Reşat Nuri Erol
Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-36
6.05.2020
4175 Okunma, 5 Yorum

 

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-36

Bu yazımız önceki yazımızın devamıdır, o yazımızla birlikte okunmalıdır…

Kaldığımız yerden devam ediyoruz…

Zina ve fuhuş yapmak ceza yasalarında suç olarak tanımlanmamıştır. Feminist örgüt ve önderlerinin üstün gayretleri sonucu çıkarılan yasalar onların arzu ve istekleri doğrultusunda düzenlenmiştir. Feminist önderler yeni ceza yasalarını “…. noktasına, virgülüne kadar… biz yazdık” demektedirler. Son 20 yılda feminist ideolojinin tüm hedeflerine ulaştığını görmekteyiz. Feministlerin kazanımlarını sayalım:

2001 yılında yürürlüğe giren Yeni Medeni Kanun, 2005 yılında yürürlüğe giren Yeni Ceza Kanunu, 2010 yılında referandum ile kabul edilen (10. madde) POZİTİF AYRIMCILIK, yargıda “KADININ BEYANI ESASTIR” kabulü ve uygulaması.

Tüm bu yasa çalışmaları İstanbul Sözleşmesi’nin alt yapısını oluşturmuştur. Ceza yasaları İstanbul Sözleşmesi’ne uyumlu olarak hazırlanmıştır. Karşılaştırmalı bir örnek vermek gerekirse; 765 sayılı Eski Ceza Kanunu’nda cinsel suçlarda korunan hukuki yarar TOPLUMUN AHLAK DEĞERLERİ VE AİLE iken 5237 sayılı Yeni Ceza Kanunu’nda ise korunan hukuki yarar kişi/kimsenin (LGBTİ+) cinsel dokunulmazlığı ve özgürlüğüdür.

Toplumu ve aileyi çökerten yasa ve uygulama sonuçlarını ısrarla yazmamıza ve anlatmamıza rağmen, bugüne kadar gereken dikkat ve tepki oluşmadı. Ancak DİB Başkanımız Prof. Dr. Ali Erbaş üzerinden İslam’ın esaslarına yapılan alçakça saldırı karşısında gaflet içerisinde bulunan bir kısım vakıf, dernek, cemaat ve kanaat önderlerinin yakın tehlikeyi gördüklerini umuyoruz. Neredeyse devlet politikası haline getirilen İstanbul Sözleşmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliği kavramının gerçek yüzünü İHD, BAROLAR İslam’a saldırı eylemleriyle ve ardından bu sözleşmeye sığınmaları ile açıkça ortaya koymuşlardır.

01.06.2019 tarihinde Haliç Kongre Merkezi’nde yapılan Milli İrade Toplantısı’nda bir dernek temsilcisinin İstanbul Sözleşmesi’ni savunması karşısında, yaklaşık 750 STK temsilcisi ve kanaat önderleri bu kişiyi bir ağızdan protesto etmiş ve yuhalamışlardır. Bunun üzerine Sayın Cumhurbaşkanımız İSTANBUL SÖZLEŞMESİ NAS DEĞİLDİR” sözünü sarf ederek protestoların haklılığını ve sözleşmenin kaldırılabileceğini ifade etmiştir.

Ceza hukukçusu Prof. Dr. Mahmut Koca özetle, “Bu sözleşmeyi ilk onaylayan Meclis maalesef 2012 yılında TBMM olmuştur. Bu sözleşme imzalanırken ne kamuoyunda ne Meclis’te hiç tartışılmamıştır. Dünya sistemi neyi nerede yapacağını da hesap ediyor. Bu sözleşmenin adı İstanbul Sözleşmesi olursa, yani İslam dünyasının önemli merkezinde yapılırsa bu dünyanın muhalefeti hesaba katılmış olmalı. Sözleşmenin İstanbul’un insanlık irfanı için ürettiği ne kadar değer varsa hepsini yok eden hükümleriyle İstanbul’un fethinin intikamı alınmış oluyor sanırım.” ifadeleriyle duygu ve düşüncelerini açıklamıştır.

