Süleyman Karagülle
Suriye’de Oyun Devam Ediyor
8.03.2020
3260 Okunma, 1 Yorum

Türkiye savaşları kazanmak için neler yapmalı?

Birkaç defa yazdım. Sermaye’nin tek silahı vardır; tüm insanlığı ikiye ayırmak, ülkeleri ikiye ayırmak, partileri ikiye ayırmak, kurumları ikiye ayırmak sonra her iki tarafı finanse edip çatıştırmak, tarafları birbirine kırdırmak. İstediklerini soykırım ile ortadan kaldırmak. Sonra da yenileni destekleyip öbür taraf yenmeden desteği çekmek. Böylece mağlup olanı galip getirmek. Sonunda masada biri mağlup olduğu için diğeri ise Sermaye sebebiyle galip geldiği için ikisini de barışı dikta etmek.

Birinci ve İkinci Cihan Savaşı böylece kendi zaferiyle sona erdirdi.

Derin Sermaye üçüncü cihan savaşını da böylece oluşturma çabasındadır. İran ile Türkiye’yi kapıştırmada büyük devletler taraf olacaklar ve her ikisi de İslam âlemini dövecek, böylece Müslüman soykırımı olacaktır.

Bugün İdlib’de kim savaşıyor? Müslümanlar! Kim ölüyor? Müslümanlar! Kim destekliyor? Rusya ve ABD! Yani üçüncü cihan savaşının provası yapılıyor.

Rusya demiyor ki 36 kişiyi biz öldürdük. Türkiye demiyor ki Ruslar bizi öldürdü. Ama medya Rusya ile Türkiye’nin arasını açıyor. İstenen; cephe kurulsun ve Müslümanlar birbirleriyle boğuşsun. Büyük devletler Müslümanları imha etsin. Sonra göstermelik olarak düşmanlar masada oturtulup cetvelle sınırlar çizilsin ve Sermaye sömürüye devam etsin...

Peki, Sermaye bunu başaracak mı?

Sermaye bunu başaramayacaktır. Üçüncü cihan savaşını çıkaramayacaktır. Çıkarsa bile Müslümanlar birbirleri ile savaşmayacaklardır. Bir taraf diğer tarafa teslim olacak, Türkiye’nin taraf olduğu galip gelecektir. Çünkü İslam âlemi tarihi gelişme ve bugünkü durumu ile Türkiye tarafıdır. Halk ne tarafta olursa sonunda galip gelir.

Üçüncü cihan savaşı çıkmayacaktır. Çıksa bile büyük devletler anlaşarak kısa zamanda son bulacaktır. Yani büyük devletler artık Sermaye’nin bu oyununu bilmektedirler ve onlar da göstermelik savaş yapmaktadırlar. O devletlerin hepsi Sermaye’ye karşıdır. Bugün içteki bölünmeler sebebiyle birbirleri ile çatışma durumundadırlar.

Rus uçağı düştü. Büyükelçi öldü. Savaştıramadılar. Putin ile Erdoğan yüz yüze görüşmeye devam ettiler, hala görüşüyorlar.

Başka bir ayrılık sebebi daha vardır.  Sermaye’nin dün gücü vardı. Doları kullanıyordu. Fabrikaları yıkıyordu. Henüz tam istihdam sağlanmamıştı. Köylerde işsiz insanlar vardı. Onlar şehre geliyor, yeni fabrikalar kuruluyor, faizli sistem çalışıyordu. Şimdi ise durum tamamen değişmiştir. Köyde işsiz insan kalmamıştır. Kentlerde işçi açığı vardır. Artık insanlar iş aramıyor, işyerleri işçi aramıyor. Cetvelle çizilen sınırlar işe yaramıyor. Çünkü faizli sistem çalışamaz hale gelmiştir.

Erbakan ve Humeyni’nin İslam mezheplerini barıştırmış olmaları nedeniyle artık İran ile Türkiye arasında çatışma olmuyor. Bu bloklar arasında çatışma olmayınca İslam âlemi bölünmüyor. Arap-Acem çatışma denemesi netice verecek midir? Netice vereceğini sanmam.

Herkes denemektedir. Kimse kimin tarafını tutacağına karar vermiş değildir. Kim galip gelmeye başlarsa herkes onun tarafı olacaktır. Suriye’deki çatışma bunun denemesidir. Rusya da ABD de hep bunu yapmaktadır. İdlib’i Türkiye çözerse Rusya da ABD de Avrupa da Çin de Türkiye tarafı olacaktır. Sermaye savaş çıkaramayacaktır. Eğer Türk ordusu mağlup olur, Suriye ordusu İdlib’i işgal eder, 30 kilometre geri çekilme anlaşmasını bozarsa, o zaman bunlar yani ABD, Rusya Avrupa Birliği ve Çin hep onlar tarafı olacaktır.

