Ne diyorduk; başlıkları hatırlayalım…
1. Kapitalizm, Sosyalizm ve ‘Ortaklık Ekonomisi’ 01.11.2019
2. KAPİTALİST BATI DÜZENİNDE EKONOMİ 02.11.2019
3. İSLAM ORTAKLIK DÜZENİNDE EKONOMİ 03.11.2019
4. İslam açısından komünizm/sosyalizm ve kapitalizm-1 04.11.2019
5. İslam açısından komünizm/sosyalizm ve kapitalizm-2 05.11.2019
Kaldığımız yerden devam edelim.
Marks-Üretilen mahsul ikiye bölünür, bir kısmı işçi ve patronların kullanmasına verilir. Diğer kısmı da tekrar üretim vasıtalarının tesisinde kullanılır. Burada arttırılıp devamlı olarak biriken mal işçinin olduğu halde patron gasp ediyor. Patron aradan çekilmeli, işçi kendi istediği kadar arttırmalıdır.
Kapitalist-Artan kısım sermaye ile meydana gelmiştir, gene işçiye iş bulunması için kullanılacaktır. Burada gasp yok, hizmet var.
Müslüman-Artan değer patrona gitmeli, fakat artırma nispetini tayinde işçinin tesiri olmalıdır. İşçi aldığı para ile pazara giderse üretim, bankaya giderse yatırım istiyor demektir. Demek oluyor ki bankalar sadece yatırım kredisini açmalı, ticari kredi kaldırılmalıdır.
***
Marks-kullanılan mal ikiye ayrılır. Büyük kısmı patronlar için, küçük kısmı de işçiler için kullanılır. Patronlar aradan çekilmeli, herkes eşit şekilde harcamalı.
Kapitalist-Patron bunu kazanmıştır. Kendi hakkıdır. Sonra patronlar çok azdır. Bunların israfı bir şey ifade etmez. Belki diğerlerin de çalıştırıp zengin olmalarını teşvik eder.
Müslüman-Memlekette zararlı olan şeylerin istihsali yasak edilmeli. Zengin olma yolu herkese açık tutulmalı. Fakat zenginin refahını da tabii hak olarak kabul etmeliyiz.
***
Marks-Patron, işçileri idaresi altına alıyor. İşçilerin hürriyetlerini kısıyor, onlara zulmediyor. Patronluk ortadan kalkmalıdır.
Kapitalist-Patron kalkarsa yerine fabrika müdürleri gelir. Hem beceriksiz hem de kazancı düşünmeyen ve siyasi ihtiraslar taşıyan bu müdürler fabrikatörlerden daha çok zulüm yapacaktır. Patron fabrikanın menfaatlerini düşünür. Bunun da işçiyi iyi bulundurmakla kabil olacağını bilir ve işçiye iyi muamele eder. Hâlbuki devlet memuru bunu düşünmez, işçi daha çok ezilir.
Müslüman-Her zümrede kötü insan vardır. Kötü insan vardır diye o zümre imha veya ilga edilmez. Sadece kötülerle mücadele edilir. Bunlar cezalandırılır. Patronluk kalkamaz, ancak kötü patrona karşı işçi korunur. Bunu gerçekleştirmek için devlet:
* Faizi yasak eder ve bütün paraların zenginlerin elinde toplanmasını önler.
* Zekât alarak zenginlerin alabildiğine zengin olmalarını önler.
* Alınan zekât yoksullara hiçbir karşılık almaksızın dağıtılır, çalışamayan işçilere, yoksullara, miskinlere çalışmadan da yaşama imkânını sağlar.
* Alınan zekâttan küçük muhtaç müteşebbislere yardım yapılır.
* İşçi ve küçük müteşebbisten hiç vergi almaz.
* Bir ferdin tek başına başaramayacağı büyük işleri devlet Marks’ın dediği gibi bedelsiz olarak yapar. Mesela yol yapar. Enerji nakil hatlarını döşer. Hiçbir karşılık almaksızın halkın hizmetine sokar.
* Orta seviyedeki müteşebbislere faizsiz kredi dağıtır, büyük müteşebbise karşı korur.
***
Marks-Ben yine tekraren diyorum ki; üretimi arttıran vasıtalar işçinin serbestîsini, hürriyetini ve kişiliğini ortadan kaldırmıştır.
Kapitalist-Hayır! Aksine, bunlar işçiye refah, kolaylık ve emniyet getirmiştir.
Müslüman-İkinizin söylediği de doğrudur ama... (Devamı var.)