İŞTE CEVAPLAR

ED- Boğaziçi eylemcilerine sordum, cevap verdiler: “Biz Erdoğan’a karşı değiliz, AK Parti’ye de karşı değiliz, yeni rektör de bizde yetişmiştir. Daha önce de bizde görevler yapmıştır. Ona da karşı değiliz. Boğaziçi özel üniversitedir. Vakfını Türkiye’nin büyük sermayeleri desteklemektedir. Sorunları ancak onlar çözebilir. Bu kadar söylüyoruz, kalanını siz anlayın.” dediler.

SK- “Atama Türkiye’nin büyük sermayesine, TÜSİAD’a sorulmadan yapıldığı için Boğaziçi Üniversitesi olayları olmaktadır.” diyorlar. Alenen Erdoğan’a Ergün Diler kanalıyla meydan okuyorlar. Mahkemenin de onları serbest bırakması bu sebepledir. AK Parti’nin sonunun geldiğini ilan ediyorlar. Henüz Ordu bir şey demiyor. Erdoğan’ın da tepkileri görülmüyor. Türk Ordusu seçilmişlerin yanında olduğu müddetçe bu tür uyarmalar bir sonuç vermez. Ne var ki Altın Bonosu çıkarılıp dış borçlar tasfiye edilmedikçe Türkiye büyük ekonomik krizlere girecektir. Ordu da artık AK Parti’nin yanında yer alamayacaktır. AK Parti bunu kendisi yapamıyor. Bu sorun Milli Güvenlik Kurulu’nda çözülmelidir.

İTTİFAKLAR!

ED- İstiklal Savaşı’na Celal Hoca olarak katılan Bayar sonraları İnönü’ye ters düşmüş, yeni parti kurmuş, 27 Mayıs’ta Demokrat Parti iktidardan indirilmişti. Bugünkü Boğaziçi çatışması o günkü çatışmanın devamıdır. Menderes’in asılması ve bugünkü çatışmalar ve ittifaklar o günden gelmektedir. Olanları böyle açıklayabiliriz.

SK- Sermaye imparatorlukları yıkmış yerine ulusal devletler oluşturmuş. Avrupa’daki ulusal devletlere dünyayı müstemlekeler olarak bölüştürüp yönetmiştir. Türkiye’yi de tetikçi bir devlet olarak desteklemiş ve İslam dünyasından kopmak şartıyla Türkiye’ye bağımsızlık sağlamıştır. İnönü ve arkadaşları Sermaye’yi dinler görülmüşler ama Türkiye’yi bağımsız idare etmeye çalışmışlardır. İnönü uzaklaştırılmış yerine Celal Bayar getirilmiş ancak Mareşal’in müdahalesiyle İnönü yeniden hâkim olmuştur. Sermaye’nin zorlaması sonucu İnönü iktidarı Celal Bayar’a teslim etmiştir. Celal Bayar da Menderes’e hâkim olamadığı için Türkiye Sermaye’nin istediği istikamette gelişmemiştir. Menderes bunun için asılmıştır. Menderes’in asılmasından sonra Türkiye’de Milli Görüş harekâtı başlamış ordu da bu hareketi zamanla desteklemiştir. Bugünkü çatışma budur. Erbakan’ı devre dışı etmek için Ak Parti ve Gülen Cemaati oluşturulmuş ve bu hususta başarıya ulaşılmıştır. Şimdi AK Parti ile Gülen Cemaati birbirleriyle çatıştırılarak Lozan’daki gizli hedeflerini gerçekleştirmek istemekteler. Türkiye’deki olaylar budur.

BİLEK GÜREŞİ

ED- Biden Türkiye’yi zorla da olsa yanına alıp Çin’le çatışmak istemektedir. Türkiye “Ben de oyuncuyum. İsteklerim yerine gelirse yanında olurum.” diyor. Türkiye isteklerini tam olarak ortaya koymadı. ABD de Türkiye’den istediklerini henüz açıklamadı. Görüşmelerin arifesindeyiz, bakalım ne olacak?

SK- Amerika’daki Derin Sermaye’nin sorunları vardır. Önce Rockefeller ile Rothschildler’e söz geçiremiyor. Sorosvari transferler bir sonuç vermedi. Sonra artık Pentagon tam emrinde değildir. Yetmemiş gibi Beyaz Saray da bağımsızlığını ilan etmiş durumda. Trump gittiyse de Biden’in ne yapacağı belli değil. Amerika’nın iç problemleri yanında dünyada AB, Rusya, Çin ve İslam ülkeleri bağımsızlıklarını ortaya koyuyorlar. Türkiye bunlara öncülük yapıyor. Bundan dolayıdır ki, Derin Sermaye ne yapacağına karar vermiş değildir. Karşılıksız dolarla dünyayı yarım asırdır dolandırmakta olan Derin Sermaye’nin mumu sönmektedir. Sorunlar eski sistemlerle çözülecek bir durumda değildir.

‘BİR’LİK

ED- Ordu, MİT ve İktidar bir olursa başarılı oluruz. S-400’leri ambara koyup kilitleriz. Siz de Suriye ve Irak’taki terör güçlerini desteklemeyin diyebiliyorsak, bu birlik sayesinde diyebiliriz. Kuvvetler birliği olsun diye başkanlık sistemine geçildi.

