Hüseyin Kayahan
MUTAHHERÛN-“koş abla koş, bir metaforcu geldi!”
1.05.2020
1924 Okunma, 0 Yorum

MUTAHHERÛN-“koş abla koş, bir metaforcu geldi!”

SINAMALAR DİL-11

 01.05.2020 İZMİR

 

VAKIA SURESİ (107) 75. ile 80. Ayetleri:

فَلَا أُقْسِمُ بِمَوَاقِعِ النُّجُومِ (75)

75- Necimlerin mevki’lerine kasem ediyorum. / Yıldızların oluşlarına ant ediyorum.

Necm, ışığı/aydınlatması bize ulaşan gök cisimleridir. Burada bu kelimenin, “metaforik” bir anlatımla, toplulukların “anayasaları” olduğunu düşünüyorum. İki ayeti birleştirirsek, “Ben bunların konumlarına kesem/yemin etmem; o (zaten), azim/büyük bir yemindir, bilirseniz” şeklinde olur.

Elbette toplumdaki “aydın” dediğimiz etrafını aydınlatan kimselere de “necm/star/yıldız” denilebilir. Onlarında sarsılmaz yerleri/mevkileri vardır toplumda. Bu da mecazi bir kabul olur.

“El nücûm” kuralsız çoğul ve mârifedir. Tüm aydınlatanlara, aydınlara gidebilir.

 وَإِنَّهُ لَقَسَمٌ لَوْ تَعْلَمُونَ عَظِيمٌ (76)

76- Ve o ilmetseniz azim bir kasemdir. / Ve o bilseniz büyük bir anttır.

Bilseniz, o büyük bir “kasemdir/yemindir/anttır”. Topluluğun bütün bireylerinin uymayı kabul ettikleri bir sözleşmedir, “anayasalarıdır”.

En büyük söz, yeminlerimizdir. Yeminden dönmenin bir yaptırımı vardır. Yemin, sıradan sözlerimizden daha “azimdir/büyüktür”.

Kasem ve azîm kelimeleri de nekre, belirsizdir.

 إِنَّهُ لَقُرْآنٌ كَرِيمٌ (77)

77- O kerim bir kur’an’dır. / O görkemli bir kur’an’dır.

O çok “kerim/cömert” bir “kurandır/okunuştur”. Kendisinden başlayarak çıkacak tüm yasalar, yasalara bağlı çıkacak her türlü yönetmelikler ondan ilham alır, ondan esinlenir. Onun katkı vermediği hiçbir kural, emir ve yasak çıkmaz. Hepsi ona dayanır. Onun için o “kerimdir/cömerttir”. Burada “kerim/cömert” kelimesi mecazi olarak, ruh veren, ilham veren, dayanılan manalarında kullanılmıştır. Kendisi bir şey istemeyen, hep verene cömert diyoruz.

Kuran ve kerim kelimeleri nekredir, belirsizdir. Bu ibareler de Kuran’a gidemez. Her türlü okunuş ve her türlü cömertliği kapsar, özel ve belirli değildir. Cümlede onun için küçük harflerle yazdım.

 فِي كِتَابٍ مَكْنُونٍ (78)

 78- Meknun bir kitabtadır. / Saklı bir yazıttadır.

O, kınlanmış/korunmuş bir yazıtın içindedir. Ona kimse dokunamaz, onu kimse değiştiremez. O dokunulmazdır. Bu “kın” onun korunmuşluğudur, dokunulmazlığıdır. Yasalar ve ona bağlı alt talimatlar sürekli değişir ve çoğalırlar ama anayasalar hep sabittir, değişmez, onu bir “kını/koruma kalkanı” vardır. Buradaki “kın” kelimesi de mecazidir.

Kitap kelimesi nekre/belirsizdir. Dolayısıyla elimizdeki Kuran’a gitmez. Kın kelimesi de nekre, belirsizdir. Her türlü yazıt, her türlü koruma olabilir.

لَا يَمَسُّهُ إِلَّا الْمُطَهَّرُونَ (79)

79- Ona Mutahher olanların dışındakiler mess etmez. / Ona Temizlenmiş olanların dışındakiler dokunamaz.

Ona ancak özel kimseler, yetkileri olanlar mess/temas edebilir, dokunabilir. Anayasaların hiç değiştirilemeyen maddeleri yanında ancak nitelikli çoğunluklarla değiştirilebilen maddeleri vardır.

Özel bir mekâna, gizli korunmuş bir yere girecekseniz, önce sizin bilgilerinize ulaşırlar, sonra sizin üstünüzü ararlar, üzerinizde herhangi bir şey olmadığını anladıklarında “bu temiz” derler ve size izin verirler. Buna bir nevi “akreditasyon/temizlenmiş” denilmektedir. “Akreditife/temiz değilseniz bir toplantıya, bir meclise giremezsiniz ve orada bulunamazsınız, hele hele bir işlem hiç yapamazsınız. “Mutahher”, kendi kendini temizleyen değil, başkası tarafından “tathir” edilmiş, temizlenmiş olan kimsedir. Yani yapılan bir işlem sonunda “ak pak” olmuştur. Hukukta buna “aklanmak”, suçtan/günahtan arınma deniyor. İster mecaz diyelim ister metafor diyelim; bu kimselerin topluluk tarafından seçilmiş, sonra da yemin etmiş kişiler olduğunu düşünüyorum. Onları topluluk tathir/temizlemiş etmiş oluyor. Bunlar artık güvenilir kimselerdir.

