DOKUZUNCU BÖLÜM
SENETLERİN TEMİNATLARI
MADDE 9
Karşılıksız senet çıkarılamaz. Altın senedi dışında nakit karşılığı senet çıkarılamaz. Senetlerin taşınmaz teminatları dışında dayanışma ortaklıklarının da teminatları vardır. Kredileşme kuruluşu da kefıldir. Defterlere işlenmeyen senetler geçersizdir.
I. SENETLERİN KARŞILIKLARI
II. NAKLİYEYE TEMİNAT
III. İHRACATI TEMİNAT
IV. SENETLERİN KARŞILIKLARI
V. SENETLERİN TESCİLİ
VI. SENETLERİN TASFİYESİ
I. SENETLERİN KARŞILIKLARI
a. MİLLİ HASILADAKİ ARTIŞIN ÜSTÜNDEKİ FAİZ ENFLASYONLA KARŞILANIR
Faizli sistem ile faizsiz sistem arasında temel ayrılık, karşılıksız paranın kullanılması ve karşılıksız senetlerin çıkarılabilmesidir. Bir toplulukta toplam mevduata diyelim ki yüzde 20 faiz tanınmıştır. Tüm ekonomik hareketler para ile olacağına göre bunun anlamı, asgari her Türk lirasına yüzde 10 net faiz verilmektedir. Çünkü hiç kimse gelirin yüzde l00'ünü hemen harcamaz. Mutlaka asgari yarı nispetinde nakit olarak mevcut olacaktır. Faiz nedeniyle bunu bankaya yatıracağından parasına ortalama yüzde 10 nisbetinde bir faiz temin edecektir. Milli hasıladaki artış yüzde 5 ise ve bütün tasarruflar faiz olarak bölüştürülecekse, yüzde 10'un yarısı karşılıksızdır ve bu yüzden yüzde 5 mutlak surette enflasyon ile karşılanacaktır.
b. ENFLASYONU KARŞILIKLI PARA ÖNLER
Faizsiz bankanın temel ilkesi karşılıksız senetlerin piyasaya sürülemeyişidir. Bu yalnız teminat için konan bir şart olmayıp, aynı zamanda enflasyonun doğmaması için konmuş bir şarttır.
c. SENETLER BAŞLANGIÇTA DAYANIŞMA ORTAKLIKLARINA DAYANIR
Senetlerin birinci teminatı dayanışma ortaklığıdır. Bir dayanışma ortaklığı tarafından teminat altına alınmayan senet ihraç edilemez. Bu dayanışma ortaklığını, herhangi bir sebeple senedin ödenememesi halinde bölüşerek ortaklaşa ödemeyi taahhüt eden kimseler meydana getirirler.
d. DAYANIŞMA ORTAKLIKLARI AYRI BİR KONUDUR
Dayanışma ortaklıklarının hükümleri Dr. Süleyman Akdemir'in "Ceza Hukukunda Mağdurun Korunması" ve "Sosyal Denge I, Devlet Yapısının Tarihî Seyri" adlı kitaplarında genel olarak incelenmiştir. Benzer bir şekli ile mesleki kuruluşlara da uygulanacaktır. Burada bununla ilgili fazla bir bilgi verilmeyecektir. Sadece her insanın faizsiz bankada bulunması için mutlak surette bir dayanışma ortaklığı içinde yer alması gerektiğini ifade edelim. Senetlerin de çıkarılabilmesi için yeter büyüklükte bir dayanışma ortaklığının kefaleti gerekmektedir. İlgili dayanışma ortaklıklarına senet çıkarma kontenjanı verilir ve ancak bunların kontenjanları içindeki teminatları ile senet çıkarılır.
