Reşat Nuri Erol
Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-41
14.05.2020
3659 Okunma, 4 Yorum

 

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-41

Ana girizgâhımızı hatırlayarak başlayalım; en baştan beri öz ve özet olarak ne diyoruz?

‘SOSYAL TUFAN’ hatırlatmalarımı yıllardan beri sabır ve sebatla yaptım…

‘ADİL DÜZEN’in ülkemiz, ‘ADİL DÜNYA DÜZENİ’nin de tüm dünya için yegâne sosyal tufandan yani tüm sorunlardan kurtulma reçetesi olduğunu hatırlattım…

Virüsleri sırasıyla hatırlayalım; Kuş, Kene, Domuz, SARS ve KoronaVirüs!

Ve bir anda hayatımızın dört bir yanını kaplayan KORONAVİRÜS DÜZENİ!

KoronaVirüs vesilesiyle farklı değerlendirmeler yapılıyorken, biz ülkemiz ve dünya yani bütün insanlık açısından, yarım yüzyıllık birikim ve çalışmalarımız “Adil Düzen” yani “sistem” merkezli değerlendirmeler yaptık; 40 yazımızı geride bıraktık...

Önceki yazımızda kaldığımız yerden devam ediyoruz…

Bu durumda ve bu KoronaVirüs musibeti vesilesiyle Ak Parti aklını başına getirebilir, Kur’an’ın söylediklerine kulak verebilir.

Kur’an ne diyor?

Allah’ın kitabından sana ne bildirilmişse onu aktar yani dünyaya duyur diyor.

Kur’an başka ne diyor?

Rabbinin kitabından başka tutunacak bir yer yoktur diyor.

Kur’an başka ne diyor?

-Karşılıksız para ile iş yapmayınız, diyor.

-Veresiye ile iş yapmayınız, diyor.

-Faizli işler yapmayınız, diyor.

-İşçilikten vazgeçiniz, diyor.

-Yoksa helak olursunuz, diye de ekliyor.

Faiz sadece paradaki artış değildir.

Faizin tarifini Hz. Peygamber çok veciz bir şekilde ifade etmiş, “La Ribha Fi Ma La Dimane Fihi / Rizikosu olmayan yerde kazanç yoktur.” demiştir.

Bu tanıma göre dört çeşit faiz vardır. Biri nakit üzerinde yapılan kazançtır. Bunun anlamı, rizikoya katılmadan sermayedeki artıştır. Sabit kira da bir faizdir, çünkü işletmeci zarar etse de mal sahibi kirasını alır. Bunun gibi sabit ücret işçiliği de faizdir. İşçi, patron zarar etse de ücretini alır ve o işletme bir müddet sonra batar. O halde faizsiz iş yapabilmek için “işçilik sistemi” bir an önce terk edilmeli ve “ortaklık sistemi” uygulaması merhalesine geçilmelidir.

Bu geçişin merkezinde “Altın Bono”nun para olarak kullanılması vardır. Bunun için devletin elinde çok basit ve kolay bir usul vardır. Mevcut düzen aynen devam eder. Tüm ödemeler faizli Türk Lirası üzerinden yapılır. Çünkü bugünkü TL’nin günlük altın değeri bellidir. Dolayısıyla akitler günlük olarak meşrudur ama borçlanmalar gayrimeşrudur. Çünkü bundan bir ay sonra Türk Lirasının kaç gram altın alacağı belli değildir. Dolayısıyla belirsiz akitler meşru değildir. Borçlanmalar altın üzerinden yapılırsa enflasyonun etkisi sıfırlanır, böylece krizler önlenmiş olur.

Devlet de bütün borç ve alacaklarını faizsiz hale getirebilir ve altın üzerinden hesaplama yapabilir. Bütün ihaleler Altın Bonosu üzerinden yapılır. Mahkemeler davalarda Altın Bonosu üzerinden hükümler verirler. Faizler yargı tarafından korunmaz.

Bütün bunları yapmak için devletin herhangi bir harcama yapmasına ihtiyaç yoktur.

