Mete Firidin
Allah’ın Doğru Yolu Üzerine Oturanlar!
30.04.2020
3490 Okunma, 3 Yorum

Allah’ın Doğru Yolu Üzerine Oturanlar!

 

 

Günümüzde İslam dini hakkında ileri-geri konuşan birçok “din adamı” vardır. Bunlar Kuran – Kerime hiç dikkat etmezler ve onu kale almazlar. Hadis diye Hz. Peygambere iftira ederek uydurulan sapıkça sözlerin ardına takılarak kendilerince bir din oluşturmuşlardır. Bu dinin içinde şirk de dahil her türlü sapıklık ve zulüm mevcuttur. Hatta bazısı “Size yüzlerce ayet de getirseler inanmayın” diyerek fetvalar verirler. Ergenliğe girmemiş kızlarla nikahı helal sayarlar ki Kuran’da nikah yaşının ergenlik bitiminden sonrası yapılacağı apaçıktır. Dedim ya bunlar için Kuran’ın hiçbir önemi yoktur!

Diğer dinlerde de hahamlar, papazlar ve rahipler vardır.  Onlar da Kuran’dan uzaklaşmayı ve insanların doğru yolu bulmasını engelleyenlerdir. Peki aslında kimdir bunlar? Nedir bunlar? Bu durumu aşağıdaki ayetlerle açıklamaya çalışacağım inşallah!

Araf Suresi (Besmele dahil) 15-18. Ayetler:

قَالَ أَنْظِرْنِي إِلَى يَوْمِ يُبْعَثُونَ (14) قَالَ إِنَّكَ مِنَ الْمُنْظَرِينَ (15) قَالَ فَبِمَا أَغْوَيْتَنِي لَأَقْعُدَنَّ لَهُمْ صِرَاطَكَ الْمُسْتَقِيمَ (16) ثُمَّ لَآتِيَنَّهُمْ مِنْ بَيْنِ أَيْدِيهِمْ وَمِنْ خَلْفِهِمْ وَعَنْ أَيْمَانِهِمْ وَعَنْ شَمَائِلِهِمْ وَلَا تَجِدُ أَكْثَرَهُمْ شَاكِرِينَ (17)

 

Dedi ki: Diriliş gününe kadar bana tolerans göster. (Allah:) Dedi ki: Kesinlikle sen o tolerans gösterilenlerdensin. Dedi ki: Ki beni azdırman nedeniyle mutlaka onlar için senin o doğru yolunun üstüne oturacağım. Sonra mutlaka öncelerinden ve sonralarından ve sağlarından ve sollarından onlarla olacağım ve sen onların çoğunu şükredenlerden bulmayacaksın.

İblisin “o doğru yolunun üstüne oturacağımsözünden de hemen anlayacağınız gibi bunlar İblis’in velilerindendir. Bize sanki İslam alimi, hocası gibi mübarek, kutsal, Rahmani gibi gözükmektelerdir. Oysa Allah’ın yolu üzerinde engel olarak bulunmaktalardır. Böylece inanan insanları Kuran’a uygun salih amel yapmaktan engellemektelerdir. Öte yandan ise birazcık sağduyu sahibi, akıllıca insanları İslam’ı yanlış göstererek onların da Allah yoluna yaklaşmalarını engellemektelerdir. Dikkat edin! Bunlar Rahmani değil şeytani kişilerdir!

Doğrusunu Allah bilir.

 

 


YorumcuYorum
Serpil Yücel
20.05.2020
01:02

‘Dedi ki: Diriliş gününe kadar bana tolerans göster. (Allah:) Dedi ki: Kesinlikle sen o tolerans gösterilenlerdensin. Dedi ki: Ki beni azdırman nedeniyle mutlaka onlar için senin o doğru yolunun üstüne oturacağım.(Araf 14-16)’

Bu ayetlerde iki şey beni düşündürür.

