Reşat Nuri Erol
DEPREM-6: Binaları ve sistemi sağlamlaştırmak
10.10.2019
3892 Okunma, 2 Yorum

DEPREM-6: Binaları ve sistemi sağlamlaştırmak

Kur’an diyor ki: “... Kimisinin üzerine taş yağdıran bir kasırga gönderdik. Kimisini korkunç bir patlama, bir çığlık bastırıverdi. Kimisini yerin dibine geçirdik. Kimisini de suda boğduk. Ama gerçek olan şu ki, bütün bunları Allah onlara zulüm olsun diye yapmadı; bilakis onlar, kendi öz canlarına zulmediyorlardı.” (Ankebût Suresi, 29/40)

Onlar kendi öz canlarına nasıl zulmediyor ve bu sonuçları nasıl hazırlıyorlardı?

Hadislerde şu “zalim düzen” sonuçları var: 1) Şehirlerin büyük olması… 2) Yüksek binalar yapılması ve özellikle çölden ve taşradan gelen insanların yüksek binalar yapmada birbirleriyle yarışması… 3) Zinanın, çalgıcılığın çoğalması ve farklı isimler altında çok alkol alınması, hatta bunların meşru addedilmesi… 4) Önü alınamaz hastalıkların ortaya çıkması… 5) Bilginin ve bilgisizce şahitliğin artması, fakat ilmin azalması… 6) Devlet veya kamu malının ganimet bilinmesi ve servetin belli ellerde yığılması… 7) Oburluğun ve neticede yağlanıp semirmenin artması… 8) Ölçü ve tartıda hilenin, aldatmanın, emanete riayetsizliğin artması ve güvenin kaybolması… 9) İnsan öldürme, kargaşa ve karışıklık, patlama ve savaşların çok olması… 10) Yere batma ve zelzelelerin çok fazla görülmesi…

O zamanki Van Depremi vesilesiyle Adil Düzen Çalışanı Hakan Kandal arkadaşımız, İSTANBUL DEPREMİ merkezli bir değerlendirme yapmıştı: “Van Depremi aslında Türkiye’de hiçbir şeyin değişmediği, her şeyin daha da kötüye gittiğinin resmidir. 1999 Marmara Depremi’nde afişe edilen müteahhidin yerine bu sefer başka bir günah keçisi bulunmuştur. Yarın İstanbul depreminde kimler günah keçisi olacaktır? Her şeyin daha iyiye gittiğini iddia edenlerin iflas ettiği noktadır deprem. Van Depremi’yle medyada ve sosyal medyada deprem sonrası bölgeye gönderilen yardımlar ve deprem hakkında yazılanlar Türk halkının röntgeninin çekilmesine imkân verdi. Türk halkı zor durumda kalan insanlara karşı 1999 depreminin de verdiği hassasiyetle daha bir empatikken, siyasi iradenin ve belediyelerin deprem olgusuna karşı aslında hiçbir şey yapmadıklarının bilincinde olmalarına rağmen, bir o kadar da duyarsız ve vurdumduymaz. 1999 Marmara Depremi ülkeye bu anlamda hiçbir şey kazandırmamış. ‘İstanbul depremi’ cumhuriyetin yıkılmasına bile varabilecek sonuçlara yol açabilir. İstanbul Depremi yakında gerçekleşirse vay Türkiye’nin haline…”