İstanbul Sözleşmesi; Bulgaristan, Hırvatistan, Macaristan ve Rusya Federasyonu tarafından reddedilmiştir. Almanya’da ise çekinceler koyarak ancak 2018 yılında kabul edilmiştir. İşte zehirli meyve sayacağımız İstanbul Sözleşmesi’ne ilk imzayı (stratejik derinlik iddiasında olan) Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu gururla attığını açıklamıştır. Gelecek Partisi’ni kuran Ahmet Davutoğlu’nun İstanbul Sözleşmesi’nin arkasında olduğunu söylemesini ve hararetle savunmasını şaşırarak izliyoruz! İstanbul Sözleşmesinin uzantısı olan 6284 Sayılı Yasa ise (Ahmet Cevdet Paşa ve Mecelle’ye dil uzatan, ‘İslam hukuku yoktur’ diyen) Prof. Dr. İzzet Özgenç tarafından hazırlanmıştır. 5237 Sayılı Yasanın da mimarı(!) olan İzzet Özgenç tüm bu eleştirilerimize karşı suskunluğunu sürdürmektedir.

Bir musibet bin nasihatten evlaymış. Yeni Ceza yasasını, İstanbul Sözleşmesini ve uzantısı 6284 Sayılı Yasa ve sonuçlarının vahametini feministler diyanete ve dinimizin esaslarına saldırarak göstermişlerdir. Ahlak ve inanç değerlerimize uygun Yeni Ceza Kanunu hazırlanmalıdır. Devletimizin ve milletimizin asıl beka sorunu olan İstanbul Sözleşmesi fesih edilerek, 6284 Sayılı Yasa acilen yürürlükten kaldırılmalıdır.”

https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/sefa-saygili/istanbul-sozlesmesi-ve-ceza-yasalari-neyi-saglamakta-32100.html

 

 

 


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
06.05.2020
05:11


MAKALEYİ 

SESLİ OLARAK DA

DİNLEYEBİLİRSİNİZ...

MİLLÎ GAZETE

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-36

Bu yazımız önceki yazımızın devamıdır, o yazımızla birlikte okunmalıdır…

Kaldığımız yerden devam ediyoruz…

“Zina ve fuhuş yapmak ceza yasalarında suç olarak tanımlanmamıştır. Feminist örgüt ve önderlerinin üstün gayretleri sonucu çıkarılan yasalar onların arzu ve istekleri doğrultusunda düzenlenmiştir. Feminist önderler yeni ceza yasalarını ‘…noktasına, virgülüne kadar… biz yazdık’ demektedirler. Son 20 yılda feminist ideolojinin tüm hedeflerine ulaştığını görmekteyiz. Feministlerin kazanımlarını sayalım:

2001 yılında yürürlüğe giren Yeni Medeni Kanun, 2005 yılında yürürlüğe giren Yeni Ceza Kanunu, 2010 yılında referandum ile kabul edilen (10. madde) POZİTİF AYRIMCILIK, yargıda ‘KADININ BEYANI ESASTIR’ kabulü ve uygulaması.

Tüm bu yasa çalışmaları İstanbul Sözleşmesi’nin alt yapısını oluşturmuştur. Ceza yasaları İstanbul Sözleşmesi’ne uyumlu olarak hazırlanmıştır. Karşılaştırmalı bir örnek vermek gerekirse; 765 sayılı eski Ceza Kanunu’nda cinsel suçlarda korunan hukuki yarar TOPLUMUN AHLAK DEĞERLERİ VE AİLE iken 5237 sayılı yeni Ceza Kanunu’nda ise korunan hukuki yarar kişi/kimsenin (LGBTİ+) cinsel dokunulmazlığı ve özgürlüğüdür.

Toplumu ve aileyi çökerten yasa ve uygulama sonuçlarını ısrarla yazmamıza ve anlatmamıza rağmen, bugüne kadar gereken dikkat ve tepki oluşmadı. Ancak DİB Başkanımız Prof. Dr. Ali Erbaş üzerinden İslam’ın esaslarına yapılan alçakça saldırı karşısında gaflet içerisinde bulunan bir kısım vakıf, dernek, cemaat ve kanaat önderlerinin yakın tehlikeyi gördüklerini umuyoruz. Neredeyse devlet politikası haline getirilen İstanbul Sözleşmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliği kavramının gerçek yüzünü İHD, BAROLAR İslam’a saldırı eylemleriyle ve ardından bu sözleşmeye sığınmaları ile açıkça ortaya koymuşlardır.

