01.03.2019
Meğer yükselen değerler balonmuş…Birer birer patlıyorlar…
Global ölçekteki balonların birer birer nasıl patladıklarını görmüyor musunuz? Bu balonlarla bizlere taşınan ve ilke olarak sunulan ama aslında birer slogan olmaktan öteye gidemeyen büyük yalanlar da, sağa sola savruluyorlar...
Demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü benzeri değerlerin anayurdu Avrupa değil miydi?
Ekonomide her işin doğru gitmesinin yolu serbest pazardan geçmiyor muydu?
Bazı balonlar
Global rekabet ülkeleri ve farklı coğrafyalardaki ekonomileri yarıştırarak, refahın yaygınlaşmasını sağlamıyor muydu?
Liberallik, ekonomide de, siyasette de kitlerin özgürlüklerini ve refahtan alacakları payları artırmıyor muydu?
Terör örgütleri, uluslararası ilişkilerin öncelikli tehditleri olarak kabul edilmiyorlar mıydı?
Hepsi yalanmış
Tamamı için https://www.sabah.com.tr/yazarlar/barlas/2019/03/01/meger-yukselen-degerler-balonmus-birer-birer-patliyorlar
Yorum:
Adil Düzen
Vitrine aldanmak böyle bir şey olsa gerek. Süslü ambalaja bir servet ödersiniz ama kutunun içinden çıkan şey, çer çöptür.
Bugün birçok kavram da böyle değer adı altında sayılıp durur. Hakikate gelinince ise boş çıkan bu değersiz değerler, en tehlikeli canlı olan insan tarafından bu hale getirilmiştir, bu da bilinmeli.
Tahribat o kadar büyük boyutlarda ki, aslı bile unutulmaya yüz tutmuş durumda.
Kaynağı doğu olan demokrasi, laiklik ve insan hakları kavramlarını İslamiyet sayesinde hayatına dahil eden Batı bugün bunları kullanmamakla suçlanmamalı. Bunun çok öncesinde, bunları çarpıtma ve kendinden gösterme gibi sahtekarlıkların hesabını vermeli. Kime vermeli?
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne mi?
Asıl komedi burada başlıyor ve yine başa dönüyoruz. Hakkın aranacağı adil bir merci yoksa boşuna ortalığı bulandırmayalım derim. Ne de olsa iş sonunda şıracının şahidine döner, kaybeden yine biz oluruz. Kasa hep kazanır çünkü düzen bunun üzerine kurulmuş.
Tüm gayretler adil bir düzeni, Adil Düzen’i getirmek için olunca anlam kazanır.