Nusret Karaca
YENİ DÜNYA DÜZENİNDE İSLAM DAVETİ
3.06.2020
3353 Okunma, 6 Yorum

        İslam davetinin inanç, değer ve ibadet özü sabit; araçları ise ihtiyaca göre değişkendir. Bunun için aynı kurum, fetih günlerinde karakol; davet günlerinde tebliğ merkezi, İslam’ın hep kısa sürede sağladığı maddi gelişim günlerinde dünyevileşmeyi engelleyici ve değişimi yönlendirici bir ilim ve zühd merkezi dönüşümünü geçirebiliyor.

       Bugünün dünyasında İslam’a muhtaç ve henüz İslam’ın hiçbir zaman hâkim olmadığı bir saha var. Bir de İslam dünyasında İslam’a çok duyarsız, yer yer karşı, çoğu kendine ait okullarda yetişmiş, kendi gettolarında büyümüş, nüfusları milyonları bulan ve büyük şehirlerin “ayrıcalıklı semtlerinde” odaklanan bir kesim vardır. İslam daveti, onların kapısını bugüne kadar hiç çalmadı ama onlar ise her gün bulundukları zaviyelerden Müslümanları kışkırtacak söylemler geliştirdiler.

       Müslümanlar, bugünün dünyasının mağdurları değiller. Zulüm gören kesimi olma konumunu kabullenip acı çekmeyi bir kültür hâline getirmek, acılar üzerinden İslam tebliği yaptığını düşünmek, İslam’ın özüne aykırıdır.  

       Müslümanlar, dünyanın bugün içinde bulunduğu durumdan bizzat sorumludurlar. Amerika’da sokakta yaşama durumunda bırakılan Siyahî’nin hâlinde bizim sorumluluğumuz vardır. Ona zulmeden beyaz görünümlü despotun insanlık dışı tutumunda da bizim sorumluluğumuz yok değildir. Müslümanlar, “imam ümmet” olarak her iki kesime de İslam’ın kurtarıcı sesini ulaştırmakla mükelleftirler. Bugünün iletişim dünyası, bu sorumluluğu kaçınılmaz bir zorunluluk hâline getiriyor.

       Ve bu evrensel sorumluluk, İslam’ı modernizm karşısında bir psikoterapi gibi sunan çağrıların yetersizliğini de yeteri kadar ilan ediyor.

 

         Bugünün dünyasında İslam’ın sosyal adaletini kapsamayan, zekât müessesini, sosyal dayanışmayı içermeyen, insan haklarını öne çıkarmayan hiçbir davet tam bir İslam daveti değildir.

         Müslümanların bir kısmı kendilerine biçtikleri manevi danışman konumlarında vazifelerini elbette yapacaklar, bu minvalde İslam davetini yapacaklardır. Sorun onların varlığı değildir; sorun onların yanında İslam’ı bir bütün olarak anlatan davetçilerin nadirliğidir.

        Eskiden beri İslam dünyasında iki ana kesim vardır: İslam dünyasının sorunları kronikleşmiş odakları üzerinden bitmeyen fitne ile uğraşanlar… Bir de bu fitneden kendilerini beri tutup İslam’ın sesini Kur’an ve Sünnet’in cevaz verdiği yollar üzerinden dünyaya duyuranlar… Birinci grup hep kınanmış, ikinci grup fatihler ve mürşidler olarak hep rahmetle anılmıştır.

       Bu bağlamda kadim İslam dünyasında yaşayanların önünde hâlâ bu iki yol duruyor: Kronikleşmiş hasta bölgelerin taraflarının haklılığı veya haksızlığını konuşup tartışmak, onlar üzerinden Müslümanlık, muvahidlik ölçümleri yapmak… Ya da kendini çağın insanını İslam’la buluşturmaya adayan mücahidler, davetçiler olmak…

       Ya kör fitne hikâyeleri içinde zamanı doldurup ölümünü beklemek… Ya da “Şüphesiz ölüleri mutlaka biz diriltiriz. Onların yaptıklarını ve bıraktıkları eserlerini yazarız. Biz her şeyi apaçık bir kitapta (Levh-i Mahfuz'da) bir bir kaydetmişizdir.” (Yasin-i Şerif 12) yüce hakikatine kulak vermek… “Onlara, o karye halkını örnek ver. Hani oraya elçiler gelmişti. Hani biz onlara iki elçi göndermiştik de onları yalancı saymışlardı. Biz de onlara üçüncü bir elçi ile destek vermiştik. Onlar, "Şüphesiz biz size gönderilmiş elçileriz" dediler.” (Yasin-i Şerif 13-14) ayetlerinin ve devamının yol rehberliğinde insanlara hakkı götüren birer elçi olmak… İslam davetini yeniden ihya edip insanlığın yol göstericileri konumuna çıkmak…

