Kooperatif ile arazi toplulaştırma çalışmaları…-1
Bu yazılarımda “kooperatiflerle arazi toplulaştırma çalışmaları yapılmalı” konusunu yazmış olacağım; bundan önceki “kooperatifleşme” ile ilgili yazı başlıklarımı da hatırlatarak…
Önce sırasıyla yazılan yazı başlıklarımızı hatırlayalım…
“Adil Düzen, Akevler Kooperatifi ve bir tebliğ - 5” (5 yazı)
““Finlandiya’nın kooperatif mucizesi” ve Türkiye!” (1 yazı)
“Hemşeri Dernekleri ‘Kalkınma Kooperatifi’ Olsun - 3” (3 yazı)
Yazı başlığımda demek istediğimin daha iyi anlaşılması için bir başlık daha yazalım:
“Isparta-İslamköy Örneğinde Arazi Toplulaştırma Çalışmalarının Mekânsal Olarak Değerlendirilmesi”.
Bu başlık aynı zamanda resmen hem yazılan hem de uygulaması yapılan bir çalışma.
Taylan KINALI, Ulvi Erhan EROL 2, Latif Gürkan KAYA tarafından yazılmış.
Önce çalışmanın özünü yani özetini okuyalım…
***
“ÖZ / “Bu çalışmada, Türkiye’de Tarım Reformu Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen arazi toplulaştırma çalışmalarının ekolojik temele dayanan planlama yaklaşımı ile gerçekleştirilmesi; alan kullanım seçeneklerini bütünleştirilmesi; ekosistemlerin doğal yapısını bozmadan insanoğlunun yaşamsal faaliyetlerini yürütebilmesi ile optimal alan kullanımlarının belirlenmesine, katkı sağlanması amaçlanmıştır. Çalışma kapsamında, Isparta İslamköy ve yakın çevresinin doğal yapısı, mevcut alan kullanımları ve sosyo-ekonomik yapısı ortaya çıkarılmış; tarım, orman, çayırmera, rekreasyon, yerleşim ve sanayi kullanım türleri için uygun alan kullanımları belirlenmeye çalışılmıştır. Uygunluk analizinin gerçekleştirilmesinde coğrafi bilgi sistemleri (CBS) ve çok kriterli analiz metodu kullanılmıştır. CBS aracılığı ile uygunluk kriterleri, değerleri ve katsayıları sorgulanarak her alan kullanım türü için uygunluk haritaları hazırlanmış, elde edilen uygunluk haritaları birleştirilerek en ideal alan kullanım haritası oluşturulmuştur. Sonuç olarak, İslamköy idari sınırları içerisinde mevcut alan kullanımları, çevre düzeni planı ve en uygun alan kullanım haritası karşılaştırılmış, köy gelişim alanları tespit edilerek blok planı modeli önerilmiştir.”
Giriş bölümünde anlatılan detaylarla devam edelim…
***
GİRİŞ
“Hızlı nüfus artışı ve buna bağlı olarak artan yerleşim alanı, tarım, orman ve su ürünleri çeşitliliği nedeniyle; doğru ve verimli arazi kullanımı ve ekosistem bütünlüğü ile sağlığı büyük bir önem kazanmıştır. Bununla birlikte, insanoğlu, var olduğundan bu yana artan ihtiyaçlarını karşılamak ve gittikçe karmaşıklaşan yaşam tarzı içerisinde düzen sağlamak için planlama olgusunu geliştirmiştir. İnsan ihtiyaçları gözetilerek tüm doğal ve kültürel kaynakların akılcı bir şekilde kullanılması, sürdürülebilirlik ilkeleri çerçevesinde düzenlemelerin yapılması ve en uygun yaşam standartlarının oluşturulmaya çalışılması tüm planlama yaklaşımlarının temel hedefidir. Doğayı ve üzerinde yaşanılan araziyi koruyabilmek, var olan potansiyelden en üst düzeyde ve sürdürülebilirlik çerçevesinde yararlanabilmek, geliştirerek sonraki kuşakların yararlanmasına sunabilmek, birbiri ile çelişmeyen kullanım biçimlerini irdeleyip araştırarak, bir plana dayalı olarak düzenleyerek sürekli bakım ve denetimini sağlayarak mümkün olabilmektedir (Başal, 1998; Durduran ve ark., 2018). Plansız arazi kullanımı sonucunda, birçok ekolojik, ekonomik ve sosyal sorunlar yaşanmaktadır. Bu durum doğal kaynakların bozulmasına ve sürdürülebilir kalkınmanın tehlikeye girmesine neden olmaktadır.
Bu tür olumsuzlukları önlemek için, araziden faydalanan ormancılık, tarım, mera, yerleşim, sanayi, ulaşım, vb. sektörlerin mevcut çalışma alanlarının biyofiziksel, sosyal, ekonomik, kültürel ve çevresel değişkenlere bağlı olarak kesin bir şekilde belirlenip bir arazi kullanım planına ve haritasına bağlanmasına ihtiyaç bulunmaktadır...”
(Devamı var…)