Duysalar da duymasalar da; Ak Parti’ye ve hükümet yetkililerine tekrar tekrar söylüyoruz. Yarım yüzyıldan beri bu konuları bilen ve bu konularda çalışmalar yapanlarla işbirliği yapacaksınız, Kur’an’ı dinleyeceksiniz, böylece hem kendinizi, hem ülkenizi, hem de bütün insanlığı bu musibetlerden kurtaracaksınız. Aksi takdirde kendiniz helak olacağınız gibi bu gidişle belki de insanlık da helak olacaktır...

Not: 35 ve 36’ıncı “Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?” ana başlıklı yazılarımızda “İstanbul Sözleşmesi”nden söz etmiştik; kaldığımız yerden devam edebiliriz…

Selam ve sağlık dualarımızla, sağlıklı bir sistemde ulaşacağımız zamanlara inşallah…

 

 

 


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
14.05.2020
09:41

MAKALEYİ 

SESLİ OLARAK DA

DİNLEYEBİLİRSİNİZ...

MİLLÎ GAZETE 

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-41

Ana girizgâhımızı hatırlayarak başlayalım…

En başından beri öz ve özet olarak ne diyoruz?

SOSYAL TUFAN hatırlatmalarımı yıllardan beri sabır ve sebatla yaptım…

ADİL DÜZEN’in ülkemiz, ADİL DÜNYA DÜZENİ’nin de tüm dünya için yegâne sosyal tufandan yani tüm sorunlardan kurtulma reçetesi olduğunu hatırlattım…

Virüsleri sırasıyla hatırlayalım; Kuş, Kene, Domuz, SARS ve Koronavirüs!

Ve bir anda hayatımızın dört bir yanını kaplayan KORONAVİRÜS DÜZENİ!

Koronavirüs vesilesiyle farklı değerlendirmeler yapılıyorken, biz ülkemiz ve dünya yani bütün insanlık açısından, yarım yüzyıllık birikim ve çalışmalarımız Adil Düzen yani SİSTEM merkezli değerlendirmeler yaptık; 40 yazımızı geride bıraktık...

***

Önceki yazımızda kaldığımız yerden devam ediyoruz…

Bu durumda ve bu koronavirüs musibeti vesilesiyle AK Parti aklını başına getirebilir, Kur’an’ın söylediklerine kulak verebilir.

Kur’an ne diyor?

Allah’ın kitabından sana ne bildirilmişse onu aktar yani dünyaya duyur diyor.

Kur’an başka ne diyor?

Rabbinin kitabından başka tutunacak bir yer yoktur diyor.

Kur’an başka ne diyor?

-Karşılıksız para ile iş yapmayınız, diyor.

-Veresiye ile iş yapmayınız, diyor.

-Faizli işler yapmayınız, diyor.

-İşçilikten vazgeçiniz, diyor.

-Yoksa helak olursunuz, diye de ekliyor.

Faiz sadece paradaki artış değildir.

Faizin tarifini Hz. Peygamber çok veciz bir şekilde ifade etmiş, “La Ribha Fi Ma La DimaneFihi / Rizikosu olmayan yerde kazanç yoktur” demiştir.

Bu tanıma göre dört çeşit faiz vardır. Biri nakit üzerinde yapılan kazançtır. Bunun anlamı, rizikoya katılmadan sermayedeki artıştır. Sabit kira da bir faizdir, çünkü işletmeci zarar etse de mal sahibi kirasını alır. Bunun gibi sabit ücret işçiliği de faizdir. İşçi, patron zarar etse de ücretini alır ve o işletme bir müddet sonra batar. O halde faizsiz iş yapabilmek için “işçilik sistemi” bir an önce terk edilmeli ve “ortaklık sistemi” uygulaması merhalesine geçilmelidir.

Bu geçişin merkezinde “altın bono”nun para olarak kullanılması vardır. Bunun için devletin elinde çok basit ve kolay bir usul vardır. Mevcut düzen aynen devam eder. Tüm ödemeler faizli Türk Lirası üzerinden yapılır. Çünkü bugünkü TL’nin günlük altın değeri bellidir. Dolayısıyla akitler günlük olarak meşrudur ama borçlanmalar gayrimeşrudur. Çünkü bundan bir ay sonra Türk Lirası’nın kaç gram altın alacağı belli değildir. Dolayısıyla belirsiz akitler meşru değildir. Borçlanmalar altın üzerinden yapılırsa enflasyonun etkisi sıfırlanır, böylece krizler önlenmiş olur.

