Ayhan Saltan
KAYBETME SATH-I MAİLİNDE SİYASET
5.11.2018
3151 Okunma, 0 Yorum

Başlığı daha çarpıcı atabilirdim amma bazı şeyler özellikle siyaset cephesinde kutsala dönüştüğü için kur’ani bir ahlak gereği sınırlı başlığı attım.

İslamın ikamesi için iktidara talip olanların bu zehirli balı yedikten sonra ham ruhları artık tarifi zor olan zulümlere neden olabilmiştir. Meşhur mezhep imamı alimlerden tutunda en küçük muhalife kadar yaşattıklarına tarih şahittir.

Bu gün iyi niyet ve ihlas ile çıkılan yolda yapılan ve yaşatılanlar artık tarihin kadrajında bu çerçeveye sabitlenecek hale gelmiştir. Bir misal, son ekonomik hadiseler herkesin malumu olduğu üzere yurt dışı kaynaklı olduğuna hem fikiriz. İlginç olan ise bu krizde döviz ile oyun oynamaya en meraklı kesimin alnı secdeye gidenler ile yandaş güruhun sermayedarları olması.

Gelinen noktada kesbedilen kibir alt göz kapağı kirpiğinden daha aşağıyı göstermediği için sebep olunanlar yıkım düzeyine ulaştı. Domuz etini mutlak haram görüp de faize makul yanaşan kitle tavrını almaya başladı. Artık iş o noktaya geldi ki namaz kılınan her evde neredeyse bir deist barınır oldu.

Bu hastalık tespitlerine tarihten hastalık kaynağı olabilecek birkaç değerlendirme daha yazalım ve sonrasında çözüm önerelim. Horasan ellerinde kendine has tevhid inancını geliştiren Türk kavmi ne vakit Bağdat’ta halifeye ve yerleşik toplumun siyaset anlayışına yaklaştıysa kamu düzeninin yıkımına tarih şahit olmuştur. Dede, oğul ve toruna vezirlik yapan bir kişinin Haşhaşiler tarafından katli rüzgarı ne çabuk da terse çevirmişti. Aynen Yavuz Selim’in güneyimizdeki siyasete aktif bulaşması fütuhatın gerilemesine ve neticede devletin dağılmasına yol açtı. Bunlar tarihçilerin analizine açık olmakla beraber biz yorumcularında tespitlerinde dayanak noktasıdır.

Bu gün için ise Menderes ile kamu yönetiminin barışmaya çalıştığı din ve dindarlar, son on altı yıldır emperyal özlemlerinde kompleksiyle aynı hatalar mecrasına sürüklenir oldu. İhvanın Mısır’da iktidara teşviki ile başlayan süreç güney siyasetinin dibine kadar bizi çektiği için ürettiğimiz tüm siyaset edilgen olmaya açık hale geldi.

Kamu idaresi yada devlet dış politikada pragmatist olabilir ama bu içe yansırsa yandı gülüm keten helva.

Şimdi çözüme gelecek olursak, iddia edildiği gibi İslam referans ise Hazreti Peygamberin uygulamalarında anlaşma, uzlaşma ve barış var lakin pragmatist anlayış asla yok. Çizgi ve ilkeleri belli olan yönetim anlayışı rakiplerinizin size nasıl tavır alacağının teminatıdır. Medine senedi imzalanarak en büyük rakip olan Yahudiler ile nasıl ortak bir hayat kurulabildiyse bugün bu imkansız değildir.

Bunun için İslamın karşısına çıkan Muaviye siyasetinin dışına çıkarak imanımızın gereği tam teslimiyet ile Muhammediliğe A.S. dönebilmek bir reçete ortaya çıkarabilecektir. Bulunduğu mecliste etrafındakilerden dahi ayırılmayacak bir eşitlik ile yola tekrar çıkılmalı kibri barındıran her halden uzak durulmalı.

Birlikte yaşadığımız insanlara karşı siyaset yeniden güveni tesis edecek iç barış hamlelerine başlayabilecek adımları derhal atmalı. Aksi alternatif olarak gelişen dar alan siyasetleri daha fazla yıkıma neden olacağından mesuliyet yönetenlere aittir.

Kamu idaresinde yöneticilerin sık referans yaptığı İslami terminoloji terk edilirse bu gün tercih edilen kişi ve kurumların ürettiği siyaset kendi içinde tutarlı olduğu için ancak bir seküler anlayışı ifade edebilir. Bunun neticesi bundan memnun olmayanların üreteceği siyasi muhalefet inandığınız değerlere değil uyguladığınız siyasete olacağı için inşası elzem olan imana zarar vermeyecektir. Yok aksi olacak ise bunun neticesinde oluşacak yıkım kontrolü zor olan bir safha ile başlar.

Dış dünyaya olan tavır ise biraz oradan biraz buradan siyaseti yerine ilke anlaşmaları ile sağlanmalı, taviz verilmeden bu ilkelere sadık kalmalıdır. Karşı tarafın anlaşmayı ihlali neticesinde önceden deklare edilen prensipler uygulamaya alındığı vakit meşruiyet sorunu olmayacaktır.