Çatışma devam ederse İslam âlemini birbirine vurdurmaya devam edecektir.

Türkiye’nin sorunları çözüp bir an önce İdlib’i alarak barış ortamına sokmalı ve dah sonra Suriye’den çekilmelidir.

Türk askerlerini ne Esad ne de Putin öldürdü. Öldüren Sermaye’dir. Sermaye öldürmekte ve bunlara fatura etmektedir. Sermaye’nin faturalarına bunlar evet demektedirler. Başka türlü hareket etmeleri halinde kendi hükümranlıkları sona erer.

Türkiye savaşlar kazanmak için neler yapmalıdır?

a) Türkiye, Türkiye’ye hicret edenlerin sorunlarını çözmelidir. Gelenler bereket getirir. ‘Bir misafir on kısmetle (bereketle) gelir, birini yer dokuzunu bırakır’ demiştir atalarımız. Bir muhacir on bereketle gelir, biri kendisine kalır dokusu bizim olur. Bunun çözümünü İstanbul Valisine anlatmıştım. Yüz villalı dinlenme siteleri oluşturulmalıdır. Akevler Kooperatifleri bunun tüm projelerine sahiptir. Ordu da bu önerileri değerlendirmelidir. Göçmenlere ordu iş vermelidir ve ordu yerleştirmelidir. Savaşta tüm görevler orduya düşer ve tüm yetkiler de onun olur. Barış sonunda yönetim tekrar sivillere geçer. Göçmen sorunu çözüldü mü tüm halk Türkiye’ye göç eder Türkiye güçlenir ve kimse karşısında duramaz.  Suriyeliler, Gürcistanlılar, hatta Ermenistanlılar bile Türkiye’ye göç ederler.

b) Türkiye enflasyon ve döviz sorununu çözmelidir. Bu çözüm de çok basittir. Çözüm altın bonosunun çıkarılmasıdır. Tüm borç ve alacakları devlet yüklenmeli ve icralar durdurulmalıdır. Ülkede konkordato ilan edilmelidir. Altın bonosu ile faizsiz borçlar ertelenmelidir. Bu sözlerimi Türkiye’de siviller değerlendiremez. Bunu yapmaya kalkışan bir bakan görevden uzaklaştırılır veya hayatından olur. Bunu ancak ordu yapar. Ölümü göze alan yapar. ‘Ya istiklal ya ölüm’ diyenler yapar. Sermaye’nin tüm gücü hatta tek gücü karşılıksız dolardır. Altın bono doları bir gecede sıfırlar. Türkiye bunu ABD/Pentagon’a, Çin’e, AB’ye Rusya’ya örnek göstererek anlatmalıdır.

c) Onların ordumuzla savaşma güçleri yoktur. Onların tahrip silahları var, bizim ise piyadenin süngüsü vardır. Düşmanı süngülemek için değil, dost halkları korumak için. Türk ordusu bunları yurt içinde ve yurt dışında denedi. Her yerde halk onu kurtarıcı olarak karşıladı.

d) Türk ordusu Suriye’yi işgal etmelidir. Bu arada Esad teslim olursa onu orada bırakmalıdır. Barışçı devletlerin temsilcisi olmalıdır. Suriye elliden fazla illere ayrılıp kantonlar şeklinde yönetilmelidir. Ordular devlet başkanının emrinde olmalıdır. Nizalar hakemler yoluyla çözülmelidir. Esad kimsenin emrinde olmamalı, hakemlerin emrinde olmalıdır. Bugün bu cinayetleri Esad yapmıyor, Sermaye yapıyor. Onu bulmamız da mümkün değildir. Rothschildler ve Rockefeller aileleri de birer paravandır. Derin güç onları da ateşe sokmuştur.  Biz savaşı görünenlerle yapmamalıyız. O gizli gücü de bulup önleyemeyiz ama onun etkilerini yok edebiliriz. Bunu yapmamız için de görünenlerin cephe değiştirmesini sağlamalıyız. Rothschildler ailesini de o derin canavardan kurtarmalıyız.

 


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
09.03.2020
07:10


1967...1968...1969...AKEVLER 54 YILDIR ÇALIŞIYOR...2018...2019...2020

BİZLER ÇALIŞIYOR VE YENİ İSLÂM MEDENİYETİ’Nİ KURUYORUZ...