Murat Yülek ise “Binalardan önce sistemi sağlamlaştıralım” başlığı altında şu önerileri yapmış: “Depremi özeleştiri için bir fırsat kabul edelim. Önceki depremlerde olduğu gibi Van’daki depremde de binalarla birlikte özel sektör ve kamu sektörümüzün de bir kez daha yıkıldığını gördük. Önce binaları değil sistemimizi/medeniyetimizi sağlamlaştıralım. Bu köşede daha önce “Cumhuriyet döneminde neden güzel kentler geliştiremedik?” diye sorulmuştu. ‘Güzel’ kelimesi yerine ‘sağlam’ kelimesini de koyabilirsiniz. Amacım cumhuriyeti ya da şu ya da bu hükümeti sorgulamak değil; sistemin/medeniyetin kalitesinin öneminin altını çizmek... Çöküntülerin kamu binalarında yoğunlaşması münferit bir hadise değil... Başka hangi sorun mu var? Fonksiyonelliğinden başlayın, mimarilerine kadar çok sayıda sorunu sayabiliriz. Okullarımız dünyanın en çirkin okulları arasında sayılabilir. Hastanelerimiz ve sağlık ocaklarımız da öyle. Toplu konutlarımızın da pek estetik görünüme sahip olduğunu söyleyemeyiz. Daha sağlam kamu binaları ya da daha iyi yollar yapacak mühendislik ve inşaatçılık kapasitesine, daha güzel binalar tasarlayacak mimarlara sahibiz. Mesele bunların gerçekleşmesini sağlayacak sistemin geliştirilmesinde... Türkiye’nin inşaat şirketleri, Amerika’daki bankacılar (faizciler) gibi, daha çok ve daha ucuza inşaat yapıp daha yüksek fiyata satmak isteyecek. Kamu otoritesinin görevi de bunu engelleyecek sistemi kurmak ve uygulanmasını sağlamak. Medeniyet böyle bir şey. Deprem arada sırada oluyor ve durumun vahametini bize anlatıyor. Oysa sistemin eksiklikleri, esasında her gün milyonlarca insanımızın hayatına değiyor. Sistemi sağlamlaştırmamız gerekiyor. O zaman daha sağlam binalarımız, daha güçlü bir eğitim sistemimiz, daha iyi hastanelerimiz, daha yaşanabilir kentlerimiz olacak. Kısacası, unsurlarına değil sistemin bütününe odaklanmamız gerekiyor.” (Devamı var…)

 


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
10.10.2019
08:43

MİLLÎ GAZETE

Deprem-6: Binaları ve sistemi sağlamlaştırmak

Kur’an diyor ki: “... Kimisinin üzerine taş yağdıran bir kasırga gönderdik. Kimisini korkunç bir patlama, bir çığlık bastırıverdi. Kimisini yerin dibine geçirdik. Kimisini de suda boğduk. Ama gerçek olan şu ki, bütün bunları Allah onlara zulüm olsun diye yapmadı; bilakis onlar, kendi öz canlarına zulmediyorlardı.” (Ankebût Suresi, 29/40)

Onlar kendi öz canlarına nasıl zulmediyor ve bu sonuçları nasıl hazırlıyorlardı?

Hadislerden şu “zalim düzen” sonuçları var: 1) Şehirlerin büyük olması… 2) Yüksek binalar yapılması ve özellikle çölden ve taşradan gelen insanların yüksek binalar yapmada birbirleriyle yarışması… 3) Zinanın, çalgıcılığın çoğalması ve farklı isimler altında çok alkol alınması, hatta bunların meşru addedilmesi… 4) Önü alınamaz hastalıkların ortaya çıkması… 5) Bilginin ve bilgisizce şahitliğin artması, fakat ilmin azalması… 6) Devlet veya kamu malının ganimet bilinmesi ve servetin belli ellerde yığılması… 7) Oburluğun ve neticede yağlanıp semirmenin artması… 8) Ölçü ve tartıda hilenin, aldatmanın, emanete riayetsizliğin artması ve güvenin kaybolması… 9) İnsan öldürme, kargaşa ve karışıklık, patlama ve savaşların çok olması… 10) Yere batma ve zelzelelerin çok fazla görülmesi…

O zamanki Van Depremi vesilesiyle Adil Düzen Çalışanı Hakan Kandal arkadaşımız, İSTANBUL DEPREMİ merkezli bir değerlendirme yapmıştı: “Van Depremi aslında Türkiye’de hiçbir şeyin değişmediği, her şeyin daha da kötüye gittiğinin resmidir. 1999 Marmara Depremi’nde afişe edilen müteahhidin yerine bu sefer başka bir günah keçisi bulunmuştur. Yarın İstanbul depreminde kimler günah keçisi olacaktır? Her şeyin daha iyiye gittiğini iddia edenlerin iflas ettiği noktadır deprem. Van Depremi’yle medyada ve sosyal medyada deprem sonrası bölgeye gönderilen yardımlar ve deprem hakkında yazılanlar Türk halkının röntgeninin çekilmesine imkân verdi. Türk halkı zor durumda kalan insanlara karşı 1999 depreminin de verdiği hassasiyetle daha bir empatikken, siyasi iradenin ve belediyelerin deprem olgusuna karşı aslında hiçbir şey yapmadıklarının bilincinde olmalarına rağmen, bir o kadar da duyarsız ve vurdumduymaz. 1999 Marmara Depremi ülkeye bu anlamda hiçbir şey kazandırmamış. ‘İstanbul depremi’ cumhuriyetin yıkılmasına bile varabilecek sonuçlara yol açabilir. İstanbul Depremi yakında gerçekleşirse vay Türkiye’nin haline…”

