1961 Anayasası:
Sosyal Devlet, Hukuk Devleti, temel hak ve özgürlükler...
12 Mart 1971 askeri darbesi, özgürlüklerin sınırlanması, işkence...
Ecevit iktidarı, Kıbrıs harekâtı...
Birinci ve İkinci Milliyetçi Cephe Hükümetleri, tırmanan terör...
12 Eylül 1980 darbesi, yüzde 92 ile yeni ceberut anayasa...
Özal’ın iktidarı...
1984 Eruh baskını, PKK!
28 Şubat, AntiAmerikan Antiemperyalist İslamın tasfiyesi, AKP/Cemaat iktidarı...
Birinci Silivri trajedisi; ordunun, üniversitelerin, medyanın tasfiyesi.
12 Eylül 2010 referandumu, Hukuk Devleti’nin tasfiyesi...
17-25 Aralık, AKP-Cemaat ittifakının bozulması...
Barış açılımı, PeKaKa’nın güçlenmesi, terörün tırmanması...
Cumhurbaşkanlığı seçimi, demokrasinin eşitlik ve adalet ilkesinin ihlali...
Barış masasının devrilmesi...
Suriye savaşı, DAEŞ, YPG ve PeKaKa’nın güçlenmesi...
7 Haziran seçimleri, sonuçların kabul edilmeyişi, bombalar, katliamlar...
1 Kasım seçimleri...
15 Temmuz kalkışması; OHAL ilanı...
İkinci Silivri trajedisi, Cemaat temizliği, muhalif medyaya baskılar, Cumhuriyet yazar ve yöneticilerinin hapsi...
Dolmabahçe bombaları...
Kayseri patlaması...
Şehitler, yaralılar...
HDP’ye saldırılar...
CHP’yi suçlamalar...
Suriye politikası, Halep, Kıbrıs sorunu...
Hüsnü Mahalli’nin paldır küldür gözaltına alınması...
KHK ile işlerinden atılanlar...
Yükselen dolar...
El konulan holdingler, işletmeler...
“Cumhurbaşkanlığı” denilen “Başkan-lık Rejimi” yutturmacaları, dayatmaları, pazarlıkları!
Bütün bu 55 yıllık süreç içinde yıllardır yazmaktan bıkmadığım bazı gerçekleri yeniden tekrarlamak ihtiyacı hissediyorum:
UNUTMAYIN:
Türkiye’yi azınlıklar bölemez; ancak çoğunluk böler!
UNUTMAYIN:
Dincilik ve mezhepçilikle demokrasi olmaz; dincilik ve mezhepçilik şeriata gider.
UNUTMAYIN:
Etnikçilikle demokrasi olmaz; etnikçilik faşizme gider.
UNUTMAYIN:
Azgelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde başkanlık rejimi demokrasi getirmez; diktatörlüğe gider.
UNUTMAYIN:
Sadece iç politikadaki değil, dış politikadaki hatalar da terörü azdırır.
UNUTMAYIN:
Terör eylemleri ve diktatörlükler birbirlerini destekler.
VE UNUTMAYIN:
Demokrasi onun için mücadele edenlerin rejimidir!
Deneme Yanılma
‘’Tarihten ibret almak’’ diye bir deyim vardır. Var olmasına var da, yerinde sayıp yerli yerinde debelenmek niye? Tarih boyunca nice yönetim şekli geldi geçti. Hala beşeri sistemlerden medet umanlar var ya, işte bu çok acı. Daha enteresan olan tarafı ise gerçekten söylediklerine iman ederek mi savunuyorlar çok merak ediyorum. Yoksa derinlerde bir yerlerde yine İslam düşmanlığı mı var?
Beşeri sistemler tedavülden kalktı. Çöken çökene. Türkiye’nin, hatta yeryüzünde yaşayan bütün insanlığın tek ihtiyacı İlahi bir sistem. Bu sistemin lokomotifi olan bütün kanunları içinde barındıran son ve tek kitap da Kuran’dır. Okuyup algılamak ve bunu iktidar, siyaset ve sosyal, hukuki ve ekonomik düzenimizde tatbiki konusunda adım atılması elzemdir.
Mihrakların düşmanca oyun ve hileleri ile oyalanmadan, kendi düzenimizi geliştirip, samimiyetle ayakta tutmak da birinci vazifemiz olmalıdır…