23.08.2020
Doğalgaz bulununca...
Şöyle şeyler de oldu:
*
İLHAN KESİCİ... Samimi bir mutluluk mesajı paylaştı.
ENGİN ALTAY... Kompleksiz biçimde sevindiğini vurguladı.
EKREM İMAMOĞLU... Emeği geçenlere teşekkür etti.
MANSUR YAVAŞ... Vatanseverce bir paylaşım yaptı.
*
Demek ki neymiş?
*
Muhalefette olmak... Memlekete hayırlar getirecek bir müjde karşısında memnun olmaya engel değilmiş.
*
Demek ki neymiş?
*
“Doğalgaz bulduk” diye sevinince... Saraya yalakalık yapmış, iktidara şirinlik yapmış, iktidarın oyununa gelmiş falan olmuyormuşsun.
*
Demek ki neymiş?
*
Durduğun yeri hiç değiştirmeden... Tasada olduğu gibi kıvançta da ortak olmak mümkün olabiliyormuş.
*
Teşekkürler İlhan Kesici, Engin Altay, Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş.
Bu memleketin muhaliflerine verdiğiniz bu önemli ders için.
Yazının tamamı için tıklayın
Yorum:
Kurtuluş üretimde
Venezuela dünyanın en büyük petrol rezervlerinden birine sahip bir ülke.
Refah seviyesi çok mu yüksek yoksa yerin dibinde mi?
Doğalgazın bulunması sevindirici. Allah’a şükürler olsun, bir gıdım nefes aldırır. Ancak sorunlar çözülür mü?
Türkiye dünyanın en çok buğday ithal eden ülkesi. Bu kadar verimli ve geniş topraklara sahip ülkemiz dünyada en fazla buğdayı ithal ediyor. Ürettiğimiz ise zaten içler acısı. Hem ürettiğimiz hem ithal edilenler sağlığımızı alt üst eden cinsten ürünler.
Doğalgaz veya petrol şart değil. Önce kendimize yetecek tarımımız olmalı ki bunun için araştırma gemilerine veya gaz aramaya gerek yok. Sağlıklı bir tarım politikası ile kendi karnımızı doyurur hale gelmeliyiz. Ancak bunun önündeki en büyük engel merkeziyetçilik hastalığı. Merkeziyetçilik öyle boyutlarda ki ekeceğin her ürüne karışıyor. Sana cezalar veriyor. Öyle engeller çıkarılıyor ki küçük çiftçi kalmıyor. Yalnızca büyük uluslararası şirketler tarım yapabilir hale geliyor.
Bu oyunların tek çözümü halkın ekonomiye doğrudan katılması ve herkesin üretici olmasıdır. Bu da Adil Düzende vardır. Ama kim dinliyor? Hala merkeziyetçilik hastalığı ile Dolar çoğaltma derdindeler. Karşılığı olmayan kâğıt parçasının peşinde koşuyor koca koca mühim adamlar. Aksine de Dolar çoğalmıyor, daha da azalıyor. Çünkü onların ekonomik sistemini yürütmeye çalışırlarken onların kurallarına göre oynamak istemiyorlar ve o oyunu da kaybediyorlar.
Bunlara hiç gerek yok. Elimizde toprağımız var, genç nüfusumuz var. Merkeziyetçilikten kurtulun, halkı ekonomiye dahil edin. Bürokratik engelleri kaldırın ki insanlar iş yapabilsin. Ekonomi ancak üretimle düzelir. En kolay üretim yapacağımız alan da gıdadır. Ama görünen o ki kimse dinlemiyor. Cahiliye döneminin çözümleri ile kurtuluş arıyorlar.
Boşa uğraşmayın, Adil Düzene gelin. Başka çıkışınız yok.