  1. Neden öldükleri güne kadar değil de be’as gününe kadar mühlet istiyor?
  2. Allah ile görüşmelerinde onu azdırmasını sağlayan şey ne? Adem’e secde etmesini istemesi mi, Adem’in yaratılmış olması mı?

Mete Bey sizin Adem veya Adem’in içinden seçileceği insanların ilk atasının babası olmadığına, Hz. İsa gibi babasız olarak bir anneden bir çeşit sürümün yükseltilmesi gibi doğduğu fikrinize katılıyor, bunun Allah’ın sünnetine uygun olduğunu düşünüyorum. Bu süreç içinde bu ayetlerde anlatılan olayın bilimsel olarak nasıl bir senaryo ile gerçekleştiğini ise kafamda canlandıramıyorum.

Soyut konuları somutlaştırmak insanın o konuyu anlamasını kolaylaştırdığı için ‘sırât-ı müstakîm’ i anlamak için şöyle bir canlandırmam var.

Yaşam dediğimiz; sürekli önümüze tali yollar (daal) ve bir tane ana yol(sırât-ı müstakîm) çıkaran ve bu iki yol arasında yaptığımız tercihlerden ibaret bir yolculuktur. Yaşam yolculuğu başladığında dosdoğru yolun üzerine bir bisiklet ile konuluruz. Bisiklet diyorum çünkü pedalına basılmazsa devrilen bisiklet gibi; ibadetler, kendimizi geliştirmek için çabalarımız, birbirimize yardım ve tavsiyelerimiz, olmazsa (Asr) fucüra düşeriz.(Kıyamet 5) Dosdoğru yol üstünde başlarız diyorum çünkü bize iman yani doğru yolda olmanın zevki verilmiştir (Hucurat 7).

Doğru yol; geniş, rampa aşağı, fıtratımıza uygun ve seyahat etmesi kolaydır. Tali yollar; rampa yukarı, dikenli ve zordur (Leyl 5-10). Yolculuğumuz boyunca defalarca tali yola gireriz. Bazen çabuk anlar, yanlış yoldayım (istiğfar) der, doğru yola yönümüzü (tevbe) çeviririz. Bazen birbirine bağlı sayısız tali yola dalarak dosdoğru yoldan bir hayli mesafe ve bir hayli zaman uzaklaşırız. Nefislerimiz aleyhine (Zümer 53)olarak yaptığımız bu hatalar onarılmaz değildir. Yolun ve nefsimizin Yaratıcı’sının bize bağışladığı ‘restart’ tuşu elimizin altındadır (Furkan 71).

Bir yol ayrımına geldiğimiz de iki şey (akıl ve iman) bize doğru yolu gösterirken, iki şey bizi tali yola (nefs ve şeytan) çelmeye çalışır. Akıl doğru yolu bulurken bir rehberden- haritadan (Kur’an-ı Kerim ) yardım alır. Aklın çıkarımlarının şaşırma ihtimali vardır, bu yüzden gördüğümüzde hatırlamak üzere iman içine yazılan veriler (zikir) ile uyumlu olduğunda nefs-i levvamemiz ses çıkarmaz, yoksa yapılan işin ve gidilen yolun yanlış olduğunu bize haykırır.

Tali yola girmemiz için adeta kendini feda eden nefs acelecidir. Sonunu düşünmekten acizdir ve acele olanı sever (Kıyamet 20-21). Ama şeytanın derdi bambaşkadır. O bu bisikletin sürücüsünün seçildiği gün kendisinin bu iş için uygun bulunmamasına razı gelmemiş, kendisinin ateş gibi bir şoför olduğunu, bu iş için uygun olduğunu iddia etmiştir. Teklifi kabul edilmeyip de kenara alınınca (ğavy) sürücünün işini baltalamak üzere ruhsat almıştır. Direksiyona dokunamaz, yönetimde en ufak bir söz hakkı yoktur. Ama sürücünün (rüşd) kulağının dibinde ona sürekli tali yolları övüp durmaktadır.

