız da ona cevap/yorum yazdı.

Bu değerlendirmelerin ilgililerce dikkate alınması dileklerimizle…

Büyük hastaneler sağlığı çökertir

Büyük hastane iyi sağlık hizmeti demek değildir.

Hatta tam tersidir.

Sağlık hizmeti büyük hastanede hastane içinde zor ulaşılan bir hizmettir. Hastane içi ulaşım sıkıntılıdır. Hastane içinde doktorlar ve hemşireler hastaya ayırdıkları süreden daha fazla yürümeye vakit ayırırlar.

Zaman içinde büyük hastanede hem hekimler tükenir hem de hastalar tükenir.

Şehir hastanelerinde başka bir sıkıntı daha vardır.

Pek çok hastanenin yerine devasa tek bir hastaneye ulaşım da sıkıntılıdır.

Yapılan diğer bir hata, hastane sayısının, yatak sayısının artırılması ile kaliteli sağlık hizmeti verileceğinin sanılmasıdır.

Oysa kaliteli sağlık hizmeti hastaya en yakın yerde, mümkünse hastanın evinde verilen sağlık hizmetidir. Hastanın sorunları yerinde çözülmeli, hastane hastane gezdirilmemeli, eğer hastaneye gönderilecekse yakınındaki hekim tarafından nokta atışı gönderilmelidir.

Oysa bugün hastalar kendileri hastaneden randevu almakta ve kendilerini hayatında ilk kez gören bir hekim tarafından, birkaç dakika içinde, onların sağlığı için çok ciddi kararlar alınmak zorunda kalınmaktadır. Bunun neresi kaliteli sağlık hizmetidir!?

Diğer bir facia kimyasal ilaçlarla kronik hastaların sağlıklarının bozulmasıdır. Doktora kronik hastalığı olan bir hasta gitmekte ve doktorun da hastaya bu kısa süre içinde bir ilaç vermesi gerekmektedir. SGK tarafından ödeme kapsamında olan bir ilaç hastaya verilmekte ve hastanın kronik sorunu bu ilaçla kökten çözülmemekte, sadece palyatif olarak hasta düzeltilmektedir. Hasta bunu sürekli olarak kullanmakta ama bir süre sonra yanına yeni bir ilaç eklenmektedir. Her geçen sene ilaç sayısı artmakta ve asla ilaçlar azalmamaktadır.

Tüm sistemin, hastaya yaklaşımın değişmesi gerekmektedir.

Kesinlikle ve kesinlikle, DOĞRU bir SAĞLIK sistemİ kurulduğunda, bırakın açılacak olan şehir hastanelerini, mevcut hastanelerin pek çoğu bile gereksiz olacaktır.

Aksi takdirde hastaneye başvuran hasta sayıları her geçen gün artacak, 16 yılda doktora ilk başvuru nasıl yılda 150-200 milyonlardan 750 milyonlara çıkmışsa, 5-10 yıl içinde rahatlıkla 1,5 milyarlara ulaşılacaktır.

Sağlık sisteminden daha da önemlisi tarım ve hayvancılığın aslına döndürülmesidir ki; eğer bu sağlanırsa, zaten insanların hastalanması azalacaktır ve hastanelere olan ihtiyaç çok ciddi boyutlarda düşecektir.

Büyük hastanelerin sağlık sistemine nasıl zarar vereceği kısa zaman sonra ortaya çıkacaktır maalesef. Şimdiden bunun görülmemesi ve hatta çok iyi olduğunun iddia edilmesi ise trajikomiktir. (M. Lütfi Hocaoğlu)

***

Tekrar hatırlatıyoruz: SAĞLIK/sağlığımız ile ilgili bu uyarıları Tıp Dr.’u, Bilgisayar Müh., Hastane Yöneticisi, Öğr. Gör. ve kıdemli Adil Düzen Çalışanı bir arkadaşımız yapıyor; biz de ilgili ve yetkililerin dikkate alıp gerekenleri yapmaları için aktarıyoruz...