e. SENETLERİN İKİNCİ KARŞILIĞI TAŞINMAZLARDIR
Senetlerin ikinci teminatı taşınmazlardır. Bir taşınmaza dayanmayan hiçbir senet faizsiz düzende geçerli değildir ve bir taşınmaz ancak bir senede teminat gösterilebilir. İkinci derecede ipotek geçerli değildir. Bu senet miktarlarının sınırlanması anlamındadır. Artık imar olmadıkça yeni senetler çıkarılamıyacaktır. Bu dengeli ekonominin ve karşılıklı senedin ana teminatıdır. Taşınmazlar yukarıda tasnif edilmişti. Yeniden özetleyerek nasıl teminat oluşturduklarını hatırlayalım:
f. TOPRAK SENEDİNİN KARŞILIĞI HALK MÜLKİYETİNE İNTİKAL ETMEMİŞ TAŞINMAZLARDIR
Ülke topraklarının tamamından özel mülkiyete intikal eden toprakların nispeti bize genel ücret tespitinde yardımcı oluyor. Nüfusun kalan ömrüne özel mülkiyete intikal etmemiş topraklar bölünürse, toprak cinsinden senet ortaya çıkacaktır. Çalışan insanlara toprak senedi verilecektir. Çıkarılabilecek toprak senedi miktarı ülkenin satılmamış toprakları kadar olacaktır. Bunun teminatı ülke toprakları olup, kişiler veya siteler kendi alt yapılarını veya satılmamış yapıları rehin göstererek kredi olarak alabilir ve inşaatlarını yapabilirler.
g. ÜCRETLER TOPRAK SENEDİYLE VE ÜLKE TOPRAK FİYATININ TERSİ İLE TANIMLANIYOR
Ülke topraklarının illere, il topraklarının bucaklara, bucak topraklarının sitelere bölündüğünü biliyoruz. Bu toprakların fiyatları hesaplanırken ücretlerin hesabına benzer hesap yapılacaktır. Yani ücretin tersi fiyat olacaktır, ücret cinsinden fiyat olacaktır. Tek fark ücretler için bütün ülke toprakları düşünülecek ve ülke içinde tek ücret sistemi uygulanacaktır. Halbuki toprakların ücret cinsinden fiyatları illere, bucaklara ve sitelere göre değişecektir. Taşınmazların arsa fiyatları böylece belirlendikten sonra, onlar için harcanan emek ve malzeme de ücret birimi ile değerlendirilecektir. Böylece toprak senedi ile tespit edilen taşınmazların maliyet bedelleri aynı zamanda senetler için teminat değerleri olacaktır.
h. DEMİR SENEDİNİN TEMİNATI BİTMİŞ MESKENLERDİR
İnşaat bitip kullanılacak hale geldikten sonra yapılar için demir senetlerine teminat olabilecektir. Yani demir senedi çıkarmak isteyen senedin nominal değeri kadar bir meskeni teminat olarak göstermek durumundadır. İşyerlerinin teslimi halinde ise bu yerler buğday senetlerine teminat olacaktır. Kişiler ancak böyle işyerlerini ipotek ederek buğday senedini ihraç edebileceklerdir.
i. MALZEME SENETLERİNİN TEMİNATI DEMİR SENETLERİDİR
Malzeme senetlerini ihraç etmek isteyenler ise karşılığında demir senetleri rehnetmiş olacaklardır. Böylece tüm malzeme senetlerinin toplamı satılmış mesken taşınmazlardan fazla olamıyacaktır. Diğer tüketim mal senetleri için ise buğday senetleri rehnedilecektir. Bunların da toplamı işyerleri bedelini geçemiyecektir. Altyapı ve satılmamış yerler ise site senetleri bedelleri ile toprak senedine karşılık ipotek edilmiş olacaktır. Arsa senetlerine sahip olanlar bu senetleri rehnederek toprak senedini kredi olarak alacaklardır. Ayrıca inşaat yaptıkça orada çalışanların çalışma senetlerine karşılık toprak senetlerini kredi olarak alabileceklerdir. Bu esas içinde karşılıksız hiçbir senet ihraç edilmiş olmayacaktır.
