16.02.2017
Başbakan'ın değerlendirmesi
Mali disiplinden asla taviz vermediklerini söyleyen Başbakan Binali Yıldırım'ın şu sözleri sanırım aklı başında herkesin düşüncelerini yansıtıyor:
"- Battık, batıyoruz diyen felaket tellalları sus-pus, hiç sesleri çıkmıyor. Küresel dalgalanmalarla başlayan döviz kurundaki oynaklık geçicidir, etkileri çok ama çok sınırlı kalacaktır.
Havaların ısınmasıyla birlikte ekonomide de demokraside de ülkemizin ayak bağlarının hepsinden kurtulmuş olacağız."
Temel dersler
Siyasete heves edenlerin bu gibi durumlardan almaları gereken dersler vardır. Bu derslerin bazılarını yine hatırlatalım:
- Ekonominin evrensel kurallarını uyguladığımız zaman ülkede yokluk, karaborsa ve döviz krizi olmaz.
- Arz- talep dengesini asla bozmayacaksın.
- Fiyatları sübvansiyone etmeyeceksin.
- Ekonomide olduğu gibi siyasette de serbest rekabeti koruyacaksın.
- Temsili demokrasiyi yok sayıp, "Oligarşik demokrasi" denemelerine girişmeyeceksin.
- İktidarların seçimle gelip, seçimle gitmelerine alışacaksın.
Tamamı için http://www.sabah.com.tr/yazarlar/barlas/2017/02/16/siyaset-mesleginde-basarinin-sartlari-bellidir
Yorum:
Temel Dersler
Yazarımızın temel derslerine şöyle bir göz atalım:
- Ekonominin evrensel kurallarını uyguladığımız zaman ülkede yokluk, karaborsa ve döviz krizi olmaz.
Neydi bunlar, bilen var mı? Sermaye’nin yönlendirmesine ve kısıtlamasına maruz kalmayacak kadar bağımsız olan bir ekonomi mevcut mu bugün?
- Arz- talep dengesini asla bozmayacaksın.
Ancak bir tarafın çıkarları gözetilmiyorsa bu sistem işler. Yoksa arz ve talep sadece halkın iradesine bırakılmıyor, maalesef.
- Fiyatları sübvansiyone etmeyeceksin.
Kendi paran olmayacak, devamlı spekülasyonlara açık bir ekonomin olacak ve böylece paraya hiç müdahale etmeyeceksin. Tam da ülkemizde yaşanan bir şey bu (!)
- Ekonomide olduğu gibi siyasette de serbest rekabeti koruyacaksın.
Maç yönetmek üzere hakem olacaksın ama bir yandan da bir tarafa devamlı gol atacaksın. Özel adı altında bir sektör oluşmasına izin vereceksin ama kendi çıkarların doğrultusunda özellerin bütün hak ve yetkilerine de sen karar vereceksin. Bu nasıl mantık?
- Temsili demokrasiyi yok sayıp, "Oligarşik demokrasi" denemelerine girişmeyeceksin.
O zaman şu anda ne yapılmaya çalışılıyor, biri bana açıklayabilir mi lütfen.
- İktidarların seçimle gelip, seçimle gitmelerine alışacaksın.
Bunu yaparken seçmeni kısıtlamayacaksın, iradesine müdahale etmeyeceksin, tehdit edip korkutmayacaksın, aba altından sopa göstermeyeceksin.
Bütün bunları yapabiliyorsan zaten sulh düzeni oluşmuş demektir, seni kimsenin yıkmasına imkan yoktur.