(SAĞLIK/sağlığımız konusu üzerinde durmaya devam edeceğiz…)

 

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

YazarReşat Nuri Erol- Mesaj Gönder

04 Nisan 2019
Ahmet Yücel
04.04.2019
23:05
Şehir hastanelerine olan rağbeti artırmak için en tecrübeli prof doktorlar bu hastanelerde çalıştırılmak istenecektir. Bir çok hastaneden doktor transfer edilecek. Diğer hastanelere de yeni mezun doktorlar aĺınacak. Bu şekil de çözüm çözüm olabilir mi?
Reşat Nuri Erol
05.04.2019
18:34


01

Hakhan Atasagun - S.A Merhabalar

Hemfikir oldugumuz degerli tespit ve önerileriniz icin tşk..Elbet acil tedavi onlem gerektiren hastaliklar vardir,bunun yaninda hastalik hastasi da bir hayli fazladir.Dunyanin heryerinde boylemidir bilemeyiz ama insanlarda bir şuursuzluk ne yaptiini bilmezlik söz konusu .Maddenin esiri ilacin esiri nefsinin esiri.

Tarim ve hayvancilikta asila donulmesi muhim konu.Cunku yapay olan, bedenin yaninda ruhuda olumsuz etkiler,haramlarda..

Yani ruhi gidalar hususunda da asla dönulmeli.Insanligin sorunlari bir hayli çok Turkiyedeki sorumlarsa hemen hemen dunyaya bedel.Hangisini sayalim.Herbiri uzerine kitap yazilabilir.Hasta olan dali kolu ilaclamak kesip atmak çozum degil.Cozum kokte.Iste bu hiiic kolay bir iş degil..

Vurgunculardan devlet malini çalanlardan söz ederiz halkin mali deriz.Tabana ineriz istisnalar hariç her insan egitimlisi egitimsizi,hacisi hocasi,hep aç gozlu

Materyalist.3 kuruş icin yalan,yon degistirme,agiz degistirme,şiddet ihanet

....Daha neler neler...Adamda bal tutup parmagomi yalamayim mi diyor.Sanki sen olsan yapmayacaksin?Bu durumda ne demeli.?Biz nasilsak yoneticiler oyledir demisler.Ulkede veya dunyada borcok sorunda sebep aradigimizda gorebilursek Allahin adaletoni göruyoruz.Hosumuza gitsede gitmesede..Selamlar..