II. NAKLİYEYE TEMİNAT
a.. NAKLİYECİLERE VERİLEN SENETLERİN TEMİNATI TAŞITLARDIR
Bir ambardan malın çıkabilmesi için karşılığında o malın senedi ambara girmelidir. Böylece ambara kredi olarak verilecen senetler karşılıksız piyasaya çıkmamış olur. Ambar sahibinin kendisine verilen senetleri karşılıksız piyasaya sürmesini önlemek ve senet miktarını sınırlı tutmak amacıyla ambar ve diğer bir işyeri teminat olarak gösterilmektedir.
Ambardan mallar her zaman satılarak çıkmaz. Birçok zamanlarda mal bir ambardan diğer ambara nakledilmek üzere çıkmış olur. Bunun için de malın çıktığı ambara senedin girmesi gerekir. Bu senetler kredi olarak nakliyecilere verilmektedir. Ancak nakliyecilerin de bu senetleri karşılıksız olarak piyasaya sürmemeleri için teminat göstermeleri gere kir. Bu teminat taşıtlar olmaktadır. Yani meskenler malzemeye, işyerleri mallara teminat olarak gösterildiği gibi, taşıtlar da hem malzeme senetlerine, hem de tüketim malları nın senetlerine teminat olarak gösterilmektidir.
b. NAKLİYECİLER SATIN ALDIKLARI MALLARI TAŞIYACAKLAR
Arz ve talep dengesinin ideal bir şekilde işleyebilmesi için münakalenin son derece kolay, basit ve ucuz bir şekilde yerine getirilmesi gerekir. Diyarbakır`da bir mal çok olur ve fiyatı düşüktür. Eskişehir'de o mal az olur ve fiyatı yüksektir. Malların senetleri cinsinden fiyatları devamlı olarak ilan edilmektedir. Bu fiyatlar o yerlerdeki mal stok miktarları ile hesaplanarak tespit edilmiş olacaktır. Senetlerin fiyatları ise bütün ülkede eşittir. Çünkü banka bunları böyle satmaktadır. İşte bu bilgiyi alan araç sahibi Diyarbakır'dan malı alıp Eskişehir'e teslim etmesini isteyecektir. Böylece ucuz aldığını pahalı satarak kâr edecektir. İşte bunu alabilmesi için araç sahibine kredi tanınmıştır. Kendisine o malın senedi kredi olarak verilecektir. Buna karşılık arabasını teminat olarak gösterecektir. Diyarbakır'a gidip o senetle malını mübayaa edecek ve Eskişehir'e getirip teslim edecektir. Karşılığında verdiğinden daha fazla senet alacak, bankaya götürüp bir kısmı ile kredisini kapatacak, diğer kısmını ise borsada satarak nakliye ücretini almış olacaktır.
c. NAKLİYECİYE SİPARİŞ RİZİKOYU KALDIRIR
Araç sahibinin bu işi yapabilmesi için Diyarbakır'da ve Eskişehir'de fiyatların değişmemesi gerekmektedir. Ambarlar ilan ettikleri fiyatlara geçerli vadeyi de koyarlar ve o tarihler içinde bütün arz ve talebi karşılamak zoıundadırlar. İsterlerse belli miktarı ihale şeklinde taahhüde bağlayabilirler. Bu sayede mikroda müdahale etmeden makro nakliyenin planlaması gerçekleşmiş olur.
III. İHRACATA TEMİNAT
a. İHRACAT VE İTHALATIN DA MAKRODA PLANLANMASI GEREKİR
Şimdiye kadar hep ülke içindeki ekonomik faaliyetler ile bunların düzenlenmesi için senetler çıkarılmış ve bunların teminatları anlatılmıştır. Halbuki yeryüzü tek bir ekonomik çevre oluşturmaktadır. Hiçbir ülke almadan ve satmadan hayatiyetini sürdüremez. İhracat ve ithalat, fiyat ve ücretler üzerinde önemli etkiler icra eder. Meselâ üretilen buğday ihraç edilirse fiyatlar yükselir ve tüketici zor durumda kalır. Buna karşı buğday ithal edilecek olursa, o zaman da tüketici korunmakla beraber üretici zor durumda kalır. Ani fiyat değişiklikleri dengeyi bozar ve dalgalanmaları anormal bir şekilde oluşturur, ekonomik istikrar bozulur. Bunun için ihraç veya ithal edilecek mal miktarlarının da bilinmesi ge rekir.
