26/08/2016

(Not: Bu hafta yazı yazmadığı için biz de geçen haftayı yeniden yorumladık. Eksiklikleri tamamladık.)

1- Asıl Cemaat

15 Temmuz’u yapanlar, Sabetayistlerdir. Asıl cemaat onlardır.

-Haçlı Seferleri ile zenginleşen Avrupa’ya yarım bin yıldır, Yahudi sermayesi hakimdir. Bu Yahudi sermayesi yalnız insanları değil tüm dünyayı sömürmektedir. Avrupa’yı birbirine kattığı gibi Yahudileri de birbiriyle çatıştırmaktadır. Kendisi yapıyor, faturayı başkalarına kesiyor. Hıristiyanlara, kapitalistlere, sosyalistlere kesiyor. Filistin Yahudilerine, Türkiye Sabetayistlerine kesiyor. CIA’ya kesiyor, KGB’ye kesiyor. Yazarın anlattıklarının hepsi doğrudur ama adresleri yanlıştır. Tüm fitnenin başı Tebbet Suresi’nde anlatılan sömürü sermayesidir. Rothschild’dir. Rockefeller’dir. Şunu bilmek gerek bugün kötü insan yoktur. Kötü düzen vardır. Kendinizi onların yerine koyun. Bu düzende onların yaptıklarından başkasını yapamazsınız. Bundan dolayıdır ki, biz Akevler olarak düzeni değiştirmeyi hedefledik. Başta Nur şakirtleri katıldı, Erbakan katıldı. Sermaye bunları Gülenci ve AK Parti’li olarak ayırdı. Hedefine ulaştığını sanıyor. Erbakan gitti sanıyor, Adil Düzen unutuldu sanıyor. Bunları çatıştırıyor. İkisini de güçlendiriyor.

2- İşte Asıl Cemaat

Yeniçeriler topa tutuldu. Arkasından Bektaşilik bitirildi. 15 Temmuz, Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılmasıdır. Kestanepazarı her fitnenin merkezidir.

- Yazarın bahsettiği günlerde ben İzmir’de idim. Kestanepazarı’nı da Fethullah Gülen’i de çok yakından tanırım. Gülen hakkında bilgiler vermiştim. Kestanepazarı hakkında da bilgi vermek isterim.

Kestanepazarı’nın merkezinde Raif Cilasun vardı. Kendisi eski Halk Parti’li idi. Samimi bir Müslümandı.  Kestanepazarı’nda iki büyük alim; İsmail Tanrıbuyruğu ve Ali Tosun, gizli olarak Arapça dersleri veriyorlardı. Evlerde ders yapıyorlardı. Benim bildiğim kadarıyla Raif Cilasun Halk Parti’li olmanın avantajı ile Kestanepazarı Derneği’ni kurup bu iki alimin ders vermelerini legalleştiriyor. Bunun için bir köprü oluşuyor. Aksekili, emekli polis, ticaretle meşgul olan Ali Rıza Güven başkan yapılıyor. Nuri Sevil de Müslüman bir tüccar ama Yahudilerle işbirliği içinde. Onun yakını Taç firmasının sahibi ise büyük iş adamlarından,  işlerini yürütenler Mason ve Yahudiler.

İşte Kestanepazarı böyle gelişiyor. Bir taraftan samimi ilim adamları gerçekten pek çok ilim adamı yetiştiriyor. Bunlardan çoğu Akevler ortağı oldular. Diğer taraftan da dernek Masonların istedikleri gibi yönetildi. Görünürde Ali Rıza Güven Akevler’den uzaktı ama gerçekte bizi desteklemiştir. Özdemir Fabrikası’nı alırken senetler vermiştik. Karşı taraf onun tezkiyesi ile kabul etti. Bizim haberimiz olmadan bizi tezkiye etti.

Evet, Fethullah Gülen İzmir Kestanepazarı’nda organize edildi. Yaşar Tunagür ve Raif Cilasun başrolü oynadılar. Ne Fethullah Gülen, ne Raif Cilasun, ne Yaşar Tunagür, ne de Ali rıza Güven Akevler’e karşı idi. Gülen’i Demirel organize ettirdi. ABD Sovyetler’e giremeyince Türkiye’de kolejler kurdurdu. Türkiye’de kolej kurmalarını ihale etti. Başlangıçta sadece Sovyetler’de İngilizce öğretecekti. Gülen Cemaat’i, okulları ile dünyaya hakim olmaya başladı. Sermaye ile bir olan o zamanki CIA Gülen’i Amerika’ya alıp kendi denetiminde tutmak sitedi.  Sonra Sermaye ile devletlerin arası açılınca Gülen Sermaye tarafını tuttu ve hata etti.

Yazar’ın söyledikleri görünürde doğrudur. Ne var ki Sabetayistler içinde samimiler vardır. Türkiye lehine çalışmışlardır ve çalışmaktadırlar. Onlara cephe olmak düşmanı güçlendirir. Yahudilerin içinde Türkleri ve Müslümanları tarih boyunca koruyanlar bile vardır. Türk Yahudilerinin çoğu belki de hepsi Türk ve İslam dostudur. Onlara cephe almamız düşmanlarımızı güçlendirir.