01.06.2019 tarihinde Haliç Kongre Merkezi’nde yapılan Milli İrade Toplantısı’nda bir dernek temsilcisinin İstanbul Sözleşmesi’ni savunması karşısında, yaklaşık 750 STK temsilcisi ve kanaat önderleri bu kişiyi bir ağızdan protesto etmiş ve yuhalamışlardır. Bunun üzerine Sayın Cumhurbaşkanımız, ‘İSTANBUL SÖZLEŞMESİ NAS DEĞİLDİR’ sözünü sarf ederek protestoların haklılığını ve sözleşmenin kaldırılabileceğini ifade etmiştir.

Ceza hukukçusu Prof. Dr. Mahmut Koca özetle, ‘Bu sözleşmeyi ilk onaylayan Meclis maalesef 2012 yılında TBMM olmuştur. Bu sözleşme imzalanırken ne kamuoyunda ne Meclis’te hiç tartışılmamıştır. Dünya sistemi neyi nerede yapacağını da hesap ediyor. Bu sözleşmenin adı İstanbul Sözleşmesi olursa, yani İslam dünyasının önemli merkezinde yapılırsa bu dünyanın muhalefeti hesaba katılmış olmalı. Sözleşmenin İstanbul’un insanlık irfanı için ürettiği ne kadar değer varsa hepsini yok eden hükümleriyle İstanbul’un fethinin intikamı alınmış oluyor sanırım’ ifadeleriyle duygu ve düşüncelerini açıklamıştır.

İstanbul Sözleşmesi; Bulgaristan, Hırvatistan, Macaristan ve Rusya Federasyonu tarafından reddedilmiştir. Almanya’da ise çekinceler koyarak ancak 2018 yılında kabul edilmiştir. İşte zehirli meyve sayacağımız İstanbul Sözleşmesi’ne ilk imzayı (stratejik derinlik iddiasında olan) Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu gururla attığını açıklamıştır. Gelecek Partisi’ni kuran Ahmet Davutoğlu’nun İstanbul Sözleşmesi’nin arkasında olduğunu söylemesini ve hararetle savunmasını şaşırarak izliyoruz! İstanbul Sözleşmesi’nin uzantısı olan 6284 sayılı yasa ise (Ahmet Cevdet Paşa ve Mecelle’ye dil uzatan, ‘İslam hukuku yoktur’ diyen) Prof. Dr. İzzet Özgenç tarafından hazırlanmıştır. 5237 sayılı yasanın da mimarı(!) olan İzzet Özgenç tüm bu eleştirilerimize karşı suskunluğunu sürdürmektedir.

Bir musibet bin nasihatten evlaymış. Yeni Ceza yasasını, İstanbul Sözleşmesi’ni ve uzantısı 6284 sayılı yasa ve sonuçlarının vahametini feministler Diyanet’e ve dinimizin esaslarına saldırarak göstermişlerdir. Ahlak ve inanç değerlerimize uygun yeni Ceza Kanunu hazırlanmalıdır. Devletimizin ve milletimizin asıl beka sorunu olan İstanbul Sözleşmesi feshedilerek, 6284 sayılı yasa acilen yürürlükten kaldırılmalıdır.”

https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/sefa-saygili/istanbul-sozlesmesi-ve-ceza-yasalari-neyi-saglamakta-32100.html

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

YazarReşat Nuri Erol- Mesaj Gönder

06 Mayıs 2020
Reşat Nuri Erol
06.05.2020
05:12


1967...1968...1969...AKEVLER 54 YILDIR ÇALIŞIYOR...2018...2019...2020

BİZLER ÇALIŞIYOR VE YENİ İSLÂM MEDENİYETİ’Nİ KURUYORUZ...

SİZLERİ DE ÇALIŞMALARIMIZA DÂVET EDİYORUZ; BUYURUN, BİRLİKTE ÇALIŞALIM...

ADİL DÜZEN 1062

“ADİL DÜZEN” III. BİNYIL MEDENİYETİ PROJESİDİR

“VE BİZE DÜŞEN SADECE MÜBÎN/AÇIK TEBLİĞDİR.” (KUR’AN; Yâsin Sûresi, 36/17)

Haftalık Seminer Dergisi; 1062. Hafta - 02 MAYIS 2020 - Fiyatı: www.akevler.orga tıklamak!

