Bu yazı Fehmi Koru’nun 25.07.2020 tarihli yazısına yorum olarak kaleme alınmıştır. Yazının linki aşağıda yer almaktadır.

https://fehmikoru.com/148120-2/

İktidarın zulmüyle ben 1945’lerde karşılaştım. Ben daha ilkokul öğrencisi iken askerler babama zulmediyorlardı. 50’lere geldik. Zulüm bitecek sanırken devam etti. 60-70’ler hep benzer oldu. Bizim çok yakın arkadaşlarımız tepelerde yer aldılar, zulüm devam ediyor.

Zulmü yapan iktidar değildir. Zulmü yapan Mustafa Kemal, İnönü, Menderes, Erdoğan değildir. Zulmü yapan ömrü sona ermekte olan sömürü sermayesidir. Karşılıksız Doları ele geçirdi. Onunla her türlü pisliği yaptı sonra ona, buna fatura ediyor.

Zulmün sona ermesini mi istiyoruz?  Akevler’in hazır formülü vardır.

Hakemlik sistemi ile adil yargılama düzeni getirilmelidir. Bugün zaten hakemlik sistemi yasal olarak vardır. Küçük bir değişiklik yapılmalıdır. Hakemlik asıldır. Hakimlik istisnadır.

Bu husus başkanlık kararnamesi ile de sağlanabilir. Usulle ilgili olduğu için yasa gerekmiyor.

İkinci yapılacak iş ise genel aftır.  Diyetin ödenmesi şartı ile tüm cezaevleri boşalacaktır. Bu da infazı erteleme kanunu ile belirlenir.

Altan neden hapiste? Çünkü Sermaye tarafı olup da zulüm yazıları yazmadı. Erdoğan onun yazıları ile iktidarda. Şimdi ise Erdoğan onu hapislere kapatıyor. İşte Sermaye budur. Bunu siyasiler anladığı zaman, bunu ordular anladığı zaman Sermaye’nin oyunu biter.