Süleyman Karagülle
AKİD VE AHD
2.04.2012
7774 Okunma, 4 Yorum

Cengiz Demirci de Adian gibi benden delil istemekte kendi havai düşüncelerini kanıtsız bize kabul ettirmektedir.   Toplulukla yapılmış akittir diyor.  Delili yoktur. Benim ise delilim vardır. Seninle mübaya ederler diyor. Seni hakem seçerler diyor. Sen istişaresiz istediğine izin ver diyor. Buna kıyasen sen muhakemesiz biati boz diyor demek olur. Ben ileride yapacağız diyorum. Allah yapacak diyor. Erbakan günü gelmeden yaptı. Tünaydın.

Cengizin haklı olduğu nokta vardır. Sözleşmeler kişilerle yapılır veya topluluklarla yapılır.  Sözleşme başkanla yapılmış olsa bile eğer topluluk adına yapılmışsa ona vekâleten yapılmışsa elbette sözleşme topluluk ile yapılmış olur. Bu Allaha itaattir. Bunun yanında resule de ayrı itaat vardır. O da toplulukla değil, başkanla yapılan yani resulü ile yapılan sözleşmeye itaattir.

Başkan da kişidir. Başkanla yapılan sözleşme kişisel sözleşme kurallarına tabidir. Toplulukla yapılan sözleşmelerin ise Cengizin dediği gibi farklı hükümlere tabidir. Toplulukla yapılan sözleşmelere Kuran Allah ile yapılan ahitten bahsetmektedir. Allah ile yapılan misaktan bahsetmektedir. Başkanla yapılan sözleşmelerden ise akitten, akitleri şifa edin olarak bahsetmektir. Akit bir defa uygulanmak üzere yapılan anlaşmadır. En uzun sözleşme sekiz sene olabilir. Sekiz seneden sonra zarar söz konusu olsa bile sorumluluk olamaz. Bir de biatten bahsetmektedir.  Biatin hükümleri akdin hükümleridir. Bir farkı vardır. Biatte müddet sınırı yoktur.  Taraflar akdi sona erdirinceye kadar biat devam eder.

Biat da bucak başkanına yapılır. İl başkanına ancak il merkez bucaklarındaki halk biat eder. Devlet başkanı devlet bucak başkanına biat eder. Bir tek bucakta başkanın nefiy hakkı yoktur. O da Mekke bucağıdır. Çünkü oraya kim gelirse emin olur. Kıyasla ülke ve il bucaklarına da bu hükümler getirilebilir. Taşra bucaklarda bucak halkının hicret etme hakkı olduğu gibi, başkanın da sürme hakkı vardır.

Bucaktan sürülen veya hicret eden kimsenin taşınmazları değer fiyatıyla satın alınacaktır.  Hukuk dışında her hangi vecibe tahmil edilemeyecektir. İsteyen istediği zaman bucağı terk edebilecektir. Sürülen kimseye memene ye (emin yere) baliğ oluncaya kadar zaman verilecektir.  Sürülen kişinin hakemlere gitme hakkı mahfuzdur. Başkan hakemlere değil şahitlere sebeplerini izah eder. Bu gizlidir. Şahitler başkanın kararını iptal ettirirler.

 


YorumcuYorum
Hüseyin Kayahan
03.04.2012
10:08

Başkan topluluğu oluşturmak üzere biat aldığında kim adına almış olur? Vekaleten topluluk adına mı, yoksa asaleten kendi adına mı? Hz paygamberin öülümünden sonra Ebubekir'in başkanlığında yeniden biat aldığını, Ali'nin bir müddet biat etmediğini, sonra ettiğini biliyoruz. Diğerleri için de böyle olmuştur. Cengizin dediği gibi başkan gitse de sözleşmeler kalır ama yeni başkana biat tazelenmektedir. Bunu Osmanlılar (saltanatı kabul eddiyor değilim ama) adına hutbe okutarak ve para basarak ilan etmişler ve yakındakiler (mülki erkan diyelim) muhtelemen fiilen ve kavlen, uzaktakiler de sukut-i icma gibi itiraz etmeyerek yapmışlardır.

Bu Resule olan biattır ve barış zamanının biatı olabilir. Savaş zamanlarında ise Nebi'ye (savaşın kumandanı olarak zikrediyorum) biat etmek gerekebilir. Peygamberin varsa tazelediği biat bu ikincisi için olmalı. Daha sonra bu divanm defterlerine yazılmak suretiyle komutana biat şekline dönüştü sanırım.