BU DERGİYİ HER HAFTA OKUTABİLİR.. ÇOĞALTABİLİR.. DAĞITABİLİRSİNİZ...

“ADİL DÜZEN” UYGULAMALARI YAPMAK İÇİN BİZLERE DANIŞABİLİRSİNİZ...

*KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİ; 1062. SEMİNER

“HİÇ BİLENLER İLE BİLMEYENLER BİR OLUR MU?” (KUR’AN; Zümer Sûresi, 39/9)

İ L İ M TALEP ETMEK HER MÜSLÜMANIN ÜZERİNE FARZDIR.” (Hadis)

AdresAKEVLER İSTANBUL KOOPERATİFLERİ MERKEZİZafer Mah. Coşarsu Sk. No: 29 YENİBOSNA / İSTANBUL Tel: (0212) 452 76 51

Tefsir Seminer Notları Yenibosna’da Cumartesi akşamları okunup tartışılmaktadır.

GAYEMİZ: Bu “SEMİNER NOTLARI”nın İstanbul, Türkiye ve bütün dünyada “OKUNMASIANLAŞILMASI VE UYGULANMASI”DIR. - ADİL DÜZEN ÇALIŞANLARI

***

*“ADİL DÜZEN” DERSLERİ/YORUMLARI

İKİ FARKLI YAYIN ORGANI

Süleyman KARAGÜLLE

***

*SEBÎLU’R-REŞÂD” / MAKALELER

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-28

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-29

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-30

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-31

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-32

Virüs dünya düzeni mi, Adil Dünya Düzeni mi?-33

Reşat Nuri EROL

***

ŞUARA SÛRESİ- 2. Hafta

أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

طسم (1) تِلْكَ آيَاتُ الْكِتَابِ الْمُبِينِ (2) لَعَلَّكَ بَاخِعٌ نَفْسَكَ أَلَّا يَكُونُوا مُؤْمِنِينَ (3) إِنْ نَشَأْ نُنَزِّلْ عَلَيْهِمْ مِنَ السَّمَاءِ آيَةً فَظَلَّتْ أَعْنَاقُهُمْ لَهَا خَاضِعِينَ (4) وَمَا يَأْتِيهِمْ مِنْ ذِكْرٍ مِنَ الرَّحْمَنِ مُحْدَثٍ إِلَّا كَانُوا عَنْهُ مُعْرِضِينَ (5) فَقَدْ كَذَّبُوا فَسَيَأْتِيهِمْ أَنْبَاءُ مَا كَانُوا بِهِ يَسْتَهْزِئُونَ (6) أَوَلَمْ يَرَوْا إِلَى الْأَرْضِ كَمْ أَنْبَتْنَا فِيهَا مِنْ كُلِّ زَوْجٍ كَرِيمٍ (7) إِنَّ فِي ذَلِكَ لَآيَةً وَمَا كَانَ أَكْثَرُهُمْ مُؤْمِنِينَ (8) وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ (9)

***

وَإِذْ نَادَى رَبُّكَ مُوسَى أَنِ ائْتِ الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ (10) قَوْمَ فِرْعَوْنَ أَلَا يَتَّقُونَ (11) قَالَ رَبِّ إِنِّي أَخَافُ أَنْ يُكَذِّبُونِ (12) وَيَضِيقُ صَدْرِي وَلَا يَنْطَلِقُ لِسَانِي فَأَرْسِلْ إِلَى هَارُونَ (13) وَلَهُمْ عَلَيَّ ذَنْبٌ فَأَخَافُ أَنْ يَقْتُلُونِ (14) قَالَ كَلَّا فَاذْهَبَا بِآيَاتِنَا إِنَّا مَعَكُمْ مُسْتَمِعُونَ (15) فَأْتِيَا فِرْعَوْنَ فَقُولَا إِنَّا رَسُولُ رَبِّ الْعَالَمِينَ (16) أَنْ أَرْسِلْ مَعَنَا بَنِي إِسْرَائِيلَ (17) قَالَ أَلَمْ نُرَبِّكَ فِينَا وَلِيدًا وَلَبِثْتَ فِينَا مِنْ عُمُرِكَ سِنِينَ (18) وَفَعَلْتَ فَعْلَتَكَ الَّتِي فَعَلْتَ وَأَنْتَ مِنَ الْكَافِرِينَ (19) قَالَ فَعَلْتُهَا إِذًا إِذًا وَأَنَا مِنَ الضَّالِّينَ (20) فَفَرَرْتُ مِنْكُمْ لَمَّا خِفْتُكُمْ فَوَهَبَ لِي رَبِّي حُكْمًا وَجَعَلَنِي مِنَ الْمُرْسَلِينَ (21) وَتِلْكَ نِعْمَةٌ تَمُنُّهَا عَلَيَّ أَنْ عَبَّدْتَ بَنِي إِسْرَائِيلَ (22)

