21.06.2019

Sandıktan çıkan sonuca saygı göstermek demokrasinin gereğidir

Yarın değil ondan sonraki gün pazar... Yani İstanbul Belediye Başkanı'nı belirleyecek seçimin yapılacağı gün. Tabii ki başta adaylar olmak üzere hepimiz "Kim kazanacak" sorusunun cevabını merak ediyoruz.

Seçmen olmak
Bizlere seçmen olarak düşen kazanana dönük tahmin yapmak değil, bu göreve layık gördüğümüz adaya oy vermektir. Ancak kamuoyu oluşturan odaklar ve özellikle algı yönetimi yapanlar için bu çeşit bir görev söz konusu değildir. Onlar bir adayın hakkıyla kazanması için değil, bu görevi destekledikleri ismin alması için çaba gösterirler. Bu arada karşı oldukları ismi karalarken, destekledikleri ismin ayıplarını da yok sayarlar.

Tanıyoruz
Sanırım bizler iki adayı da yeterince tanıdık. Binali Yıldırım'ı da, Ekrem İmamoğlu'nu da oldukça fazla biliyoruz. Kimin hangi yönlerinin hangi konularda ağır bastığını da bilmek durumundayız. Bu bilgilere, adayların katıldıkları televizyon programından çok önce ulaştık.

Tamamı için https://www.sabah.com.tr/yazarlar/barlas/2019/06/21/sandiktan-cikan-sonuca-saygi-gostermek-demokrasinin-geregidir

Yorum:

Seçim nafile

Sandıktan çıkan sonuca saygı duymak için sizce de biraz geç kalmadık mı?

Bunu yapabilmiş olsaydık zaten yeni bir seçim gibi bir gündem ve uğraşımız olmayacaktı. Yarın seçim sonuçları belli olacak ve İstanbul yeni başkanına kavuşacak. Bunu ölüm kalım meselesi haline getirmeye gerek yok. Görünen o ki kim gelirse gelsin İstanbul’un sorunları çözülmeyecek çünkü İstanbul’un sorunları şahıs endeksli olmaktan çok daha öte. Dünyada bir sömürü sistemi var, Türkiye de bu zincire dahil ve bu böyle devam ettiği sürece devamlı etkilenecek ve bağımsız olamayacak.

Türkiye üretimde ve yönetimde dışa bağımlı olduğu sürece belirsizlik ve güvensizlik devam edecek.