İşte bu şartlar altında sürücünün görevi dosdoğru yol üzerinde kalmaktır. Yaratıcı’nın Rahman vasfı tüm bu yolları kaplamıştır. Sürücü ne yaparsa yapsın affetmek ve sürücüyü dosdoğru yolun üstüne koymak Yaratan için sorun değildir. Tam da bu sebepten dolayı Yaratıcı’nın affetmesi ahretin değil, sınavın devam ettiği bu dünyanın konusudur. Affetmek, yolunu şaşırmış ve yardıma ihtiyacı olan ‘sırat köprüsünde kalmaya çalışan sürücünün’ ihtiyacı olan bir yardımdır. Marifet ölüm geldiği anda dosdoğru yol üzerinde olmayı başarmaktır. Çünkü ölüm geldiğinde o sürücünün ana yolları da tali yolları da toplanır, birbirine karışır (Kıyamet 29), yeniden dirildiği gün daha hesabı görülmeden zaten hesabının sonucundan haberdardır(Kıyamet 22-25).’

Eğer bu simülasyon doğru ise buradaki ‘ğayn-vav-ye’ azgınlık değil de bir görev dağıtılırken kenar da kalma olsa daha doğru mu olur? Tersi olan ve ‘ğaviyden açık bir biçimde ayrılmış olan rüşd’ (Bakara 256) direksiyonda olma, karar alma mevkisinde olma hali olur. Diğer ayetlerde de bu kelimeye direksiyonu bırakma, taşıtı kendi haline bırakma olarak yorumlamak gerekecek.

Şeytanın neden ölüm günü değil de dirilme gününe kadar mühlet istediğini ise tam anlayamıyorum. Yoksa o da kendini bu dünya da sınav oluyor ve ahrette sınavını vermiş olma umudunu içinde tutuyor, yeterince insanın ehliyetini hak etmediğini ispat edebilirse direksiyona geçmeyi mi umuyor acaba?

Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4

‘Dedi ki: Diriliş gününe kadar bana tolerans göster. (Allah:) Dedi ki: Kesinlikle sen o tolerans gösterilenlerdensin. Dedi ki: Ki beni azdırman nedeniyle mutlaka onlar için senin o doğru yolunun üstüne oturacağım.(Araf 14-16)’

Bu ayetlerde iki şey beni düşündürür.İblis,

  1. Neden öldükleri güne kadar değil de be’as gününe kadar mühlet istiyor?
  2. ALLAH ile görüşmelerinde onu azdırmasını sağlayan şey ne? Adem’e secde etmesini istemesi mi, Adem’in yaratılmış olması mı?

Mete Bey sizin Adem veya Adem’in içinden seçileceği insanların ilk atasının babası olmadığına, Hz. İsa gibi babasız olarak bir anneden bir çeşit sürümün yükseltilmesi gibi doğduğu fikrinize katılıyor, bunun Allah’ın sünnetine uygun olduğunu düşünüyorum. Bu süreç içinde bu ayetlerde anlatılan olayın bilimsel olarak nasıl bir senaryo ile gerçekleştiğini ise kafamda canlandıramıyorum.

Soyut konuları somutlaştırmak insanın o konuyu anlamasını kolaylaştırdığı için ‘sırât-ı müstakîm’ i anlamak için şöyle bir canlandırmam var.

Yaşam dediğimiz; sürekli önümüze tali yollar (daal) ve bir tane ana yol(sırât-ı müstakîm) çıkaran ve bu iki yol arasında yaptığımız tercihlerden ibaret bir yolculuktur.  Yaşam yolculuğu başladığında dosdoğru yolun üzerine bir bisiklet ile konuluruz. Bisiklet diyorum çünkü pedalına basılmazsa devrilen bisiklet gibi; ibadetler, kendimizi geliştirmek için çabalarımız, birbirimize yardım ve tavsiyelerimiz olmazsa (Asr)  fucüra düşeriz.(Kıyamet 5) Dosdoğru yol üstünde başlarız diyorum çünkü bize iman sevgisi yani doğru yolda olmanın zevki verilmiştir (Hucurat 7).