Resül ve Nebi kavramlarını bugün hangi fonksiyonları yükleyeceğiz? Belki bir çağrışım yapar sizlerde diye yazdım.

Hakemlik tamamen başkadır.

Selamlar.

H.Kayahan

Süleyman Karagülle
03.04.2012
15:56

Karşılıksız para sömürü paarsıdır. Zülümdür. Onun yerine altın para yanı islam dinarı çıkarılmalıdır. O dinar bu doları kendisi yener. İstanbul'da bir kuyumcular kooperatifi kurulmalı idi. Bu koopertif altın bonosunu çıkarmalı idi. Dünyanın her yerinde şubeler açılı. Ordaki kuyumcular da bu altın bonosunu altınla karsız değiştirirler. Bunun için devlet olmaya gerek yok. Bu koopertif altın bonosunu TL ile alıp satar. Böylece TL altına kote edilmiş olur. Yanı, TL'nin altın değeri her gün belli olur. Ondan sonra işyerlerine çalıştırdıkları işçi sayısı ile orantılı altına kote edilmiş yanı enflasyondan korunmuş TL olarak altını borç verirsiniz. Faizsiz icrasız verirsiniz. Böylece Hak gelir, Batıl kendiliğinden giderdi. İşte o zaman havuz sistemini çalıştırırsınız. Ama siz isalm dinarını çıkarmadan karşılıksız parayı işlerlikten kaldırırsanız devlet yıkılır. Bana düşünmeden cevap vermeye çalışmayın. Düşünmeden de Erbakan'ın yaptığını savunma. Kendi kedine tarafsız düşün. Bunları anlayacak seviyedesiniz. Selam.

Hüseyin Kayahan
05.04.2012
19:49

"Nebi" kavramını ben de tam sizin gibi düşünüyorum. Size göre her bir dayanışma ortaklığının, bana göre Şuraların (maalesef, bu konuyu tam canlandırabilmiş değilim zihnimde) başkanları Nebidir. Bu benim, hem bugünkü devlet yapılanmalarını az bilmemden, hem de Adil düzendeki devlet yapısını tam kavrayamamış olmamdan kaynaklanıyor olabilir. Ben, başkanın; yani Resulün, bir aşamada (sadece bucak, il, devlet düşünmeyin; dernek, şirket, kooperatif v.b. tüm yapılarda başkan gerek, şuralara benzer yapılar gereklidir.) bir tane olması gerektiğini düşünüyorum. Yani bir mecliste 4 tane Nebi varken, ancak bir tane Rasül olur gibi geliyor bana. Onların üstünde ama hizmetinde, hadim ve hakem olarak koordinasyonu sağlayan bir Resul. Bugünkü meclislerin komisyonlarına benzer şekilde, 4 çeşit şura olacaktır. Bu şuralara seçilecek kişiler, halkın seçtiği kimselerdir. En alt birim olan bucaklarda halk doğrudan seçer ve bağlanır, daha üst birimlerde ise bunlar seçerler. Dolaylı temsil olur. Şuraların ortak kararları herkesi bağlar. Ortak karar çıkmazsa o konuda serbestlik var demektir. Başkanı da (Resül) topluluk doğrudan seçim yapacak kadar küçük ise, bu onu tanımaları için gereklidir, direkt seçtirisiniz ama topluluk -mesela- devlet gibi- büyümüşse o zaman dolaylı seçtirmeniz daha uygundur. Zira 70 milyon o kişiyi yakınen bilemez, sadece medyanın tanıttığı kadar bilir. Bu da bana göre nahzurludur.

Saygılarımla.

H.Kayahan

Sam Adian
06.04.2012
18:38

Nebi: "nebe" kökünden türeyen nebi, Çok ve geniş yol, haber veren, yüksek ve düz olmayan yer manasına gelir? Haberci, Yüksek olmak ve haber vermek anlamında da kullanılır.

Kur’an da ise, herkesin özgürce, kendi iradeleriyle yöneldiği ve paylaştığı, fayda sağladığı yer manasındadır. (Ahzab 56)

Nebi: Özgür bireylerin topluluğunu temsil eder. Bunun karşılığı da Meclis ve/veya Mescid’dir. Bir kurum olarak algılanması gerekir.

