Artık bizim hukukta jüri sistemi var
498 Okunma, 0 Yorum
Ahmet Hakan - Hürriyet
Lütfi Hocaoğlu

20.09.2020

Malum, bizde Anglosakson mahkemelerinde olduğu gibi jüri yok.

Ama bir süredir adı konulmamış bir jüri sistemine geçmiş bulunmaktayız.

Bizdeki jürinin adı şudur: Sosyal medya jürisi!

Halil Sezai’ler, Emrah Serbes’ler falan...

*

Halil Sezai’yi tutuklatan bu jüridir. Kadın göbeğine yazı yazan adamı içeri tıktıran bu jüridir. Sabah salınanı öğleden sonra küt diye gözaltına aldıran bu jüridir. Trafikte bir kadına saldıran magandayı palas pandıras yakalatan bu jüridir. Maymuncu sosyal medya fenomenine bile bu jüri sayesinde işlem yapılmıştır.

Daha nice örnekler var da... Yerim dar.

*

Sosyal medyada “Falanca tutuklansın” cümlesini TT’ye yerleştirerek çalışmalarını sürdürür bizim jüri. “12 öfkeli adam” değil de binlerce öfkeli adamdan söz ediyorum. Pardon! “Adam” demeyelim, “İnsan” diyelim. Evet, evet... Binlerce insan... TT tamamsa... Jüri de kararını vermiş oluyor.

*

Hâkimlerimiz artık kararlarını verdikten sonra “Peki jüri ne diyor bu konuda” diye şöyle etrafı kolaçan ediyorlar. Ve jürimizin verdiği karar doğrultusunda kararlarını değiştiriveriyorlar.

*

Benim açımdan bir sorun yok. Sonuç olarak kamu vicdanı ayaklanıyor ve hukuk da kamu vicdanının bu ayaklanması karşısında adım atıyor.

Ama hukukumuz açısından durum nedir, işte işin o kısmı epey muğlak. Ve de sorunlu.

*

Benim kestirmeden varabildiğim sonuç şu:

Kamu vicdanının ayaklanmasına gerek bırakmayacak bir hukuk sistemi kurmamız gerekiyor galiba.

Bütün mesele ise şu soruda gizli: İyi ama nasıl?

Neyse işin bu kısmını da Adalet Bakanlığımız, hâkimlerimiz, savcılarımız ve hukukçularımız çözsün.

Yazının tamamı için tıklayın

 

Yorum:

Sosyal medyanın acınası hali

Sosyal medya adaleti!

Ne kadar acınası bir durum.

“Hukuk işlemiyor, sosyal medya zorlayınca hukuk sosyal medyaya uyuyor” anlamına gelir.

Ne kadar tehlikeli.

Sosyal medya gazla hareket eder. Kendine gösterilene inanır. İncelemez. Araştırmaz. Hüküm en başta verilmiştir. Hurra, herkes hücum eder. Vurun abalıya. Dinlemezler bile linç edileni. Yazdığı her cümleden başka manalar üretilir, dayağın dozu artırılır.

Sosyal medya linçleri tıpkı gerçek linçlere benzer. Kalabalıkta biri bağırır: şu adam çocuğu taciz ediyor der. Kimse soruşturmaz, adama vurmaya başlarlar. Gelen vurur, giden vurur, tanıyan vurur, tanımayan vurur. Kimse sormaz, doğru mu bu, diye.

Acınası durumla övünmek ise daha da acınası bir durumdur.

Ayette ne güzel diyor. Zina iftirasında bulunana dört şahit (bilirkişi) getiremezse 80 kırbaç vurun diyor. Sosyal medya nasıl da buna uyuyor değil mi (!). Birisi ortaya bir söz atıyor ve herkes vuruyor, gelen vuruyor, giden vuruyor. Kimse olayın içyüzünü araştırmayı bile düşünmüyor.

Rehberiniz, ölçünüz Allah’ın kitabı değil de sosyal medya ise işiniz çok çok yaş maalesef.

 

 

Lütfi Hocaoğlu






Sayı: 587 | Tarih: 20.09.2020
Mehmet Barlas
Öyle bir yeni dünya ki bu tarihe bile artık eskisinden
Zulüm ve Cehalet
551 Okunma
Tayibet Erzen
Ahmet Hakan
Artık bizim hukukta jüri sistemi var
Sosyal medyanın acınası hali
498 Okunma
Lütfi Hocaoğlu


© 2024 - Akevler