Reşat Nuri Erol
Bosna, Kosova, Karadağ, Makedonya, Arnavutluk - 1
27.09.2019
2532 Okunma, 0 Yorum

Bosna, Kosova, Karadağ, Makedonya, Arnavutluk - 1

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin başlıkta isimlerini saydığım devletlerle ilgili ‘özel’ politikaları olmalı, aynen ‘Osmanlı Devleti’ gibi yani Osmanlıları o dönemlerde dünyanın en güçlü ülkesi yapan ‘özel’ politikaları; bunu her vesileyle dile getiriyorum…

Balkanlar’daki bu ülkelerin tamamında ve diğer bazı Balkan ülkelerinde birinci derecede akrabalarım var, ayrıca hepsinde Türkiye ile çok ‘özel’ ilişkileri veya sevgileri olan dostlarım var; dolayısıyla bundan dolayı da bu görevi yerine getirmeye gayret ediyorum…

Cumhurbaşkanı Turgut Özal’a, 17 Nisan 1993 tarihindeki vefatından iki ay kadar önce, Balkan ülkelerine yaptığı seyahatin bir gün öncesinde, İstanbul Harbiye Orduevi’ndeki ‘özel’ görüşmemizde (görüşmede Prof. Dr. Mustafa Çeriç de vardı), genel olarak bu ülkeler ve özel olarak Balkanlar, Arnavutlar ve Boşnaklar ile ilgili görüşlerimi dile getirdim. Dile getirdiğim konularda görüşmelere devam etmeyi kararlaştırdık ama ömrü vefa etmedi…

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, 10-12 Aralık 2009 günlerinde Arnavutluk ve Karadağ ülkelerine gerçekleştirdiği ziyaretlerde, İstanbul’dan katılan tek gazeteciydim. O zamanki ana akım medya gazetelerinin yedi Ankara Temsilcileri de uçaktaydı ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, bu ülkelerin dillerini de bilen bir Balkanlı olarak bu yedi gazete temsilcisini bana emanet etmişti; üç gün boyunca esprilerle karışık bu görevi yerine getirdim. Daha doğrusu Türkiye’nin Balkan ülkeleri ile ilgili yapması gerekenleri anlatmaya çalıştım...

Kosova, Bosna, Karadağ, Makedonya, Arnavutluk ve genel olarak ‘Balkanlar’ ile ilgili olarak bu yazıda yapılan hatırlatmalar da işte bu gayretin bir eseridir.

***

Başlıktaki ülkeler başta olmak üzere, bütün Balkan ülkeleri ile ilgili görüşlerimi ve yapılması gerekenleri, özellikle Bosna ile Kosova Savaşları döneminden itibaren, her fırsatta daha yoğun bir şekilde dile getirmeye gayret ettim…

Değişik vesilelerle bu gayret ve çabamı sürdürüyorum...

Bu yazı ve yazıdaki hatırlatmalar da işte böyle bir vesileyle yazıldı.

Vesile olan Yeni Akit yazarı Osman Atalay’a ‘özel’ teşekkür ve selamlar (biz Balkanlılar ‘mahsus selam’ deriz, mahsus selamlar…).

Kendisi 2017 yılında Kosova, Bosna, Karadağ, Makedonya ve Arnavutluk ülkelerinde konferanslar vermiş bir yazar olarak, geçen gün (3 Eylül) “Avrupa Birliği sürecinde yeni Balkanlar ve Arnavutlar” başlıklı bir yazı yazdı.

Biz Balkanlılar olarak yazıyor ve hatırlatıyoruz…

Bosna ve Kosova Savaşları döneminden beri daha çok yazıyoruz…

Türkiye’nin ‘savunma stratejisi’ ve ilgili politikalar Balkanlar’da başlar diyoruz…

Sesimizin duyulmasını ve uyarılarımızın dikkate alınmasını ilgililerden diliyoruz…

***

Osman Atalay’ın yazdıklarının tamamına -ve her zaman yazdığım üzere- daha da fazlasına katılıyorum; Atalay’ın yazdıklarını dikkatle okuyalım ve gereğini yapalım diyorum.

Avrupa Birliği sürecindeki yeni Balkanlar’da, AB politikalarının uzun vadeli çok ciddi sosyoekonomik mücadele ve jeopolitik düzenlemelerine şahit olmaktayız.

Balkanlar’da, 9-10 milyon civarındaki genç ve dinamik bir nüfusa sahip Arnavutlar, Avrupa’nın geleceği için çok önemli bir potansiyele sahiptir.

Arnavutluk ve Kosova’nın yüzde 98’i Arnavutlardan oluşurken Sırbistan (Preşeva bölgesi), Hırvatistan, Karadağ, Makedonya, Yunanistan (Çameriya-Yanya) gibi yerlerde azınlıktalar. Avrupa’da ise işçi, göçmen olarak 2 milyon kadar Arnavut yaşamaktadır.

Türkiye’nin Balkan politikasında dost, akraba ve dindaş olarak gördüğümüz Arnavutlarla uzun vadeli yeni bir stratejik işbirliğine ihtiyacımız var.

Bugün Makedonya’da 80 bin civarında, Kosova’da ise 25 bin kadar Türk yaşamaktadır.” (DEVAMI VAR)

 

 






Son Yorumlanan Makaleler
Gösterilecek Yazı Yok