Devlet de bütün borç ve alacaklarını faizsiz hale getirebilir ve altın üzerinden hesaplama yapabilir. Bütün ihaleler Altın Bonosu üzerinden yapılır. Mahkemeler davalarda Altın Bonosu üzerinden hükümler verirler. Faizler yargı tarafından korunmaz.

Bütün bunları yapmak için devletin herhangi bir harcama yapmasına ihtiyaç yoktur.

Duysalar da duymasalar da; AK Parti’ye ve hükümet yetkililerine tekrar tekrar söylüyoruz. Yarım yüzyıldan beri bu konuları bilen ve bu konularda çalışmalar yapanlarla işbirliği yapacaksınız, Kur’an’ı dinleyeceksiniz, böylece hem kendinizi, hem ülkenizi, hem de bütün insanlığı bu musibetlerden kurtaracaksınız. Aksi takdirde kendiniz helak olacağınız gibi bu gidişle belki de insanlık da helak olacaktır.

Not: 35 ve 36’ıncı Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi? ana başlıklı yazılarımızda İstanbul Sözleşmesi’nden söz etmiştik; kaldığımız yerden devam edebiliriz…

Selam ve sağlık dualarımızla, sağlıklı bir sistemde ulaşacağımız zamanlara inşallah…

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

YazarReşat Nuri Erol- Mesaj Gönder

14 Mayıs 2020
Reşat Nuri Erol
14.05.2020
09:44


1967...1968...1969...AKEVLER 54 YILDIR ÇALIŞIYOR...2018...2019...2020

BİZLER ÇALIŞIYOR VE YENİ İSLÂM MEDENİYETİ’Nİ KURUYORUZ...

SİZLERİ DE ÇALIŞMALARIMIZA DÂVET EDİYORUZ; BUYURUN, BİRLİKTE ÇALIŞALIM...

ADİL DÜZEN 1063

“ADİL DÜZEN” III. BİNYIL MEDENİYETİ PROJESİDİR

“VE BİZE DÜŞEN SADECE MÜBÎN/AÇIK TEBLİĞDİR.” (KUR’AN; Yâsin Sûresi, 36/17)

Haftalık Seminer Dergisi; 1063. Hafta - 09 MAYIS 2020 - Fiyatı: www.akevler.orga tıklamak!

BU DERGİYİ HER HAFTA OKUTABİLİR.. ÇOĞALTABİLİR.. DAĞITABİLİRSİNİZ...

“ADİL DÜZEN” UYGULAMALARI YAPMAK İÇİN BİZLERE DANIŞABİLİRSİNİZ...

 

*KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİ; 1063. SEMİNER

“HİÇ BİLENLER İLE BİLMEYENLER BİR OLUR MU?”      (KUR’AN; Zümer Sûresi, 39/9)

İ L İ M TALEP ETMEK HER MÜSLÜMANIN ÜZERİNE FARZDIR.”      (Hadis)

Adres: AKEVLER İSTANBUL KOOPERATİFLERİ MERKEZİ,  Zafer Mah. Coşarsu Sk. No: 29 YENİBOSNA / İSTANBUL    Tel: (0212) 452 76 51

Tefsir Seminer Notları Yenibosna’da Cumartesi akşamları okunup tartışılmaktadır.

GAYEMİZ: Bu “SEMİNER NOTLARI”nın İstanbul, Türkiye ve bütün dünyadaOKUNMASI, ANLAŞILMASI VE UYGULANMASI”DIR. - ADİL DÜZEN ÇALIŞANLARI

 

***

 

*“ADİL DÜZEN” DERSLERİ/YORUMLARI

DOLAR, ALTIN BONO VE KRİZE ÇÖZÜM

Süleyman KARAGÜLLE

 

***

 

*SEBÎLU’R-REŞÂD” / MAKALELER

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-34

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-35

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-36

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-37

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-38

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-39

Reşat Nuri EROL

 

***

 

