Reşat Nuri Erol
Dünya düzeni ya düzelecek ya da batacak ve...-4
10.10.2020
2779 Okunma, 6 Yorum

 

Dünya düzeni ya düzelecek ya da batacak ve...-4

Dünya düzeni, insanlığın ihtiyacı olan sistem ile ilgili uyarılarımıza devam ediyoruz…

Konuya farklı bir nazar atfederek tedavi yolunda değişik bir teşhis koyalım…

Her teşhis aynı zamanda tedavi reçetesinin de başlangıcıdır…

Her sorunu çözmek için bir yerden başlamalıyız…

Dediğim gibi; başladık ve devam ediyoruz…

“Bizler yeryüzünün emanetçileriyiz… 'Dünya herkesin ihtiyacı kadarını sağlar ama hırsına yetecek kadarını değil' der Gandhi. Kimin yüreğinden dökülürse dökülsün bu ifade, seküler rüzgârın önünde savrulanların halini özetler mahiyettedir. Zira Allah evrende yarattığı bütün canlıların rızklarını adil şekilde dağıtmış ve bu konuda hiçbir boşluğa yer vermemiştir. Issız sahralarda, vahşi ormanlarda, sis kokan kalabalık kentlerde ve yeryüzünün en ücra köşelerinde hayat bulan canlılar kendileri için bahşedilen rızıklara bir şekilde ulaşıyorlar. Umursamaz tavırlarınızla basıp geçtiğiniz karınca ordusundan tutun da, okyanusların derinliklerinde doğup büyüyen su yosunlarına kadar her canlı rızkını hazır buluyor ve hayata kuvvetle tutunuyor. Allah’la ahitleşen ve özgür iradesi ile emaneti yüklenen insan ise doğduğunda ihtiyacı olan her şeyi avuçlarının içinde buluyor.

Tamam, hepimiz birer emanetçiyiz, hepimiz bu dünyanın yoksul ve mazbut yolcularıyız ancak ebediyete geçiş sürecinde konakladığımız bu dünyada göğsümüzde taşıdığımız emaneti layıkıyla taşıyabilmemiz için Allah ihtiyacımız olan her şeyi cömertçe bahşetmiştir. Ekmeği, suyu, havayı bize kolay yoldan ulaştırmış ve ürünlerden nasıl faydalanacağımız konusunda da gerekli bilgileri içgüdüsel olarak algılamamızı sağlamıştır.

Fakat Rabbim, bahşettiği bu imkânların ihtiyaç dışında israf edilmesine rıza göstermemiş, zekât, sadaka ve hayır yoluyla mülkün paylaşılmasını ve ihtiyacı olan kişiye ulaştırılmasını istemiştir.

Peki, insanoğlu bu konuda ne yapmış ya da yapmamıştır?

İşte her şey bu sorunun içinde gizli fakat cevap vermekten kaçınıyor ve sessizliğe gömülüyoruz. Bugün depresyon, kaygı bozukluğu ve bazı fiziki rahatsızlıklar çağın sorunları olarak görülüyor ve bu hastalıkların tedavisi için bilimsel araştırmalar yapılıyor. Oysa çağın en büyük hastalığı göz açlığı, doyumsuzluk ve insanların karakteri haline gelen muhterisliktir. Fakat ne yazık ki günümüzde rekabet ve ihtiras bir sorun olarak değil, başarının ön koşulu olarak algılanıyor ve yoğun şekilde pompalanıyor. Şehrin kalabalık caddelerinde yan yana yürüyen onlarca insan birbirlerini rakip olarak algılıyorlar; ne ilginç değil mi?

Ekmeğini, vaktini, sevgisini, emeğini diğerleri ile paylaşan ve dualarına bütün insanları katabilen cömert kişi, ruhen kendini daha iyi hisseder, bu kişi yardımına koştuğu insanların duaları ile güçlü bir enerjiye sahip olur ve cömertlik cimriliğe galip gelir, iyiliğin kötülüğe galip geldiği gibi…

Mesleğinde iyi olmak ve bunun için çaba göstermek insanın doğasında vardır.

Ancak kişi bu konuda çaba gösterirken iradesini ihtiraslarına teslim etmişse istenmeyen durumlar, beklenmeyen sorunlar ortaya çıkar. İktidar hırsı, otoriteye sahip olma hırsı, daha çok şeye sahip olma hırsı ön planda tutulur ve kişi adalet duygusundan uzaklaşmaya başlar. İnsan hırslarına yenik düştükçe özünde mevcut olan saf duyguları kaybetmeye ve şeytanın safına doğru yol almaya başlar.

