Ali Yakup Cenkçiler Hoca ve Erbakan Hoca - 2
Kaldığımız yerden devam edeceğiz ama önceki yazının sonundan bir hatırlatma ile…
Ali Yakup Hoca’nın siyasi konularda ne kadar bilgili, siyasi feraset ve basiret sahibi olduğunu anlayabilmek için, Diyanet İşleri eski Başkanlarımızdan, Refah Partisi Gümüşhane eski Milletvekili Lütfi Doğan’ın şu ilginç hatırasını nakletmek yeterli olabilir.
“Bilindiği gibi 1974 seçimlerinden sonra, bir koalisyon hükümeti kurulması zorunlu halde geldiği ve başka alternatifler hayata geçirilemediği için MSP-CHP koalisyonu kurulmuştu. (…) Bu hengâmeli günlerde bir gün, Hükümette Başbakan Yardımcısı olarak görev yapan Erbakan Hoca ile Lütfi Doğan Hoca bir iş için İstanbul’a gitmişler...”
***
“İstanbul’da iken Erbakan Hoca, Lütfi Doğan Hoca’yı aramış ve:
- Ali Yakup Cenkçiler Hocamız hastalanmış, beraber ziyaretine gidelim, demiş. Bir zaman belirleyip, Merhum Emin Saraç Hoca’yı da yanlarına alarak Ali Yakup Hoca’nın evine gitmişler. Kapı açılıp, içeri girdiklerinde, Ali Yakup Hoca’yı yorgun, bitkin yatakta yatıyor bulmuşlar. Çok ağır hasta olduğu her halinden belli olmasına rağmen, onları görünce hemen yatağından fırlamış ve doğrudan Necmettin Erbakan’a yönelerek:
- Gel, Azizim Necmüddîn! Hoş gelmiş, safalar getirmişsin! Yalnız gel seni önce bir kucaklayayım ve alnından öpeyim demiş.
Sonra da ona olan bu sevgi, saygı ve muhabbetinin sebebini şöyle açıklamış:
- Azizim, bu CHP ile hükumet kurmakla ne büyük ve ne önemli bir iş yaptığınızın bilmem farkında mısın? İyi ki Allah böyle denk getirmiş ve böyle olmuş. Çünkü CHP devleti, rejimi ve düzeni kurmuş bir partidir. Şimdiye kadar bunlar bu ülkede, bu ülkenin gerçek sahipleri olan Müslümanları hiç dikkate almazlar, hatta varlıklarını bile kabul etmez, yok sayarlardı. Siz, bu koalisyonla bu düzenin ve rejimin sahibi kabul edilenlere, Müslümanların varlığını resmen kabul ettirmiş oldunuz. Yani siz, bize, 2. Hudeybiye’yi yaşattınız. Biliyor musunuz, bence bu Türk-İslam siyasi tarihinde İkinci Hudeybiye kadar önemli bir olaydır. Müslümanlar bunun esas faydalarını, olumlu yansımalarını ve etkilerini ileride göreceklerdir. Allah senden razı olsun!
Ali Yakup Hoca’nın bu açıklamaları, Lütfi Doğan Hoca’yı hem çok şaşırtmış, hem de çok etkilemiş.
Öyle ya, kendisi vaizlik, müftülük, Diyanet İşleri Başkanlığı gibi çok önemli görevlerde bulunduğu, pek çok Siyer kitapları okuduğu, kürsülerde, minberlerde bu konuyu belki onlarca defa işlediği, Müslümanlara anlattığı halde, bu Koalisyonla (yani MSP-CHP Koalisyonu ile) Hudeybiye arasında bir bağlantı kurabilmek, o ana kadar onun aklından bile geçmemiş. Ali Yakup Hoca’nın bu açıklamaları, Erbakan Hoca’nın büyüklüğünü ve CHP ile koalisyon kurmakla ne kadar önemli ve yararlı bir yaptıklarını ancak o zaman, orada kavrayabilmiş.
Daha da önemlisi, Ali Yakup Hoca’nın bu İkinci Hudeybiye benzetmesi, teşkilatların yeniden derlenip toparlanmasında, siyasi faaliyetlerin canla başla yeniden hızlandırılmasında çok etkili olmuş. Teşkilatlar da, bunun alelade, rastgele bir koalisyon olmadığını, İkinci Hudeybiye gibi önemli bir olay olduğunu idrak edince, siyasi bilincin daha da canlanması ve yükselmesi sonucu hâsıl olmuş.”
***
MSP-CHP Koalisyonu kurulsun diye, 1973 Seçimleri öncesinde, MSP İzmir İl Başkanı olan Süleyman Karagülle (o dönemde ben de MSP İzmir Gençlik Kolları Başkanı idim), MSP İzmir Milletvekili Adayı oldu. Seçim çalışmalarında sorulan bir soru vesilesiyle, “CHP ile de koalisyon kurabileceklerini” söyledi. Seçimden sonra, CHP ile koalisyon kurulmasının o hengâmeli günlerinde, içinde fıkhî ve siyasî gerekçeleri içeren 8 (sekiz) sayfalık bir mektup hazırladık. Erbakan Hoca, MSP Gurubu Toplantısı’nda Süleyman Karagülle Hocamızın o mektubunu okuduktan sonra MSP-CHP Koalisyonu Hükümeti kuruldu.