b. BUĞDAY VE DEMİR SENEDİ KARŞILIĞI ALTIN SENEDİ MEVDUAT OLARAK ALINIP KREDİ OLARAK VERİLİR
İhracat veya ithalat yapacak kimselere de kredi sağlanmalıdır. Bu krediyi hem ihracat ve ithalatı desteklemek, hem de senetlerdeki fiyatların dengesini korumak için vermiş olacağız. Bu senetler için gösterilecek taşınmaz teminat doğrudan doğruya mevcut değildir. Zira bu satılacak mallar ya malzemedir veya mallardır. Bunların teminatları zaten mevcuttur. İhracat ve ithalat dövizlerle gerçekleşmektedir. Dövizler altın senedi ile alınıp satılacaktır. İhracat ve ithalat yapan tüccarlara bu senet kredi olarak verilecektir. İthalata altın senet kredi olarak verilecek, ihracatın ise mevduatı kabul olunacaktır. Yalnız kredininin hacmi mevduatın hacmine eşit tutulacağı için altın senedinin piyasadaki revacı ihracat ve ithalata aynı şekilde etki yapacaktır. Bunun diğer anlamı ihracat ile ithalatı eşit tutmaktır. Yani döviz açığını ortaya çıkarmamaktır. Dış ticaret dengesidir. Altın senedi mevduat hacmi ile kredi hacimleri arasında bir fark yaparsa, o takdirde ya dövizi arttırmış veya döviz açığı ile karşı karşıya gelmiş oluruz. Kredi hacmini fazla tutarsak ithalatı, mevduat hacmini fazla tutarsak ihracatı teşvik etmiş oluruz. Yine burada görülüyor ki, mikro ekonomide hiçbir müdahale yapmadan makroyu düzenleyebilmekteyiz.
c. ALTIN SENEDİ İÇ PİYASADAN MAL VE MALZEME SENETLERİNİ ÇEKER VEYA ÜRETİR
Altın senetlerine taşınmaz teminatı olarak mal veya malzeme senetlerinin kendileri olacaktır. Bunlar rehnedilecek, karşılığında altın senedi alınacaktır. Böylece iç piyasadan o miktarda senet çekilmiş ve dış piyasaya mallan tevcih edilmiş olacaktır. Sanki bu ülkede bu mallar üretilmemiş olacaklardır. İthalat yapmak isteyenler için ise aksi işlem yapılacak, altın senedi piyasadan çekilmiş ve yerine mal senetleri sürülmüş olacaktır. Sanki bu mallar ülkede imal edilir durumda olunacaktır.
IV. SENETLERİN KARŞILIKLARI
a. MAL SENETLERİNDE SADECE ALACAKLI BELİRSİZDİR VE HAMİLİNEDİR
Faizsiz bankanın temeli, bugün ekonominin ayrılmaz bir parçası haline gelmiş bulunan hamiline yazılmış senetlerin karşılıksız olarak piyasaya sürülemez olmasıdır. Nakit bugün böyle hamiline yazılmış bir senet olduğundan, faizsiz düzende bu nakitle muamele bunun için görülememektedir. Zira bu senetlerin borçlusu, alacaklısı ve karşılığının ne olduğu belli değildir. Halbuki faizsiz sistemde borçlu ve borç mal olarak kesin bir şekilde belirtilmiştir. Sadece alacaklının kim olduğu yazılı değildir ve senedi elinde bulunduranlar o malı günü gelince talep etmeye hak kazanırlar.