SİZLERİ DE ÇALIŞMALARIMIZA DÂVET EDİYORUZ; BUYURUN, BİRLİKTE ÇALIŞALIM...

ADİL DÜZEN 1054

“ADİL DÜZEN” III. BİNYIL MEDENİYETİ PROJESİDİR

“VE BİZE DÜŞEN SADECE MÜBÎN/AÇIK TEBLİĞDİR.” (KUR’AN; Yâsin Sûresi, 36/17)

Haftalık Seminer Dergisi; 1054. Hafta - 07 MART 2020 - Fiyatı: www.akevler.orga tıklamak!

BU DERGİYİ HER HAFTA OKUTABİLİR.. ÇOĞALTABİLİR.. DAĞITABİLİRSİNİZ...

“ADİL DÜZEN” UYGULAMALARI YAPMAK İÇİN BİZLERE DANIŞABİLİRSİNİZ...

*KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİ; 1054. SEMİNER

“HİÇ BİLENLER İLE BİLMEYENLER BİR OLUR MU?” (KUR’AN; Zümer Sûresi, 39/9)

İ L İ M TALEP ETMEK HER MÜSLÜMANIN ÜZERİNE FARZDIR.” (Hadis)

AdresAKEVLER İSTANBUL KOOPERATİFLERİ MERKEZİ, Zafer Mah. Coşarsu Sk. No: 29 YENİBOSNA / İSTANBUL Tel: (0212) 452 76 51

Tefsir Seminer Notları Yenibosna’da Cumartesi akşamları okunup tartışılmaktadır.

GAYEMİZ: Bu “SEMİNER NOTLARI”nın İstanbul, Türkiye ve bütün dünyada “OKUNMASIANLAŞILMASI VE UYGULANMASI”DIR. - ADİL DÜZEN ÇALIŞANLARI

***

*“ADİL DÜZEN” DERSLERİ/YORUMLARI

SURİYE’DE OYUN DEVAM EDİYOR

Türkiye savaşları kazanmak için neler yapmalı?