Mahkemeler üzerinden haddi aşıp pazarlık konusu tutuklamalar ve serbest bırakmalar ile itibar sorunu yaşanmadan coğrafyada kalıcı ve oyun kurucu olmak mümkün olacaktır. Netice itibarıyla bu gün gelinen noktada koltuk belki kaybedilmez ama temsiliyet yerin dibine batabilir.

 






Son Yorumlanan Makaleler
Ayhan Saltan
BAHİSLER AÇILMIŞTIR , SEÇİMİ KİM KAZANIR ?
24.04.2018 3954 Okunma
1 Yorum 24.04.2018 13:28
Ayhan Saltan
RECEP TAYYİP ERDOĞAN'I KİM SEVİYOR?
25.04.2017 4557 Okunma
2 Yorum 26.04.2017 15:24
Ayhan Saltan
FARKI NASIL KAPATIRIZ?
23.04.2017 3836 Okunma
2 Yorum 23.04.2017 16:16
Ayhan Saltan
REFERANDUMUN GENEL SONUÇLARI
21.04.2017 3811 Okunma
1 Yorum 21.04.2017 09:46
Ayhan Saltan
Referandum Sonucu Yazılması Gerekenler
19.04.2017 3762 Okunma
Ayhan Saltan
BEN BU DEVLET İŞİNİ BİLMİYORUM DİYEBİLECEK YÜREK VAR MI
24.05.2018 3350 Okunma
Ayhan Saltan
BÜYÜK ŞEYTAN VE ELİ KANLI EMPERYALİST ABD
4.09.2018 3238 Okunma
Ayhan Saltan
KAYBETME SATH-I MAİLİNDE SİYASET
5.11.2018 3151 Okunma
Ayhan Saltan
KUŞATILAN SİYASET ve BÖLÜNEN TÜRKİYE
12.05.2019 2783 Okunma
Ayhan Saltan
RECEP TAYYİP ERDOĞAN’A NEDEN İHANET ETTİNİZ
9.07.2019 2861 Okunma
Ayhan Saltan
YENİ GÜNDEM AYASOFYA CAMİİ
28.04.2017 3550 Okunma
Ayhan Saltan
VER ODUNU, HARLA ATEŞİ
30.04.2017 3803 Okunma
Ayhan Saltan
DARBE SON SEÇENEKMİYDİ?
9.05.2017 3863 Okunma
Ayhan Saltan
GELECEK YOLCULARI İÇİN SON ÇAĞRI
14.05.2017 3827 Okunma
Ayhan Saltan
AK PARTİ BİTİYOR MU
19.05.2017 5093 Okunma
Ayhan Saltan
İMHA KUŞATMASININ TARİFİ VE ÇIKIŞ YOLLARI
22.05.2017 3638 Okunma
Ayhan Saltan
FİKRİN NAMUSU ,MEDİNE SENEDİ VE KUR-AN
25.05.2017 3944 Okunma
Ayhan Saltan
BAŞKAN KATAR KUŞATMASINI ÇÖZEBİLECEK Mİ?
6.06.2017 3640 Okunma
Ayhan Saltan
İZMİR ÜNİVERSİTELERİNDEKİ FETÖCÜLER
12.06.2017 3709 Okunma
Ayhan Saltan
BU DİL ACZİYET DİLİDİR,DERHAL TERK EDİLMELİ
1.07.2017 3496 Okunma
Ayhan Saltan
BU İŞ BÖYLE OLMAZ
31.07.2017 3750 Okunma
Ayhan Saltan
Yeni Türkiye AK Parti,R. Tayyip Erdoğan ve Koalisyonlar
14.08.2017 3527 Okunma
Ayhan Saltan
HÜKUMETİN İÇ VE DIŞ POLİTİKALARINDA ABD ETKİSİ NE KADAR
12.10.2017 3475 Okunma
Ayhan Saltan
KÜRDİSTAN BİZE NE KAYBETTİRDİ?
21.10.2017 3677 Okunma
Ayhan Saltan
ENTELEKTÜEL CAHİLLİĞİN ZİRVESİNDE MİYİZ?
20.11.2017 3463 Okunma
Ayhan Saltan
ABD,RUSYA VE İSRAİL DENKLEMİ
7.12.2017 3457 Okunma
Ayhan Saltan
İYİ OLAN NEDİR VE NASIL YAPILIR ?
15.12.2017 3495 Okunma
Ayhan Saltan
İran Halk İsyanı ve Bize Yansımaları Hakkında Analiz
5.01.2018 3451 Okunma
Ayhan Saltan
ABD - TÜRKİYE SAVAŞINA ÇIKAN YOLLAR
17.01.2018 3448 Okunma
Ayhan Saltan
MONA ROSA AŞK,UMUT ,HAYAL KIRIKLIĞI VE İNTİKAM
22.01.2018 4181 Okunma
Ayhan Saltan
FRANSA'NIN MENBİÇ'TE ORTAYA ÇIKMASI HİÇ ŞAŞIRTMADI
31.03.2018 3458 Okunma