Reşat Nuri Erol
Sağlık Sorunu; olmaya devlet cihanda.. sıhhat gibi - 2
6.04.2019
2539 Okunma, 2 Yorum

 

Sağlık Sorunu; olmaya devlet cihanda.. sıhhat gibi - 2

‘Sağlık Sorunu’ ile ilgili birinci yazımızda ne dedik?

“Sağlık Sorunu; büyük hastaneler sağlığı çökertir”.

Sonra ‘SAĞLIK SORUNU’ ile ilgili yazı dizimize geçtik…

Ne diyorduk?

“Seçimden (31 Mart 2019 Seçimi) birkaç gün önceki yazılarımızın birinde, başlık olarak “Sayın Cumhuraşkanı’na son hatırlatmalar…” dedik... / O yazımızın en başında -Sağlık başta olmak üzere… -Ekonomİ-FAİZ-SİSTEM/DÜZEN yani faizli zalim düzen… vs. konuları ile ilgili hatırlatmalar vardı. / Çalışma arkadaşlarımızla bu ve ilgili diğer konularda sürekli olarak çalışıyoruz… / “SAĞLIK başta olmak üzere” dedik ya; her şeyden önce sağlık üzerinde duralım.” Önemli bir hatırlatmamız daha olacak…

Önemli konularda ‘ilgililerin dikkatine’ diyoruz; ilgilenmezlerse, veballeri boynuna…

Evet, kaldığımız yerden devam ediyoruz…

***

Daha fazla kâr etmek hırsıyla her alana yayılan anlayış, sağlığı da yarış pistine çevirirken, sağlık çalışanlarını da para hırsıyla koşturulan yarış atı yapıyor. Bu yarışta kullanılan ‘performans' adı verilen kırbacın amacı, trilyon dolarlık küresel değirmeni döndüren bu yorgun atları koşturmak. Bu değirmen gerçekte hastalıkları değil, sağlığımızı ve hayatımızı öğütüyor. Uygulandığı her yerde hasta sayısını ve ölümleri azaltmıyor, aksine artırıyor.

Hastayı para olarak gören küresel anlayış, hekimin iyileştirici gücünü de paranın gücüne devrediyor. Paranın karşılığı ise her zaman sağlık olarak dönmediği için hastanın hekime olan saygı ve güveni sarsılıyor. Müşteri haline getirdiği hastayı kışkırtarak çatışma ortamı yaratan bu anlayış her iki tarafı mahkemelik hale getiriyor. Hastalıktan beslenen sistem, ahlaki ve insani değerleri yok ederken doktorları maksi puan peşinde koşan paramatik robotlara dönüştürüyor. Hekimler ise yaptıkları her hizmetin parayla ölçülmesinden ve paragöz olarak anılmaktan rahatsız. Hekimler beyinlerine taksimetre takılmasını istemiyor. Bilimi esas alan ve sağlığa odaklanan doktorlar, para etrafında dönen bu dünyada yaşamak istemiyor.

Herkesi hasta, hastayı müşteri ve her şeyi de para olarak gören küresel anlayış, sağlık ve hayatımız önünde en büyük engel. Bu engel sanıldığı gibi tıp kurumu veya bilim dünyası değil, tıp ve bilimi de zorla bu yola sevk eden küresel sağlık anlayışı. Hastalıkları önlemek ve sağlığı korumak için çırpınan hekimliği öldüren küresel anlayış, kendi çıkarlarına göre formatladığı doktorları cepheye sürüyor.

Savaşın adı: Hasta et, tedavi et, cebini doldur.

Sloganı ise: Haydi aslanlar, hasta üstüne.

Hastalıktan beslenen ve hastaların kanı, canı, gözyaşını paraya çeviren küresel anlayışın gayesi sağlık değil, bitmek bilmeyen kazanma hırsı. Sağlık ve hastayı metalaştıran bu sistem, pazarlama görevi verdiği hekimi komisyoncu durumuna düşürüyor.

Kutsal vakıf şifahanelerinin yerini, kâr etmezse kapanacak olan hastaneler alıyor. Bu dev hastanelerin sağlığı koruma ve hastalıkları önleme işlevi ise budanmış durumda. Sosyal Güvenlik Kurumları ve hazinenin oluk gibi akıttığı harcamaların devamı için gerekli olan bu! Yoksa hastaya susayan, sürekli hasta üreten ve hastalıktan beslenen bu sistem her an çökebilir.