İnsanız ve hızla akan bir hayat nehrinin göbeğinde yer almaktayız.

Elbette kısa olan dünya hayatına sığmayacak kadar büyük hayallerimiz, gerçekleştirmeyi düşündüğümüz hedeflerimiz var.

Peki, ne yapacağız?

Elbette hedeflerimize ulaşabilmek için çaba gösterecek ve vakti nakde çevirmeye çalışacağız. Fakat bunun için ihtiraslarımıza veda edip, teslimiyet ve tevekkül gibi ulvi değerlere tutunmak zorundayız. Hattı zatında her şey O’nun elinde, her şey O’nun yetki ve iradesine bağlı…” (Fatma Tuncer, Millî Gazete, 05 Ekim 2020) 

 


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
10.10.2020
09:46

MİLLÎ GAZETE

Dünya düzeni ya düzelecek ya da batacak ve...-4

Dünya düzeni, insanlığın ihtiyacı olan sistem ile ilgili uyarılarımıza devam ediyoruz… Konuya farklı bir nazar atfederek tedavi yolunda değişik bir te...

Dünya düzeni, insanlığın ihtiyacı olan sistem ile ilgili uyarılarımıza devam ediyoruz…

Konuya farklı bir nazar atfederek tedavi yolunda değişik bir teşhis koyalım…

Her teşhis aynı zamanda tedavi reçetesinin de başlangıcıdır…

Her sorunu çözmek için bir yerden başlamalıyız…

Dediğim gibi; başladık ve devam ediyoruz…

“Bizler yeryüzünün emanetçileriyiz… ‘Dünya herkesin ihtiyacı kadarını sağlar ama hırsına yetecek kadarını değil’ der Gandhi. Kimin yüreğinden dökülürse dökülsün bu ifade, seküler rüzgârın önünde savrulanların halini özetler mahiyettedir. Zira Allah evrende yarattığı bütün canlıların rızklarını adil şekilde dağıtmış ve bu konuda hiçbir boşluğa yer vermemiştir. Issız sahralarda, vahşi ormanlarda, sis kokan kalabalık kentlerde ve yeryüzünün en ücra köşelerinde hayat bulan canlılar kendileri için bahşedilen rızklara bir şekilde ulaşıyorlar. Umursamaz tavırlarınızla basıp geçtiğiniz karınca ordusundan tutun da, okyanusların derinliklerinde doğup büyüyen su yosunlarına kadar her canlı rızkını hazır buluyor ve hayata kuvvetle tutunuyor. Allah’la ahitleşen ve özgür iradesi ile emaneti yüklenen insan ise doğduğunda ihtiyacı olan her şeyi avuçlarının içinde buluyor.

Tamam, hepimiz birer emanetçiyiz, hepimiz bu dünyanın yoksul ve mazbut yolcularıyız ancak ebediyete geçiş sürecinde konakladığımız bu dünyada göğsümüzde taşıdığımız emaneti layıkıyla taşıyabilmemiz için Allah ihtiyacımız olan her şeyi cömertçe bahşetmiştir. Ekmeği, suyu, havayı bize kolay yoldan ulaştırmış ve ürünlerden nasıl faydalanacağımız konusunda da gerekli bilgileri içgüdüsel olarak algılamamızı sağlamıştır.

Fakat Rabbim, bahşettiği bu imkânların ihtiyaç dışında israf edilmesine rıza göstermemiş, zekât, sadaka ve hayır yoluyla mülkün paylaşılmasını ve ihtiyacı olan kişiye ulaştırılmasını istemiştir.

Peki, insanoğlu bu konuda ne yapmış ya da yapmamıştır?
İşte her şey bu sorunun içinde gizli fakat cevap vermekten kaçınıyor ve sessizliğe gömülüyoruz. Bugün depresyon, kaygı bozukluğu ve bazı fiziki rahatsızlıklar çağın sorunları olarak görülüyor ve bu hastalıkların tedavisi için bilimsel araştırmalar yapılıyor. Oysa çağın en büyük hastalığı göz açlığı, doyumsuzluk ve insanların karakteri haline gelen muhterisliktir. Fakat ne yazık ki günümüzde rekabet ve ihtiras bir sorun olarak değil, başarının ön koşulu olarak algılanıyor ve yoğun şekilde pompalanıyor. Şehrin kalabalık caddelerinde yan yana yürüyen onlarca insan birbirlerini rakip olarak algılıyorlar; ne ilginç değil mi?