Murat Yülek ise “Binalardan önce sistemi sağlamlaştıralım” başlığı altında şu önerileri yapmış: “Depremi özeleştiri için bir fırsat kabul edelim. Önceki depremlerde olduğu gibi Van’daki depremde de binalarla birlikte özel sektör ve kamu sektörümüzün de bir kez daha yıkıldığını gördük. Önce binaları değil sistemimizi/medeniyetimizi sağlamlaştıralım. Bu köşede daha önce, ‘Cumhuriyet döneminde neden güzel kentler geliştiremedik?’ diye sorulmuştu. ‘Güzel’ kelimesi yerine ‘sağlam’ kelimesini de koyabilirsiniz. Amacım cumhuriyeti ya da şu ya da bu hükümeti sorgulamak değil; sistemin/medeniyetin kalitesinin öneminin altını çizmek... Çöküntülerin kamu binalarında yoğunlaşması münferit bir hadise değil... Başka hangi sorun mu var? Fonksiyonelliğinden başlayın, mimarilerine kadar çok sayıda sorunu sayabiliriz. Okullarımız dünyanın en çirkin okulları arasında sayılabilir. Hastanelerimiz ve sağlık ocaklarımız da öyle. Toplu konutlarımızın da pek estetik görünüme sahip olduğunu söyleyemeyiz. Daha sağlam kamu binaları ya da daha iyi yollar yapacak mühendislik ve inşaatçılık kapasitesine, daha güzel binalar tasarlayacak mimarlara sahibiz. Mesele bunların gerçekleşmesini sağlayacak sistemin geliştirilmesinde... Türkiye’nin inşaat şirketleri, Amerika’daki bankacılar (faizciler) gibi, daha çok ve daha ucuza inşaat yapıp daha yüksek fiyata satmak isteyecek. Kamu otoritesinin görevi de bunu engelleyecek sistemi kurmak ve uygulanmasını sağlamak. Medeniyet böyle bir şey. Deprem arada sırada oluyor ve durumun vahametini bize anlatıyor. Oysa sistemin eksiklikleri, esasında her gün milyonlarca insanımızın hayatına değiyor. Sistemi sağlamlaştırmamız gerekiyor. O zaman daha sağlam binalarımız, daha güçlü bir eğitim sistemimiz, daha iyi hastanelerimiz, daha yaşanabilir kentlerimiz olacak. Kısacası, unsurlarına değil sistemin bütününe odaklanmamız gerekiyor.” (Devamı var…)

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

YazarReşat Nuri Erol- Mesaj Gönder

10 Ekim 2019
Reşat Nuri Erol
10.10.2019
08:45

Reşat Nuri Erol - Milli Gazete


https://www.milligazete.com.tr › yazar › resat-nuri-erol
Deprem-3: Millî Gazete yazarları uyarıyor… 06.10.19 - Merhum Millî Gazete yazarımız Mehmed Şevket Eygi'nin İstanbul Depremi ile ilgili uyarı ve hatırlatmalarını ...

En çok okunan haberler

Deprem-5: Hukuk ve sivil savunma sorunları…
Milli Gazete·1 gün önce
"Reşat Nuri Erol" için diğer sonuçlar