ŞUARA SÛRESİ- 3. Hafta

أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

طسم (1) تِلْكَ آيَاتُ الْكِتَابِ الْمُبِينِ (2) لَعَلَّكَ بَاخِعٌ نَفْسَكَ أَلَّا يَكُونُوا مُؤْمِنِينَ (3) إِنْ نَشَأْ نُنَزِّلْ عَلَيْهِمْ مِنَ السَّمَاءِ آيَةً فَظَلَّتْ أَعْنَاقُهُمْ لَهَا خَاضِعِينَ (4) وَمَا يَأْتِيهِمْ مِنْ ذِكْرٍ مِنَ الرَّحْمَنِ مُحْدَثٍ إِلَّا كَانُوا عَنْهُ مُعْرِضِينَ (5) فَقَدْ كَذَّبُوا فَسَيَأْتِيهِمْ أَنْبَاءُ مَا كَانُوا بِهِ يَسْتَهْزِئُونَ (6) أَوَلَمْ يَرَوْا إِلَى الْأَرْضِ كَمْ أَنْبَتْنَا فِيهَا مِنْ كُلِّ زَوْجٍ كَرِيمٍ (7) إِنَّ فِي ذَلِكَ لَآيَةً وَمَا كَانَ أَكْثَرُهُمْ مُؤْمِنِينَ (8) وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ (9) وَإِذْ نَادَى رَبُّكَ مُوسَى أَنِ ائْتِ الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ (10) قَوْمَ فِرْعَوْنَ أَلَا يَتَّقُونَ (11) قَالَ رَبِّ إِنِّي أَخَافُ أَنْ يُكَذِّبُونِ (12) وَيَضِيقُ صَدْرِي وَلَا يَنْطَلِقُ لِسَانِي فَأَرْسِلْ إِلَى هَارُونَ (13) وَلَهُمْ عَلَيَّ ذَنْبٌ فَأَخَافُ أَنْ يَقْتُلُونِ (14) قَالَ كَلَّا فَاذْهَبَا بِآيَاتِنَا إِنَّا مَعَكُمْ مُسْتَمِعُونَ (15) فَأْتِيَا فِرْعَوْنَ فَقُولَا إِنَّا رَسُولُ رَبِّ الْعَالَمِينَ (16) أَنْ أَرْسِلْ مَعَنَا بَنِي إِسْرَائِيلَ (17) قَالَ أَلَمْ نُرَبِّكَ فِينَا وَلِيدًا وَلَبِثْتَ فِينَا مِنْ عُمُرِكَ سِنِينَ (18) وَفَعَلْتَ فَعْلَتَكَ الَّتِي فَعَلْتَ وَأَنْتَ مِنَ الْكَافِرِينَ (19) قَالَ فَعَلْتُهَا إِذًا إِذًا وَأَنَا مِنَ الضَّالِّينَ (20) فَفَرَرْتُ مِنْكُمْ لَمَّا خِفْتُكُمْ فَوَهَبَ لِي رَبِّي حُكْمًا وَجَعَلَنِي مِنَ الْمُرْسَلِينَ (21) وَتِلْكَ نِعْمَةٌ تَمُنُّهَا عَلَيَّ أَنْ عَبَّدْتَ بَنِي إِسْرَائِيلَ (22)

 

***

 

NOT: Küçük harflerle yazılmış sözlük kısmını seminerde okumanıza gerek yoktur. İsteyenler sonra okurlar. Çoğu tekrardır. Bazı ayetlerin altına sözlük kısmını eklemedik, sebebi, önceki ayetlerde aynı kelimeler geçtiği içindir.