b. HER SENEDİN İKİ KARŞILIĞ1 VARDIR. TAŞINMAZ VE MAL
Karşılıksız senedin piyasaya sürülmemesi için birinci teminat dayanışma ortaklıklarıdır. İkinci teminat ise her senet için konmuş bulunan taşınmaz teminattır. Üçüncü teminat bizzat bankanın kendisidir. Böylece üçlü teminat altına alınan bu senedin asıl karşılığı dördüncü olarak senedin üzerinde yazılı borç olacaktır. Diğer teminatlar hukukî olup asıl ekonomik teminat, senet karşılığı üretilmiş değerdir.
c. SELEMLERDE KARŞILIK HENÜZ MALA DÖNÜŞMEMİŞ ÜRETİMDE ARTAN EMEKTİR
Vadesi gelmemiş senetlerin karşılığı henüz mevcut değildir. Günü gelince karşılık ambarlara girmiş olacaktır. Ancak bu senedin karşılığı olarak taşınmaz mevcuttur. Yani bir senedin gerçekte iki karşılığı vardır. Biri senedin teminatı olan taşınmazdır. Diğeri ise senedin karşılığı olan değerdir. Şu kadar ki, vadesi gelmemiş senetlerin karşılığı tektir. Sadece o senet için gösterilmiş bulunan taşınmaz teminatıdır.
d. SENET MİKTARI FİYATINA BAKILMAKSIZIN MAL MİKTARI KADARDIR
Karşılıkların bir kısmı piyasada mal olarak ortaya çıkmış olacaktır. Bir kısmı ise mal olarak değil de emek olarak ortaya çıkacaktır. İnşaat yapan bir işçinin emeği gerçekte mala dönüşmüştür. Ancak henüz inşaat tamamlanmadığı için piyasada mal olarak görülmemektedir. Diğer taraftan bir buğdayın selem senedini kredi olarak alıp satan ve onunla temin ettiği gıda ile tarlayı eken işçinin de emeği aslında mala dönüşmüştür. Ama henüz mahsul elde edilmediği için piyasada yoktur. İşte böylece bazı senetlerin karşılıklan mal olarak değil de emek olarak ekonomiye girmiş olur. Toprak senetleri ile selem senetlerininin vadesiz olması, toprağın zaten bir değer olarak baştan mevcut olmasıdır. Dolayısıyla karşılıksız değildir. Halbuki selem senetlerinin karşılığı olmadığı için vadelidir.
e. MAL SENEDİNİ VEREN AMBARINA YAZILI MİKTARI SOKAR VE FİYAT FARKINI NAKİT OLARAK KAPATIR
Mallar ambarlara girmek suretiyle karşılıklarında senetler ihraç edilecektir. Burada önemli olan kısım, malların bulundukları yerlere göre farklı kıymet taşımalarıdır. Tanzim etmiş olduğumuz bir malın senedi merkez ambardaki karşılığını gösterecektir. Ne var ki, bütün malları merkez ambara koymak mümkün değildir. Ancak merkez ambar öyle bir yerde seçilmelidir ki, o mal en ucuz orada olsun.
Hiç şüphesiz bu ham madde kaynaklarının en çok bol olduğu ve bu malların fazla üretildiği yerler olacaktır. Kabul ettiğimiz bir prensip, mal nerede olursa olsun sanki merkez ambarda imiş gibi muamele görmesidir. Yani bugün piyasaya sürülen herhangi bir malın piyasadaki senet miktarı bütün ülkede o malın mevcut toplam stok miktarı kadardır. Bu nasıl sağlanacaktır?
