10.06.2018
BATI medyasının üç evresi vardır:
*
- BİRİNCİ EVRE: Çok aşırı ama çok aşırı AK Parti övgüsü...
*
- İKİNCİ EVRE: Çok aşırı ama çok aşırı AK Parti düşmanlığı...
*
- ÜÇÜNCÜ EVRE: Çok aşırı ama çok aşırı “Türkiye artık ümitsiz vakadır” goygoyu...
*
Batı medyası her üç evrede de...
- Alabildiğine abartılı...
- Alabildiğine analizden uzak...
- Alabildiğine öngörüsüz...
- Alabildiğine yönlendirici...
Bir tutum sergiledi.
*
Fakat görüyorsunuz, artık bunların suratlarına tokat gibi çarpıyor Türkiye’nin asla bir umutsuz vaka olmadığı, olamayacağı gerçeği!
*
Ne mutlu bize ki...
İçinden geçtiğimiz şu seçim sürecinde...
81 milyon hep birlikte...
Önyargılı Batılı kafaya...
Şu cümleleri balyoz gibi indirebilecek duruma gelebildik:
*
- Burası sizin parmağınızda oynattığınız petro-dolar emirliği falan değildir... Burası demokrasinin tadına alışmış bir ülkedir.
*
- Burası fitne fesatla iç savaşa sürükleyebileceğiniz bir yer değildir. Burası son tahlilde “kardeşlik” ve “helalleşme” demeyi başaran bir ülkedir.
*
- Burası sizin yönlendirmelerinize göre hareket eden bir yer değildir. Burası son tahlilde son sözü sandığın söylediği bir ülkedir.
Yazının tamamı için tıklayın
Yorum:
İman etmeyen beş vakitliler
O zaman niçin batının peşinde koşuyorsunuz?
O zaman niçin AB, AB diye kıvranıyorsunuz?
Eğer biz kendi içimizde olanı düzeltebiliyorsak Batı ne derse desin bize ne.
Ancak siz istediğiniz kadar Adil Düzeni anlatın size hemen soracaktır karşınızdaki beş vakitli Müslüman kardeşiniz: Bunun Batıda bir uygulaması var mı?
Bu nedenle bu sistem çökmeye mahkumdur. Çünkü kendi içimizde Allah’a ve Kuran’a iman etmeyen, Batıyı Tanrı görme şirkinde olan beş vakitliler bu kadar çok iken bir felaket gelmeden akıllanmayız maalesef.