Son Eklenen Makaleler
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 6
28.03.2024 233 Okunma
1 Yorum 28.03.2024 05:54
Yasin Kılar (Karar Danışmanı - Mentor)
SİNAN OĞAN KADAR OLABİLMEK
27.03.2024 111 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 5
26.03.2024 282 Okunma
7 Yorum 26.03.2024 09:06
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 4
25.03.2024 304 Okunma
1 Yorum 25.03.2024 09:00
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 3
24.03.2024 330 Okunma
1 Yorum 24.03.2024 05:49
Süleyman Karagülle
BİR YETKİLİ YÜKSEK HAKİM DEDİ Kİ: 09.09.2000
23.03.2024 40 Okunma
Süleyman Karagülle
AHŞAP EV ÇALIŞMALARI 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 18 Okunma
Süleyman Karagülle
Sana ruhtan soruyorlar 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 32 Okunma
Süleyman Karagülle
SİSTEMATİK HATA 09 EYLÜL 2000
23.03.2024 23 Okunma
Süleyman Karagülle
ŞERİAT VE MEMUR KARARNAMESİ 02.09.2000
23.03.2024 15 Okunma
Süleyman Karagülle
Heisenberg’in meşhur “kuvantum teorisi” 02.09.2000
23.03.2024 26 Okunma
Süleyman Karagülle
DEPREMİN FIKHI 26 AĞUSTOS 2000
23.03.2024 24 Okunma
Süleyman Karagülle
Z E L Z E L E 26 ağustos 2000
23.03.2024 9 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 2
23.03.2024 304 Okunma
1 Yorum 23.03.2024 10:16
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” işbirliği - 1
21.03.2024 337 Okunma
7 Yorum 21.03.2024 09:35
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 29
20.03.2024 305 Okunma
Yasin Kılar (Karar Danışmanı - Mentor)
YENİDEN HATA PARTİSİ
18.03.2024 217 Okunma
Hilal Çekmen
ADİL DÜZEN AÇISINDAN KENTSEL DÖNÜŞÜMDE TEMEL İLKELER
17.03.2024 242 Okunma
Bahaeddin Sağlam
Oruç ile İlgili Beş Kavram
17.03.2024 139 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 28
17.03.2024 300 Okunma
7 Yorum 17.03.2024 07:53
Özer Ataç
Seçim-1
16.03.2024 1540 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 27
16.03.2024 323 Okunma
5 Yorum 16.03.2024 11:10
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 26
15.03.2024 361 Okunma
5 Yorum 15.03.2024 09:14
Süleyman Karagülle
(AHŞAP)İŞLETME HAKKINDA BİLGİ-19.08.2000
14.03.2024 29 Okunma
Süleyman Karagülle
Bir ülke hırsıza hapis cezasını vermektedir-12082000
14.03.2024 30 Okunma
Süleyman Karagülle
MEMUR KARARNAMESİ 12.08.2000
14.03.2024 19 Okunma
Süleyman Karagülle
HÜKÜMET,REKTÖR ATAMALARI..05.08.2000
14.03.2024 17 Okunma
Süleyman Karagülle
İNSANIN GÖREVİ 05.08.2000
14.03.2024 19 Okunma
Süleyman Karagülle
EKONOMİDE ZELZELE 22.07.2000
14.03.2024 21 Okunma
Süleyman Karagülle
REKTÖRLERİN ATANMASI 22.07.2000
14.03.2024 13 Okunma
Süleyman Karagülle
312 inci MADDE 22.07.2000
14.03.2024 15 Okunma
Süleyman Karagülle
BANDIRMA HATTI 22.07.2000
14.03.2024 41 Okunma
Süleyman Karagülle
F İ Z İ K 29.07.2000
14.03.2024 32 Okunma
Süleyman Karagülle
İSLÂM VE DEMOKRASİ 29.07.2000
14.03.2024 20 Okunma
Süleyman Karagülle
REKTÖRLERİN SEÇİMİ 22.07.2000
14.03.2024 16 Okunma
Süleyman Karagülle
ABANT TOPLANTISI 22.07.2000
14.03.2024 24 Okunma
Süleyman Karagülle
HAK VE KUVVET MEDENİYETLERİ 22.07.2000
14.03.2024 16 Okunma
Süleyman Karagülle
DAYANIŞMA SİSTEMİ 01.07.2000
14.03.2024 21 Okunma
Süleyman Karagülle
“HERKESE İŞ - HERKESE AŞ” 24.06.2000
14.03.2024 23 Okunma
Süleyman Karagülle
KİTLERİN ÖZELLEŞTİRİLMESİ 17.06.2000
14.03.2024 23 Okunma
Süleyman Karagülle
KUR’ÂN VE MANTIK İLE MATEMATİK 17.04.1999
14.03.2024 24 Okunma
Süleyman Karagülle
“ADİL DÜZEN” DERGİ PLANI (2)17.04.1999
14.03.2024 22 Okunma
Süleyman Karagülle
“ADİL DÜZEN” DERGİ PLANI 17.04.1999
14.03.2024 21 Okunma
Süleyman Karagülle
Süleyman Karagüllenin girilmeyen MAKALELERİ-17.04.1999
14.03.2024 37 Okunma
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 25
14.03.2024 309 Okunma
1 Yorum 14.03.2024 11:25
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 24
13.03.2024 309 Okunma
1 Yorum 13.03.2024 07:01
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 23
12.03.2024 325 Okunma
5 Yorum 12.03.2024 07:10
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 22
11.03.2024 312 Okunma
5 Yorum 11.03.2024 08:36
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 21
10.03.2024 312 Okunma
1 Yorum 10.03.2024 10:18
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 20
9.03.2024 354 Okunma
8 Yorum 09.03.2024 09:27