Süleyman KARAGÜLLE

***

*SEBÎLU’R-REŞÂD” / MAKALELER

‘Gizli Dünya Devleti’ dedikçe Erbakan’ı anmak - 7

‘Gizli Dünya Devleti’ dedikçe Erbakan’ı anmak - 8

ALLAH’IM…

‘Gizli Dünya Devleti’ dedikçe Erbakan’ı anmak - 9

‘Gizli Dünya Devleti’ dedikçe Erbakan’ı anmak-10

‘Gizli Dünya Devleti’ dedikçe Erbakan’ı anmak-11

Reşat Nuri EROL

***

FURKAN SÛRESİ- 7. Hafta

أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

تَبَارَكَ الَّذِي نَزَّلَ الْفُرْقَانَ عَلَى عَبْدِهِ لِيَكُونَ لِلْعَالَمِينَ نَذِيرًا (1) الَّذِي لَهُ مُلْكُ السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضِ وَلَمْ يَتَّخِذْ وَلَدًا وَلَمْ يَكُنْ لَهُ شَرِيكٌ فِي الْمُلْكِ وَخَلَقَ كُلَّ شَيْءٍ فَقَدَّرَهُ تَقْدِيرًا (2) وَاتَّخَذُوا مِنْ دُونِهِ آلِهَةً لَا يَخْلُقُونَ شَيْئًا وَهُمْ يُخْلَقُونَ وَلَا يَمْلِكُونَ لِأَنْفُسِهِمْ ضَرًّا وَلَا نَفْعًا وَلَا يَمْلِكُونَ مَوْتًا وَلَا حَيَاةً وَلَا نُشُورًا (3) وَقَالَ الَّذِينَ كَفَرُوا إِنْ هَذَا إِلَّا إِفْكٌ افْتَرَاهُ وَأَعَانَهُ عَلَيْهِ قَوْمٌ آخَرُونَ فَقَدْ جَاءُوا ظُلْمًا وَزُورًا (4) وَقَالُوا أَسَاطِيرُ الْأَوَّلِينَ اكْتَتَبَهَا فَهِيَ تُمْلَى عَلَيْهِ بُكْرَةً وَأَصِيلًا (5) قُلْ أَنْزَلَهُ الَّذِي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضِ إِنَّهُ كَانَ غَفُورًا رَحِيمًا (6) وَقَالُوا مَا لِهَذَا الرَّسُولِ يَأْكُلُ الطَّعَامَ وَيَمْشِي فِي الْأَسْوَاقِ لَوْلَا أُنْزِلَ إِلَيْهِ مَلَكٌ فَيَكُونَ مَعَهُ نَذِيرًا (7) أَوْ يُلْقَى إِلَيْهِ كَنْزٌ أَوْ تَكُونُ لَهُ جَنَّةٌ يَأْكُلُ مِنْهَا وَقَالَ الظَّالِمُونَ إِنْ تَتَّبِعُونَ إِلَّا رَجُلًا مَسْحُورًا (8) انْظُرْ كَيْفَ ضَرَبُوا لَكَ الْأَمْثَالَ فَضَلُّوا فَلَا يَسْتَطِيعُونَ سَبِيلًا (9) تَبَارَكَ الَّذِي إِنْ شَاءَ جَعَلَ لَكَ خَيْرًا مِنْ ذَلِكَ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِنْ تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ وَيَجْعَلْ لَكَ قُصُورًا (10) بَلْ كَذَّبُوا بِالسَّاعَةِ وَأَعْتَدْنَا لِمَنْ كَذَّبَ بِالسَّاعَةِ سَعِيرًا (11) إِذَا رَأَتْهُمْ مِنْ مَكَانٍ بَعِيدٍ سَمِعُوا لَهَا تَغَيُّظًا وَزَفِيرًا (12) وَإِذَا أُلْقُوا مِنْهَا مَكَانًا ضَيِّقًا مُقَرَّنِينَ دَعَوْا هُنَالِكَ ثُبُورًا (13) لَا تَدْعُوا الْيَوْمَ ثُبُورًا وَاحِدًا وَادْعُوا ثُبُورًا كَثِيرًا (14) قُلْ أَذَلِكَ خَيْرٌ أَمْ جَنَّةُ الْخُلْدِ الَّتِي وُعِدَ الْمُتَّقُونَ كَانَتْ لَهُمْ جَزَاءً وَمَصِيرًا (15) لَهُمْ فِيهَا مَا يَشَاءُونَ خَالِدِينَ كَانَ عَلَى رَبِّكَ وَعْدًا مَسْئُولًا (16) وَيَوْمَ يَحْشُرُهُمْ وَمَا يَعْبُدُونَ مِنْ دُونِ اللَّهِ فَيَقُولُ أَأَنْتُمْ أَضْلَلْتُمْ عِبَادِي هَؤُلَاءِ أَمْ هُمْ ضَلُّوا السَّبِيلَ (17) قَالُوا سُبْحَانَكَ مَا كَانَ يَنْبَغِي لَنَا أَنْ نَتَّخِذَ مِنْ دُونِكَ مِنْ أَوْلِيَاءَ وَلَكِنْ مَتَّعْتَهُمْ وَآبَاءَهُمْ حَتَّى نَسُوا الذِّكْرَ وَكَانُوا قَوْمًا بُورًا (18) فَقَدْ كَذَّبُوكُمْ بِمَا تَقُولُونَ فَمَا تَسْتَطِيعُونَ صَرْفًا وَلَا نَصْرًا وَمَنْ يَظْلِمْ مِنْكُمْ نُذِقْهُ عَذَابًا كَبِيرًا (19) وَمَا أَرْسَلْنَا قَبْلَكَ مِنَ الْمُرْسَلِينَ إِلَّا إِنَّهُمْ لَيَأْكُلُونَ الطَّعَامَ وَيَمْشُونَ فِي الْأَسْوَاقِ وَجَعَلْنَا بَعْضَكُمْ لِبَعْضٍ فِتْنَةً أَتَصْبِرُونَ وَكَانَ رَبُّكَ بَصِيرًا (20) وَقَالَ الَّذِينَ لَا يَرْجُونَ لِقَاءَنَا لَوْلَا أُنْزِلَ عَلَيْنَا الْمَلَائِكَةُ أَوْ نَرَى رَبَّنَا لَقَدِ اسْتَكْبَرُوا فِي أَنْفُسِهِمْ وَعَتَوْا عُتُوًّا كَبِيرًا (21) يَوْمَ يَرَوْنَ الْمَلَائِكَةَ لَا بُشْرَى يَوْمَئِذٍ لِلْمُجْرِمِينَ وَيَقُولُونَ حِجْرًا مَحْجُورًا (22) وَقَدِمْنَا إِلَى مَا عَمِلُوا مِنْ عَمَلٍ فَجَعَلْنَاهُ هَبَاءً مَنْثُورًا (23) أَصْحَابُ الْجَنَّةِ يَوْمَئِذٍ خَيْرٌ مُسْتَقَرًّا وَأَحْسَنُ مَقِيلًا (24) وَيَوْمَ تَشَقَّقُ السَّمَاءُ بِالْغَمَامِ وَنُزِّلَ الْمَلَائِكَةُ تَنْزِيلًا (25) الْمُلْكُ يَوْمَئِذٍ الْحَقُّ لِلرَّحْمَنِ وَكَانَ يَوْمًا عَلَى الْكَافِرِينَ عَسِيرًا (26) وَيَوْمَ يَعَضُّ الظَّالِمُ عَلَى يَدَيْهِ يَقُولُ يَالَيْتَنِي اتَّخَذْتُ مَعَ الرَّسُولِ سَبِيلًا (27) يَاوَيْلَتَا لَيْتَنِي لَمْ أَتَّخِذْ فُلَانًا خَلِيلًا (28) لَقَدْ أَضَلَّنِي عَنِ الذِّكْرِ بَعْدَ إِذْ جَاءَنِي وَكَانَ الشَّيْطَانُ لِلْإِنْسَانِ خَذُولًا (29) وَقَالَ الرَّسُولُ يَارَبِّ إِنَّ قَوْمِي اتَّخَذُوا هَذَا الْقُرْآنَ مَهْجُورًا (30) وَكَذَلِكَ جَعَلْنَا لِكُلِّ نَبِيٍّ عَدُوًّا مِنَ الْمُجْرِمِينَ وَكَفَى بِرَبِّكَ هَادِيًا وَنَصِيرًا (31) وَقَالَ الَّذِينَ كَفَرُوا لَوْلَا نُزِّلَ عَلَيْهِ الْقُرْآنُ جُمْلَةً وَاحِدَةً كَذَلِكَ لِنُثَبِّتَ بِهِ فُؤَادَكَ وَرَتَّلْنَاهُ تَرْتِيلًا (32) وَلَا يَأْتُونَكَ بِمَثَلٍ إِلَّا جِئْنَاكَ بِالْحَقِّ وَأَحْسَنَ تَفْسِيرًا (33) الَّذِينَ يُحْشَرُونَ عَلَى وُجُوهِهِمْ إِلَى جَهَنَّمَ أُولَئِكَ شَرٌّ مَكَانًا وَأَضَلُّ سَبِيلًا (34)