Doğru yol; geniş, rampa aşağı, fıtratımıza uygun ve seyahat etmesi kolaydır. Tali yollar; rampa yukarı, dikenli ve zordur (Leyl 5-10). Yolculuğumuz boyunca defalarca tali yola gireriz. Bazen çabuk anlar, yanlış yoldayım (istiğfar) der, doğru yola yönümüzü (tevbe) çeviririz. Bazen birbirine bağlı sayısız tali yola dalarak dosdoğru yoldan bir hayli mesafe ve bir hayli zaman uzaklaşırız. Nefislerimiz aleyhine (Zümer 53) olarak yaptığımız bu günahlar onarılmaz değildir. Yolun ve nefsimizin Yaratıcı’sının bize bağışladığı ‘restart’ tuşu elimizin altındadır (Furkan 71).

Bir yol ayrımına geldiğimiz de iki şey (akıl ve iman) bize doğru yolu gösterirken, iki şey bizi tali yola (nefs ve şeytan) çelmeye çalışır. Akıl doğru yolu bulurken bir rehberden - haritadan (Kur’an-ı Kerim ) yardım alır. Aklın çıkarımlarının şaşırma ihtimali vardır, bu yüzden gördüğümüzde hatırlamak üzere iman içine yazılan veriler (zikir) ile uyumlu olduğunda nefs-i levvamemiz ses çıkarmaz, yoksa yapılan işin ve gidilen yolun yanlış olduğunu bize haykırır.

Tali yola girmemiz için adeta kendini feda eden nefs acelecidir. Sonunu düşünmekten acizdir ve acele olanı sever (Kıyamet 20-21). Ama şeytanın derdi bambaşkadır. O bu bisikletin sürücüsünün seçildiği gün kendisinin bu iş için uygun bulunmamasına razı gelmemiş, kendisinin ateş gibi bir şoför olduğunu, bu iş için uygun olduğunu iddia etmiştir. Teklifi kabul edilmeyip de kenara alınınca (ğavy) sürücünün işini baltalamak üzere ruhsat almıştır. Direksiyona dokunamaz, yönetimde en ufak bir söz hakkı yoktur. Ama sürücünün (rüşd) kulağının dibinde ona sürekli tali yolları övüp durur.

İşte bu şartlar altında sürücünün görevi dosdoğru yol üzerinde kalmaktır. Yaratıcı'nın Rahman vasfı tüm bu yolları kaplamıştır. Sürücü ne yaparsa yapsın affetmek ve sürücüyü dosdoğru yolun üstüne koymak Yaratan için sorun değildir. Tam da bu sebepten dolayı Yaratıcı’nın affetmesi ahretin değil, sınavın devam ettiği bu dünyanın konusudur. Affetmek, yolunu şaşırmış ve yardıma ihtiyacı olan ‘sırat köprüsünde kalmaya çalışan sürücünün’ ihtiyacı olan hayati bir yardımdır. Marifet ölüm geldiği anda dosdoğru yol üzerinde olmayı başarmaktır. Çünkü ölüm geldiğinde o sürücünün ana yolları da tali yolları da toplanır, birbirine karışır (Kıyamet 29), yeniden dirildiği gün daha hesabı görülmeden zaten hesabının sonucundan haberdardır(Kıyamet 22-25).’

Eğer bu simülasyon doğru ise buradaki ‘ğayn-vav-ye’ azgınlık değil de bir görev dağıtılırken kenar da kalma olsa daha doğru mu olur? Tersi olan ve ‘ğaviyden açık bir biçimde ayrılmış olan rüşd’ (Bakara 256) direksiyonda olma, karar alma mevkisinde olma hali olur. Diğer ayetlerde de bu kelimeye direksiyonu bırakma, taşıtı kendi haline bırakma olarak yorumlamak gerekecek.

