Uğur Dündar 17 Ocak 2020
Araştırmayı okurken, merhum Turgut Özal'ın yüzde 45 gibi güçlü bir oy oranıyla iktidar olduktan sonra, partisi ANAP'ın içine girdiği gerileme sürecini ve nedenlerini düşündüm. Hatırlarsınız, ilk yıllarda Özal'ın yanında, hem ülkeye yararlı projeler üreten, hem de yanlışlarını hiç çekinmeden yüzüne karşı söyleyebilen bir “Doğrucu Davut” vardı: Adnan Kahveci…
Kahveci para pul peşinde koşmayan, haksız kazanca el sürmeyen, parlak bir eğitim geçmişi olan gerçek bir vatanseverdi.
Çok zeki, yaratıcı ama aynı zamanda çok da çalışkandı. IQ'su hayli yüksekti. Zihninde aynı anda birkaç farklı işlemi hatasız yapabilme yeteneğine sahipti. Bu özellikleriyle sayısız proje üretmişti.
Hırsızlara, yolsuzluk yapanlara, hortumculara ve kamu kaynaklarını yağmalayanlara karşı amansız bir mücadele sergiliyordu.
Bu çıkar lobisi, zamanla Özal'la Kahveci'nin arasına girdi ve ilişkiyi soğutmayı başardı.
★★★
Ölümünün ardından herkes, hiçbir maddi birikiminin olmadığını, geriye tek kuruş bırakmadığını gördü.
Oysa öyle makamlarda bulunmuştu ki istese birkaç imzayla 7 göbek sülalesine yetebilecek göz kamaştırıcı bir servete sahip olabilirdi!..
★★★
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sarayları, uçakları, danışman ordusu, medyada yaptıklarını yere göğe sığdıramayan yandaş kalemleri, gözüne girebilmek için doğru yanlış ayrımı yapmadan her sözünü alkışlayan bilim (!) insanları, çeşitli beklentilerle çevresini kuşatmış yağcıları, yalakaları, şakşakçıları var!..
Ama hiçbiri çıkıp da kendisine “Efendim, bu Kanal İstanbul Projesi'nden vazgeçelim. Çünkü her 5 kişiden sadece biri bunu destekliyor” diyemiyor.
Sahi, Erdoğan'ın her şeyi var da yüzüne karşı doğruları çekinmeden söyleyebilecek bir Adnan Kahveci'si yok!..Yazının tamamı için. https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/ugur-dundar/cumhurbaskani-erdoganin-bir-adnan-kahvecisi-olmayinca-5572404/?utm_source=yazarlar&utm_campaign=diger_yazilar&utm_medium=diger
YORUM
Yazarımız sayın Uğur Dündar beyin bu yazısını dikkatle düşünerek okuduğumuzda; Sayın Cumhurbaşkanımız; Recep Tayib Erdoğan ın aslında çok başarılı bir Devlet adamı olduğunu, Adnan Kahveci gibi birkimli ve dürüst bir şahsiyetin, Cumhurbaşkanımızın danışmanı veya yardımcısı olması halinde; Ülke ve millet menfaatine,çok hayırlı işlerin başarılabileceğini; Uğur Dündar ın; bilmeyerek de olsa satır aralarında ima etmiş olması ve Cumhurbaşkanımızı uyarması; ülke ve millet adına çok önemli bir gelişmedir ancak; yazının başında anlattığı oy kaybı; Cumhurbaşkanımızın şahsen kaybettiği, gerilediği oy oranları değil, Ak partinin son durumudur.
Ak parti eriyip biterken; Cumhurbaşkanımızın şahsı itibarı ve oy oranı artarak devam etmektedir. Bunun en açık örneği de; Uğur Dündar vb fikir insanlarının dahi; cumhurbaşkanımızın İyi bir yardımcısı olursa; bizde kendilerini destekleriz iması içeren yazılarıdır.
Ak parti yi sermaye sarmış olduğu için; yeni kurulan Davutoğlu,Babacan, Saadet, Yeniden Refaf, BBP ve mhp dahil tüm partiler, Önümüzdeki ilk Cumhurbaşkanlığı seçiminde; ne kadar eleştirirlerse eleştirsinler; Cumhurbaşkanımız Recep Tayib Erdoğan a tekrar oy vereceklerdir. Hal böyle olunca Ak parti % 25 lere gerilese de, Cumhubaşkanımız Tayib Erdoğan ın millet nezdinde ki şahsı oyu % 50 lerde olacaktır, olması gereken de budur.
En zor günlerimizde bizi bu günlere taşıdıktan sonra, en tecrubeli döneminde milleti kendisinden istifade etmeyi bilmeyecek, sermayenin oyununa gelecek kadar ahmak değildir. Bunun da ispatı; son yerel seçimlerde Ak partiye; milletin kestiği açık ve net cezadır. Hüseyin Bağdatlı.