Başımızı belaya sokan kararların hepsi yerli midir?
1219 Okunma, 1 Yorum
Mehmet Barlas - Sabah
Tayibet Erzen

06.12.2016

Bir karar ya da bir eylem, toplumları da, devletleri de hiç tahmin edilemeyecek bunalımlara sürükler. Böyle bir eyleme Rus savaş uçağının düşürülmesi ile tanık olmuştuk. Son dönemde her alanda yoğun işbirliğine giren Türkiye ve Rusya uçak düşürülmesi yüzünden birbirleri ile diyalogları kesik iki ülke konumuna girmişlerdi. Dönemin Başbakanı Davutoğlu'nun "Ben talimat verdim" açıklaması ile ilişkiler daha da fazla zedelenmişti.


Gülenci albay
Bereket ki son dönemde Türkiye özür diledi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Federasyonu Başkanı Putin arasındaki dostça ilişkiler canlandırıldı.
Son olarak bu olaya değinen Rusya Bilimler Akademisi Şarkiyat Enstitüsü Araştırma Görevlisi Ruslan Kurbanov "24 Kasım'da Rus uçağını kim düşürdü, kim bu emri verdi? Bu talimatı ne Cumhurbaşkanı ne de Başbakan verdi. Bu talimatı İncirlik Üssü'nde nöbetçi olan bir albay verdi. Fiiliyatta da bu albay Gülen'in adamıydı" demiş.

Tamamı için http://www.sabah.com.tr/yazarlar/barlas/2016/12/06/basimizi-belaya-sokan-kararlarin-hepsi-yerli-midir

 

Yorum:

Kuran’ın rehberliği bütün sorunları çözer

Karar alma mekanizmamızı sorgulamadığımız sürece, kararların yerli veya yabancı olmasının hiçbir önemi yoktur. Bizim zaten yerli yabancı ayrımımız da maalesef ki kalmamıştır. Bizde tek kriter hain veya vatansever olma üzerinedir. Dost bir ülkeden gelen dış istihbarat, içerideki paralellerden bin kez daha millidir.

Doğru kararın yolu başkan ve meclisten geçmektedir. Başkan meclisle ve danışmanlarıyla devamlı istişare halinde olmalıdır. Bunu bizim cumhurbaşkanımızın da yaptığını varsayıyoruz. Lakin kendisiyle istişare edilen insanların kimler arasından ve ne şekilde seçildiği biraz muallaktır. Başkana aldırılan kararların isabetsizliğinden, olaylar karşısında sergilenen tavırlardan ve aşırı söylemlerden bu seçim işinin çok da doğru yapılmadığı kanaatine varıyorum.

Ben dışarıdaki adamım, her şeyi bilemem, birçok şeyi duyamam, çoğu kez oturduğum yerden konuşurum, eleştirilerim bol keseden ve acımasızdır, bir tek kendi hayatımdan sorumluyum ama devlet yönetmek konusunda verecek öğüdüm çoktur.  Öyle değil mi?

Değil!

O iş, hiç de öyle değil.

Akli ve nakli deliller vardır. Bunlar olduğu sürece de ekstra bir unvana ihtiyaç yoktur.

Söz konusu ülke Türkiye ve cumhurbaşkanı da Erdoğan ise beklenen Kuran önderliğinde bir yönetimin olmasıdır. Bunun nasıl yapılacağı bilinmeyebilir ancak nasıl öğrenileceği gün gibi açıktır. Adres bellidir.

Biz ülkemize de, Cumhurbaşkanımıza da inanıyoruz. Allah bizleri muvaffak edecektir, yeter ki hak yolda çalışmaya devam edelim.

 

 

 

Tayibet Erzen


YorumcuYorum
Hikmet Güveloğlu
14.12.2016
09:54
Adamın en tehlikelisi, ağzını eğip bükerek konuşanıdır...Fetö bu işin CİA ayağıdır...Birde FBI ayağı olanlar vardır...Bunlar 5, 6 cümle etti mi ben tanıyorum...DEVLET MEMURU olduğum için sözü bir yere getirmeden yorumdan çekiliyorum...anlayan anlamıştır.....






© 2024 - Akevler