“Elmutahherun” marifedir/belirlidir. Bunlar bilinen kimselerdir. Kurallı erkek çoğuldur. Kendi tüzükleri ve başkanları olan organize bir topluluğu ifade eder.

Milletvekilleri önce toplumdan akreditasyon alırlar sonra da mecliste yemin ederler. Yemin etmeyenler yasama/kanun çıkarma eyleminde bulunamazlar. Anayasayı ve daha sonra yasaları çıkaracak komisyon üyeleri de işte bunlardır

 

 تَنْزِيلٌ مِنْ رَبِّ الْعَالَمِينَ (80)

80- Alemlerin rabbinden bir tenzildir. / Bütün Toplulukların yetiştiricisinden bir göndermedir.

“min Rabbil âlemin” kasıt, meclisler olmalıdır. Anayasa başta olmak üzere bizim adımıza bizim için her şeyi onlar kararlaştırıyorlar. Bu yemin de onların bir tenzilidir/indirmesidir. Tef’il babından olduğuna göre bu tekrarlanan bir şeydir.

 Ben daha önce “Allah” kelimesine önce “yaratıcı”nın kendisi sonra “topluluğun” kendisi sonra da tüm topluluğu temsil ve ilzam eden “meclisler” diyordum. “Rab” kelimesini ise “yerel yönetici”, “rabbül âlemîn” kelimesini de “yerel yönetimler” olarak kullanıyordum. Karagülle “rab” kelimesi “dayanışma ortaklıklarıdır” diyor.  “Rabvet etme” yani yetiştirme işi, merkezi yönetimlerde değil, yerel yönetimlerde olur diyordum. Bu kabullerimi tekrar incelemem gerekiyor.

“rabbül Alemîn” mârifedir. Rab tekil, Alemîn ise kurallı erkek çoğuldur. Rast gele bir topluluk değildir. Bu çoğul, Karagülle’nin dediği gibi 4 çeşit dayanışma ortaklığına gidebilir.

Kuran’da yerel yönetimlerle ilgili olarak bir tabir mutlaka vardır. Bu, mârife bir ibare olmamalıdır. Zira yerel yönetimler hizmet birimleridir. Bucak, İl, devlet başkanları ve meclisler mârife gelmelidir. Bundan dolayı, Allah kelimesini bunlara izafe diyordum. Semt, ilçe ve bölge başkanları nekre ifadelerle gelmelidir. Rab kelimesini de bunun için yerel yönetimlerin başkanları olarak kabul ediyordum.

Tathir edilmenin, abdest ayetlerinde tarif edilen abdest alma ile hiçbir ilgisi yoktur. Mutahherun, kelimesi hem geçişli fiil/edilgen hem de meful makamındadır. Kendi kendisini tathir eden değil, başkası tarafında tathir olunanlar demektir. Bu ibare abdest/gusl ayetinde de geçer ve başkası tarafından tathir edilmek demektir. Sadece tathir edilmeyi değil, onların tahir olduklarının da onanmasını gerekli kılar. Bu onanma olmadan o grupta sayılan kişiler tahir/ak-pak sayılmazlar ve topluluğa giremezler. Bunu abdesti anlatan diğer yazılarımda anlatmaya çalışmıştım.

Son olarak şunu eklemeliyim. Müteşabihât’tan olan ayetlerin hepsi, her ilmi disiplinde, kendine göre terminolojik manalar alır ve öyle yorumlanır. Bu ayetlerin her birinin tüm disiplinlerde bir tezahürü olur ve bu mecaz değildir, hakiki/terminolojik/ıstılahî manadır. Yeni bin yılda/on bin yılda Kuranın yeni icazları bu usülle ortaya çıkacaktır.

Saygılarımla.

H. Kayahan

Not: Çeviriler, Akevler-İzmir mealinden alınmıştır.