NOT: Küçük harflerle yazılmış sözlük kısmını seminerde okumanıza gerek yoktur. İsteyenler sonra okurlar. Çoğu tekrardır. Bazı ayetlerin altına sözlük kısmını eklemedik, sebebi, önceki ayetlerde aynı kelimeler geçtiği içindir.

وَإِذْ نَادَى رَبُّكَ

Va EiÜ NAvDAy RabBuKa (Va EiÜ FavGaLa FaGLuKa)

“Ve hani Rabbin nida etmişti”

نَدْوَة halkın toplandığı yerdir. Toplanmadan önce toplantıya yüksek sesle çağırmaya نِدَاء denmiştir. Daha sonra çağırma fiilinin mastarı olmuştur. Kuranda ندو53, ندم 7 defa geçer. Toplam 60 (22*3*5) eder.  

ن belirsizliği, د çevreyi, و birliği ifade eder.

قَالَ لَهُنَادَاهُدَعَاهُ birbirine yakın ifadelerdir. قَالَ de teklif ve icap vardır. Nida ve duada ise tek taraflı istek vardır. Muhatabın kabul veya reddi ile alakalı değildir. Nida eşit kimselerin birbirine seslenmesidir (birbirini davet etmesidir). Dua ise asttın üstten isteğidir. Emir ise üsttün asttan isteğidir.

رَبْوَة tümsek demektir. Çöllerde tümseğe benzeyen yer yer serpilmiş ağaçlıklara da رَبْوَة denir. Sonra yavaş yavaş gelişme karşılığı kullanılmıştır. Birden oluş “hilkat” ile ifade edilir, evrimle gelişmeler rabvet ile ifade edilir. ربب kökü de ربو’den dönüşmüştür. Terbiye kelimesi bunlardandır. Türkçe olarak “yetiştiren” veya “yetiştirici” olarak tercüme edilir. Kur’an’da ربب 981, رمي 9 defa geçmektedir. Toplam 990 (2*32*5*11) eder.

ر tekrarı, ب geçidi ifade eder.

Bu surenin ilk bölümünde peygamberlerin oluşturduğu uygarlıkların sonuncusu olan Kur’an uygarlığını anlatmıştır. Son iki ayetle sure 8 bölüme ayrılmıştır. Şimdi bu seminerde Kur’an uygarlığından sonra ikinci uygarlık olan Tevrat uygarlığı anlatılacaktır.

Bugün yeryüzüne inmiş ilahi kitaplardan Furkan olan yani hükümleri içeren iki kitap vardır; Tevrat ve Kur’an. Tevrat, Kuran’ın nazil olmasından önceki uygarlık uygulamasıdır. Mühendislikte yeni bir şey yapılacaksa, proje yapılırken, proje yapılmadan evvel usta işi uygulama yapılır. Bu uygulama başarılı olunca projesi kesinleştirilir. Proje kesinleşince bir örnek uygulama yapılır. Proje ve örnek uygulama imalathanelere verilir ondan sonra seri üretime geçilir. Tevrat, Kur’an gelmeden evvelki proje uygulamasıdır.

Sünnet projenin örnek uygulamasıdır.

Peygamberlere dayalı uygarlıklar birinci Kur’an uygarlığı ile tamamlanmış olur.

Bu sure peygamberler uygulamasının bütününü anlatan bir suredir. Tevrat ikinci derecede rol oynar. Burada bu sıralamaya uyulur.

