Akılla bilirsin, kalple bulursun, ruhla olursun
10 Ağustos 2018, Cuma
YUSUF KAPLAN
Aslolan bilmek değil, olmak’tır.
Aydınlanma aklı ve düşüncesi üzerine kurulan üniversite için, mesele bilmektir. Aydınlanma’nın tohumlarını eken bilimsel devrimin kurucu babalarından Francis Bacon’ın ünlü “bilgi güçtür” aforizması, modernlerin, bilme çabasını, gücü ele geçirme kaygısına dönüştürmelerine yol açtı.
AYDINLANMA’NIN KARARTMA’YA DÖNÜŞMESİ...
..........................
HAZİNENİN ÜZERİNDE OTURUYORUZ AMA FARKINDA BİLE DEĞİLİZ!
Oysa Yüce Allah insana üç esaslı imkân lûtfetti: Akıl, kalp ve ruh.
İnsanın insanca bir dünya inşa edebilmesi, bu üç imkânı da aynı anda hayata ve harekete geçirebilmesiyle mümkün. Bunlardan biri eksik olduğunda sonucun felâket olması kaçınılmaz!
Batılılar, sadece aklı, üstelik de tarihteki en sığ akıl biçimini her şeyin merkezine yerleştirdiler; kalbi devre dışı bıraktılar, ruhu ise anlayamadılar bile.
Oysa insan akılla bilir, kalple bulur, ruhla olur.
Bu üç imkânı hayata ve harekete geçirebilen medeniyetler insanın da, insanlığın da önünü açar, insanca, hakça, kardeşçe bir dünya kurar.
İnsanlık tarihinde bunu yalnızca bizim, Müslümanların başardığını bilmiyoruz bile.
Yarın da bunu biz armağan edeceğiz insanlığa. Ama tek şartla: Biz kendimize gelebilir, nasıl bir hazinenin üzerinde oturduğumuzu görebilirsek ve bu hazineden yola çıkarak bütün dünyalara açılacak köklü bir medeniyet atılımının temellerini atabilirsek elbette.
https://www.yenisafak.com/yazarlar/yusufkaplan/akilla-bilirsin-kalple-bulursun-ruhla-olursun-2046800
yorum;
KURAN KAİNATIN AKLI,KALBİ VE RUHUDUR!
Yazarımız bu yazısında hep bahsettiği meçhul İslam medeniyetini kuracak
müslümanların, batının saf akılcılı ve ruhsuz,kalpsiz medeniyetine karşı
akıl,kalp ve ruh birlikteliğiyle başarılı olabileceklerini yazmış özet olarak.
Fakat her zamanki gibi tarifsiz,ölçüsüz, felsefi ve edebi bir yazı olmuş yazısı.
Bazı hakikatleri yazıp,konuşup sıralamakla büyük hedeflerin gerçekleşeceğini zannetmek kainatın da tesadüfi bir şekilde meydana geldiğini iddia etmek gibidir.
Maalesef bizim büyüklerimiz,hocalarımız ve kanaat önderi dediklerimizin de yaptıkları yazılarını ayet ve hadisler eklemek suretiyle tekrarlamaları gibidir.
Oysaki İnsan ve insanlığın problemlerinin çağımızda ve ilerideki çağlarda tek çözüm
kaynağı da Kur'an'dadır.
Bunla ilgili bir alıntıyla devam edelim" Kur’an da Kalp kelimesinden başka beyni ifade eden ikinci bir kelime daha vardır. Favd somun demektir. Beynin yapısına benzer ekmeğin adıdır. Külde pişirirlerdi. Sonraları beyin adı olmuştur. Kalp santral merkez demektir. Kur’an da sem ebsar ve kalp karşılaştırılarak getirilmektedir. Benzer şekilde sem ebsar ve efide tekrar tekrar zikredilmektedir. Demek ki favd ile kalp aynıdır. Kalp daha ziyade haber alan ve emir veren olan beyindir. Fuad ise bunları değerlendiren merkezdir. Rey görmek, basar da görmektir. Rey gözle görmedir. Basar beyindeki görmedir. Kur’an da bunun dışında ulul elbab denmektedir. Lup ise beyindeki kırışıklıklardır."-SÜLEYMAN KARAGÜLLE- http://www.akevler.org/AkevlerMakaleler/191/SonEk/10153/Mete-Firidin/Kuranda-Kalp
Fakat Kur'an'a nasıl yaklaşılacağı da önemlidirki işte Akevler bu konuda vasat yolu
tutmak suretiyle 50 yıldır geliştirdiği bir usul dairesinde ürünlerini vermiştir,
vermeye de devam etmektedir.
Bu ürünlerin efradını cami ve ağyarını mani olan en önemlisi Adil Düzendir.
Akevler'in eserlerini merhum Erbakan hocamız birlikte yaptıkları
çalışmalar sonucunda % 95 onaylamış ve ülkeye ve dünyaya ilan etmiştir.
Bizler nasıl ki başladığımız bir işi yarım bırakmayıp bitirmemiz gerekiyorsa
Allahu teala da işlerini bitirmektedir.
Ayetlerde denildiği gibi "Allah nurunu tamamlayacaktır kafirler,müşrikler
münafıklar istemese de."
İşte merhum Erbakan hocamızın oluşturmak ve duyurmakla görevlendirildiği
Adil Düzeni şimdi ülkemizde ve dünyada uygulamaya koyacak bir ekip ve ekipler
yetiştirilmektedir.
Gelin Yusuf Kaplan hocam arkadaşlarınıza da vesile olun ve sizlerde Akevler
Adil Düzen çalışmalarında yerinizi alın ve bu işi hızlandırıp biran önce
mazlumların akan kanlarını ve gözyaşlarını dindirmeye vesile olalım vesselam...