Saygılar





Son Yorumlanan Makaleler
Süleyman Karagülle
Misyonerlik ve Haber Alma
29.08.2018 2488 Okunma
Süleyman Karagülle
Türkiye-Avrupa Birliği zor
29.08.2018 2134 Okunma
Süleyman Karagülle
Dolar’ın Marifeti
27.07.2018 1997 Okunma
Süleyman Karagülle
Dokunulmazlık
28.07.2018 1816 Okunma
Süleyman Karagülle
İşçilik Yerine Ortaklık Sistemi
29.07.2018 1998 Okunma
Süleyman Karagülle
Ortaklık Sisteminin Belgeleri
29.07.2018 1986 Okunma
Süleyman Karagülle
Graham Fuller
29.07.2018 2433 Okunma
Süleyman Karagülle
Türkiye güçlü
30.07.2018 2334 Okunma
Süleyman Karagülle
Uygarlaşma
31.08.2018 1890 Okunma
Süleyman Karagülle
Dinlemelerini istiyoruz
1.09.2018 1843 Okunma
Süleyman Karagülle
Basının Görevi
2.09.2018 1984 Okunma
Süleyman Karagülle
Basın Özgürlüğü
3.09.2018 2270 Okunma
Süleyman Karagülle
YENİ MEDYA
4.09.2018 2250 Okunma
Süleyman Karagülle
Trump gitmemeli!
5.09.2018 2018 Okunma
Süleyman Karagülle
Yarış
6.09.2018 2231 Okunma
Süleyman Karagülle
Hakemlik
8.09.2018 2153 Okunma
Süleyman Karagülle
Suriye terörü
9.09.2018 2532 Okunma
Süleyman Karagülle
Çatışma
10.09.2018 2153 Okunma
Süleyman Karagülle
Ekonomi
11.09.2018 2408 Okunma
Süleyman Karagülle
Kim gelsin?
12.09.2018 2445 Okunma
Süleyman Karagülle
Oyun ve Kader
13.09.2018 2603 Okunma
Süleyman Karagülle
TÜRKIYE, İRAN VE RUSYA NE YAPMALI?
14.09.2018 2024 Okunma
Süleyman Karagülle
TÜRKIYE, İRAN VE RUSYA’NIN YAPACAĞI TEK ŞEY
14.09.2018 2107 Okunma
Süleyman Karagülle
BIS Sıkıntıda
15.09.2018 2443 Okunma
Süleyman Karagülle
“Besmele” ve “Semt Kooperatifi”
16.09.2018 3183 Okunma
Süleyman Karagülle
Basında çıkar yol
16.09.2018 2146 Okunma
Süleyman Karagülle
Dış borç
17.09.2018 2068 Okunma
Süleyman Karagülle
Çözüm: Semt Kooperatifleri
18.09.2018 2114 Okunma
Süleyman Karagülle
Faiz nedir?
23.09.2018 2505 Okunma
Süleyman Karagülle
Soros’un Transferi
23.09.2018 2588 Okunma
Süleyman Karagülle
Soros ve Türkiye
23.09.2018 2510 Okunma
Süleyman Karagülle
Adalet
21.09.2018 2284 Okunma
Süleyman Karagülle
Af seçeneğine çözüm
25.09.2018 2909 Okunma
Süleyman Karagülle
Varsayımlarım
27.09.2018 2640 Okunma
Süleyman Karagülle
İftira suçu
30.09.2018 1861 Okunma
Süleyman Karagülle
Durum ve Erdoğan
14.10.2018 2835 Okunma
Süleyman Karagülle
Çare ve Çözüm
14.10.2018 2617 Okunma
Süleyman Karagülle
Kaşıkçı ve çözüm
15.10.2018 2261 Okunma
Süleyman Karagülle
Suudlular’ın İtirafı
16.10.2018 2700 Okunma
Süleyman Karagülle
Kısa kesmek
17.10.2018 2104 Okunma
Süleyman Karagülle
İnsanlar eşittir
18.10.2018 2665 Okunma
Süleyman Karagülle
Dostlarımdan rica
19.10.2018 2415 Okunma
Süleyman Karagülle
Bu vesile ile
9.10.2018 2698 Okunma
Süleyman Karagülle
Uygarlık
10.10.2018 2479 Okunma
Süleyman Karagülle
Suriye değil
28.10.2018 1775 Okunma
Süleyman Karagülle
Cumhuriyetimiz
29.10.2018 1999 Okunma
Süleyman Karagülle
Cumhuriyet’i yaşatma
31.10.2018 2226 Okunma
Süleyman Karagülle
Seçim sonuçları
31.10.2018 2508 Okunma
Süleyman Karagülle
CIA
23.10.2018 2044 Okunma
Süleyman Karagülle