قَالَ فِرْعَوْنُ وَمَا رَبُّ الْعَالَمِينَ (23) قَالَ رَبُّ السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضِ وَمَا بَيْنَهُمَا إِنْ كُنْتُمْ مُوقِنِينَ (24) قَالَ لِمَنْ حَوْلَهُ أَلَا تَسْتَمِعُونَ (25) قَالَ رَبُّكُمْ وَرَبُّ آبَائِكُمُ الْأَوَّلِينَ (26) قَالَ إِنَّ رَسُولَكُمُ الَّذِي أُرْسِلَ إِلَيْكُمْ لَمَجْنُونٌ (27) قَالَ رَبُّ الْمَشْرِقِ وَالْمَغْرِبِ وَمَا بَيْنَهُمَا إِنْ كُنْتُمْ تَعْقِلُونَ (28) قَالَ لَئِنِ اتَّخَذْتَ إِلَهًا غَيْرِي لَأَجْعَلَنَّكَ مِنَ الْمَسْجُونِينَ (29) قَالَ أَوَلَوْ جِئْتُكَ بِشَيْءٍ مُبِينٍ (30) قَالَ فَأْتِ بِهِ إِنْ كُنْتَ مِنَ الصَّادِقِينَ (31) فَأَلْقَى عَصَاهُ فَإِذَا هِيَ ثُعْبَانٌ مُبِينٌ (32) وَنَزَعَ يَدَهُ فَإِذَا هِيَ بَيْضَاءُ لِلنَّاظِرِينَ (33)

 

***

 

قَالَ فِرْعَوْنُ  

QAvLa FiRGaVNu (FaGaLa FiGLaVNu)

“Firavun kavl etti”

قَوْل birlikte bir iş yapan kimselere, belli bir sesle kumanda eden kimsenin adından gelişmiş bir kelimedir. Bu sesten kinaye olunmuştur. Kelamdan farkı bağlayıcı olmasıdır. Türkçedeki “söz” kelimesi de böyledir. O halde “söyle” olarak tercüme edilmelidir. ق dayanmayı, kuvveti, و beraberliği, ل tekrarı ifade eder.

Musa ile Harun Firavuna varırlar. Biz âlemler Rabbinin resulüyüz derler. Firavun da onlara öğütte bulunur, siz bizde yetiştiniz, şimdi ne söylüyorsunuz der. Onlar da cevap verirler ve İsrail oğullarını kendilerine katmalarını isterler.

Bunları söylerken Arapça dil kurallarına uygun olarak وَ harfi getirilmez ve söyleyen zikredilmeden karşılıklı konuşma yapılır. Şimdi de o konuşmanın devamına geçilir ama bu defa Firavun kelimesi tekrar edilir. Diğer taraftan Arapça kurallarına göre قَالَ derken konuşma sırasının Firavuna geldiği anlaşılır. Böyle olduğu halde o zaman neden tekrar edilmiş olur?   

Bu durum konunun birden değiştiği anlamına gelir. Daha önce Firavun, Musa ve Harun’un kendileriyle ilgili olan olayların üzerinde dururken, şimdi ise asıl konu üzerinde konuşmaya başlar. Kardeşler “âlemlerin Rabbinin elçisiyiz dediler” cümlesi yukarıda yoktur, sadece Allah’ın bunları söyleyin diye emri vardır. Buradan öğreniyoruz ki Allah bir şeyi emrettiyse o yerine gelir. Bir daha yerine geldi denmesine gerek olmaz. Firavun konuyu değiştirdiği için Firavunun bu yaptığı işe dikkati çekmek için Firavun kelimesi tekrar edilmiş olur. Firavun reddedip konuya girmeyebilecek iken öyle yapmadığı anlaşılmış olur.

وَمَا رَبُّ الْعَالَمِينَ (23)

Va MAv RabBu eLGAvLaMİyNa (Va MAv FaGLu eLFAvGaLİyNa)

“Âlemlerin rabbi nedir?”

رَبْوَة  tümsek demektir. Çöllerde tümseğe benzeyen yer yer serpilmiş ağaçlıklara da رَبْوَة denir. Sonra yavaş yavaş gelişme karşılığı kullanılır. Birden oluş “hilkat” ile ifade edilir, evrimle gelişmeler rabvet ile ifade edilir. ربب kökü de ربو’den dönüşmüştür. Terbiye kelimesi bunlardandır. Türkçe olarak “yetiştiren” veya “yetiştirici” olarak tercüme edilir. Kur’an’da ربب 981, رمي 9 defa geçmektedir. Toplam 990 (2*32*5*11) eder. ر tekrarı, ب geçidi ifade eder. عَلَم dağın sivri noktası demektir. İnsanlar o tepeye bakarak bulundukları yerleri belirlerler. Sonraları yeryüzü beyler arasında bölüşülünce, her bey hâkim olduğu çevrenin tepesine o çevrenin kendisine ait olduğunu belirleyen işaret koymuştur. Buna “alem” denir. Bugünkü bayrak o dönemin geleneği olarak devam eder. ع etkiyi, ل belirliliği, م enginliği ifade eder.