Yanıtla.0Beğen04 Nisan 12:39






Son Eklenen Makaleler
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-6; kooperatiflerin dünyadaki durumu
25.04.2024 231 Okunma
1 Yorum 25.04.2024 09:57
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-5; sürdürülebilir kalkınma modelidir...
24.04.2024 244 Okunma
1 Yorum 24.04.2024 07:28
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-4; Akevler ve kooperatiflerin özellikleri…
23.04.2024 263 Okunma
7 Yorum 23.04.2024 06:29
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-3; Kooperatif tasarruf ettirerek kazandırır
22.04.2024 261 Okunma
7 Yorum 22.04.2024 09:12
Mete Firidin
Abdestsiz Kuran Okumak!
20.04.2024 117 Okunma
7 Yorum 21.04.2024 20:19
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-1; kısa tarihçe, tarif, özellik, öneriler
20.04.2024 316 Okunma
7 Yorum 21.04.2024 07:04
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-2; özellikleri anlamaya devam edelim
20.04.2024 312 Okunma
8 Yorum 21.04.2024 07:05
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzene Göre İnsanlık Anayasası’ çalışması
18.04.2024 286 Okunma
1 Yorum 18.04.2024 09:47
Ahmet Mermer ( Sosyolog )
BİR FİLMİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
17.04.2024 253 Okunma
Reşat Nuri Erol
‘Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol’
17.04.2024 282 Okunma
1 Yorum 17.04.2024 10:08
Reşat Nuri Erol
“Yeni Bir Anayasa” ve anayasa seminerlerimiz
16.04.2024 306 Okunma
1 Yorum 16.04.2024 08:29
Reşat Nuri Erol
Seçim, seçim sonrası ve İsrail’de savaş sirenleri!
15.04.2024 305 Okunma
1 Yorum 15.04.2024 08:56
Hilal Çekmen
ADİL DÜZEN AÇISINDAN KENTSEL DÖNÜŞÜMDE TEMEL İLKELER-2
14.04.2024 184 Okunma
Özer Ataç
Seçim-3
14.04.2024 1563 Okunma
Reşat Nuri Erol
2024 seçimlerine emekliler damgasını vurdu!
14.04.2024 282 Okunma
Reşat Nuri Erol
Türkiye, Araplar, İslâm âlemi bayram yaptı mı?-2
11.04.2024 361 Okunma
1 Yorum 13.04.2024 07:52
Mete Firidin
Ebabil
10.04.2024 957 Okunma
Reşat Nuri Erol
Türkiye, Araplar, İslâm âlemi bayram yaptı mı?
10.04.2024 393 Okunma
1 Yorum 14.04.2024 11:10
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 6
10.04.2024 296 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 5
9.04.2024 292 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 4
8.04.2024 364 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 3
7.04.2024 380 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 2
4.04.2024 327 Okunma
1 Yorum 04.04.2024 09:25
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 1
3.04.2024 401 Okunma
1 Yorum 03.04.2024 10:18
Ahmet Yücel
EMEKLİ ÖĞRETMENDEN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
3.04.2024 98 Okunma
2 Yorum 05.04.2024 23:45
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 7
1.04.2024 297 Okunma
Özer Ataç
Seçim-2
31.03.2024 816 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 6
28.03.2024 327 Okunma
1 Yorum 28.03.2024 05:54
Yasin Kılar (Karar Danışmanı - Mentor)
SİNAN OĞAN KADAR OLABİLMEK
27.03.2024 177 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 5
26.03.2024 394 Okunma
7 Yorum 26.03.2024 09:06
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 4
25.03.2024 396 Okunma
1 Yorum 25.03.2024 09:00
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 3
24.03.2024 409 Okunma
1 Yorum 24.03.2024 05:49
Süleyman Karagülle
BİR YETKİLİ YÜKSEK HAKİM DEDİ Kİ: 09.09.2000
23.03.2024 96 Okunma
Süleyman Karagülle
AHŞAP EV ÇALIŞMALARI 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 46 Okunma
Süleyman Karagülle
Sana ruhtan soruyorlar 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 66 Okunma
Süleyman Karagülle
SİSTEMATİK HATA 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 57 Okunma
Süleyman Karagülle
ŞERİAT VE MEMUR KARARNAMESİ 02.09.2000
23.03.2024 44 Okunma
Süleyman Karagülle
Heisenberg’in meşhur “kuvantum teorisi” 02.09.2000
23.03.2024 59 Okunma
Süleyman Karagülle
DEPREMİN FIKHI 26 AĞUSTOS 2000
23.03.2024 65 Okunma
Süleyman Karagülle
Z E L Z E L E 26 ağustos 2000
23.03.2024 42 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 2
23.03.2024 432 Okunma
1 Yorum 23.03.2024 10:16
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” işbirliği - 1
21.03.2024 427 Okunma
7 Yorum 21.03.2024 09:35
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 29
20.03.2024 319 Okunma
Yasin Kılar (Karar Danışmanı - Mentor)
YENİDEN HATA PARTİSİ
18.03.2024 266 Okunma
Hilal Çekmen
ADİL DÜZEN AÇISINDAN KENTSEL DÖNÜŞÜMDE TEMEL İLKELER
17.03.2024 295 Okunma
Bahaeddin Sağlam
Oruç ile İlgili Beş Kavram
17.03.2024 204 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 28
17.03.2024 344 Okunma
7 Yorum 17.03.2024 07:53
Özer Ataç
Seçim-1
16.03.2024 1598 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 27
16.03.2024 360 Okunma
5 Yorum 16.03.2024 11:10
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 26
15.03.2024 402 Okunma
5 Yorum 15.03.2024 09:14


© 2024 - Akevler