Ekmeğini, vaktini, sevgisini, emeğini diğerleri ile paylaşan ve dualarına bütün insanları katabilen cömert kişi, ruhen kendini daha iyi hisseder, bu kişi yardımına koştuğu insanların duaları ile güçlü bir enerjiye sahip olur ve cömertlik cimriliğe galip gelir, iyiliğin kötülüğe galip geldiği gibi…

Mesleğinde iyi olmak ve bunun için çaba göstermek insanın doğasında vardır.

Ancak kişi bu konuda çaba gösterirken iradesini ihtiraslarına teslim etmişse istenmeyen durumlar, beklenmeyen sorunlar ortaya çıkar. İktidar hırsı, otoriteye sahip olma hırsı, daha çok şeye sahip olma hırsı ön planda tutulur ve kişi adalet duygusundan uzaklaşmaya başlar. İnsan hırslarına yenik düştükçe özünde mevcut olan saf duyguları kaybetmeye ve şeytanın safına doğru yol almaya başlar.

İnsanız ve hızla akan bir hayat nehrinin göbeğinde yer almaktayız.

Elbette kısa olan dünya hayatına sığmayacak kadar büyük hayallerimiz, gerçekleştirmeyi düşündüğümüz hedeflerimiz var.

Peki, ne yapacağız?
Elbette hedeflerimize ulaşabilmek için çaba gösterecek ve vakti nakde çevirmeye çalışacağız. Fakat bunun için ihtiraslarımıza veda edip teslimiyet ve tevekkül gibi ulvi değerlere tutunmak zorundayız.

Hattı zatında her şey O’nun elinde, her şey O’nun yetki ve iradesine bağlı…” (Fatma Tuncer, Milli Gazete)

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

YazarReşat Nuri Erol- Mesaj Gönder

10 Ekim 2020



Reşat Nuri Erol
10.10.2020
09:48


09 Ekim 2020 - Cuma 10:10
 
Dünya düzeni ya düzelecek ya da batacak ve...-3-
Reşat Nuri EROL - Araştırmacı- Yazar - Adil Düzen Çalışanı


http://www.bncmedyahaber.com/yazar-dunya-duzeni-ya-duzelecek-ya-da-batacak-ve-3--280.html 

Reşat Nuri Erol
10.10.2020
09:51

BUGÜN CUMARTESİ...

YANİ SEMİNER GÜNÜMÜZ... 

BUGÜN 1085inci SEMİNER GÜNÜMÜZ...

1967...1968...1969...AKEVLER 54 YILDIR ÇALIŞIYOR...2018...2019...2020

BİZLER ÇALIŞIYOR VE YENİ İSLÂM MEDENİYETİ’Nİ KURUYORUZ...

SİZLERİ DE ÇALIŞMALARIMIZA DÂVET EDİYORUZ; BUYURUN, BİRLİKTE ÇALIŞALIM...

ADİL DÜZEN 1084

“ADİL DÜZEN” III. BİNYIL MEDENİYETİ PROJESİDİR

“VE BİZE DÜŞEN SADECE MÜBÎN/AÇIK TEBLİĞDİR.” (KUR’AN; Yâsin Sûresi, 36/17)

Haftalık Seminer Dergisi; 1084. Hafta - 03 EKİM 2020 - Fiyatı: www.akevler.orga tıklamak!

BU DERGİYİ HER HAFTA OKUTABİLİR.. ÇOĞALTABİLİR.. DAĞITABİLİRSİNİZ...

“ADİL DÜZEN” UYGULAMALARI YAPMAK İÇİN BİZLERE DANIŞABİLİRSİNİZ...

*KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİ; 1084. SEMİNER

“HİÇ BİLENLER İLE BİLMEYENLER BİR OLUR MU?” (KUR’AN; Zümer Sûresi, 39/9)

İ L İ M TALEP ETMEK HER MÜSLÜMANIN ÜZERİNE FARZDIR.” (Hadis)

AdresAKEVLER İSTANBUL KOOPERATİFLERİ MERKEZİZafer Mah. Coşarsu Sk. No: 29 YENİBOSNA / İSTANBUL Tel: (0212) 452 76 51

Tefsir Seminer Notları Yenibosna’da Cumartesi akşamları okunup tartışılmaktadır.