Şeytanın neden ölüm günü değil de dirilme gününe kadar mühlet istediğini ise tam anlayamıyorum. Yoksa o da kendini bu dünya da sınav oluyor ve ahrette sınavını vermiş olma umudunu içinde tutuyor, yeterince insanın ehliyetini hak etmediğini ispat edebilirse direksiyona geçmeyi mi umuyor acaba?


Mete Firidin
20.05.2020
01:11

sıratı müstakin dogru yol yöntem demektir. İblis niye ölene kadar değil de dirilme gününe kadar istiyor. onu bende çözemedim. Beli de dünyanın sonu ve dirilme aynı anda oluyordur.


Hüseyin Kayahan
01.06.2020
16:40
Yevme yüb'asune, görevlendirilmelerin günü demektir. İblis kendisine yeniden görev verilmeyeceğini biliyor. Öte yaşamda o görevli olmayacak demektir. O güne kadar mühlet istiyor ve koparıyor. İyi bir pazarlık doğrusu. 




Son Yorumlanan Makaleler
Mete Firidin
Abdestsiz Kuran Okumak!
20.04.2024 105 Okunma
7 Yorum 21.04.2024 20:19
Mete Firidin
Kuran'da Doğu, Doğuş Kelimeleri
25.01.2023 722 Okunma
5 Yorum 24.02.2023 17:47
Mete Firidin
Ümmet-i Muhammed’in Şimdiki Durumu
11.02.2023 639 Okunma
1 Yorum 17.02.2023 16:53
Mete Firidin
Hz. İbrahim’deki Çare
7.01.2015 7052 Okunma
2 Yorum 24.12.2022 20:53
Mete Firidin
Dünya’nın ve Evren’in Yaşı
26.02.2017 5784 Okunma
1 Yorum 13.12.2022 01:10
Mete Firidin
Faiz (riba) Haram da Enflasyon Haram Değil mi?
16.11.2022 1147 Okunma
3 Yorum 27.11.2022 18:05
Mete Firidin
Namaz ve Maun Suresi
31.07.2022 1476 Okunma
1 Yorum 03.09.2022 18:00
Mete Firidin
Allah Akleder mi?
27.04.2022 1617 Okunma
1 Yorum 28.04.2022 17:41
Mete Firidin
Melek Olmak?
5.03.2022 2040 Okunma
2 Yorum 17.03.2022 11:19
Mete Firidin
Ashabı Kehf
3.02.2014 7692 Okunma
7 Yorum 12.10.2021 20:56
Mete Firidin
Kuran-ın Gelişmiş Bilimsel Etimolojik Meali
10.05.2018 18012 Okunma
2 Yorum 02.10.2021 23:10
Mete Firidin
Hz. Meryem Hermafrodit mi?
12.11.2014 17100 Okunma
2 Yorum 02.10.2021 23:06
Mete Firidin
Laiklik ve Diyanet
23.08.2021 2224 Okunma
3 Yorum 23.08.2021 19:15
Mete Firidin
Yeni, Kuran-ın Gelişmiş Bilimsel Etimolojik Meali
16.08.2021 3952 Okunma
2 Yorum 17.08.2021 10:08
Mete Firidin
Cidiha ?
10.01.2014 5144 Okunma
4 Yorum 14.08.2021 16:33
Mete Firidin
El Tur ve Tur-i Sina?
24.03.2013 37215 Okunma
21 Yorum 23.06.2021 12:46
Mete Firidin
Hz. Adem'in Annesi
3.06.2017 18913 Okunma
1 Yorum 24.04.2021 16:56
Mete Firidin
Âdem
17.02.2021 3138 Okunma
2 Yorum 06.03.2021 07:27