Tevrat uygarlığı önceki surelerde anlatılırken وَإِذْ ‘ler ile anlatılır. Burada hazflar yapılarak Tevrat uygarlığına atıflar yapılır. إِذْ ile Bakara Suresi’nde ve diğer surelerde anlatılan Tevrat uygarlığı hatırlatılmış olur. وَ ile başka surelere atıf yapılmasa da إِذْ ile başka sureler hatırlatılmış olur. “Bunlar mübin ayetlerin kitabıdır” cümlesine atfedilir.

Musa Peygamber Medyen şehrinden ayrılınca bir ateş görür, oraya varınca da Allah Musa’ya hitap eder. O andan itibaren Musa’nın kıssası anlatılmaya başlanır.

“Rabbin nida etti” diyor. “Rab” terbiye eden yani uygarlaştıran demektir. Uygarlıklar birbirlerine eklenerek insanlık bugünkü haline yani bugünkü seviyesine gelmiştir.

...

DEVAMI VE TAMAMI

"SEMİNERLER"DE...


Reşat Nuri Erol
06.05.2020
05:12


http://islammedeniyetivakfi.com/  


İSLAM MEDENİYETİ dergimiz yeni/den yayımlandı...

(HAKEMLİ AKADEMİK DERGİ olarak yayımlandı)

Dergiye yukarıdaki linklerden ulaşabilirsiniz... 
Tüm istediklerinize ulaştırabilirsiniz...
Selam ve sağlık dualarımızla...
İslam Medeniyeti Vakfı
Başkan Reşat EROL 

(Vakıf başkanının sunumu derginin 14-15. sayfalarındadır.) 

***

Not:

Bu çalışmamızı da daima değerlendirebilirsiniz; 

(İSLAM MEDENİYETİ VAKFI - KUR'AN'I ANLAMA USULÜ ÇALIŞMALARI)

https://www.youtube.com/channel/UCFo3tKrGvXdcWpcpSXwpLfg


KUR'AN ÜZERİNDE ÇALIŞMANIN 

DAHA DA DEĞERLENDİĞİ GÜNLERDEYİZ...

ALLAH, KUR'ANI ANLAMA USULÜ ÜZERİNDE ÇALIŞMAYI VE

GEREĞİNİ YAPMAYI YANİ UYGULAMAYI CÜMLEMİZE NASİP EYLESİN...



Reşat Nuri Erol
06.05.2020
05:14


https://eg.vizion.lv/video/LSTDp%2F1hAhDqHJI%3D.html



Reşat Nuri Erol
06.05.2020
05:16


Yorumlar

(1)
01

Can Dere - Bir Müslüman olarak şunu soruyorum zinayı suç olmaktan çıkaranlara; diyorsunuz ki biz Müslümanız Kuran-ı Kerim’de de bu haram/günah/ yasak ama biz-haşa-bunu takmadık. Ve biz hâlâ Müslümanız diyorsunuz. Başka sorum yok.