GAYEMİZ: Bu “SEMİNER NOTLARI”nın İstanbul, Türkiye ve bütün dünyada “OKUNMASIANLAŞILMASI VE UYGULANMASI”DIR. - ADİL DÜZEN ÇALIŞANLARI

***

*“ADİL DÜZEN” DERSLERİ/YORUMLARI

DOLAR, ALTIN, SEMT BONOLARI VE …

Süleyman KARAGÜLLE

***

*SEBÎLU’R-REŞÂD” / MAKALELER

İnsanlığı yok etmeye çalışanlara dikkat edelim-3

İnsanlığı yok etmeye çalışanlara dikkat edelim-4

İnsanlığı yok etmeye çalışanlara dikkat edelim-5

İnsanlığı yok etmeye çalışanlara dikkat edelim-6

İnsanlığı yok etmeye çalışanlara dikkat edelim-7

Reşat Nuri EROL

***

NEML SÛRESİ - 6. Hafta

أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

طس تِلْكَ آيَاتُ الْقُرْآنِ وَكِتَابٍ مُبِينٍ (1) هُدًى وَبُشْرَى لِلْمُؤْمِنِينَ (2) الَّذِينَ يُقِيمُونَ الصَّلَاةَ وَيُؤْتُونَ الزَّكَاةَ وَهُمْ بِالْآخِرَةِ هُمْ يُوقِنُونَ (3) إِنَّ الَّذِينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِالْآخِرَةِ زَيَّنَّا لَهُمْ أَعْمَالَهُمْ فَهُمْ يَعْمَهُونَ (4) أُولَئِكَ الَّذِينَ لَهُمْ سُوءُ الْعَذَابِ وَهُمْ فِي الْآخِرَةِ هُمُ الْأَخْسَرُونَ (5) وَإِنَّكَ لَتُلَقَّى الْقُرْآنَ الْعَذَابِ مِنْ لَدُنْ حَكِيمٍ عَلِيمٍ (6) إِذْ قَالَ مُوسَى لِأَهْلِهِ إِنِّي آنَسْتُ نَارًا سَآتِيكُمْ مِنْهَا بِخَبَرٍ أَوْ آتِيكُمْ بِشِهَابٍ قَبَسٍ لَعَلَّكُمْ تَصْطَلُونَ (7) فَلَمَّا جَاءَهَا نُودِيَ أَنْ بُورِكَ مَنْ فِي النَّارِ وَمَنْ حَوْلَهَا وَسُبْحَانَ اللَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ (8) يَامُوسَى إِنَّهُ أَنَا اللَّهُ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ (9) وَأَلْقِ عَصَاكَ فَلَمَّا رَآهَا تَهْتَزُّ كَأَنَّهَا جَانٌّ وَلَّى مُدْبِرًا وَلَمْ يُعَقِّبْ يَامُوسَى لَا تَخَفْ إِنِّي لَا يَخَافُ لَدَيَّ الْمُرْسَلُونَ (10) إِلَّا مَنْ ظَلَمَ ثُمَّ بَدَّلَ حُسْنًا بَعْدَ سُوءٍ فَإِنِّي غَفُورٌ رَحِيمٌ (11) وَأَدْخِلْ يَدَكَ فِي جَيْبِكَ تَخْرُجْ بَيْضَاءَ مِنْ غَيْرِ سُوءٍ فِي تِسْعِ آيَاتٍ إِلَى فِرْعَوْنَ وَقَوْمِهِ إِنَّهُمْ كَانُوا قَوْمًا فَاسِقِينَ (12) فَلَمَّا جَاءَتْهُمْ آيَاتُنَا مُبْصِرَةً قَالُوا هَذَا سِحْرٌ مُبِينٌ (13) وَجَحَدُوا بِهَا وَاسْتَيْقَنَتْهَا أَنْفُسُهُمْ ظُلْمًا وَعُلُوًّا فَانْظُرْ كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الْمُفْسِدِينَ (14) وَلَقَدْ آتَيْنَا دَاوُدَ وَسُلَيْمَانَ عِلْمًا وَقَالَا الْحَمْدُ لِلَّهِ الَّذِي فَضَّلَنَا عَلَى كَثِيرٍ مِنْ عِبَادِهِ الْمُؤْمِنِينَ (15) وَوَرِثَ سُلَيْمَانُ دَاوُدَ وَقَالَ يَاأَيُّهَا النَّاسُ عُلِّمْنَا مَنْطِقَ الطَّيْرِ وَأُوتِينَا مِنْ كُلِّ شَيْءٍ إِنَّ هَذَا لَهُوَ الْفَضْلُ الْمُبِينُ (16) وَحُشِرَ لِسُلَيْمَانَ جُنُودُهُ مِنَ الْجِنِّ وَالْإِنْسِ وَالطَّيْرِ فَهُمْ يُوزَعُونَ (17) حَتَّى إِذَا أَتَوْا عَلَى وَادِ النَّمْلِ قَالَتْ نَمْلَةٌ يَاأَيُّهَا النَّمْلُ ادْخُلُوا مَسَاكِنَكُمْ لَا يَحْطِمَنَّكُمْ سُلَيْمَانُ وَجُنُودُهُ وَهُمْ لَا يَشْعُرُونَ (18) فَتَبَسَّمَ ضَاحِكًا مِنْ قَوْلِهَا وَقَالَ رَبِّ أَوْزِعْنِي أَنْ أَشْكُرَ نِعْمَتَكَ الَّتِي أَنْعَمْتَ عَلَيَّ وَعَلَى وَالِدَيَّ وَأَنْ أَعْمَلَ صَالِحًا تَرْضَاهُ وَأَدْخِلْنِي بِرَحْمَتِكَ فِي عِبَادِكَ الصَّالِحِينَ (19) وَتَفَقَّدَ الطَّيْرَ فَقَالَ مَا لِيَ لَا أَرَى الْهُدْهُدَ أَمْ كَانَ مِنَ الْغَائِبِينَ (20) لَأُعَذِّبَنَّهُ عَذَابًا شَدِيدًا أَوْ لَأَذْبَحَنَّهُ أَوْ لَيَأْتِيَنِّي بِسُلْطَانٍ مُبِينٍ (21) فَمَكَثَ غَيْرَ بَعِيدٍ فَقَالَ أَحَطْتُ بِمَا لَمْ تُحِطْ بِهِ وَجِئْتُكَ مِنْ سَبَأٍ بِنَبَأٍ يَقِينٍ (22) إِنِّي وَجَدْتُ امْرَأَةً تَمْلِكُهُمْ وَأُوتِيَتْ مِنْ كُلِّ شَيْءٍ وَلَهَا عَرْشٌ عَظِيمٌ (23) وَجَدْتُهَا وَقَوْمَهَا يَسْجُدُونَ لِلشَّمْسِ مِنْ دُونِ اللَّهِ وَزَيَّنَ لَهُمُ الشَّيْطَانُ أَعْمَالَهُمْ فَصَدَّهُمْ عَنِ السَّبِيلِ فَهُمْ لَا يَهْتَدُونَ (24) أَلَّا يَسْجُدُوا لِلَّهِ الَّذِي يُخْرِجُ الْخَبْءَ فِي السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضِ وَيَعْلَمُ مَا تُخْفُونَ وَمَا تُعْلِنُونَ (25) اللَّهُ لَا إِلَهَ إِلَّا هُوَ رَبُّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ (26)