Mete Firidin
Piç
5.12.2020 4227 Okunma
2 Yorum 10.02.2021 07:29
Mete Firidin
Hınzır
12.11.2018 11333 Okunma
19 Yorum 31.01.2021 23:14
Mete Firidin
Naram Sin
25.07.2012 15956 Okunma
5 Yorum 15.10.2020 19:50
Mete Firidin
İki Kez Ölmek
23.08.2020 3185 Okunma
1 Yorum 23.08.2020 18:41
Mete Firidin
Araf Suresi 173. Ayet ve Fenotip
5.07.2020 3425 Okunma
2 Yorum 05.07.2020 14:56
Mete Firidin
Öğle ve İkindi Namazlarının Farz Rekât Sayısı
28.06.2020 3560 Okunma
3 Yorum 01.07.2020 09:08
Mete Firidin
Yunus Peygamber Balinanın Karnında
15.03.2019 7410 Okunma
8 Yorum 25.06.2020 18:13
Mete Firidin
Müslümanların Kıble Değiştirmeleri
24.05.2020 3460 Okunma
1 Yorum 06.06.2020 01:50
Mete Firidin
Salat Kelimesinin Kökeni
26.02.2012 65674 Okunma
10 Yorum 03.06.2020 00:23
Mete Firidin
Allah’ın Doğru Yolu Üzerine Oturanlar!
30.04.2020 3490 Okunma
3 Yorum 01.06.2020 16:40
Mete Firidin
Adem ile Havva
9.03.2010 15018 Okunma
7 Yorum 23.05.2020 03:49
Mete Firidin
Nuh Tufanı
9.10.2010 9179 Okunma
2 Yorum 21.05.2020 00:29
Mete Firidin
Yedi Gece ve Sekiz Gün, Atlantis
25.02.2018 7138 Okunma
5 Yorum 13.05.2020 16:11
Mete Firidin
Zülkarneyn
26.08.2011 17796 Okunma
10 Yorum 28.04.2020 20:20
Mete Firidin
Nuh Peygamberin Kâfir Oğlunun Salı
26.06.2014 7629 Okunma
7 Yorum 17.04.2020 20:41
Mete Firidin
Adet Görmekteyken Kadın Namaz Kılabilir mi?
14.06.2018 12311 Okunma
16 Yorum 17.04.2020 16:27
Mete Firidin
Homohabilis Havva ve Havvalar
20.04.2012 30118 Okunma
27 Yorum 15.04.2020 09:47
Mete Firidin
Hz. Musa Ne Zaman Yaşadı?
12.05.2011 113291 Okunma
11 Yorum 07.04.2020 15:05
Mete Firidin
İsrailoğullarının Oğullarına Uygulanan Kafa Kesme Cezas
28.03.2020 3863 Okunma
1 Yorum 28.03.2020 21:35
Mete Firidin
Bekke Ve Mekke
27.01.2011 52194 Okunma
9 Yorum 25.03.2020 19:30
Mete Firidin
Hz. İbrahim Ne Zaman Yaşadı?
28.02.2011 84397 Okunma
4 Yorum 25.03.2020 18:59
Mete Firidin
Hurufu Mukatta
9.04.2011 87721 Okunma
7 Yorum 25.03.2020 18:55
Mete Firidin
Ramazan’da Keyfi Oruç Tutmamanın Karşılığı
21.03.2020 3708 Okunma
1 Yorum 23.03.2020 03:25
Mete Firidin
Hadisler
1.02.2020 4577 Okunma
6 Yorum 17.02.2020 22:05
Mete Firidin
Hz. Yusuf’a Secde!
7.12.2018 7326 Okunma
6 Yorum 07.02.2020 21:36
Mete Firidin
Kutsal Kudüs!
1.02.2020 5180 Okunma
9 Yorum 03.02.2020 20:52
Mete Firidin
Hz. Lut’un Kızları
7.06.2011 38705 Okunma
