Anayasa Mahkemesi palyaçoluk yeri değildir
523 Okunma, 0 Yorum
Ahmet Hakan - Hürriyet
Lütfi Hocaoğlu

15.10.2020

Gençler pek bilmez:

Eskiden darbeler şu iki parolayla “Geliyorum” derdi:

- BİR: Genelkurmay’ın ışıkları yanıyor.

- İKİ: Genç subaylar rahatsız.

Bu iki cümle ortaya çıktığı anda tüm darbeseverler...

Anayasa Mahkemesi palyaçoluk yeri değildir

- Heyecanlanırlardı.

- Yerlerinde duramaz hale gelirlerdi.

- Keyiften uçarlardı.

- Coşarlardı.

- Selama dururlardı.

- “Oh be!” çekerlerdi.

- Yatar yuvarlanırlardı.

Anayasa Mahkemesi üyesi Engin Yıldırım’ın geçen gece Twitter’da Anayasa Mahkemesi binasının fotoğrafını, “Işıklar yanıyor” diye paylaşması...

İşte bu eski ve berbat hatıraya yapılan gayet bilinçli ve gayet kasıtlı bir göndermeden başka bir şey değildir.

Engin Yıldırım denilen bu zat, yaptığı bu palyaçolukla şunlara neden olmuştur:

- Anayasa Mahkemesi üyeliği gibi saygın bir konumun tüm ağırlığını, tüm vakarını, tüm ciddiyetini ayaklar altına almıştır.

- Anayasa Mahkemesi’nin kararlarının hiçe sayılmasının tartışılmasının önüne geçerek gündemi bambaşka bir yere taşımıştır.

- Anayasa Mahkemesi’ni tartışmaya açanlara “Çok haklısınız bayım çok haklı” dedirtmiştir.

- “Bu adamı buraya kim atadı?” sorusunun sorulmasına yol açmış, kendisini oraya getirenleri de tartışmalı hale getirmiştir.

Kısacası...

Engin Yıldırım, Twitter denilen gayya kuyusunda yaptığı basit ve ucuz trollükle bir çuval inciri değil, binlerce çuval inciri berbat etmiştir.

Ve yatacak pek yeri kalmamıştır.

Yazının tamamı için tıklayın

 

Yorum:

Hüküm

Anayasa mahkemesi en üst mahkemedir.

Anayasa mahkemesinin kararı mahkemeleri bağlamıyorsa Anayasa Mahkemesi niçin var?

Daha önce bir makalemde Cahiliye dönemini anlatmıştım. Kuran’da geçen “Cahiliye Hükmü” kavramını anlatmıştım. Okumanızı tavsiye ederim: Cahiliyye.

Eğer bir yerde sistem yoksa orada işler yürümez. Sistem kendi içinde dengeli olmalıdır. Sistem içindeki anlaşmazlıkların çözüldüğü yerler olmalıdır. Bunlara mahkeme diyoruz. Mahkeme hakimlerle de yapılabilir hakemlerle de. Günümüzde asıl olan hakimlerdir. Hakemlik de ceza davaları dışında uygulanmaktadır. Hakimlik sisteminin yürümediğini görünce ve yabancılar Türkiye’de hakimlik sistem içinde iş yapmayacaklarından dolayı hakemlik müessesesi de devreye sokulmuştur. Bunun yanında davaların bir türlü bitmemesi nedeniyle arabuluculuk adında müesseseler ortaya çıkarılmıştır. Ancak bunlar yine de çözüm olmayacaktır. Aslolan hakemliktir. Ceza davaları da dahil olmak üzere hakemlik müessesesi getirilmelidir. Hakemlik teminatlı ehliyete dayalı olmalı ve hatalı hükümlerin tazminatını hakemlik dayanışma ortaklıkları ödemelidir.

Bu kadar basit bir çözüm varken acayip acayip işler yapılmaktadır. Yargıtay yetişmeyince istinaf mahkemesi ürettiler, Anayasa mahkemesine bireysel başvuru ürettiler. Yine de çözüm olmadı.

Yanlış çözümlerin peşinde koşmamak lazım. Allah’ın kitabı bize çözümleri göstermektedir. Ona bakmak gerekir. Başka yollarda gezinmenin anlamı yoktur.

 

 

Lütfi Hocaoğlu






Sayı: 591 | Tarih: 18.10.2020
Mehmet Barlas
Uluslararası ilişkilerde bazı ülkelerden tarafsızlık be
İlk hücre
537 Okunma
Tayibet Erzen
Ahmet Hakan
Anayasa Mahkemesi palyaçoluk yeri değildir
Hüküm
523 Okunma
Lütfi Hocaoğlu
Ergün Diler
İLK FÜZE
Sermaye çıkmazda
470 Okunma
Süleyman Karagülle