Bizim karşımızda sadece Amerika’daki Merkez Bankası’nı elinde tutan ve dünyayı sömüren Rockefeller ve Rothschild aileleri vardır. Biz onlara da düşmanı değiliz. Onların düzelmelerini istiyoruz. Faizi bırakacaklar. Tekelcilik sona erecek. Sermaye siyasete, ilme, dine hükmetmeyi bırakacaktır. O zaman üçüncü bin yıl kurucusu olacaklardır. Yoksa yok olup gideceklerdir. Yazara bu tür düşmanca yazılardan vazgeçmesini öneririm.

3- Kim Kazandı

- Gülen’i destekleyenler Gülen’i kullanamayınca onu tasfiyeye karar verdiler. Türkiye’ye onu tasfiye ettirdiler. 15 Temmuz olayı budur. Bundan sonrası gelecek. Erdoğan tasfiye edilecek.

-  Yazar doğru teşhiste bulunuyor. Ancak iki büyük hatası vardır. 15 Temmuz Türklere Gülencileri tasfiye ettirmek içindi. Bu doğru ama bunu yapan ne İngiltere’dir, ne de ABD. Rothschild sermayesidir. Yazarın ikinci hatası, Gülen’i sözlerinde gezdiremedikleri için değil Milli Görüş ve Adil Düzen bittiği için tasfiye ediyorlar. Erdoğan’ı da bunun için tasfiye ediyorlar.  ABD de bu tasfiyeye taraftar olabilir ama şimdilik aktör değildir.  Gülen bunu anlamalı ve ABD’deki Sermaye’yi bırakıp devlet tarafında yer almalıdır. Erdoğan da Sermaye’yi bırakıp Adil Düzen’e dönmelidir.

4- Paranoya

Türk iş adamlarından toplanan paralar, Gülen’e değil 15 Temmuz’u tezgahlayanlara gitmiştir.

- Allah insanları güçlü olanın yanında toplanacak şekilde yarattı. Böylece topluluklar oluşmaktadır. İnsanlar kim güçlü ise onun yanında yer alırlar. Tahminleri yanlış olabilir. Ben de Kuran’ın yanında yer alıyorum çünkü Kuran Allah’ın sözüdür ve yeryüzüne hakim olacağına inanıyorum. Gülen Kuran’a hizmet etmek istiyor ama Sermaye’nin galip geleceğini sandı ancak Sermaye mağlup oldu. Mağlubiyetini kabul edip tevbe etmelidir.

Türk Ordusu’nun galip geleceğine inandım. Hep onun tarafında oldum.  AK Parti Sermaye’nin gücüne inandı. Ordu’nun yanında yer almadı. Hata etti. Geçmişteki hatalar üzerinde tartışacağımıza bundan sonra ne yapmalıyız, onun üzerinde durmalıyız.

NOT: Yazıda yer alan italik ifadeler Süleyman Karagülle’ye aittir.

Yorum:

Ordumuza güveniyorum

Tük Ordusu’na en büyük darbe Ergenekon ve Balyoz davalarında vurulmuştur. Ordu’nun müdahale etmemesine şaşırmıştım. “Yargıtay bozacak.” dedim. Yargıtay da onayınca şaşkınlığım iki kat oldu. Tüm varsayımlarım boşa gidiyordu. Erdoğan çıkıp “Daha yargı yolu bitmemiştir.” dedi. Rahatladım sonra Anayasa Mahkemesi müdahale etti ve o davalar bitti.

Şimdi de devlet intihar ediyor. Suçluyu suçsuzu işten atıyor. Hapishanelere dolduruyor. Halkın üzerinde terör estiriyor. Bununla beraber son aldığım bilgilerden basının abarttığı gibi bir operasyonun olmadığı sonucuna varıyorum. Yavaş yavaş devletin aklı başına gelmektedir. Bir kaç ay içinde düzelecektir diye ümit ediyorum. Ordu daha fazlasına izin vermez. Hukuk içinde gerekeni yapar.

Akevler Adil Düzen çalışanları, huzur içinde kendilerine düşen görevleri yapmalıdırlar.

a)Acilen ahşap ev atölyelerini kurmalıdırlar.

b)Sökülebilir villalar imal etmelidirler.

c)Seraları yapmalıdırlar.

d)Tüm Türkiye’de semt kooperatiflerinin kurulması için yardımcı olmalıdırlar. Sorunları yüz daireli lojmanlar çözecektir. Akevler Kooperatiflerinin bu gücü vardır.

Semt kooperatiflerinin çözeceği sorunlar şöyle özetlenebilir:

1- Herkese aş

2- Herkese iş

3- Herkese eş

4- Herkese arkadaş

5- Trafik

6- Güvenlik

7- Köylerin boşalmasını önlemek

8- Göçmen sorunu

9- Eğitim sorunu

10 - Sağlık sorunu

Yüz lojmanlı işyerlerinin tesisi ile bu sorunlar çözülmüş olacaktır. Demokratik, laik, liberal ve sosyal hukuk devleti kurulmuş olacaktır. Yeni anayasa yerine mevcut Anayasa’yı uygulayan kurumlar kurmak önemlidir.