SK- Bir topluluğun içinde değişik görüşler ve gruplar olacaktır. İnsan toplulukları böyle yaratılmıştır. Bu değişik grup ve görüşleri ortadan kaldırmaya çalışmak topluluğu yok etmek demektir. Değişik görüşlerin tekleştirilmesi savaşlarla olur ve gruplardan bir tarafı yok olur. Yarışmalarla olur, o zaman topluluk birlik içinde yaşar. Bir parti başkanının cumhurbaşkanı olduğu bir ülkede halktan birlik içinde olmaları istenemez. Bir olursak galip oluruz. Burası doğru ama “Bir olmak için bir olalım” demek yeterli değildir. Bir olabilmek için gereken yapılmalıdır.

ESKİ MODEL

ED- 1. ve 2. Cihan Savaşları ABD’nin müdahalesiyle sonuçlanmıştır. 2.Cihan Savaşı’ndan sonra Sermaye ABD’ye taşındı. Avrupa’nın gücünü kırmak için Avrupa’da yerleşen sömürü Sermayesinin patronları işçilere büyük ücret vererek dünyanın çalışanlarını Avrupa’ya çekmişlerdir. Böylece Avrupa ürünleri piyasaya pahalı olarak sunulmuştur. Diğer taraftan Çin’e yerleşen sömürü Sermayesi patronları Çin’de ürettikleri malları çalışanlara ödedikleri çok az ücret nedeniyle dünya piyasalarına girmişler ve böylece dünya piyasalarına kendileri hâkim olmuşlardır.

SK- Sermaye’nin böl, çatıştır, yenileni yendir, ikisini emrine al ve yönet siyaseti yarım binyıldır başarılı bir şekilde uygulanmıştır. Bu sistemin içinde insanlık tarım döneminden sanayii dönemine geçmiştir. Böylece köydeki işsiz insanlar kentlere taşınmışlardır. Büyük şehirler ortaya çıkmıştır. Köydeki tarımlar ekilmez hale gelmiştir. Bundan 50 sene evvel işçi iş arıyordu. Şimdi işveren işçiyi arıyor. Yeni işçi üretilemediği için faizli işçilik sistemi son bulmuştur ve ekonomi ihtiyaçları yön değiştirmiştir. Eskiden işverenler patrondu, bundan sonra çalışanlar patron olacak. Yani Marks’ın söyledikleri gerçekleşecek ama kominizim ile değil, kredileşmeli ortaklık sistemiyle gerçekleşecektir. Allah Marks’ı şeriat düzenine hazırlık yapılmak üzere görevlendirmiştir. Kanlı veya kansız şeriat düzeni gelecektir.

NOT: Yazıda yer alan italik ifadeler Süleyman Karagülle’ye aittir.

YORUM

Çözümü doğru yerde aramak

Bütün yazarlar kötü gidişin sinyallerini dile getirmekteler. Sermaye’yi yenilmez bir güç olarak takdim ediyorlar, herkes korku içinde sömürücülerin taşeronu olmakta. Kimse çözümü ağzına almamaktadır. Akevler’de hazırlanan Adil Düzen, Erbakan tarafından tüm dünyaya duyuruldu. Profesörler, doçentler yetişti, doktoralar yapıldı. www.akevler.org diye büyük bir hazine insanlığa sunuldu. Sermaye’nin hışmından korktukları için Ocak Medya bile ağzına alamamaktadır. Ergün Diler hep olayları anlatmakta, sonunda “Bizsiz yapamazlar” deyip bizim onlara katılmamız önerilerinde bulunmakta, hangi tarafa katılacağımız hususunda fikirler ileri sürmektedir. www.akevler.org ise Kur’an’ın ve Tevrat’ın getirdiği şeriatı bugünkü müspet ilimlerin ışığı altında insanlığa arz etmektedir.

Adil Düzen’e göre İnsanlık Anayasası kitabı www.akevler.org’da yayınlanmıştır. Bu anayasanın dayandığı ayetler cümle cümle eklenmiştir. Süleyman Akdemir ile hazırladığımız İnsanlık Anayasası Kavramı o anayasanın genel gerekçesidir. İlim dünyasına sunulmuş ve yayınlanmıştır. Bunlardan bahseden yok. Bir hastayı ziyaret ediyorsunuz ona “Sen hastasın, kansersin korona virüsten kurtulman mümkün değil’ diyorsun. Her gün ziyaret edip bu tür laflar söylüyorsun. Evet, söylediklerin doğrudur ama hastalık varsa tedavisi de vardır. “Tedavisi vardır” bile demiyorsun. “Sen hastasın, öleceksin, başkasına bulaştırmamak için kimseyle görüşme.” diyorsun.

Bu kâinatı biz yaratmadık. En ince noktaları hesaplayarak oluşan kâinat ve insanlık milyarlarca sene oluşarak bugünkü hale gelmiştir. Onun yaratıcısı ölmemiştir. Kendi kendine var olmuşsa bile varlığını sürdürmektedir. O halde bize düşen, gücümüzün yettiği kadar iş yapıp ondan sonra bizi Yaratan’a sığınarak O’nun kaderini beklemektir.

Çözüm arayan yazarlar İngilizceleriyle hep Sermaye’nin sözcülüğünü yaparken www.akevler.org’u da okumalılar.