***

وَلَقَدْ آتَيْنَا مُوسَى الْكِتَابَ وَجَعَلْنَا مَعَهُ أَخَاهُ هَارُونَ وَزِيرًا (35) فَقُلْنَا اذْهَبَا إِلَى الْقَوْمِ الَّذِينَ كَذَّبُوا بِآيَاتِنَا فَدَمَّرْنَاهُمْ تَدْمِيرًا (36) وَقَوْمَ نُوحٍ لَمَّا كَذَّبُوا الرُّسُلَ أَغْرَقْنَاهُمْ وَجَعَلْنَاهُمْ لِلنَّاسِ آيَةً وَأَعْتَدْنَا لِلظَّالِمِينَ عَذَابًا أَلِيمًا (37) وَعَادًا وَثَمُودَ وَأَصْحَابَ الرَّسِّ وَقُرُونًا بَيْنَ ذَلِكَ كَثِيرًا (38) وَكُلًّا ضَرَبْنَا لَهُ الْأَمْثَالَ وَكُلًّا تَبَّرْنَا تَتْبِيرًا (39) وَلَقَدْ أَتَوْا عَلَى الْقَرْيَةِ الَّتِي أُمْطِرَتْ مَطَرَ السَّوْءِ أَفَلَمْ يَكُونُوا يَرَوْنَهَا بَلْ كَانُوا لَا يَرْجُونَ نُشُورًا (40)

***

وَلَقَدْ آتَيْنَا مُوسَى

Va LaQaD EAvTaYNAv MUvSAy (Va LaQaD EaFGaLNAv MuFGaLa)

“Ve Musa’ya ita ettik”

Kur’an sureleri bölümlere ayırmayı genellikle bir kelimeyi وَ harfi ile atfederek yapar. Sure bazen değişik yönleri ile değişik şekilde bölümlere ayrılır. Bu sure de لَقَدْ kelimeleri ile bölümlere ayrılmıştır. Başlangıçta وَ‘siz olan لَقَدْ nefislerinde istikbar ettiler diye başlar.

Bugünkü insanların temel gayretleri istikbar üzerinde kurulmuştur. Benim fazla akçem olsun, benim fazla oyum olsun, benim yüksek mevkiim olsun, benim cemaatim çok yani kalabalık olsun. Her şey istikbara dayanmaktadır.

