‘Örnekler.. Ve onları yalnızca âlimler akleder’-3
Bugünkü yazımıza üzerinde durduğumuz ayet yani Ankebut Suresi 43’üncü ayet meali ile başlayalım: “Ve o örnekler, insanlar için onları örnek veririz ve onları yalnızca âlimler akleder. / Ve tilke’l-emśâlu nadribuhâ li’n-nâsi vemâ ya’kiluhâ illâ’l-âlimûn.”
Bu yazımız önceki iki yazımızla birlikte okunursa daha faydalı olur diyelim, bu hatırlatmayı da yapmış olalım ve kaldığımız yerden devam edelim…
Karşılıksız para basılan mevcut ekonomik sistem emeğe değil sermayeye değer verir.
Sermaye yani dünyayı sömüren Sömürü Sermayesi’nin de karşılıksız basılan -hatta basılmadan bankalarda dijital olarak zahmetsizce üretilen- paralara sahip olan SERMAYE çağımızda çok az sayıda insana yani birkaç aileye aittir.
İşte o sermaye sahipleri tüm sistemi manipüle ederler.
Ülkemizdeki ve dünyadaki tüm insanları köleleri haline getirirler.
Çoğunluk sistemine “demokrasi” adını verirler ve bunların havarilerini üretirler.
Ülkelerdeki yönetimler sürekli değişirken onlar her zaman kazanırlar.
Son yirmi yılda ülkemizde yaptıkları gibi ara zenginler türetirler.
Vesenleri (yani putları) beslerler ve demokrasi adı altında insanları -hatta Allah’a ibadet ettiğini düşünen insanları bile- vesenlere (putlara) ibadet ettirirler.
Emeğin ve çalışmanın ya da çalışanın bir değeri kalmaz.
Herkes sermaye sahiplerinin maaşlısı olmak için yarışır.
Onların en çok aylık prim veya para alanına da “CEO” diyerek payeler verirler ama o CEO denen kişiler bile köleden beterdir, çünkü onların hayatı da sadece sermaye sahibine para kazandırmak üzerine kuruludur.
İnsanlar sadece bir ev almak için ömür boyunca ödeyeceği faizli kredileri çekerler.
Faizli kredi borcunun tamamını ödeyemeyenlerin ödedikleri de boşa gider.
Sonra da bu zulüm düzeninin iyi olduğunu savunan alnı secdeden kalkmayan kardeşlerimiz onların ürettiği zulüm sistemi içinde çözüm bulacaklarını zannederler, kimileri de zaruret fetvaları ile onları desteklerler.
Çoğunluğu ele geçirerek her şeyi düzelteceklerini zannederler.
Bunun olmayacağını son 20 yıl içinde çok açık bir şekilde gördük.
Bu sistem insanları içine çeker ve öğütür.
Bu suredeki örnekleri iyi değerlendirmeliyiz, akletmeliyiz.
Aksi halde surede adı geçen kavimlerin başına gelenler bizim de başımıza gelecektir.
Aynı şekilde gelmeyecektir, çünkü onlar sadece örnektir.
Ama mutlaka başımıza felaketler gelecektir.
Gerekirse Hz. Nuh’un gemisini örnek alıp sosyal ve ekonomik gemi yapmalıyız, gerekirse Hz. İbrahim gibi uzaklaşmalıyız. Hz. İbrahim bir vesenin başı olmak istememiştir.
Hz. Musa sadece İsrail oğullarını Firavun nizamında uzaklaştırıp götürmek istemiştir.
Hepsi mevcut yönetime yanlış yolda olduklarını, doğru yola gelmelerini istemiştir.
Yapmamız gereken sadece bir örnek topluluk olmaktır, küçük ama örnek bir topluluk.
Sonrasında bu örneklik benzer toplulukların oluşmasını sağlayacaktır.
Tıpkı hücrelerin diğer hücrelere gönderdiği eksozomlar gibi diğer topluluklar bizim topluluğumuzdan bilgi alacaklar ve Adil Düzen toplulukları meydana gelecektir.
Sadece yönetimi ele geçirmekle, iktidar olmakla Allah’ın düzeninin geleceğini düşünmek ise sadece boş hayalden ibarettir.
Birinci yazımızın en başında ne demiştik? “KUR’AN VE İLİM haftalık seminerlerimizi 22 yıldır sürdürmekte olduğumuzu ve zaman zaman bu köşede bu çalışmalarımızdan notlar sunduğumu dikkatli müdavim okuyucularım bilir; bugünkü yazımda 1171’inci seminerimizden notlar sunuyorum… 41 haftadan beri Ankebut Suresi üzerinde çalışıyoruz…” Böyle dedik ve istifade edilmesi dua ve dileklerimizle Ankebut Suresi 43’üncü ayet yorumuyla çok önemli hatırlatmalar yaptık. Ve’s-SELAM…