Ahmet Taşgetiren bir taraftan, Abdurrahman Dilipak diğer taraftan, benzer yazarlar farklı taraflardan ‘yazılması gerekenleri’ az da olsa yazmaya başladılar; hayırlı olsun…
Öyle inanıyor ve öyle ümit ediyorum ki; bir gün bu yazarlarımız da dâhil olmak üzere hepsi veya hiç olmazsa ‘aklıselim sahipleri’ hakka ve hakikate teslim olacaklardır…
Yazmayı düşündüğüm birkaç önemli konu sıralarını bekleye dursunlar; bugün (28 Mayıs) Sinan Eskicioğlu’nun Millî Görüşçüler ile ilgili yazdıklarına bakalım…
“Millî Görüşçülerin kimler olduğunu hepiniz biliyorsunuzdur ama gene de kısaca ifade edeyim: 1969 yılında Konya’da ‘Bağımsızlar Hareketi’ olarak Prof. Dr. Necmettin Erbakan önderliğinde ortaya çıkan ‘erdemli siyaset’in temsilcileridir. / Erdemli siyasetin ne demek olduğunu Erbakan’ın şahsında ve çalışmalarında bütün Türkiye yaşadı. Kibarlığı, nezaketi, ilim adamı yönü ve ülkenin kalkınması için harcadığı çaba, bize ‘erdemli insan ve erdemli siyaset’ konusunda yaşanmış örnekler sundu.
Bu açıklamayı neden yaptım?
Çünkü günümüzde bu ‘erdemli insan olma ve erdemli siyaset yapma düsturu’ ortadan kalkmış ve ‘ben yaptım oldu’ gibi racon kesme davranışı toplumun her alanına yayılmış durumda. İktidarda olan AK Partililer ve onlara ‘ölümüne’ gönül verip, destek olanlar da, acıdır ki, aynı davranış tarzına bürünmüş durumdalar.
Bu yazımı bu tarzda davranan kişiler için de kaleme almak istedim. Yakın-uzak dostlar, akrabalar, tanıdıklar… İçinde yaşadığınız fanusun tıpasını zorlayıp çıkartın ve o fanustan dışarı çıkın. Sürekli birbirinizle otura kalka, birbirinizle konuşa konuşa bazı şeyleri unuttunuz. Ve hatta birçok şey size normal gelmeye başladı ama bunların hiçbirisi normal değil.
Erbakan’ın Millî Görüş hareketi içinden çıkan AK Parti yeniliğin, farklı düşüncenin, özgür davranışın, değişen hayata uymanın ve dünyaya açılmanın temsilcisi idi. Artık bu özellikler yok oldu. O zaman Erbakan için söylenen bütün sözler, bugün AK Parti için geçerli.
Yalnız arada bir farkla. O zaman Millî Görüşçüler inandıklarını ifade ederler ama kimseyi ‘hainlik’le, düşmanlıkla damgalamazlar ve toplum dışına atmaya çalışmazlardı.
Millî Görüş çizgisinde yenilik gerekiyordu ve yapıldı. Bu yenilik gömlek değiştirdi ve Millî Görüş’ü unuttu (Adil Düzen, Adil Ekonomik Düzen ise maalesef hiç gündemde olmadı. RNE) Unuttuğu sadece Millî Görüş olmadı, aynı zamanda Millî Görüş çizgisinin bütün erdemli davranışlarını da unuttu. Ve bugün MHP ile birlikte hareket ederek MHP’lileşen bir çizgiye girdi. / Millî Görüş çizgisinde yoluna devam edenler bütün bu davranışlarınızdan çok rahatsızlar. Bu yüzden de size bu yanlışlıkları anlatmaya çalışıyorlar. Ama sizler hep kendiniz gibi düşünenlerin içinde kala kala, bu yanlışlıkları kendinize ‘doğru’ gibi inandırdınız. / Tıpkı Erbakan hayatta iken Millî Görüş çizgisine yanlışlıklar yapmış olan ve halen daha yapmaya da devam eden Avrupa Millî Görüşçüleri gibi. / Erbakan’ın ve Millî Görüş’ün adını sonuna kadar kullanıp, Erbakan ve Millî Görüş ile tam zıt davranışlarla hem kendilerini ve hem de Millî Görüş’e inanan masum halkı kandırdıkları gibi. / Sürekli kendi içlerinde oldukları için de bu yanlışlıkların hepsini kendilerine doğru gibi inandırdılar...
AK Parti uzun süreden beri MHP ile birlikte hareket ediyor. / Bu ne demek?
Devlette uzun yıllardır yönetim tecrübesi olan MHP ve MHP kadroları, AK Parti’ye ve AK Partililere devletleşmeyi yaşatarak öğrettiler. AK Parti de artık devletçi bir partiye dönüştü ve onu da sonuna kadar kullanmak istiyor. Sonuna kadar kullanmak isterken de, devletin elindeki imkânları nasıl kullanacağını MHP’den öğrendi ve uyguluyor...
Millî Görüşçüler hak ve hukuka önem veren insanlar. Temel düşünce neydi? ‘Güçlünün değil, haklının yanında ol.’ Her Cuma duyduğumuz şu ayeti tekrar hatırlatayım istedim: ‘Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor’ (Nahl, 90). Sevgi ve Bilgiyle kalın.”
(Bilgi: Yazıya ufak dokunuş ve katkılarım oldu. Tamamı Ocak Medya’dadır. RNE)