f. DEĞİŞİK MALLARIN İKAME FİYATLARINI BANKA BELİRLER
Bir defa merkez ambarlarında ambara giren mal kadar piyasaya senet çıkarılacaktır. Dolayısıyla burada karşılıksız bir senedin piyasaya sürülmesi söz konusu değildir. Diğer yerlerde bulunan mağazalarda veya ambarlarda ise senetle oradaki demirin değerleri birbirine eşit olmayacağı için ve malın oradaki senet cinsinden fiyatı senedin üzerine yazılı miktardan farklı olacağı için senet karşılıksız olarak da piyasaya çıkmış olabilir. Bunu önlemek için şu sistemden hareket edilecektir. Bir malın ticaretini yapmak isteyen o malın senedini kredi olarak alacaktır. Sonra mağazasına belki nakitle aldığı malı yedek olarak koyacaktır. Bu onun nakit sermayesi olacaktır. Sonra da artık o malın senedi ile malı alıp satmaya başlayacaktır. Kendisinden istediğimiz, biz ambara gelip kontrol ettiğimizde bizim size verdiğimiz senetlerin ya kendilerini veya senetlerin üzerine yazılı bulunan miktar kadar malı ambarınızda veya mağazanızda hazır bulunduracaksınız, diyoruz. Böylece mal senedinden pahalı olsa da, yedek stokunu nakitle temin ettiği ve mal olarak başka bir senet karşılığı olmaksızın ambara girdiğinden bu eksiklik tamamlanmış olacaktır.
g. İKAME DEĞERLERİ TASFİYE DENGE DEĞERLERİNDENDİR
Bu kontrollerde, yukarıda konulan elden çıkarılan senet kadar o senedin üzerine yazılı miktar mal bulundurmazsa, önce kendisinden kredi kesilecektir. Yani artık kendisine mal senedi kredi olarak verilmeyecektir. Kendisinden hemen satmış olduğu senetleri satın alıp iade etmesi talep olunacaktır. Mal için ise teslim ancak merkez anbarında söz konusu olabilecektir. Şayet böylece kredisini kaybetmiş olan müşteri iade edecek senedi bulamazsa bu senedin teminatına el konacaktır. Teminatında bu senetleri temin etmesi mümkün olmazsa dayanışma ortaklığına gidilecektir. Dayanışma ortaklığı da bu meseleyi çözemezse banka genel giderlerinden bunları karşılayacaktır. Bu suretle teminatsız senet çıkmamış olacaktır.
h. ALTIN, GÜMÜŞ VE ALTIN SENETLERİNİN ÜLKE İÇİNDEKİ FİYATLARI AYNI OLACAKTIR
Mal senetleri ile yalnız o malın üzerinde yazılmış mallar alınıp satılmayacak, o mal senedinin ticareti ile alınıp satılan diğer bütün mallar da o senetle alınıp satılacaktır. Böylece ambara sadece senette yazılan mal girmeyecek, bunun karşılığında o senetle alınıp satılan diğer mallar da girecektir. Yani senet karşılığında o mallar da yer almış olacaktır. Bunların hangi değerlerle senet mallarına eşit olduğu ise yine bankanın çıkaracağı fiyat listeleri ile belli olacaktır. Bunlar alış ve satış fiyatları olmayıp ikame fiyatları olacaktır. Diyelim ki, anamalı inşaat demiri olan bir fırma bakır levha da satmaktadır. Bunun anlamı, bakır levhayı demir senetleri ile alıp satacaktır ve levhanın demir cinsinden fiyatı tamamen serbestçe tespit edilecektir. Ancak ikame değerini banka bir kilo bakıra karşılık iki buçuk kilo demir kabul etmişse yedek sermayeye o şekilde ilave yapmalıdır ki, giden her iki buçuk kiloluk demir senedi karşılığı bir kilo bakır mağazada bulunsun.
Senetlerin tasfıyesi halinde bu ikame malların resmî ikâme değerleri hesaplanıp dağıtılırlar. Bir senedi alan kimse tasfıye halinde ikame mallarını da aynı şekilde kabul etmiş olur. Tasfıye sırasında ikame malları fiyatları yükseltilir ve düşürülür. Ortaklar hangi mala daha çok talip olurlarsa o malın nispî kıymeti arttırılır. Hangi malın talibi az olursa o malın kıymeti düşürülür. Bu kaide istihkak senetlerinde malların bölüşülmesinde de aynen uygulanır. Toplam kıymet arttırılmadan kıymetler talebe göre aralarında arttırılıp eksiltilebilir.