      Galip gelen elbette bu ikinci yol olacaktır…

 

 


YorumcuYorum
Turgay Çoruhlu
05.06.2020
21:45
Bunları yazmak için mi ayrıldın? :) Artık yazılarda muhasebeye girmeye başlamıştı. Selamlar,
Turgay Çoruhlu
05.06.2020
21:46
Bunları yazmak için mi ayrıldın? :) Artık yazılarda muhasebeye girmeye başlamıştı. Selamlar,
Turgay Çoruhlu
05.06.2020
21:46
Bunları yazmak için mi ayrıldın? :) Artık yazılarda muhasebeye girmeye başlamıştı. Selamlar,
Nusret Karaca
05.06.2020
21:54
Akevlerden bedenen çalışmalarından ayrıldım ama ilmi olarak takipçileri olmaya devam edeceğim. Saygılar sevgiler Nusret Karaca 
Turgay Çoruhlu
06.06.2020
01:59

Bir basıyorum üç çıkıyor. Fisyon reaksiyonu gibi. Bereketli günlerin işareti olabilir azizim.


Nusret Karaca
06.06.2020
09:21
 La Tehzan İnnellahe me'ana




Son Eklenen Makaleler
Nusret Karaca
GÜNÜMÜZDEKİ İSLAMİYET
22.01.2024 990 Okunma
Nusret Karaca
KIYAMET NE ZAMAN KOPACAK?
24.06.2020 2993 Okunma
Nusret Karaca
ABD'DE KAPİTALİZM AYAKLARI (SESLERİ)
9.06.2020 3437 Okunma
Nusret Karaca
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE DEVLETLERİN IRKÇILIK İLE İMTİHANLARI
6.06.2020 3355 Okunma
2 Yorum 06.06.2020 09:22
Nusret Karaca
YENİ DÜNYA DÜZENİNDE İSLAM DAVETİ
3.06.2020 3353 Okunma
6 Yorum 06.06.2020 09:21
Nusret Karaca
YAŞADIKLARIMIZ ALNIMIZA YAZILANLAR MI?
31.05.2020 3196 Okunma
Nusret Karaca
DİN GÖREVLİLERİN ATAMALARI VE TOPLUMA KATKISI
20.11.2019 3692 Okunma
Nusret Karaca
İSLAM’IN ADALET ANLAYIŞI NASILDIR?
18.11.2019 3762 Okunma
Nusret Karaca
MÜMİN VE MÜNAFIKLIĞIN FARKLARI
17.10.2018 4008 Okunma
Nusret Karaca
BURSALI MARANGOZ (Milliyet Gazetesinden alıntıdır)
17.06.2017 4276 Okunma
Nusret Karaca
Fehmi Koru ile Sözcü Gazetesi suçlamaları
27.05.2017 4272 Okunma
Nusret Karaca
MÜMİN VE MÜSLÜMAN ARASINDAKİ FARKLAR
10.05.2017 20486 Okunma
2 Yorum 11.05.2017 22:53
Nusret Karaca
Evet mi? Hayır mı? (Referandum)
26.01.2017 6453 Okunma
1 Yorum 27.01.2017 02:56
Nusret Karaca
Reina Saldırı Teorileri Ve Kuşkuları
5.01.2017 5397 Okunma
1 Yorum 05.01.2017 18:31
Nusret Karaca
Rusya Ve ABD'nin Ortadoğu'daki ilişkileri
3.01.2017 5239 Okunma
2 Yorum 04.01.2017 09:14
Nusret Karaca
2017 Ve Sonrası Türkiye Durumu
24.12.2016 5436 Okunma
2 Yorum 25.12.2016 11:23
Nusret Karaca
KİMMİŞ ERBAKAN HOCA
14.12.2016 5387 Okunma
Nusret Karaca
Sam Adrian'dan Gelen Yazı
6.12.2016 5493 Okunma
Nusret Karaca
HZ. ÖMER GİBİ BİR DEVLET ADAMI İSTİYORUM
5.12.2016 7505 Okunma
3 Yorum 09.12.2016 06:43
Nusret Karaca
Ortadoğu Olayları ve Türkiye
18.10.2016 5196 Okunma
Nusret Karaca
Cami ve Camilerin İsrafı
2.10.2016 5331 Okunma
Nusret Karaca
İNTİHARIN DİNİMİZDEKİ YERİ
29.09.2016 5364 Okunma
Nusret Karaca
TEKNOLOJİNİN TOPLUM VE ÇEVRE ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
20.09.2016 7290 Okunma
Nusret Karaca
İSLAM'A GÖRE GİYİNME KUŞANMA
19.09.2016 5816 Okunma


© 2025 - Akevler