Millî Gazete, Erdoğan, Erbakan, ekonomi ve - 3
KUR’AN VE İLİM çalışmalarımız yarım yüzyıldır devam ediyor…
KUR’AN VE İLİM İstanbul çalışmalarımız da çeyrek yüzyıldır devam ediyor…
MİLLÎ GAZETE de 12 Ocak 1973 tarihinden itibaren yani yarım yüzyıldır bu çalışmalarımızın hülasası olan makale ve değerlendirmelerimizi yayınlamaya devam ediyor…
KUR’AN VE İLİM İstanbul çalışmalarımızı önce aylık, sonra haftalık olarak sunmaya başladık -ama hazırlık olarak her gün çalıştık- ve geçen hafta 1150’inci seminerimizi yaptık…
1150. hafta çalışmamızda, Ankebut Suresi 20. hafta seminerimizi gerçekleştirdik ve 21. ayet üzerinde çalışma yaptık; işte bu çalışmamızın sadece sonucunu sunuyorum…
Önce ayetin Türkçe mealini yani anlamını okuyalım: “İstediği kimseye azab eder ve istediği kimseye merhamet eder ve O’na doğru yönünüz değiştirilecektir.” (Ankebut, 21)
“Sonuç:
“İstediği kimseye azab eder…” İktidara gelirsiniz, hem de büyük güçlerle iktidara gelirsiniz. Referansınızın Kur’an olduğu bilinmektedir ama yıllarca ülkeyi yönetir, faizli sistemi devam ettirirsiniz. İlk anda her şey iyi görünür. Faizli sistem içinde başarıyı elde etmişsiniz ve iktidarınızı sağlamlaştırmışsınızdır. Ancak bu yapılanlar Allah’ın azab meşietine uygundur. Ekonomik kriz bir azab olarak kaçınılmazdır. Çünkü Allah’ın azab etmek istediği kimse haline gelmişsinizdir. Daha da ilginci, azab artık tüm ülkeyi sarmıştır. Karşılıksız para ekonomisini uygulayan tüm dünya ekonomileri de Allah’ın azab etmek istediği kimse haline gelmişlerdir. Bu azab tüm dünyayı saracaktır. Azab, temel ihtiyaçlarını karşılamadaki zorluktur ve ekonomik krizlerle tüm dünya bu duruma doğru gitmektedir. Sonra gün gelir, çözüm olarak faizli sistem yerine, Allah’ın düzenini uygulamak yerine faizi daha güçlü hale getiren uygulamalar yapar, azabdan çıkamaz, bataklık içinde çırpındıkça batarsınız. Faizli sistem içinde çözümler aramak çözüm değildir. Yıkılmak üzere olan binayı tamir etmeye uğraşmak yerine Allah’ın düzeninin küçük bir uygulamasını yapmak gereklidir. Ama o hale gelmişsinizdir ki üretilen çare ve çözümleri göremezsiniz, size yapılan teklifleri ‘pratik değil’ diye reddedersiniz! (Erdoğan, çalışma arkadaşlarımızın hazırladığı detaylı en son çare ve çözüm öneri çalışmasına böyle demiş! RNE) Sanki ayette faizleri düşürün emri varmış gibi faizleri düşürme pratikliği (!) içinde yaptığınız sadece bankaların aldıkları faizleri düşürmek iken, vatandaşın aldığı kredi faizlerini artırmaktan öte gidememiştir! Hatta daha da kötüsü, parasını faizlerle çoğaltanların paralarını faizde iken güvence altına alan sistemler getirerek zengini daha da zengin edip hazineye yükler getirmek size ‘pratik’ gelmiştir!
“Ve istediği kimseye merhamet eder…” İnsanlar bu azabdan nasibini alırken kimler Allah’ın merhamet etmek istediği kişiler olacaktır? Bu faizli düzen içinde faizsiz ekonomik uygulamalar yapanlar, merhameti isteyen ve Allah’ın merhamet etmek istediği kimseler.
“Ve O’na doğru yönünüz değiştirilecektir.” Sonra gün gelecek ve bu merhamet içindeki insanların uygulamalarına mecburen tüm insanlar katılmak zorunda kalacaklardır. Faizle iş yapanlar, faizden geçinenler, karşılıksız dolar ve para sahipleri, kripto paralarla insanları soyanlar, yatırım adı altında başkalarının cebindekini kendi ceplerine aktaranlar afallayacaklar, gerçek ekonomi olan Adİl Düzen ekonomİsİ tüm dünyaya hâkim olacak; zalimler elleri boş bir şekilde şaşkın şaşkın bakarken insanların gelecek korkusu kalmayacak, kimse aç kalacağım, işsiz kalacağım, sokakta kalacağım, hastalanıp bakılmayacağım korkusu yaşamayacaktır. İnsanların bu korkularından beslenip insanları köle haline getiren, küçük işletmelerin batması için değişik kurallar uydurarak bunu hükümetlere uygulatan Sermaye boşlukta kalacak, eğer tevbe ederse bu reel ekonomi içinde kendine yer bulacak, aksi takdirde silinip gidecektir. Sonunda mecburen tüm insanların Allah’ın yönüne doğru yönleri değiştirilecektir. Kendi kendilerine değil, onlar değişmeyecekler, ayette söylendiği gibi değiştirilecektir. Azabı yaşamak ve merhamettekilerin başarılarını gördükten sonra tüm insanların yönelimleri Allah’a doğru değiştirilecek, Allah’ın düzenine girecekler, Erbakan Hocanın da anlattığı Adil Düzen ve ADİL EKONOMİK DÜZEN’e gireceklerdir.” (Sayfa 9)