Banka altın senetlerini de çıkaracaktır. Bunun için ka bul edilecek mal altındır ve altının ülke içindeki altın cinsin den fiyatı sabittir. Mal için uygulanmayan bu kaide, altın ve gümüşe uygulanacaktır ve bunların nakliye masrafları bankaya aittir. Genel hizmetlerden karşılanır. Altın senedi ile gümüş de alınıp satılacaktır. Yalnız gümüşün değeri arz ve talebe göre fiyatlandırılacak ve tüm ülkede tek fiyat geçerli olacaktır. Altın senedi Türk Lirası ile de alınıp satılacaktır. Aynı zamanda bunun ülke çapında değeri de tek olacaktır. Bu ara yabancı ülkelerin paraları da alınıp satılacaktır. Bütün bunlarda günlük ikame fiyatları bankaca arz ve talebe göre ilan edilecektir. Ancak yabancı paralar için bunun uygulanabilmesi o ülkede bir bankanın kefil olması şartına bağlıdır. Türk Lirası ile olan ilişki ise milli bankalar aracılığı ile sağlanacaktır. Burada uygulanacak sistem karşılıklı kredileşme sistemidir. Türk Lirası ile yapılan eşit kredileşme sistemi enflasyonun tesirini büyük nispette karşılayacaktır.
V. SENETLERİN TESCİLİ
a. SENET MUKAVELELERİNDE GCOSTERİLEN TEMİNATLAR DA ZİKREDİLİR
Senetlerin çıkarılması için önce o senetlerin dayandığı mukaveleler hazırlanacaktır. Bu mukavelede o malın her türlü özellikleri belirtilecek ve malın toprak senedi cinsinden nominal değeri ortaya koculacaktır. Bunun anlamı, bu senet için konacak teminat miktarının ne olduğunun belirtilmesidir. Yine bu mukavelede bu mala karşı teminat veren dayanışma ortaklığının gücü belirtilecektir. Senede karşılık birim olacak mal miktan tasrih edilecektir.
Bu şekilde hazırlanan senet mukavelesi basılır ve mu kavele bir sıra numarası alarak tescil edilir. Bu mukavelede ikame mallar ve bunların değerleri de zikredilir.
b. SENETLER NOTERLERCE PARÇALANABİLİR; BİRLEŞTİRİLEBİLİR
Böylece mukavelesi hazırlanmış bir mal için senetler basılır ve bankanın alt şubelerine kadar intikal ettirilir. Yalnız burada senetler bir bütün para şeklinde basılıp mahallinde teksir edilebilir. Bu suretle hazırlanmış senetlerin borçlusu, alacaklısı ve teminatı belirtilmeden bu senedi kredi olarak isteyenlere verilir. Senedi kredi olarak alanlar karşılığında bir taşınmazı teminat olarak gösterecekleri gibi dayanışma ortaklıklarının da kefaletlerini temin edeceklerdir. Böylece senet tarihsiz ve imzasız olarak ambarlarda hazır bulunacaktır. Mal gelince üstünde tarih ve imza atılarak piyasaya sürülmüş olacaktır.
c. TESCİL EDİLMEMİŞ SENETLERİ GEÇERSİZDİR
Tanzim edilen senetlerin sahte senet olup olmadığını kontrol için teknik imkânlardan yararlanmak yeterli değildir. Böyle bir imkân sadece senedin sahte olup olmadığını belirtir. Yoksa sahtekarlığın kim tarafından yapıldığını ortaya koymaz. Bundan dolayıdır ki, bütün senetlerin muhasebe tarafından tescil edilmesi gerekir. Tescil edilmemiş senetler geçersizdir.