***

قَالَ سَنَنْظُرُ أَصَدَقْتَ أَمْ كُنْتَ مِنَ الْكَاذِبِينَ (27) اذْهَبْ بِكِتَابِي هَذَا فَأَلْقِهْ إِلَيْهِمْ ثُمَّ تَوَلَّ عَنْهُمْ فَانْظُرْ مَاذَا يَرْجِعُونَ (28) قَالَتْ يَاأَيُّهَا الْمَلَأُ إِنِّي أُلْقِيَ إِلَيَّ كِتَابٌ كَرِيمٌ (29) إِنَّهُ مِنْ سُلَيْمَانَ وَإِنَّهُ بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ (30) أَلَّا تَعْلُوا عَلَيَّ وَأْتُونِي مُسْلِمِينَ (31) قَالَتْ يَاأَيُّهَا الْمَلَأُ أَفْتُونِي فِي أَمْرِي مَا كُنْتُ قَاطِعَةً أَمْرًا حَتَّى تَشْهَدُونِ (32) قَالُوا نَحْنُ أُولُو قُوَّةٍ وَأُولُو بَأْسٍ شَدِيدٍ وَالْأَمْرُ إِلَيْكِ فَانْظُرِي مَاذَا تَأْمُرِينَ (33) قَالَتْ إِنَّ الْمُلُوكَ إِذَا دَخَلُوا قَرْيَةً أَفْسَدُوهَا وَجَعَلُوا أَعِزَّةَ أَذِلَّةً وَكَذَلِكَ يَفْعَلُونَ (34) وَإِنِّي مُرْسِلَةٌ إِلَيْهِمْ بِهَدِيَّةٍ فَنَاظِرَةٌ بِمَ يَرْجِعُ الْمُرْسَلُونَ (35)

***

 DEVAMI VE TAMAMI

"SEMİNERLER"DE...




Reşat Nuri Erol
10.10.2020
09:51


ttp://islammedeniyetivakfi.com/  



İSLAM MEDENİYETİ dergimiz yeni/den yayımlandı...