Firavun “âlemlerin Rabbi kimdir” demeyip “âlemlerin Rabbi nedir” der. Âlemlerin rabbi deyince şuurlu varlıkların Rabbi olmuş olur. Firavun ya anlamadığı için böyle bir varlık yok ki Rabb olsun demiş olur ya da anladığı halde onun rabliğini kabul etmez. Âlemlerin Rabbi İsrail oğullarını istiyor demekle ne istediğinizi anlamadım demek istemiş olur.

İnsanlar baştan tek topluluk oluşturmuşlardır. Bu aşamada dilleri birdir. Çoğalınca ayrı ayrı diller oluşmuş ve ayrı ayrı topluluklar haline gelmişlerdir. Her topluluk kendisini haklı kabul eder, karşı toplulukları haksız görür. Her topluluk kendilerine tanrı edinir. Tanrıların isimleri kendi dillerinde ayrı olur. Sonra birleşince ayrı olan isimler ayrı tanrılar haline gelir ve insanlar tanrılarını savaştırırlar.

Bu aşamada Mısırlıların tanrısının firavun olduğu anlaşılır. İsrail oğullarının tanrısı da örnek olarak İbrahim olabilir. Ama Harun ile Musa “âlemlerin Rabbi” ifadesini kullanırlar. Firavun bunu sorarak, âlemlerin Rabbi mi, sizin Rabbiniz mi? Nasıl yani anlamadım? İsrail oğullarını kim istiyor demeye getirir.

 

YORUM

Bir kimsenin suçlu olması o kimsenin söylediklerinin yanlış olduğunu göstermez. Bir kimsenin çok saygın kişi olması o kimsenin söylediğinin doğru olduğunu göstermez. İnsanlar konuşurken kendi ürettiklerini söylemezler. Çevreden gelen sözler kişinin beyninde şekillenir ve onun ağzıyla ifade edilir. Onların arkasında bir topluluk vardır. Dolayısıyla kişi iyi olsun kötü olsun, söylediklerinin bir kısmı doğrudur bir kısmı yanlıştır.

Firavun önce kişilerin kötülüklerini söylerse de birden ayırır, kişilerin kötü olması, iddia edilenlerin yanlış olmasını gerektirmez. İddialarının topluluk tarafından benimsenmemesi gerekir. Firavun Musa’yı muhatap alırken Musa’dan değil, Mısır halkından çekinir. Her ne kadar güçlü bir imparator ise de her toplulukta mutlaka muhalifleri vardır ve yöneticiler bunu göz önünde bulundurmak zorunda kalırlar.

Bir fikri, bir görüşü yasaklarsanız o fikir yeraltında gelişir ve sağlıklı gelişmez. Kimse açıkça söylemediği için cevap da verilmez. Fısıltı ile yayılır ve yanlışlar topluluğa böylece kabul ettirilir. Onun için bugün Sermaye baskılı rejimleri sever. Baskılı rejimler, hiçbir zaman uzun ömürlü olmazlar. Ya baskıdan vazgeçerler ya da yıkılıp giderler.

Firavun bunu bildiği için taktiğini değiştirir ve Musa ile tartışmaya girişir. Bir taraftan ona kendi görüşlerini açıklama imkânını verirken diğer taraftan onu hafife almaya çalışır.

 

Öz Türkçe ile:

“Firavun ‘Bütün toplulukların yetiştiricisi nedir?’ dedi.”

 

Kur’an kelimeleri ile:

“Firavun ‘Alemlerin rabbi nedir?’ diye kavl etti.”

QAvLa FiRGaVNu Va MAv RabBu eLGAvLaMİyNa

قَالَ فِرْعَوْنُ وَمَا رَبُّ الْعَالَمِينَ (23)

 

***

 DEVAMI VE TAMAMI

"SEMİNERLER"DE...



Reşat Nuri Erol
14.05.2020
09:44


http://islammedeniyetivakfi.com/  


İSLAM MEDENİYETİ dergimiz yeni/den yayımlandı...