وَ harfi ile atfeden bir لَقَدْ daha geçmektedir. Ancak onu mekânı dayyıkta söylemektedirler. Allah onu kıssa etmektedir. “Ve” harfi ile burada atfetmektedir. Bundan önce sure tebliğ edenleri anlatmaktadır. Bundan sonra tebliğ eden resulleri anlatacaktır.

Bu sayfada iki defa وَلَقَدْ geçmektedir. Bu surede İsa’dan bahsetmemektedir, İbrahim’den bahsetmemektedir. Davud ve Süleyman da zikredilemiyor. Musa’dan, sonra Nuh’un kavminden bahsediliyor, Nuh’un kendisinden değil. عَادًا kelimesi mensubdur, kavm yerine geçmiştir. Musa’nın kitabı hala yürürlüktedir. قَدْ kelimesi bunu ifade eder.

Tevrat’ın Musa’ya verildiğinden bahsetmez. İncil’in İsa’ya verildiğine dair birden fazla ayet vardır. Musa’ya kitap verilmiştir. Tevrat ve İncil’in birden inzal edildiğinden bahsetmektedir. Dolayısıyla Tevrat şeriatı İncil tarikatı içermekte, hepsi birden bir bütün olmaktadır. Tevrat ve İncil’in yanında وَ ile atfederek مَا أُنْزِلَ إِلَيْهِمْ (Maide 5/66) denmektedir. Buradan anlıyoruz ki Tevrat ve İncil ayrı gruptur.

Bunların dışında başka bir grup daha vardır. İsrail oğullarına çeşitli kitaplar gelmiştir. Bunlardan bir kısmı kendilerine ait olup zamanlarını ve kavimlerini ilgilendirir, bir kısmı ise yalnız kendilerini ilgilendirir. Bütün insanlığı ilgilendiren de iki kitaptan oluşur; Tevrat ve İncil. Musa’nın kitabı da bu grubun içinde Tevrat grubundadır.

“Kitabı inzal ettik” demiyor da “Kitabı ita ettik” diyor. Kur’an için de böyle zikretmektedir. İnzal etmede ona içindekileri de bildirme vardır. Oysa itadaki ise sadece nakildir. Onun içeriğini tam olarak almış değildir. Kitaplar peygamberlere verildiğinde manalarının bir kısmı ona öğretilir, onlar onu yaparlar, bir kısmı ise sonra gelenlere hitaptır. Bundan dolayıdır ki Peygamberin bilmediği şeyler Kur’an’da vardır. Bugün onu biz biliyoruz. İçtihat buna dayanır. Kitap ita edildiğine göre Tevrat ve İncil de yorumlanabilir. Kur’an’da zikredilen kısımları biz yorumlayabiliriz. Bizden öncekilerin şeriatı bize delildir.


...

DEVAMI/TAMAMI

"SEMİNERLER'DE...

***

BU HAFTAKİ YORUM'A DİKKAT!

SURİYE’DE OYUN DEVAM EDİYOR

Türkiye savaşları kazanmak için neler yapmalı?

Süleyman KARAGÜLLE


VE'S-SELAM MEA'D-DUA... 








