Kur’an ayı Ramazan ve İslam/Kur’an nizamı - 3
Kur’an ayı Ramazan’da, Prof. Dr. Osman Eskicioğlu’nun “İSLAM DÜZENİ ya da İSLAM ŞERİATI” başlıklı çalışmasını değerlendirmeye devam ediyoruz…
Dayatmadan bahsediliyor, hemen söyleyelim ki, İslam’da asla dayatma yoktur.
İslam, dileyen inansın, dileyen inanmasın; isteyen iman etsin, isteyen küfretsin diyen bir dindir. (Kahf 18/29) İsteyen örter, isteyen açar; buna devlet bile karışamaz. Çünkü inanmak ve inanmamak, örtmek ve açmak bir hukuk olayı değildir. İslam’da devlet hukuktan ibarettir. Namaz ve oruç gibi ibadetlere de kimse karışmaz. Zorla ibadet, ibadet olmaz, gönülsüz namaz göklere ağmaz. Onun için İslam’da namaz ve orucun çetelesi tutulmaz. Orada burada ve medyada çıkan yurtlardaki zorla namaz ve oruç haberleri ise ya bir cehalet eseri ya da provokasyondur; bundan başka bir şey olamaz.
Evlilik dışı ilişki denilen zinaya, alkollü içki tüketilmemesi, denilen içki içmeye gelince; İslam dinine girip Müslüman olan bir kimse nikâhsız cinsel ilişkiye girmez ve giremez. İslam’da nimet-külfet dengesi vardır. Evlenmek de son derece kolay, serbest ve hatta sevaptır. Evlenmek için konulmuş bugünkü zor, pahalı ve resmi prosedür İslam’da yoktur.
İçki meselesine gelince, İslam düzeninde Müslümanım diyen içki üretmez, alıp satmaz ve içmez. Fakat başka dinden olanlara, mesela Hıristiyanlara bunların hepsi serbesttir. İçki ile dini arasında sıkışıp kalan Müslüman, isterse dinini terk eder, Hıristiyan olur, içki içme hürriyetine kavuşur, bunun başka bir yolu da yoktur. Çünkü içki ile zina, hukuk ağırlıklı bir olaydır, aileyi, toplumu ve devleti dejenere eder, yozlaştırır, eritir ve çürütür.
Bunun dışında İslam ve Müslümanlar hakkında söylenenler hep iftiradır veya uzaktan kumandalı derin görevlilerin eylemi ve işidir.
Allah Hz. İbrahim’e ben seni insanlara imam (lider-idareci-yönetici) yapacağım dedi. (Bakara 2/124)
Ey inananlar! Allah’a, itaat ediniz; Resule ve sizden olan emir sahiplerine (yöneticilere) itaat ediniz. (Nisa 4/59)
Ey inananlar! Kendiniz, ana-babanız ve akrabalarınız aleyhine de olsa Allah için şahitlik yaparak adaleti yerine getirenler olunuz. (Nisa 4/135; Maide 5/8
İslam yönetim kültüründe biat, bir seçimdir. Allah’a şirk koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, insan öldürmemek, iftira atmamak, iyilik ve doğrulukta yönetime sadık kalmaya söz vermektir. (Mümtehine 60/12)
Kim böyle bir yönetime biat edip seçerse o, Allah’a biat etmiş ve ona söz vermiş olur. Çünkü ayette gerçekten sana biat edenler ancak Allah’a biat etmiş olurlar, buyrulmaktadır. (Fetih 48/10)
Allah, size emanetleri ehline vermenizi, insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder. (Nisa 4/58)
Ebu Zer Hz. Peygamber’e başkanlık nedir diye bir soru sordu.
Hz. Peygamber de ona ‘başkanlık bir emanettir’ diye cevap verdi. (Ebu Ubeyd Kasım b. Sellam, Kitab-ül Emval, s, 100, No: 6)
Bunlar bilinmeden İslam şeriatı bilinir mi?
İslam için ve İslam şeriatı için en güzel örnek, Kuran’ı ilk uygulayan Hz. Muhammed’dir dedik. Evet, onun sözleri, fiilleri ve uygulamaları, bilhassa mevzumuz olan yönetİm, sİyaset ve hukuk konuları hadis kitaplarında çokça var, hem de dolu dolu.
“Buhari, Müslim, Tirmizi, Ebu Davud, Nesei ve İbn Mace” gibi adlarla meşhur olan altı hadis kitabı, İslam yönetİmİ ile ilgili hadisleri, kimisi “Ahkâm-Hükümler” dediği, kimisi ise “İmare” yani emirlik ve reislik dediği bölümlerde toplamışlardır.
Hz. Peygamberin ve Hulefa-i Raşidin denilen daha sonra gelen dört halifenin siyasi uygulamaları tarih kitaplarında anlatıldığı gibi, ayrıca bu konuları anlatan “Ahkâm-üs Sultaniye, Kitab-ül Harac ve Kitab-ül Emval” adları ile müstakil eserler de yazılmıştır.
(DEVAMI VAR)