 






Son Eklenen Makaleler
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 6
28.03.2024 227 Okunma
1 Yorum 28.03.2024 05:54
Yasin Kılar (Karar Danışmanı - Mentor)
SİNAN OĞAN KADAR OLABİLMEK
27.03.2024 105 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 5
26.03.2024 272 Okunma
7 Yorum 26.03.2024 09:06
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 4
25.03.2024 295 Okunma
1 Yorum 25.03.2024 09:00
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 3
24.03.2024 324 Okunma
1 Yorum 24.03.2024 05:49
Süleyman Karagülle
BİR YETKİLİ YÜKSEK HAKİM DEDİ Kİ: 09.09.2000
23.03.2024 35 Okunma
Süleyman Karagülle
AHŞAP EV ÇALIŞMALARI 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 14 Okunma
Süleyman Karagülle
Sana ruhtan soruyorlar 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 26 Okunma
Süleyman Karagülle
SİSTEMATİK HATA 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 18 Okunma
Süleyman Karagülle
ŞERİAT VE MEMUR KARARNAMESİ 02.09.2000
23.03.2024 11 Okunma
Süleyman Karagülle
Heisenberg’in meşhur “kuvantum teorisi” 02.09.2000
23.03.2024 18 Okunma
Süleyman Karagülle
DEPREMİN FIKHI 26 AĞUSTOS 2000
23.03.2024 21 Okunma
Süleyman Karagülle
Z E L Z E L E 26 ağustos 2000
23.03.2024 6 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 2
23.03.2024 299 Okunma
1 Yorum 23.03.2024 10:16
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” işbirliği - 1
21.03.2024 333 Okunma
7 Yorum 21.03.2024 09:35
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 29
20.03.2024 301 Okunma
Yasin Kılar (Karar Danışmanı - Mentor)
YENİDEN HATA PARTİSİ
18.03.2024 216 Okunma
Hilal Çekmen
ADİL DÜZEN AÇISINDAN KENTSEL DÖNÜŞÜMDE TEMEL İLKELER
17.03.2024 241 Okunma
Bahaeddin Sağlam
Oruç ile İlgili Beş Kavram
17.03.2024 138 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 28
17.03.2024 300 Okunma
7 Yorum 17.03.2024 07:53
Özer Ataç
Seçim-1
16.03.2024 1538 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 27
16.03.2024 322 Okunma
5 Yorum 16.03.2024 11:10
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 26
15.03.2024 360 Okunma
5 Yorum 15.03.2024 09:14
Süleyman Karagülle
(AHŞAP)İŞLETME HAKKINDA BİLGİ-19.08.2000
14.03.2024 28 Okunma
Süleyman Karagülle
Bir ülke hırsıza hapis cezasını vermektedir-12082000
14.03.2024 29 Okunma
Süleyman Karagülle
MEMUR KARARNAMESİ 12.08.2000
14.03.2024 19 Okunma
Süleyman Karagülle
HÜKÜMET,REKTÖR ATAMALARI..05.08.2000
14.03.2024 17 Okunma
Süleyman Karagülle
İNSANIN GÖREVİ 05.08.2000
14.03.2024 19 Okunma
Süleyman Karagülle
EKONOMİDE ZELZELE 22.07.2000
14.03.2024 21 Okunma
Süleyman Karagülle
REKTÖRLERİN ATANMASI 22.07.2000
14.03.2024 13 Okunma
Süleyman Karagülle
312 inci MADDE 22.07.2000
14.03.2024 15 Okunma
Süleyman Karagülle
BANDIRMA HATTI 22.07.2000
14.03.2024 39 Okunma
Süleyman Karagülle
F İ Z İ K 29.07.2000
14.03.2024 28 Okunma
Süleyman Karagülle
İSLÂM VE DEMOKRASİ 29.07.2000
14.03.2024 20 Okunma
Süleyman Karagülle
REKTÖRLERİN SEÇİMİ 22.07.2000
14.03.2024 16 Okunma
Süleyman Karagülle
ABANT TOPLANTISI 22.07.2000
14.03.2024 24 Okunma
Süleyman Karagülle
HAK VE KUVVET MEDENİYETLERİ 22.07.2000
14.03.2024 16 Okunma
Süleyman Karagülle
DAYANIŞMA SİSTEMİ 01.07.2000
14.03.2024 21 Okunma
Süleyman Karagülle
“HERKESE İŞ - HERKESE AŞ” 24.06.2000
14.03.2024 23 Okunma
Süleyman Karagülle
KİTLERİN ÖZELLEŞTİRİLMESİ 17.06.2000
14.03.2024 22 Okunma
Süleyman Karagülle
KUR’ÂN VE MANTIK İLE MATEMATİK 17.04.1999
14.03.2024 24 Okunma
Süleyman Karagülle
“ADİL DÜZEN” DERGİ PLANI (2)17.04.1999
14.03.2024 22 Okunma
Süleyman Karagülle
“ADİL DÜZEN” DERGİ PLANI 17.04.1999
14.03.2024 21 Okunma
Süleyman Karagülle
Süleyman Karagüllenin girilmeyen MAKALELERİ-17.04.1999
14.03.2024 37 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 25
14.03.2024 307 Okunma
1 Yorum 14.03.2024 11:25
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 24
13.03.2024 302 Okunma
1 Yorum 13.03.2024 07:01
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 23
12.03.2024 324 Okunma
5 Yorum 12.03.2024 07:10
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 22
11.03.2024 312 Okunma
5 Yorum 11.03.2024 08:36
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 21
10.03.2024 311 Okunma
1 Yorum 10.03.2024 10:18
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 20
9.03.2024 354 Okunma
8 Yorum 09.03.2024 09:27