Yeni bir yazar, Yakup Gündüz ve yazdığı yazılar
İlk yazısında şöyle diyor: “Kıymetli ve derin bir tecrübeye sahip olan Akevler’i bir ay önce duydum; araştırmadığıma mı, görmediğime mi üzüleyim, bana ulaşmayan bilgiye mi, hayıflandım doğrusu. Katıldığım toplantı ve ziyaretlerde iyi niyet ve samimiyetin yanı sıra bu ülke ve insanlarını gelen tehlike ve sıkıntılardan kurtarma gayretini gördüm.”
“NEDEN GAYRET GÖSTERMELİYİZ?” başlıklı ilk yazısı, Üstadımızdan gelen şu talimat üzerine sitemize kondu: “Bu yazıyı www.akeber.org'da yayımla. Kendisine sayfa (köşe) açsınlar, devamlı yazsın. Selam...” Köşesi açıldı ve yazmaya başladı…
Yazı başlıkları sırasıyla şöyle:
1. HA GAYRET
2. beslenme ZEHİRLENME
3. KURBAN ETİ
4. Beslenmenin maliyeti
5. Kooperatifle büyümek
Bugün aktaracaklarım sadece ilk yazısından olacak; diğerleriyle de devam edebiliriz…
***
NEDEN GAYRET GÖSTERMELİYİZ?
İnsanı merkeze alan bir kalkınma anlayışının, bir teknoloji üretiminin, bir ekonomik modelin, bir sosyal dayanışma ve ilerlemenin hamurunu karabilir, kapılarını aralayabiliriz.
Türkiye’nin tarihi ve kültürel zenginliği çerçevesinde, bir ayağı değerlerine sıkı sıkıya bağlı, diğer ayağı ile bütün ufukları dolaşan bir anlayışla teknolojik, kültürel, ekonomik ve sosyal alanlarda Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu bilginin üretilmesi, yönetilmesi ve geniş toplum kesimleriyle paylaşılması için bir düşünce platformu olarak çalışmalıyız.
Öncü ve inisiyatif alan yapısı ile Türkiye’nin geleceğine ışık tutacak projelerin geliştirilmesi için çalışmalıyız.
İnsanımızın hak ettiği refah seviyesini yakalaması için ekonomik ve sosyal konularda araştırmalar yapmalı, geleceğe ışık tutacak projeleri ve araştırmaları desteklemeliyiz.
Ülkemizin gelişmesine katkı sağlamak amacıyla çeşitli konu ve alanlarda eğitim programları, süreli yayınlar, araştırma raporları, vizyoner projeler, sempozyumlar, paneller, konferanslar tertip etmeliyiz.
Birikimlerimizi nesilden nesile bu şekilde aktarmalıyız.
Bu anlayış ve ideallerle, sahip olduğumuz bilgi birikimi ve hayat tecrübesi ile;
- “Bir çözüm modeli olarak sosyal kooperatifçilik” eğitimi.
- İktisadi hayata Kur’an’ın getirdiği ölçüler.
- Kredileşme (borçlanma), Emanet veya Kur’an diliyle Karz-ı Hasen bilinci.
Konularında faaliyetlerin tertip edilmesi ile arzulanan geleceği şekillendirmek bu kadim ülkenin her bir ferdi olarak en temel görevimiz olmalıdır.
Bu yolda ancak birlik ve beraberlik içerisinde yapacağımız samimi çalışmalarımız karşılık bulur.
YUKARIDA NİYETİMİ İFADE ETMEYE ÇALIŞTIM, AŞAĞIDA YAZACAKLARIM İSE SAMİMİ DUYGULARIMDIR, LÜTFEN YANLIŞ ANLAMAYIN.
Kıymetli ve derin bir tecrübeye sahip olan Akevler’i bir ay önce duydum; araştırmadığıma mı, görmediğime mi üzüleyim, bana ulaşmayan bilgiye mi, hayıflandım doğrusu. Katıldığım toplantı ve ziyaretlerde iyi niyet ve samimiyetin yanı sıra bu ülke ve insanlarını gelen tehlike ve sıkıntılardan kurtarma gayretini gördüm. Ancak bu niyet ve gayretin, sistemli ve programlı bir şekilde halka ulaşmadığını, kısır döngü içerisinde devam ettiğini gördüm. Çalışmaların alt komisyon veya gruplarda değil de kurullarda yapıldığını, bunun da yorucu ve kazanımsız olduğunu gördüm. Sadece ülkemizin değil belki de Ümmetin ümidi olarak, siyasi, ekonomik ve sosyal hayata damga vuracak, iz bırakacak çözüm üretecek adımlar atmalı AKEVLER. (Yeni yazarımızın yazdıkları üzerinde devam edebiliriz…)