Son Eklenen Makaleler
Süleyman Karagülle
BİR YETKİLİ YÜKSEK HAKİM DEDİ Kİ: 09.09.2000
23.03.2024 40 Okunma
Süleyman Karagülle
AHŞAP EV ÇALIŞMALARI 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 18 Okunma
Süleyman Karagülle
Sana ruhtan soruyorlar 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 33 Okunma
Süleyman Karagülle
SİSTEMATİK HATA 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 23 Okunma
Süleyman Karagülle
ŞERİAT VE MEMUR KARARNAMESİ 02.09.2000
23.03.2024 15 Okunma
Süleyman Karagülle
Heisenberg’in meşhur “kuvantum teorisi” 02.09.2000
23.03.2024 26 Okunma
Süleyman Karagülle
DEPREMİN FIKHI 26 AĞUSTOS 2000
23.03.2024 24 Okunma
Süleyman Karagülle
Z E L Z E L E 26 ağustos 2000
23.03.2024 9 Okunma
Süleyman Karagülle
(AHŞAP)İŞLETME HAKKINDA BİLGİ-19.08.2000
14.03.2024 29 Okunma
Süleyman Karagülle
Bir ülke hırsıza hapis cezasını vermektedir-12082000
14.03.2024 30 Okunma
Süleyman Karagülle
MEMUR KARARNAMESİ 12.08.2000
14.03.2024 19 Okunma
Süleyman Karagülle
HÜKÜMET,REKTÖR ATAMALARI..05.08.2000
14.03.2024 17 Okunma
Süleyman Karagülle
İNSANIN GÖREVİ 05.08.2000
14.03.2024 19 Okunma
Süleyman Karagülle
EKONOMİDE ZELZELE 22.07.2000
14.03.2024 21 Okunma
Süleyman Karagülle
REKTÖRLERİN ATANMASI 22.07.2000
14.03.2024 13 Okunma
Süleyman Karagülle
312 inci MADDE 22.07.2000
14.03.2024 15 Okunma
Süleyman Karagülle
BANDIRMA HATTI 22.07.2000
14.03.2024 41 Okunma
Süleyman Karagülle
F İ Z İ K 29.07.2000
14.03.2024 32 Okunma
Süleyman Karagülle
İSLÂM VE DEMOKRASİ 29.07.2000
14.03.2024 20 Okunma
Süleyman Karagülle
REKTÖRLERİN SEÇİMİ 22.07.2000
14.03.2024 16 Okunma
Süleyman Karagülle
ABANT TOPLANTISI 22.07.2000
14.03.2024 24 Okunma
Süleyman Karagülle
HAK VE KUVVET MEDENİYETLERİ 22.07.2000
14.03.2024 16 Okunma
Süleyman Karagülle
DAYANIŞMA SİSTEMİ 01.07.2000
14.03.2024 21 Okunma
Süleyman Karagülle
“HERKESE İŞ - HERKESE AŞ” 24.06.2000
14.03.2024 23 Okunma
Süleyman Karagülle
KİTLERİN ÖZELLEŞTİRİLMESİ 17.06.2000
14.03.2024 23 Okunma
Süleyman Karagülle
KUR’ÂN VE MANTIK İLE MATEMATİK 17.04.1999
14.03.2024 24 Okunma
Süleyman Karagülle
“ADİL DÜZEN” DERGİ PLANI (2)17.04.1999
14.03.2024 22 Okunma
Süleyman Karagülle
“ADİL DÜZEN” DERGİ PLANI 17.04.1999
14.03.2024 21 Okunma
Süleyman Karagülle
Süleyman Karagüllenin girilmeyen MAKALELERİ-17.04.1999
14.03.2024 37 Okunma
Süleyman Karagülle
MUSA’YA VERİLEN DOKUZ MUCİZENİN GÜNÜMÜZDEKİ MANASI
19.05.2022 2387 Okunma
1 Yorum 20.05.2022 06:41
Süleyman Karagülle
Elveda
21.08.2021 2482 Okunma
2 Yorum 24.08.2021 15:36
Süleyman Karagülle
İÇKİ YASAĞI
3.05.2021 2061 Okunma
Süleyman Karagülle
Türkiye ve Dünya
30.04.2021 1796 Okunma
Süleyman Karagülle
DIŞ POLİTİKA
29.04.2021 1709 Okunma
Süleyman Karagülle
HEDEF
29.04.2021 1743 Okunma
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve SON DURUM… (16)
18.04.2021 2759 Okunma
4 Yorum 26.05.2021 00:43
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve son uyarılarım… (15)
11.04.2021 1766 Okunma
Süleyman Karagülle
SOYLU'NUN BEYANI
7.04.2021 2414 Okunma
Süleyman Karagülle
BUNDAN BÖYLE
6.04.2021 1625 Okunma
Süleyman Karagülle
UYARI
6.04.2021 1587 Okunma
Süleyman Karagülle
MÜDAHALE
4.04.2021 1570 Okunma
Süleyman Karagülle
Seminerler; kendinize görev vereceksiniz (14)
4.04.2021 1577 Okunma
Süleyman Karagülle
TEK ÇIKAR YOL
3.04.2021 1809 Okunma
Süleyman Karagülle
PARTİ KAPATMAK
3.04.2021 1780 Okunma
Süleyman Karagülle
ANAYASA MAHKEMESİ
1.04.2021 1958 Okunma
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve İ Ç T İ H A D (13)
31.03.2021 2594 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 22:37
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve Akevler Usulü (12)