(HAKEMLİ AKADEMİK DERGİ olarak yayımlandı)

Dergiye yukarıdaki linklerden ulaşabilirsiniz... 
Tüm istediklerinize ulaştırabilirsiniz...
Selam ve sağlık dualarımızla...
İslam Medeniyeti Vakfı
Başkan Reşat EROL 

(Vakıf başkanının sunumu derginin 14-15. sayfalarındadır.) 

***

Not:

Bu çalışmamızı da daima değerlendirebilirsiniz; 

(İSLAM MEDENİYETİ VAKFI - KUR'AN'I ANLAMA USULÜ ÇALIŞMALARI)

https://www.youtube.com/channel/UCFo3tKrGvXdcWpcpSXwpLfg


KUR'AN ÜZERİNDE ÇALIŞMANIN 

DAHA DA DEĞERLENDİĞİ GÜNLERDEYİZ...

ALLAH, KUR'ANI ANLAMA USULÜ ÜZERİNDE ÇALIŞMAYI VE

GEREĞİNİ YAPMAYI YANİ UYGULAMAYI CÜMLEMİZE NASİP EYLESİN...




Reşat Nuri Erol
10.10.2020
09:52



Prof. Dr. ARİF ERSOY

https://youtu.be/rfJGcZyWMl0

ÇORUM BELEDİYESİ HAZIRLATMIŞ…

*

https://www.tvnet.com.tr/ilim-irfan-saati/ilim-irfan-saati-2166421

İlim İrfan Saati, ARİF ERSOY’u ANMA PROGRAMI TVNET PROGRAMLARI 19 EYLÜL 2020 CUMARTESİ

Konuklar: Reşat Nuri Erol ve Osman Nuri Kapaktepe

*

https://www.youtube.com/watch?v=-Np2xTmJxhs

Prof. Dr. Arif Ersoy'un, Uluslararası İslam İktisat Konferansı Konuşması 14 Mar 2019

*

https://www.youtube.com/watch?v=y90D-Gn7q5c

Prof. Dr. Arif Ersoy: Kriz Yönetimi 1 May 2020

*

https://www.youtube.com/watch?v=fM0jK3xZfCI

İslam Ekonomisi ve Finansı - Prof. Dr. Arif Ersoy 30 Haz 2020

*

https://www.youtube.com/watch?v=hokeGT2yMc8

KANAL 42 - İzdüşüm - Erbakan' Anlamak - İslam Ekonomisi - Prof. Dr. Arif Ersoy 3 Mart 2020

*

... 



Reşat Nuri Erol
14.10.2020
07:44


http://www.bncmedyahaber.com/yazar-dunya-duzeni-ya-duzelecek-ya-da-batacak-ve-4--286.html


13 Ekim 2020 - Salı 14:41
 
Dünya düzeni ya düzelecek ya da batacak ve...-4-
Reşat Nuri EROL - Araştırmacı- Yazar - Adil Düzen Çalışanı
 
 
 

Dünya düzeni ya düzelecek ya da batacak ve...-4-

Dünya düzeni, insanlığın ihtiyacı olan sistem ile ilgili uyarılarımıza devam ediyoruz…

Konuya farklı bir nazar atfederek tedavi yolunda değişik bir teşhis koyalım…

Her teşhis aynı zamanda tedavi reçetesinin de başlangıcıdır…

Her sorunu çözmek için bir yerden başlamalıyız…

Dediğim gibi; başladık ve devam ediyoruz…

“Bizler yeryüzünün emanetçileriyiz… 'Dünya herkesin ihtiyacı kadarını sağlar ama hırsına yetecek kadarını değil' der Gandhi. Kimin yüreğinden dökülürse dökülsün bu ifade, seküler rüzgârın önünde savrulanların halini özetler mahiyettedir. Zira Allah evrende yarattığı bütün canlıların rızklarını adil şekilde dağıtmış ve bu konuda hiçbir boşluğa yer vermemiştir. Issız sahralarda, vahşi ormanlarda, sis kokan kalabalık kentlerde ve yeryüzünün en ücra köşelerinde hayat bulan canlılar kendileri için bahşedilen rızıklara bir şekilde ulaşıyorlar. Umursamaz tavırlarınızla basıp geçtiğiniz karınca ordusundan tutun da, okyanusların derinliklerinde doğup büyüyen su yosunlarına kadar her canlı rızkını hazır buluyor ve hayata kuvvetle tutunuyor. Allah’la ahitleşen ve özgür iradesi ile emaneti yüklenen insan ise doğduğunda ihtiyacı olan her şeyi avuçlarının içinde buluyor.

