İstanbul - Kudüs (Gazze, Filistin, İsrail) - Mekke - 51
Önceki yazılarla birlikte okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam…
‘İstanbul-Kudüs-Mekke’ mihverinden yani ana ekseninden ayrılmadan devam…
- ‘İstanbul’ içerikli merkez mihver aynı zamanda ‘medeniyetlerin’ merkezidir…
- Hakka dayalı insanlığın önceki beş medeniyeti mihverin doğusunda kuruldu…
- Bu medeniyetlerin her biri birkaç asır sonra kuvvet uygarlıklarına dönüştü…
- Şimdiki faizci zalim ve soykırımcı Batı uygarlığı son kuvvet uygarlığıdır…
- ‘Hakka ve adalete dayalı yeni faizsiz ortaklık medeniyeti’ doğmaktadır…
* ‘İstanbul’ -bu ve bundan önceki yazılarımda yazdığım üzere- insanlığın bu ana medeniyet mihverindeki özellik ve içerikleriyle görevlidir; görevini yerine getirmelidir…
* ‘İstanbul’ coğrafi olarak Asya-Avrupa-Afrika kıtalarının birleşme noktasındadır, kadim medeniyetler birikimi sahibidir; bundan dolayı da görevini yerine getirmelidir…
* ‘İstanbul’ insanlığın son altı asrında Hakka dayalı son medeniyetin temsilcisi devletin başkentliğini yapmıştır; bundan dolayı da görevini yerine getirmelidir…
* ‘İstanbul’ bütün bu özellik ve birikimleriyle üçüncü milenyumda Hakka dayalı medeniyeti kurmakla görevlidir; bundan dolayı görevini yerine getirmelidir…
Girizgâh mahiyetindeki bilgilerden sonra önceki yazıda kaldığımız yerden devam…
***
Ortaklık, dayanışma, birlikte olma ve her türlü beraberliklerimizi gerçekleştirmeliyiz...
Bunun için var olan bütün maddî ve manevî güçlerimizi seferber edip çalışılmalıyız…
Ve 60 yıllık birikim ve tecrübelerimize istinaden tekrar tekrar hatırlatıp diyoruz ki…
“Kooperatifleşme ve Ortaklık Sistemi” her zaman ana hedefimiz olmalıdır...
NEDEN?
Nedenleri her vesileyle her zaman yazıp hatırlattık, kısaca tekrar hatırlatalım…
- Çağımız dünya hayatının ahlâkî-ilmî-iktisadî-idarî 4 alanında sorunlar var…
- Bu sorunlar sadece kriz vs. seviyesinde değil ‘Sosyal Tufan’ seviyesindedir…
- İnsanlık tarihinin her döneminde olduğu gibi şimdi de çare-çözümler var…
- ‘Sosyal Tufan’ seviyesindeki bu sorunların çare ve çözümleri yine var…
- “Adil Düzen, Adil Ekonomik Düzen ve Adil Dünya Düzeni” var…
***
İstanbul İçin Amaç ve Yapılması Gerekenler
İstanbul’daki hemşeri dernekleri artık sadece kimin nereli olduğunu tespit ile çay kahve içilip zaman geçirilen oyunların oynandığı mekanların ötesine geçememektedir. Dijitalleşen dünya ile gençlerin aktifliğinin ve katılımının azaldığı diğer bir gerçektir. Yaklaşan büyük İstanbul depremi gerçeği ise sadece İstanbul’un değil tüm Türkiye’nin önünde duran bir gerçeklik ve beka sorunudur. Bu sorunun teknik sorunları ve çözümleri olduğu gibi sosyal çözümleri de planlanmalıdır. Binaların kaliteli ve sağlam olması gerekmektedir. Savaş, afet ve depremlerde en çok ihtiyaç duyulan “güvenlik” konusunun giderilmesi gerekmektedir.
Bu nedenlerledir ki;
Her şeyden önce hemşehri derneklerinin kendi insanları ile hukuki ve iktisadi işbirliği yapmasına olanak sağlayan ‘kooperatifleşme’ modeli acilen öncelenmelidir.
Bununla beraber geldikleri şehirlerdeki memleket, yöreler, köyler ve kasabaları ile ekonomik ve sosyal bağlarında birtakım muafiyet ve lojistik bağlantılar olmalıdır.
Köylerinde kurtarma ekipleri olası bir afette bu insanları kurtardığı gibi; öncesinde ticari, gıda, hububat ve yerel ürünlerin satışı ‘kooperatif payı’ ile sağlanmalı, bu yapıların devlet, belediyeler ve kamu üzerindeki baskısı azaltılacaktır.
Bu yapılacak olanlar arı kovanı işlevi göreceği gibi bu konuda bazı hukuki ve yasal iyileştirmeler süreçlerin hızlanması için gerekmektedir; bunun için kooperatiflerin iktisadi ve sosyal kalkınma için son derece gerekli olduğuna inanmaktayız...
(Devamı var)