4 Yorum 01.02.2020 21:22
Mete Firidin
Nuh’un Üvey Oğlu!
25.10.2015 31013 Okunma
28 Yorum 12.01.2020 17:30
Mete Firidin
İçki Haram mı?
25.05.2015 25222 Okunma
13 Yorum 12.01.2020 17:25
Mete Firidin
Hz. Nuh, İbrahim, Yusuf ve Musa Kronolojisi
5.04.2015 104217 Okunma
10 Yorum 12.01.2020 16:47
Mete Firidin
Kuran'da Yevm Kelimesi
28.12.2019 4923 Okunma
2 Yorum 03.01.2020 19:36
Mete Firidin
İmhotep Hz.Yusuf mu?
27.10.2011 21786 Okunma
3 Yorum 05.11.2019 07:59
Mete Firidin
Talak Suresi 4. Ayet ve Pedofili
11.07.2019 13377 Okunma
13 Yorum 16.07.2019 05:54
Mete Firidin
İnşallah ne demek?
6.06.2015 14548 Okunma
1 Yorum 14.07.2019 09:13
Mete Firidin
Hz.İsa Geldi !
16.05.2011 7242 Okunma
4 Yorum 26.06.2019 09:48
Mete Firidin
Şeyhe Teslimiyet!
14.06.2019 5334 Okunma
5 Yorum 20.06.2019 23:32
Mete Firidin
İki Hırsızın Çok Eli
30.05.2019 4974 Okunma
5 Yorum 16.06.2019 23:09
Mete Firidin
2019 Ramazan Ay'ı ne zaman?
16.06.2018 4883 Okunma
2 Yorum 05.05.2019 12:52
Mete Firidin
Nisa 16. Ve 17. Ayet Çeviri Faciası
7.04.2019 7473 Okunma
1 Yorum 07.04.2019 10:00
Mete Firidin
Helal ve Haram Hayvanlar Nelerdir?
27.03.2019 5127 Okunma
3 Yorum 28.03.2019 00:12
Mete Firidin
Âdemoğlu Şeytanın Halifesidir
22.03.2019 9461 Okunma
14 Yorum 27.03.2019 17:22
Mete Firidin
Selected Elected
16.03.2014 5821 Okunma
2 Yorum 20.03.2019 23:28
Mete Firidin
Şeriata Göre Kadınların Dövülebilmesi?
16.03.2014 20509 Okunma
18 Yorum 20.03.2019 10:45
Mete Firidin
Samiri’nin Buzağısına Uygulanan İşlem
15.03.2019 5771 Okunma
1 Yorum 16.03.2019 02:53
Mete Firidin
Midian Medyen Medine
3.05.2015 9936 Okunma
8 Yorum 02.02.2019 10:15
Mete Firidin
Cuma Namazı
19.01.2019 8203 Okunma
11 Yorum 20.01.2019 19:49
Mete Firidin
Ayete Göre Kutuplarda Namaz
25.01.2015 13788 Okunma
3 Yorum 16.01.2019 16:40
Mete Firidin
Bakara Suresi Meali
28.08.2015 8382 Okunma
4 Yorum 16.01.2019 16:36
Mete Firidin
Nisa 15. Ayet ve Recm Cezası
22.07.2015 9969 Okunma
1 Yorum 14.01.2019 12:41
Mete Firidin
Nisa 15. Ayet ve Fuhuş
21.07.2015 12519 Okunma
3 Yorum 15.12.2018 16:41
Mete Firidin
Hz. Muhammed'e İman
13.10.2018 8651 Okunma
11 Yorum 15.10.2018 22:32
Mete Firidin
Mars Hayali
7.01.2017 9207 Okunma
7 Yorum 12.10.2018 00:32
Mete Firidin
Başörtüsü Meselesi
6.10.2018 6315 Okunma
1 Yorum 06.10.2018 17:13
Mete Firidin
Kabe Kavseyni Ev Edna
15.06.2012 31553 Okunma