(HAKEMLİ AKADEMİK DERGİ olarak yayımlandı)

Dergiye yukarıdaki linklerden ulaşabilirsiniz... 
Tüm istediklerinize ulaştırabilirsiniz...
Selam ve sağlık dualarımızla...
İslam Medeniyeti Vakfı
Başkan Reşat EROL 

(Vakıf başkanının sunumu derginin 14-15. sayfalarındadır.) 

***

Not:

Bu çalışmamızı da daima değerlendirebilirsiniz; 

(İSLAM MEDENİYETİ VAKFI - KUR'AN'I ANLAMA USULÜ ÇALIŞMALARI)

https://www.youtube.com/channel/UCFo3tKrGvXdcWpcpSXwpLfg


KUR'AN ÜZERİNDE ÇALIŞMANIN 

DAHA DA DEĞERLENDİĞİ GÜNLERDEYİZ...

ALLAH, KUR'ANI ANLAMA USULÜ ÜZERİNDE ÇALIŞMAYI VE

GEREĞİNİ YAPMAYI YANİ UYGULAMAYI CÜMLEMİZE NASİP EYLESİN...



Reşat Nuri Erol
14.05.2020
09:47


[22:32, 13.05.2020] Reşat Nuri Erol: ETİMOLOJİ DERSİNDEYİZ; MÜSAİT OLANLAR MUTLAKA İZLESİNLER... SELAM VE SAĞLIK DUALARIMLA...
[22:33, 13.05.2020] Reşat Nuri Erol: ÇOK ÖNEMLİ VE ÇOK ÖZEL BİR "ARAPÇA" DERSİ...
[22:42, 13.05.2020] Reşat Nuri Erol: KAYITLARI VAR, ÖNCEKİ DERSLER DE KAYDEDİLDİ...
[22:42, 13.05.2020] Reşat Nuri Erol: HER ÇARŞAMBA AKŞAMI DERS VAR...

*

Malum, her akşam/gece farklı bir dersimiz var... Ve’s-selam mea’d-dua... 