Yanıtla.0Beğen.0Beğenme04 Mayıs 21:44







Son Eklenen Makaleler
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-6; kooperatiflerin dünyadaki durumu
25.04.2024 14 Okunma
1 Yorum 25.04.2024 09:57
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-5; sürdürülebilir kalkınma modelidir...
24.04.2024 215 Okunma
1 Yorum 24.04.2024 07:28
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-4; Akevler ve kooperatiflerin özellikleri…
23.04.2024 263 Okunma
7 Yorum 23.04.2024 06:29
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-3; Kooperatif tasarruf ettirerek kazandırır
22.04.2024 256 Okunma
7 Yorum 22.04.2024 09:12
Mete Firidin
Abdestsiz Kuran Okumak!
20.04.2024 105 Okunma
7 Yorum 21.04.2024 20:19
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-1; kısa tarihçe, tarif, özellik, öneriler
20.04.2024 305 Okunma
7 Yorum 21.04.2024 07:04
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-2; özellikleri anlamaya devam edelim
20.04.2024 308 Okunma
8 Yorum 21.04.2024 07:05
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzene Göre İnsanlık Anayasası’ çalışması
18.04.2024 275 Okunma
1 Yorum 18.04.2024 09:47
Ahmet Mermer ( Sosyolog )
BİR FİLMİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
17.04.2024 248 Okunma
Reşat Nuri Erol
‘Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol’
17.04.2024 273 Okunma
1 Yorum 17.04.2024 10:08
Reşat Nuri Erol
“Yeni Bir Anayasa” ve anayasa seminerlerimiz
16.04.2024 284 Okunma
1 Yorum 16.04.2024 08:29
Reşat Nuri Erol
Seçim, seçim sonrası ve İsrail’de savaş sirenleri!
15.04.2024 298 Okunma
1 Yorum 15.04.2024 08:56
Hilal Çekmen
ADİL DÜZEN AÇISINDAN KENTSEL DÖNÜŞÜMDE TEMEL İLKELER-2
14.04.2024 184 Okunma
Özer Ataç
Seçim-3
14.04.2024 1563 Okunma
Reşat Nuri Erol
2024 seçimlerine emekliler damgasını vurdu!
14.04.2024 282 Okunma
Reşat Nuri Erol
Türkiye, Araplar, İslâm âlemi bayram yaptı mı?-2
11.04.2024 357 Okunma
1 Yorum 13.04.2024 07:52
Mete Firidin
Ebabil
10.04.2024 955 Okunma
Reşat Nuri Erol
Türkiye, Araplar, İslâm âlemi bayram yaptı mı?
10.04.2024 388 Okunma
1 Yorum 14.04.2024 11:10
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 6
10.04.2024 296 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 5
9.04.2024 292 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 4
8.04.2024 364 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 3
7.04.2024 378 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 2
4.04.2024 323 Okunma
1 Yorum 04.04.2024 09:25
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 1
3.04.2024 396 Okunma
1 Yorum 03.04.2024 10:18
Ahmet Yücel
EMEKLİ ÖĞRETMENDEN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
3.04.2024 97 Okunma
2 Yorum 05.04.2024 23:45
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 7
1.04.2024 296 Okunma
Özer Ataç
Seçim-2
31.03.2024 813 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 6
28.03.2024 325 Okunma
1 Yorum 28.03.2024 05:54
Yasin Kılar (Karar Danışmanı - Mentor)
SİNAN OĞAN KADAR OLABİLMEK
27.03.2024 177 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 5
26.03.2024 389 Okunma
7 Yorum 26.03.2024 09:06
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 4
25.03.2024 395 Okunma
1 Yorum 25.03.2024 09:00
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 3
24.03.2024 407 Okunma
1 Yorum 24.03.2024 05:49
Süleyman Karagülle
BİR YETKİLİ YÜKSEK HAKİM DEDİ Kİ: 09.09.2000
23.03.2024 91 Okunma
Süleyman Karagülle
AHŞAP EV ÇALIŞMALARI 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 43 Okunma
Süleyman Karagülle
Sana ruhtan soruyorlar 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 64 Okunma
Süleyman Karagülle
SİSTEMATİK HATA 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 56 Okunma
Süleyman Karagülle
ŞERİAT VE MEMUR KARARNAMESİ 02.09.2000
23.03.2024 41 Okunma
Süleyman Karagülle
Heisenberg’in meşhur “kuvantum teorisi” 02.09.2000
23.03.2024 56 Okunma
Süleyman Karagülle
DEPREMİN FIKHI 26 AĞUSTOS 2000
23.03.2024 63 Okunma
Süleyman Karagülle
Z E L Z E L E 26 ağustos 2000
23.03.2024 40 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 2
23.03.2024 429 Okunma
1 Yorum 23.03.2024 10:16
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” işbirliği - 1
21.03.2024 427 Okunma
7 Yorum 21.03.2024 09:35
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 29
20.03.2024 318 Okunma
Yasin Kılar (Karar Danışmanı - Mentor)
YENİDEN HATA PARTİSİ
18.03.2024 265 Okunma
Hilal Çekmen
ADİL DÜZEN AÇISINDAN KENTSEL DÖNÜŞÜMDE TEMEL İLKELER
17.03.2024 295 Okunma
Bahaeddin Sağlam
Oruç ile İlgili Beş Kavram
17.03.2024 204 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 28
17.03.2024 343 Okunma
7 Yorum 17.03.2024 07:53
Özer Ataç
Seçim-1
16.03.2024 1593 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 27
16.03.2024 358 Okunma
5 Yorum 16.03.2024 11:10
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 26
15.03.2024 401 Okunma
5 Yorum 15.03.2024 09:14


© 2024 - Akevler