Tamam, hepimiz birer emanetçiyiz, hepimiz bu dünyanın yoksul ve mazbut yolcularıyız ancak ebediyete geçiş sürecinde konakladığımız bu dünyada göğsümüzde taşıdığımız emaneti layıkıyla taşıyabilmemiz için Allah ihtiyacımız olan her şeyi cömertçe bahşetmiştir. Ekmeği, suyu, havayı bize kolay yoldan ulaştırmış ve ürünlerden nasıl faydalanacağımız konusunda da gerekli bilgileri içgüdüsel olarak algılamamızı sağlamıştır.

Fakat Rabbim, bahşettiği bu imkânların ihtiyaç dışında israf edilmesine rıza göstermemiş, zekât, sadaka ve hayır yoluyla mülkün paylaşılmasını ve ihtiyacı olan kişiye ulaştırılmasını istemiştir.

Peki, insanoğlu bu konuda ne yapmış ya da yapmamıştır?

İşte her şey bu sorunun içinde gizli fakat cevap vermekten kaçınıyor ve sessizliğe gömülüyoruz. Bugün depresyon, kaygı bozukluğu ve bazı fiziki rahatsızlıklar çağın sorunları olarak görülüyor ve bu hastalıkların tedavisi için bilimsel araştırmalar yapılıyor. Oysa çağın en büyük hastalığı göz açlığı, doyumsuzluk ve insanların karakteri haline gelen muhterisliktir. Fakat ne yazık ki günümüzde rekabet ve ihtiras bir sorun olarak değil, başarının ön koşulu olarak algılanıyor ve yoğun şekilde pompalanıyor. Şehrin kalabalık caddelerinde yan yana yürüyen onlarca insan birbirlerini rakip olarak algılıyorlar; ne ilginç değil mi?

Ekmeğini, vaktini, sevgisini, emeğini diğerleri ile paylaşan ve dualarına bütün insanları katabilen cömert kişi, ruhen kendini daha iyi hisseder, bu kişi yardımına koştuğu insanların duaları ile güçlü bir enerjiye sahip olur ve cömertlik cimriliğe galip gelir, iyiliğin kötülüğe galip geldiği gibi…

Mesleğinde iyi olmak ve bunun için çaba göstermek insanın doğasında vardır.

Ancak kişi bu konuda çaba gösterirken iradesini ihtiraslarına teslim etmişse istenmeyen durumlar, beklenmeyen sorunlar ortaya çıkar. İktidar hırsı, otoriteye sahip olma hırsı, daha çok şeye sahip olma hırsı ön planda tutulur ve kişi adalet duygusundan uzaklaşmaya başlar. İnsan hırslarına yenik düştükçe özünde mevcut olan saf duyguları kaybetmeye ve şeytanın safına doğru yol almaya başlar.

İnsanız ve hızla akan bir hayat nehrinin göbeğinde yer almaktayız.

Elbette kısa olan dünya hayatına sığmayacak kadar büyük hayallerimiz, gerçekleştirmeyi düşündüğümüz hedeflerimiz var.

Peki, ne yapacağız?

Elbette hedeflerimize ulaşabilmek için çaba gösterecek ve vakti nakde çevirmeye çalışacağız. Fakat bunun için ihtiraslarımıza veda edip, teslimiyet ve tevekkül gibi ulvi değerlere tutunmak zorundayız. Hattı zatında her şey O’nun elinde, her şey O’nun yetki ve iradesine bağlı…” (Fatma Tuncer, Millî Gazete, 05 Ekim 2020) 

 
 