*

06.05.2020 Etimoloji Dersi Video Kaydı
İndirme bağlantısı 
https://we.tl/t-41vPSiXTz9






Son Yorumlanan Makaleler
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-17
18.09.2025 446 Okunma
1 Yorum 18.09.2025 09:57
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-16
17.09.2025 664 Okunma
1 Yorum 17.09.2025 05:40
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-15
16.09.2025 727 Okunma
1 Yorum 16.09.2025 08:54
Süleyman Baş
Rum (Roma) Suresindeki Bilinmeyen Mucize
20.06.2025 623 Okunma
3 Yorum 15.09.2025 14:32
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-14
14.09.2025 689 Okunma
1 Yorum 14.09.2025 10:25
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-13
13.09.2025 620 Okunma
1 Yorum 13.09.2025 09:39
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-12
12.09.2025 639 Okunma
1 Yorum 12.09.2025 10:41
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-11
11.09.2025 681 Okunma
1 Yorum 11.09.2025 10:05
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-10
10.09.2025 816 Okunma
1 Yorum 10.09.2025 10:07
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-9
9.09.2025 686 Okunma
1 Yorum 09.09.2025 08:09
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-8
8.09.2025 665 Okunma
2 Yorum 08.09.2025 09:46
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-7
7.09.2025 671 Okunma
1 Yorum 07.09.2025 08:51
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-6
6.09.2025 702 Okunma
1 Yorum 06.09.2025 10:12
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-5
5.09.2025 777 Okunma
1 Yorum 05.09.2025 05:34
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-4
4.09.2025 763 Okunma
1 Yorum 04.09.2025 09:56
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-3
2.09.2025 824 Okunma
1 Yorum 02.09.2025 09:03
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-2
1.09.2025 860 Okunma
1 Yorum 01.09.2025 10:10
Reşat Nuri Erol
Kur’an’a göre yeni düzen ve yeni medeniyet-1
31.08.2025 914 Okunma
1 Yorum 31.08.2025 07:33
Reşat Nuri Erol
Kur’an ve ilim yani yeni medeniyet çalışmalarımız-3
30.08.2025 801 Okunma
1 Yorum 30.08.2025 10:17
Reşat Nuri Erol
Kur’an ve ilim yani yeni medeniyet çalışmalarımız-2
29.08.2025 863 Okunma
1 Yorum 29.08.2025 09:20
Reşat Nuri Erol
Kur’an ve ilim yani yeni medeniyet çalışmalarımız-1
28.08.2025 909 Okunma
1 Yorum 28.08.2025 08:27
Reşat Nuri Erol
Nebahat Koru’nun vefatı bizleri yine hüzünlendirdi
27.08.2025 824 Okunma
1 Yorum 27.08.2025 07:13
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-18
26.08.2025 1023 Okunma
2 Yorum 26.08.2025 08:51
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-17
25.08.2025 911 Okunma
1 Yorum 25.08.2025 10:19
Reşat Nuri Erol
Kur’an ve ilim haftalık seminerlerimiz devam ediyor
24.08.2025 880 Okunma
1 Yorum 24.08.2025 10:29
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-16
23.08.2025 1093 Okunma
1 Yorum 23.08.2025 09:21
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-15
22.08.2025 938 Okunma
1 Yorum 22.08.2025 10:15
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-14
21.08.2025 905 Okunma
1 Yorum 21.08.2025 08:47
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-13
20.08.2025 1001 Okunma
1 Yorum 20.08.2025 05:15
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-12
19.08.2025 1075 Okunma
1 Yorum 19.08.2025 05:56
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-11
17.08.2025 1082 Okunma
1 Yorum 17.08.2025 10:25
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-10
16.08.2025 888 Okunma
1 Yorum 16.08.2025 08:43
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-9
15.08.2025 1120 Okunma
1 Yorum 15.08.2025 11:37
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-8
14.08.2025 1005 Okunma
1 Yorum 14.08.2025 10:57
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-7
13.08.2025 1107 Okunma
1 Yorum 13.08.2025 10:25
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-5
11.08.2025 1165 Okunma
1 Yorum 11.08.2025 09:47
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-4
10.08.2025 1118 Okunma
1 Yorum 10.08.2025 09:47
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-3
10.08.2025 1022 Okunma
1 Yorum 10.08.2025 09:35
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-2
10.08.2025 1083 Okunma
1 Yorum 10.08.2025 08:48
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzen uygulanabilir mi’ sorusuna cevap-1
7.08.2025 1197 Okunma
1 Yorum 07.08.2025 10:36
Reşat Nuri Erol
Yine orman yangınları yine ‘çözüm önerileri’-5
6.08.2025 1059 Okunma
1 Yorum 06.08.2025 05:15
Özer Ataç
RİSK ve GÜVEN/lik 8
4.08.2025 1778 Okunma
1 Yorum 05.08.2025 04:51
Reşat Nuri Erol
Yine orman yangınları yine ‘çözüm önerileri’-4
4.08.2025 1013 Okunma
1 Yorum 04.08.2025 11:46
Reşat Nuri Erol
Yine orman yangınları yine ‘çözüm önerileri’-3
3.08.2025 1187 Okunma
1 Yorum 03.08.2025 06:15
Özer Ataç
RİSK ve GÜVEN/ lik 6
7.07.2025 1372 Okunma
2 Yorum 02.08.2025 12:26
Reşat Nuri Erol
Yine orman yangınları yine ‘çözüm önerileri’-2
2.08.2025 1171 Okunma
1 Yorum 02.08.2025 07:28
Reşat Nuri Erol
Yine orman yangınları yine ‘çözüm önerileri’-1
31.07.2025 1179 Okunma
1 Yorum 31.07.2025 08:12
Reşat Nuri Erol
‘Erbakan Olsa Yumruğunu Masaya Vururdu’-8
30.07.2025 1013 Okunma
1 Yorum 30.07.2025 11:02
Reşat Nuri Erol
‘Erbakan Olsa Yumruğunu Masaya Vururdu’-7
29.07.2025 1156 Okunma
1 Yorum 29.07.2025 10:37
Reşat Nuri Erol
‘Erbakan Olsa Yumruğunu Masaya Vururdu’-6
28.07.2025 1052 Okunma
1 Yorum 28.07.2025 09:51


© 2025 - Akevler