1 Yorum 22.05.2018 01:32
Mete Firidin
ÖNSÖZ
10.05.2018 6449 Okunma
9 Yorum 16.05.2018 20:41
Mete Firidin
Ölünce melek mi oluruz?
12.05.2018 6712 Okunma
4 Yorum 14.05.2018 12:51
Mete Firidin
İmhotep'in Babası
7.04.2015 11774 Okunma
13 Yorum 03.05.2018 23:12
Mete Firidin
Fussilet Suresi 10. Ayet Tefsiri
4.02.2018 7267 Okunma
6 Yorum 05.02.2018 08:31
Mete Firidin
Lut Kavmi Homoseksüel Değildi!
3.08.2014 33277 Okunma
15 Yorum 03.12.2017 03:35
Mete Firidin
The Birthday Of Jesus Christ According to Quran
4.12.2016 11114 Okunma
10 Yorum 30.11.2017 15:56
Mete Firidin
Küsküt
10.07.2016 10572 Okunma
2 Yorum 25.11.2017 15:40
Mete Firidin
Taha Suresi 125. Ayet Meali
22.11.2017 7612 Okunma
4 Yorum 25.11.2017 14:43
Mete Firidin
Azap
10.07.2016 9046 Okunma
4 Yorum 11.07.2016 18:20
Mete Firidin
Ayağa Mesh Meselesi
12.02.2016 12398 Okunma
6 Yorum 06.07.2016 22:09
Mete Firidin
Şeytan
3.07.2016 13060 Okunma
2 Yorum 04.07.2016 20:17
Mete Firidin
Tasavvuf
11.05.2010 16175 Okunma
12 Yorum 17.02.2016 17:55
Mete Firidin
Varsayım Yapanlar Öldürüldü!
3.02.2016 8443 Okunma
1 Yorum 06.02.2016 17:26
Mete Firidin
Nuh’un Gemisi ve Cudii
12.01.2014 23845 Okunma
45 Yorum 05.02.2016 23:06
Mete Firidin
Cenaze Töreni
24.01.2016 8925 Okunma
1 Yorum 25.01.2016 12:25
Mete Firidin
Kuran'da Zamanın Sonu
30.09.2015 18190 Okunma
11 Yorum 25.10.2015 15:50
Mete Firidin
Hadid Suresi 25. ayet ve Zülkarneyn
25.10.2015 14211 Okunma
4 Yorum 25.10.2015 13:00
Mete Firidin
Taqwa Kelimesi
15.10.2015 8662 Okunma
1 Yorum 19.10.2015 14:11
Mete Firidin
Qyl Kökü Ve Anlamı
22.09.2015 8250 Okunma
2 Yorum 02.10.2015 19:38
Mete Firidin
Sidr ve Sadr Kelimeleri
11.08.2015 15662 Okunma
7 Yorum 18.08.2015 14:52
Mete Firidin
Gavs Ve İkizler Burcu
15.12.2014 18007 Okunma
10 Yorum 14.07.2015 09:59
Mete Firidin
Fecrin Beyaz ve Karanlık İpliği
29.06.2015 11168 Okunma
2 Yorum 02.07.2015 10:06
Mete Firidin
Fatiha suresi meal
28.06.2015 9545 Okunma
2 Yorum 28.06.2015 18:37
Mete Firidin
Cennetteki Khamr
28.05.2015 20515 Okunma
17 Yorum 29.05.2015 19:00
Mete Firidin
Şerr
10.05.2015 10668 Okunma
9 Yorum 19.05.2015 15:59
Mete Firidin
Petra Yalanı
28.04.2015 70832 Okunma
9 Yorum 02.05.2015 13:07
Mete Firidin
Peygamber Eyyub
21.12.2014 7159 Okunma
3 Yorum 30.04.2015 14:55
Mete Firidin
Hz. İbrahim ve Lisan
23.04.2015 19035 Okunma
1 Yorum 24.04.2015 09:49


© 2024 - Akevler