Etiketler: Dünya, düzeni, ya, düzelecek, ya, da, batacak, ve...-4-,





Son Eklenen Makaleler
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-16
17.09.2025 583 Okunma
1 Yorum 17.09.2025 05:40
Özer Ataç
DEVLET mi, İNSAN mı 2
16.09.2025 68 Okunma
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-15
16.09.2025 690 Okunma
1 Yorum 16.09.2025 08:54
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-14
14.09.2025 668 Okunma
1 Yorum 14.09.2025 10:25
Özer Ataç
DEVLET mi, İNSAN mı? (*)
13.09.2025 731 Okunma
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-13
13.09.2025 609 Okunma
1 Yorum 13.09.2025 09:39
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-12
12.09.2025 624 Okunma
1 Yorum 12.09.2025 10:41
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-11
11.09.2025 670 Okunma
1 Yorum 11.09.2025 10:05
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-10
10.09.2025 800 Okunma
1 Yorum 10.09.2025 10:07
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-9
9.09.2025 681 Okunma
1 Yorum 09.09.2025 08:09
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-8
8.09.2025 658 Okunma
2 Yorum 08.09.2025 09:46
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-7
7.09.2025 660 Okunma
1 Yorum 07.09.2025 08:51
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-6
6.09.2025 695 Okunma
1 Yorum 06.09.2025 10:12
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-5
5.09.2025 750 Okunma
1 Yorum 05.09.2025 05:34
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-4
4.09.2025 747 Okunma
1 Yorum 04.09.2025 09:56
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-3
2.09.2025 815 Okunma
1 Yorum 02.09.2025 09:03
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-2
1.09.2025 851 Okunma
1 Yorum 01.09.2025 10:10
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-1
31.08.2025 900 Okunma
1 Yorum 31.08.2025 07:33
Reşat Nuri Erol
Kur’an ve ilim yani yeni medeniyet çalışmalarımız-3
30.08.2025 792 Okunma
1 Yorum 30.08.2025 10:17
Reşat Nuri Erol
Kur’an ve ilim yani yeni medeniyet çalışmalarımız-2
29.08.2025 852 Okunma
1 Yorum 29.08.2025 09:20
Reşat Nuri Erol
Kur’an ve ilim yani yeni medeniyet çalışmalarımız-1
28.08.2025 898 Okunma
1 Yorum 28.08.2025 08:27
Bahaeddin Sağlam
The Enlightenment Process
27.08.2025 160 Okunma
Reşat Nuri Erol
Nebahat Koru’nun vefatı bizleri yine hüzünlendirdi
27.08.2025 810 Okunma
1 Yorum 27.08.2025 07:13
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-18
26.08.2025 1017 Okunma
2 Yorum 26.08.2025 08:51
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-17
25.08.2025 898 Okunma
1 Yorum 25.08.2025 10:19
Reşat Nuri Erol
Kur’an ve ilim haftalık seminerlerimiz devam ediyor
24.08.2025 864 Okunma
1 Yorum 24.08.2025 10:29
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-16
23.08.2025 1082 Okunma
1 Yorum 23.08.2025 09:21
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-15
22.08.2025 923 Okunma
1 Yorum 22.08.2025 10:15
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-14
21.08.2025 894 Okunma
1 Yorum 21.08.2025 08:47
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-13
20.08.2025 990 Okunma
1 Yorum 20.08.2025 05:15
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-12
19.08.2025 1054 Okunma
1 Yorum 19.08.2025 05:56
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-11
17.08.2025 1057 Okunma
1 Yorum 17.08.2025 10:25
Özer Ataç
RİSK ve GÜVEN/lik 9
16.08.2025 1758 Okunma
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-10
16.08.2025 869 Okunma
1 Yorum 16.08.2025 08:43
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-9
15.08.2025 1100 Okunma
1 Yorum 15.08.2025 11:37
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-8
14.08.2025 985 Okunma
1 Yorum 14.08.2025 10:57
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-7
13.08.2025 1090 Okunma
1 Yorum 13.08.2025 10:25
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-6
12.08.2025 936 Okunma
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-5
11.08.2025 1144 Okunma
1 Yorum 11.08.2025 09:47
Bahaeddin Sağlam
Aydınlanma Süreci: Ne idi, Ne oldu, Nereye varacak?
10.08.2025 266 Okunma
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-4
10.08.2025 1104 Okunma
1 Yorum 10.08.2025 09:47
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-3
10.08.2025 1004 Okunma
1 Yorum 10.08.2025 09:35
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-2
10.08.2025 1069 Okunma
1 Yorum 10.08.2025 08:48
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-1
7.08.2025 1180 Okunma
1 Yorum 07.08.2025 10:36
Reşat Nuri Erol
Yine orman yangınları yine ‘çözüm önerileri’-5
6.08.2025 1041 Okunma
1 Yorum 06.08.2025 05:15
Reşat Nuri Erol
Yine orman yangınları yine ‘çözüm önerileri’-4
4.08.2025 1001 Okunma
1 Yorum 04.08.2025 11:46
Özer Ataç
RİSK ve GÜVEN/lik 8
4.08.2025 1760 Okunma
1 Yorum 05.08.2025 04:51
Reşat Nuri Erol
Yine orman yangınları yine ‘çözüm önerileri’-3
3.08.2025 1170 Okunma
1 Yorum 03.08.2025 06:15
Reşat Nuri Erol
Yine orman yangınları yine ‘çözüm önerileri’-2
2.08.2025 1156 Okunma
1 Yorum 02.08.2025 07:28
Reşat Nuri Erol
Yine orman yangınları yine ‘çözüm önerileri’-1
31.07.2025 1163 Okunma
1 Yorum 31.07.2025 08:12


© 2025 - Akevler