31.03.2021 2398 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 22:27
Süleyman Karagülle
Muhterem Abdurrahman Dilipak’a Açık Mektup
31.03.2021 1850 Okunma
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve DAVET… (11)
31.03.2021 2362 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 22:13
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerlerinin başlangıcı ve (10)
31.03.2021 1572 Okunma
Süleyman Karagülle
EMİN SARAÇ HOCA HAKKINDA
31.03.2021 2249 Okunma
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve Kur’an Düzeni
31.03.2021 2371 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 22:01
Süleyman Karagülle
Akevler Kur’an Seminerleri ve GÖREV
31.03.2021 2378 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 21:52
Süleyman Karagülle
KUR’AN VE TARİH
31.03.2021 2349 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 21:47
Süleyman Karagülle
KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİMİZ-5
31.03.2021 2250 Okunma
1 Yorum 02.04.2021 21:37
Süleyman Karagülle
KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİMİZ-3
31.03.2021 1520 Okunma
Süleyman Karagülle
KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİMİZ-2
31.03.2021 1408 Okunma
Süleyman Karagülle
KUR’AN VE İLİM SEMİNERLERİMİZ
31.03.2021 1594 Okunma
Süleyman Karagülle
TEK PROBLEM VE ÇÖZÜM
31.03.2021 1618 Okunma
Süleyman Karagülle
RAKAMLAR
31.03.2021 1641 Okunma
Süleyman Karagülle
YASTIK ALTI
30.03.2021 1713 Okunma
Süleyman Karagülle
TEMİZLİK
29.03.2021 2163 Okunma
Süleyman Karagülle
MEŞGALE
28.03.2021 1772 Okunma
Süleyman Karagülle
BAKAN OLMAK
27.03.2021 1942 Okunma
Süleyman Karagülle
MECRALAR
27.03.2021 1731 Okunma
Süleyman Karagülle
YALANCI LİDERLER YAZISI
25.03.2021 1789 Okunma
Süleyman Karagülle
KUR FARKLARI
24.03.2021 1742 Okunma
Süleyman Karagülle
FESAT
24.03.2021 1676 Okunma
Süleyman Karagülle
MUTLU OLMAK
22.03.2021 2210 Okunma
Süleyman Karagülle
SAVAŞ VE SİYASET
21.03.2021 1797 Okunma
Süleyman Karagülle
BEYHUDE
21.03.2021 1755 Okunma
Süleyman Karagülle
İSLAM ÂLEMİ
20.03.2021 1551 Okunma
Süleyman Karagülle
NEDEN TEKERRÜR
20.03.2021 1673 Okunma
Süleyman Karagülle
KİM KARAR VERİYOR?
20.03.2021 1668 Okunma
Süleyman Karagülle
YANLIŞ HESAP
17.03.2021 1862 Okunma
Süleyman Karagülle
PALAS
17.03.2021 1662 Okunma
Süleyman Karagülle
İSLAM ÂLEMİ
17.03.2021 1473 Okunma
Süleyman Karagülle
DEVLETLERİN REKLAMI
17.03.2021 1524 Okunma
Süleyman Karagülle
SAVAŞLAR
15.03.2021 1668 Okunma
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerleri ve DAVET… (11)
14.03.2021 1468 Okunma
Süleyman Karagülle
İNGİLTERE
13.03.2021 1984 Okunma
Süleyman Karagülle
AK PARTİ İKTİDARI
11.03.2021 1559 Okunma
Süleyman Karagülle
BARIŞIN KURALI
10.03.2021 1826 Okunma
Süleyman Karagülle
SERMAYE TAKTİĞİ
9.03.2021 2160 Okunma
Süleyman Karagülle
CİNAYETLER
8.03.2021 1828 Okunma
Süleyman Karagülle
İSLAMİ HAREKETLER
7.03.2021 1725 Okunma
Süleyman Karagülle
ŞERİATA GÖRE
7.03.2021 1709 Okunma
Süleyman Karagülle
DENGE
5.03.2021 1833 Okunma
Süleyman Karagülle
YAPILANLAR, SÖYLENENLER
4.03.2021 1791 Okunma
Süleyman Karagülle
REFORMLAR
3.03.2021 1903 Okunma
Süleyman Karagülle
CEMAL KAŞIKÇI
2.03.2021 1999 Okunma
Süleyman Karagülle
GAZ ODASI
1.03.2021 1753 Okunma
Süleyman Karagülle
TÜRKİYE’NİN YERİ
28.02.2021 1895 Okunma
Süleyman Karagülle
Kur’an Seminerlerinin başlangıcı ve (10)
28.02.2021 2174 Okunma
1 Yorum 28.02.2021 11:03
Süleyman Karagülle
AŞI OLMAK
27.02.2021 1747 Okunma
Süleyman Karagülle
ŞERİATIN HÜKMÜ
26.02.2021 1734 Okunma
Süleyman Karagülle
İKTİDARDA VERASET
25.02.2021 1854 Okunma
Süleyman Karagülle
ZAFER
25.02.2021 1545 Okunma
Süleyman Karagülle
BOZULMA
23.02.2021 1570 Okunma
Süleyman Karagülle
TÜRKİYE’DE SEÇİMLER
22.02.2021 1661 Okunma