d. SENETLERİN GELDİLERİ TESLİMAT DEFTERLERİNDE BELİRLENİR
Senetler, senet cüzdanlarında tescil edilir. Herkes aldığı ve verdiği senetleri teslimat cüzdanına işler ve karşı tarafa imza ettirir. Karşı tarafın defterinde işlenmiş olmak şartı ile diğerinin imzasını taşımasa da kayıt geçerlidir. Böylece herkes ancak aldığı ve başkasına vermediği senetlere sahip olabilir. Kaynağını bildiremeyen senet sahibi o senede sahip olmamış olur. Herhangi bir sahte senet ortaya çıktığı zaman, defterlere gerisin geriye başvurularak kimin defteri gelmeden gitmeyi bildiriyorsa senet üzerinde oyun oynayan kimse odur.
VI. SENETLERİN TASFİYESİ
a. DEVRELİK SENETLER GERİYE DÖNMEKLE TASFİYE OLMUŞ OLURLAR
Senetler bir devre içinde çıkarılmışlarsa geriye dönmeleri ile kendiliğinden tasfiye olunmuş olur. Bu dönüşte senetlerde meydana gelecek ekonomik değer değişiklikleri tamamen senet sahiplerine ait olacaktır. Senetlerin karşılığı olan mallar temin edilemediği takdirde, birinci derecede onun teminatı olan taşınmaza el konacak, ikinci derecede o senede teminat veren dayanışma ortaklıklarına başvurulacak, üçüncü derecede de bankanın sermayesine el konacaktır.
b. KARŞILIKSIZ KALAN SENET TASFİYE EDİLİR
Senetlerin bir devre için değil de devamlı sirküle edilmek üzere çıkanlması halinde, senetlerin tasfıyesi malın ödenememesi halinde düşülecek acziyetle olur. Senedin borçluları senedi karşılayamazlarsa, o senedi teminat altına alan dayanışma ortaklığı da karşılığını temin edemezse, banka isterse senedin karşılığını kendisi öder ve ödediği senedi devre dışı bırakarak senede hayatiyet kazandırabilir. Banka isterse acze düşen senedin tasfiyesini isteyebilir.
Senetlerin tasfiyesine senetleri toplamakla başlanır. Belli tarih ilan edilir ve o tarihe kadar gelen senetler tasfiye ye katılmış olurlar. Kaybolmuş veya kasten getirilmemiş olan senetlere ise bir mütevelli tayin edilerek bir hesapta toplanır. Senetlerin karşılığı olan malların envanteri yapılır. Mallar tasnif edilerek ikame değerleri ile mal senedi cinsinden fiyatlandırılır. Ellerinden senetleri alınan ortaklara makbuz verilir. Bu makbuzlarla başvurarak senet malların dan istediklerini ikame değerleri ile çekerler.
c. İKAME MALLARIN FİYATLARI STOK SEVİYELERİNE GÖRE AYARLANIR
İkame malların bütün mallara nispetleri hesaplanır ve bu hesap denge değeri olarak kabul edilir. İkame malların ortaklar tarafından alınması yüzde olarak hızlanıyorsa fiyatlar yükseltilir. Yüzde olarak düşüyorsa fiyatlar düşürülür. Bunun için genel kalansız (bakiyesiz) talep eğrisi uygulanarak sonuca varılır. Sonunda meydana gelecek fazlalık veya eksiklik bankaya ait olacaktır.
d. SENET MUKAVELELERİNDE DEĞİŞTİRME TASFİYE YOLUYLA YAPILIR
Senetlerin tasfıyesine sebep olanlardan ehliyetleri tenzil edilir veya hepten ortadan kaldırılır. Bu durumda senet mukavelelerinde değişiklik yapılmak istenir ve eski mukaveleler ortadan kalkar, yerine yeni mukaveleler getirilir. Bu takdirde senetler geriye döndükten sonra iptal edilir. Senedi alan kimse bankaya gidip bunu iade eder. Karşılığında yeni senedi kredi olarak alır. Bu iade ancak kredi alanlar için geçerli olup, malik olanlar senedi değiştiremezler.