Uğur Dündar;
Ortadoğu’da yeni bir savaşa doğru mu?..
14 Nisan 2018
Türkiye Afrin'de kesin bir zafere ulaşsa dahi, Fırat'ın doğusundan kaynaklanan tehdit, Türkiye'yi hedef almaya devam edecek. Zira ABD, Fırat'ın doğusunda bir PKK/PYD ‘Garnizon Devleti' kurmaktan vazgeçmiyor. Ayrıca ABD, Suriye'de bir ‘cephe gücü' olarak gördüğü YPG'yi de terk etmiyor!..”
YORUM
Türkiye; ülkenin neredeyse her vilayetinde yabancı sermayelere verdiği ihaleler ile dış güçlerin elini kolunu bağlamış, ABD ve AVRUPA ya kıpırdayacak hal bırakmamıştır. Bütün hesaplar yapılmış, 3. Ve osman gazi gibi köprülerin zarar etmesine bile göz yumularak tuzak anlaşmalar yapılarak ülkemizin bombalanma ihtimaline karşı tedbir alınmıştır, bu tamamen benim tahminidir.
“Bölgede her an birbiriyle sıcak çatışmaya girebilecek iki ittifak var: Bunlardan birincisi, ‘Tahran- Şam- Beyrut- Hizbullah- Gazze'den oluşan Siyonist karşıtı ittifak, diğeri ise ABD ile İsrail'in oluşturduğu Siyonist ittifaktır.Suudi Arabistan tarafından da desteklenen Siyonist ittifakın temel amacı; İsrail için tehdit oluşturan Tahran- Şam- Hizbullah- Gazze ittifakının önünü kesmek, bölgede hegemon bir güç olarak yükselen İran'ı kuşatmak ve yayılmacılığını engellemektir. Siyonist ittifakın bir amacı da, İsrail'in kontrolündeki Golan Tepeleri'ni koruyacak 40 km derinlikteki bir tampon bölgeyi Suriye topraklarında oluşturmaktır…”
YORUM
ABD ve Rusya, hatta Avrupa bu defa her konuda anlaşmışlardır. Türkiye de her iki tarafın gizli ortaklıklarını biliyordur, hal böyle olunca, tüm hesapları ve savaş tamtamlarını Türkiye’nin açık vermesi için yapıyorlar.
* * *
“ABD ve İsrail'in, Fırat'ın doğusunda kurma yolunda oldukları garnizon devleti, İran'a karşı uygulayacakları askeri operasyonların merkezi olarak kullanmayı öngörmelerinden kaynaklanıyor. Savaş sonrasında, İran üzerindeki denetimin de buradan yürütülmesi planlanıyor. ABD'nin İran'ı vuracağı hakkındaki spekülasyonların son 40 yıllık dönemde zaman zaman gündeme geldiğini, lakin kısa bir süre sonra unutulduğunu gördük. Ancak bu sefer durum çok daha değişik ve ciddi görünüyor. Nitekim, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı McMaster, 2018 Münih Güvenlik Konferansı'nda yaptığı konuşmada, bölge için ciddi bir tehdit oluşturan İran'ın askeri gücünü ve bölgesel ağını devamlı artırdığını belirttikten sonra, “Şimdi İran'a karşı harekete geçmenin zamanının geldiğini düşünüyoruz” diyerek, İran'ı alenen tehdit etmekten de öte bir tür ültimatom vermiştir. Bu nedenle İsrail'in tampon bölge projesinin gerçekleştirilmesine Suriye ile İran'ın güçlü bir fiili direniş göstermeleri halinde, bu durumun söz konusu iki ittifak arasında savaşa yol açması kaçınılmaz olabilir. Suriye'deki dengeleri altüst edecek böyle bir gelişmenin, Suudi Arabistan'ı da içine çekerek, ABD ile İsrail'in İran'la büyük hesaplaşmasına dönüşmesi güçlü bir ihtimaldir…”
YORUM
3. Dünya savaşı çıkmaz, çıkaramazlar, bu çapta bir savaşı kaybedeceklerini çok iyi bilirler, Dünyanın her ülkesi zaten yahudi sermayesinin dükkânı gibi çalışıyor, kimse kendi iş yerine zarar vermez. Bu savaş Suriye ve ırak topraklarında yerli halk tamamen oraları terkedene kadar devam eder. Hedef leri Türkiye fakat, afrin hezimetleri planlarını alt üst etti. Şimdi yalandan yere, birbirlerine füzeler atıp, çocuk gibi, bak bizim füzemiz var, benim babam senin babanı döver haaa diyorlar.
Sevgili okurlarım,
Bu sözleri, tüm öngörüleri doğru çıkan bilge diplomat, emekli Büyükelçi Şükrü Elekdağ ile 29 Şubat 2018 tarihinde yaptığımız söyleşiden alıntıladım.
Oyun büyük, hesaplar çok derin!..
ABD ve İsrail, Beşar Esad'ı devirmek için başlatıp, zaman içinde asıl büyük hedef olan İran'la devam edecekleri operasyona Rusya'nın -konvansiyonel silah gücünün yetersizliği nedeniyle- karşılık veremeyeceğini düşünüyorlar.
Böylece bir taşla birkaç kuş vurmayı amaçlıyorlar.
Bunları şöyle özetlemek mümkün:
Öncelikle Suriye'de Esad rejimini değiştirmek. Bu doğrultuda Suriye'nin. İran takviyeli askeri gücüne ağır darbe indirerek muhalifleri yeniden güçlendirmek. İran'ın yayılmacılığını ve hegemon güç olmasını engelleyip, sınırları içine dönmeye zorlamak. Rusya'nın Ortadoğu coğrafyasında artan prestijine ağır darbe indirmek.
Türkiye'yi de Rusya ve İran'la başlattığı ittifaktan koparıp, yeniden ABD'nin yanına çekmek…
Şimdilik en net fotoğraf budur!..
Bu ürkütücü ve tuzaklarla dolu sarmaldan çıkışın tek yolu, Suriye krizinin başından beri hep söylediğimiz gibi, Atatürk'ün yoludur!..
YORUM
Dünya globalleşmiş durumdadır, hep aynı terane, savaş tamtamları ile,dolar üzerinden karşılıklı anlaşmalı, başta iran, Rusya ve Türkiye halklarını sömürüp, boş alanlara attıkları füzelerin masraflarını bizlerden çıkarıyorlar. Asıl 3. Dünya savaşının çıkmasını sömürülenler istiyor, ki ! Afrinde olduğu gibi karada ABD ve yahudi sermayesi rezil rüzvay olsunlar.
Rusya;Türkiye’nin zaferler kazanıp fazla öne çıkmasını’da istemez, yenilip zarar görmesini ‘de istemez. Suriye’nin Esed in devrilmesi ile, Türkiye’nin herhangi bir cephede yenilmesi; ABD ve tüm emperyalist güçlerin cesaret alıp bölgemize üşüşüp çökmelerine kapı aralayacağından dolayı, Rusya, İran ve Türkiye sağlam Politikalar ile bölgeyi savunmakla birlikte, emperyalist sermayeyi tartarak bitirme pröjeleri geliştirmektedirler. Zafer bizimdir. Hüseyin Bağdatlı