CHP'de Yeni Dönem
958 Okunma, 0 Yorum
Fikret Bila - Milliyet
Harun Özdemir

Bu yazı, Fikret Bila'nın 25 Mayıs 2010'da Milliyet Gazetesi'nde yayımladığı "CHP'de Yeni Dönem" adlı köşe yazısı üzerine yapılmış bir değerlendirmedir.

KARANLIK… BİRAZ DAHA KARANLIK…

Halk Fırkası, işgal günlerinde kurulan Anadolu ve Rumeli Mudafaa-i Hukuk Cemiyetleri’nin devamı olarak kurulmuş. Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası kurulunca da, Halk Fırkası, ismini Cumhuriyet Halk Fırkası yapmıştır. 1935’te de fırka kelimesinin yerini parti almıştır.  

CHP Mustafa Kemal döneminde “kuruculuk” fonksiyonunu üstlenmiştir. İnönü de kuruluşu “pekiştirmeye” çalışmıştır.

Birinci Dünya Savaşı sonunda kurulan Türkiye Cumhuriyeti ve tek partili rejim, İkinci Dünya Savaşı koşullarında revizyona zorlanmış ve çok partili rejime geçilmiştir. Yeni koşullar doğal olarak CHP’nin fonksiyonunu da değiştirmiştir.

Düzeni kurma ve yaşatma fonksiyonu yerini “düzeni– modern yaşamı denetleme”ye bırakmıştır. Sağ partiler iktidar olmuş, CHP de onları denetlemiştir. İktidar olma çabası içinde görülmesi, onu sürekli anamuhalefet yapmıştır.

21. yüzyıla 20. yüzyıl stratejisi ile giren ve bunu ısrarla sürdürmeye çalışan CHP, dünya sisteminin basit bir operasyonuna boyun eğmek zorunda kalmıştır.

Yaşananlar komiktir. Türkiye’nin en eski partisinde lider değişimi bu kadar kolay oluyorsa Türkiye’de Türklerin neden yaşadığı da sorgulanmalıdır. Yeri değil ama bir fırsatını bulup bunu behemahal yapmak gerekir.

Üzerinden bir hafta geçti; Kemal Kılıçtaroğlu CHP’nin 9. genel başkanı olduğuna hala inanabilmiş midir, sormak gerekir. Ama “ben neymişim be abi” şaşkınlığını üzerinden attığına eminim. 62’sini bitirmekte olan bir müfettişten, mütevazi bir serin kanlılık örneği sergilemesini beklemek hakkımız olmalı.

Gelelim CHP’nin 21.yüzyıl stratejisine.

CHP’den her şey olur ama iktidar olmaz” diyenler, söylemlerinde bir değişikliğe gitmek zorunda kalacaklar.

Nakaratta bir değişikliğe gidilecek “CHP anonim şirket olur ama ondan artık ne iktidar ne de anamuhalefet olur” diyeceklerdir.

İktidara 1950’de veda eden CHP, 2010 süreciyle de çok geçmez iki-üç yıl içinde anamuhalefet görevine de veda eder.

Deniz Baykal’ın CHP’de en güçlü olduğu dönemde, ittifakla kılın yağdan alınması gibi kenara çekilmesi, duygu anaforunda tarihe karışması, bir kaset skandalıyla asla açıklanamaz.   

Büyük stratejist Mustafa Kemal hayatta olmalıydı da yoldaşlarının nasıl bir strateji yoksulu olduğunu görmeliydi.

Meğer ulusalcı CHP, CIA’nin çiftliğine dönmüş.

Bundan sonra olacaklar kehanette bulunmaya gerek kalmayacak kadar açık:

CHP iki aşamalı bir operasyon sonunda İş Bankası’nın uzantısı bir anonim şirkete dönüşecektir.

Kısa bir süre de, kayıklar böyle yüzdürülecektir.

 

 

 

Harun Özdemir






Sayı: 51 | Tarih: 30.05.2010
Mahir Kaynak
Hangisi Doğru?
1130 Okunma
5 Yorum
Süleyman Karagülle
Ruşen Çakır
“Kürt” demek maharet gerektirmez
1098 Okunma
Tayibet Erzen
Mehmet Şevket Eygi
İslâm’ı Doğru Anlamak ve Yorumlamak
1024 Okunma
Emine Hocaoğlu
Mümtazer Türköne
Suruç'un hakkı
1003 Okunma
Arif Ersoy
Reşat Nuri Erol
Dünya tehlikede
981 Okunma
Ilker Ardic
Fikret Bila
CHP'de Yeni Dönem
958 Okunma
Harun Özdemir
Ahmet Hakan
Sanki ‘Erdoğan'a nereden vurulur' dersi almış gibi
927 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Mehmet Altan
Baykal Komplosu, İsrail opersyonu mu?
913 Okunma
Mehmet Hikmetumut
Oktay Ekşi
Hem keşke, hem ama
901 Okunma
Vahap Alma
Zülfü Livaneli
27 Mayıs’taki bayraklı çocuk
900 Okunma
Ali Bülent Dilek
Can Ataklı
Kılıçdaroğlu Kürt tuzağına çekiliyor
897 Okunma
Mesut Karaaytu
Ebubekir Sifil
İtalya Seyahati-Akp, Chp ve Fark
896 Okunma
Zafer Kafkas
Toktamış Ateş
Sosyal demokrasi ve günümüz
856 Okunma
Osman Eskicioğlu