Yüz Lojmanlı İşyeri Apartmanları
23.10.2018 1929 Okunma
Süleyman Karagülle
Sermaye’ye Karşı Yapılması Gereken
23.10.2018 2342 Okunma
Süleyman Karagülle
Dilipak ve Bahçeli
24.10.2018 2358 Okunma
Süleyman Karagülle
Ne değişecek?
25.10.2018 2230 Okunma
Süleyman Karagülle
Niye geldi?
26.10.2018 2054 Okunma
Süleyman Karagülle
Oyuncular
27.10.2018 1662 Okunma
Süleyman Karagülle
Casusluk
13.10.2018 1878 Okunma
Süleyman Karagülle
Filistin ve Sermaye
2.11.2018 2473 Okunma
Süleyman Karagülle
Orman Semtleri
4.11.2018 2125 Okunma
Süleyman Karagülle
Sorun seçimde değil
5.11.2018 1770 Okunma
Süleyman Karagülle
Sistem
6.11.2018 2296 Okunma
Süleyman Karagülle
Sermaye dengesi
8.11.2018 2438 Okunma
Süleyman Karagülle
Göç
9.11.2018 2016 Okunma
Süleyman Karagülle
Mustafa Kemal
10.11.2018 2608 Okunma
Süleyman Karagülle
Dünyanın merkezi
2.12.2018 2567 Okunma
Süleyman Karagülle
İslami Parti
2.12.2018 2519 Okunma
Süleyman Karagülle
Ortaklık düzenine gidiş
3.12.2018 1906 Okunma
Süleyman Karagülle
İnanmayın
4.12.2018 2541 Okunma
Süleyman Karagülle
İslam alemi
5.12.2018 2502 Okunma
Süleyman Karagülle
Adil Düzen
6.12.2018 2398 Okunma
Süleyman Karagülle
Semt Kooperatiflerinin Gücü
11.11.2018 1878 Okunma
Süleyman Karagülle
SERMAYE VE BASIN
12.11.2018 3163 Okunma
Süleyman Karagülle
Lehviyat
12.11.2018 2649 Okunma
Süleyman Karagülle
Medya Ortaklığı
13.11.2018 2186 Okunma
Süleyman Karagülle
Medeni ölü Sermaye
14.11.2018 2165 Okunma
Süleyman Karagülle
Basın belası
15.11.2018 3502 Okunma
Süleyman Karagülle
Yeni tanıdım
16.11.2018 2585 Okunma
Süleyman Karagülle
Derin Sermaye
17.11.2018 2463 Okunma
Süleyman Karagülle
Kaşıkçı ve tehdit
18.11.2018 2277 Okunma
Süleyman Karagülle
Ortaklık Sistemi Gelmekte…
18.11.2018 2858 Okunma
Süleyman Karagülle
Uygarlık Merkezi Türkiye
18.11.2018 2415 Okunma
Süleyman Karagülle
Ilımlı İslamiyet
19.11.2018 2360 Okunma
Süleyman Karagülle
Kaşıkçı Cinayeti
20.11.2018 2431 Okunma
Süleyman Karagülle
Trump haklı
21.11.2018 2233 Okunma
Süleyman Karagülle
Sıradan seçim
22.11.2018 2831 Okunma
Süleyman Karagülle
Dünyanın sorunları
25.11.2018 2049 Okunma
Süleyman Karagülle
Dilsiz
25.11.2018 2190 Okunma
Süleyman Karagülle
Temel Parçalar
25.11.2018 1917 Okunma
Süleyman Karagülle
Sayılar ve Sistemler
25.11.2018 2598 Okunma
Süleyman Karagülle
Tekel yıkılacaktır
26.11.2018 1928 Okunma
Süleyman Karagülle
Ceza şahsidir
26.11.2018 2281 Okunma
Süleyman Karagülle
Erdoğan atanmadı
27.11.2018 2390 Okunma
Süleyman Karagülle
Belki de haklı
28.11.2018 2691 Okunma
Süleyman Karagülle
Hataları
29.11.2018 2305 Okunma
Süleyman Karagülle
Sorun
30.11.2018 2238 Okunma
Süleyman Karagülle
Kaşıkçı cinayeti
1.12.2018 2239 Okunma
Süleyman Karagülle
Adaylar ve Belediye Başkanları
11.12.2018 2271 Okunma
Süleyman Karagülle
Seçimin getirecekleri
30.12.2018 2159 Okunma
Süleyman Karagülle
Saadet
31.12.2018 2316 Okunma
Süleyman Karagülle
Yılbaşı
1.01.2019 1978 Okunma
Süleyman Karagülle
Hukuk Düzeni
2.01.2019 1975 Okunma


© 2025 - Akevler