Sömürü sermayesi bir kural koymuştur; devlet başkanı ancak devlet başkanlarını muhatap alır! Dolayısıyla devlet başkanı olmayanlar devlet başkanına hitaben bir yazı yazamazlar.

Kur’an’a göre ise her insan eşit kişiliğe sahiptir. Dolayısıyla devlet başkanı da sadece insandır, herkesi muhatap almalıdır. Onunla görüşmek isteyenler çok olduğu için kendisi doğrudan muhatap olmaz, görevliler muhatap olur.

Dolayısıyla bu açık mektup Rusya Devleti’nin görevlilerine hitaptır, kimin görevli olduğunu bilemediğim için ben Sayın Putin’e hitap ediyorum.

Ben kendi adıma bir şey talep etmiyorum, kendi adıma size hitap etmiyorum.

Kâinatı var eden ve herkesin Tanrı’sı olan Allah tarafından tüm insanlığa gönderilen, dolayısıyla size de hitap eden Kur’an’ın bir mütercimi olarak bu mektubu yazıyorum. Temsil ettiğim kimse devletlerin üstündedir. Diyebilirsiniz ki; ben zaten onunla ilgileniyorum yahut ilgilenenlerle istişare içindeyim.

Bizim onlardan farkımız vardır. Biz Kur’an’ı bugün bize nâzil olmuş şeklinde anlıyoruz. Biz bin sene önceki yorumları anlatmıyoruz. Oysa size hitap edenler bin sene önceki yorumları anlatıyor. Ayrıca, biz sizi İslâm dinine davet etmiyoruz, biz size İslâm düzenini hatırlatıyoruz. Bu düzen Tevrat düzenidir, İncil düzenidir, Furkan düzenidir ve Kur’an düzenidir. Onlar ise İslâm dinini anlatmaktadır. Bu düzene ya karşıdırlar yahut da sizi sadece İslâm dinine davet etmektedirler.

Sosyalist sistem kapitalist sistemden bir adım ileri bir sistemdir. Sermaye bunu bildiği için sosyalizm başarıya ulaşmasın diye sosyalizm ile ilgisi olmayan konularda yani “aile, mülkiyet, din ve ulus düşmanlığı” yaptırmış, bu sebeple Sovyetler yıkılmıştır.

“Adil Düzen” sosyalizmden de ileri bir düzendir, dolayısıyla “Adil Düzen”i araştırmanız gerekmektedir.

“ADİL DÜZEN” kapitalizmin iyi taraflarını almış kötü taraflarını atmış, sosyalizmin de iyi taraflarını almış kötü taraflarını atmış bir düzendir. Dolayısıyla “ADİL DÜZEN” sosyalizme kapitalizmden daha yakındır. Rusya’nın ekonomisi gelişmelidir ama bu gelişme dünyayı sömürmek için değil, dünyaya hizmet etmek için olmalıdır.

Biz Akevler olarak İstanbul merkezli çalışmalarımızda peygamberler düzeni araştırma merkezi oluşturuyoruz. Bu araştırmamıza katılmak üzere sizi de davet ediyoruz. Bunun için sizden bir ücret ve bedel talep etmiyoruz. Masrafları size ait olmak üzere bize “AVRASYA EKONOMİ BİRLİĞİ” üzerinde araştırma yapmak üzere dünyanın değişik yerlerinde birer merkez kurunuz; İstanbul’da da bir merkez kurunuz. Bu merkez bizim “Akevler Araştırma Merkezi” ile birlikte çalışma yapsın. Biz onlara görüşlerimizi anlatalım, onların da görüşlerini biz dinleyelim.

Biz Kırgızistan’da Sayın Cumhurbaşkanı Askar Akayev ile birlikte de çalıştık.

BİZİM ARAŞTIRMA METODUMUZ ŞUDUR. Yıllardır bunu yapıyoruz. Katılanlar birkaç kişi ama yetişip ayrılanlar pek çok. Millî Görüş, Ak Parti ve Gülen cemaatinin bazı kurucuları Akevler ekolünde çalışmaya başlamışlardır.

a) Önce mukaddes kitapları tetkik edip onların ne dediklerini öğrenmek durumundayız. Çünkü bugünkü uygarlık onların eseridir. Tüm insanlar dört büyük dine mensuptur. Sömürü sermayesi, bütün çabasına rağmen bu insanları dinsizleştiremedi. Dolayısıyla bu insanların neye inandıklarını bilmek zorundayız. Bunun için Kur’an Arapçasını mutlaka öğrenmeliyiz.

b) Bugünkü uygarlık müsbet ilme dayanmaktadır. Müsbet ilim de matematiğe dayanmaktadır. Dolayısıyla matematiği öğrenmeli ve sosyal sorunların çözümünde de matematiği kullanmalıyız.

c) Bugünkü sorunlarımızı mukaddes kitaplara ve müsbet ilimlere dayanarak çözmeli ve bu çözümleri insanlığa sunmalıyız.

d) Merkezî maksimum kâr muhasebesi yerine, ortak çalışma muhasebesini getirip geliştirmeliyiz.

Bu çalışmalarımıza sizleri de davet ediyoruz...

Süleyman KARAGÜLLE