Oysaki bu sistem yüzünden devlet ve toplum yapısı çöküyor, kimse farkında değil.

Hastalıklara harcanan para, 10 kat artmasına rağmen, halkımız eskisinden daha sağlıklı değil. Hatta giderek daha hasta bir topluma dönüşüyor. Bu sonuçlara yol açan bataklığı kurutmak yerine, salgın haline gelen hastalıklarla uğraşmaktan sağlık sistemimiz yorgun.

Hayatımızı karartan felaketin boyutunu çizelim: Bu sinsi sağlık savaşında ülkemizin sadece kalp damar sağlığı alanındaki kayıpları bile, günümüzün işgallerinden, tsunamiden ve beklenen depremde tahmin edilen kayıplardan daha fazladır. Kanser, akciğer, böbrek, ruh hastalıkları... Hastalıklar çığ gibi artıyor. (Devamı var)

DUA: Üstadımız Mehmed Şevket Eygi’ye Allah’tan acil şifalar niyaz ederiz…

 

 


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
06.04.2019
07:46

MİLLÎ GAZETE

Sağlık sorunu; olmaya devlet cihanda… sıhhat gibi - 2

‘Sağlık sorunu’ ile ilgili birinci yazımızda ne dedik?

“Sağlık sorunu; büyük hastaneler sağlığı çökertir”.

Sonra ‘SAĞLIK SORUNU’ ile ilgili yazı dizimize geçtik…

Ne diyorduk?

“Seçimden (31 Mart 2019 Seçimi) birkaç gün önceki yazılarımızın birinde, başlık olarak “Sayın Cumhurbaşkanı’na son hatırlatmalar…” dedik... / O yazımızın en başında -Sağlık başta olmak üzere… -Ekonomi… -FAİZ… -SİSTEM/DÜZEN yani faizli zalim düzen vs. konuları ile ilgili hatırlatmalar vardı./ Çalışma arkadaşlarımızla bu ve ilgili diğer konularda sürekli olarak çalışıyoruz… / “SAĞLIK başta olmak üzere” dedik ya; her şeyden önce sağlık üzerinde duralım.” Önemli bir hatırlatmamız daha olacak…

Önemli konularda ‘ilgililerin dikkatine’ diyoruz; ilgilenmezlerse, veballeri boynuna…

Evet, kaldığımız yerden devam ediyoruz…

uuu

Daha fazla kâr etmek hırsıyla her alana yayılan anlayış, sağlığı da yarış pistine çevirirken, sağlık çalışanlarını da para hırsıyla koşturulan yarış atı yapıyor. Bu yarışta kullanılan ‘performans’ adı verilen kırbacın amacı, trilyon dolarlık küresel değirmeni döndüren bu yorgun atları koşturmak. Bu değirmen gerçekte hastalıkları değil, sağlığımızı ve hayatımızı öğütüyor. Uygulandığı her yerde hasta sayısını ve ölümleri azaltmıyor, aksine artırıyor.

Hastayı para olarak gören küresel anlayış, hekimin iyileştirici gücünü de paranın gücüne devrediyor. Paranın karşılığı ise her zaman sağlık olarak dönmediği için hastanın hekime olan saygı ve güveni sarsılıyor. Müşteri haline getirdiği hastayı kışkırtarak çatışma ortamı yaratan bu anlayış her iki tarafı mahkemelik hale getiriyor. Hastalıktan beslenen sistem, ahlaki ve insani değerleri yok ederken doktorları maksi puan peşinde koşan paramatik robotlara dönüştürüyor. Hekimler ise yaptıkları her hizmetin parayla ölçülmesinden ve paragöz olarak anılmaktan rahatsız. Hekimler beyinlerine taksimetre takılmasını istemiyor. Bilimi esas alan ve sağlığa odaklanan doktorlar, para etrafında dönen bu dünyada yaşamak istemiyor.

Herkesi hasta, hastayı müşteri ve her şeyi de para olarak gören küresel anlayış, sağlık ve hayatımız önünde en büyük engel. Bu engel sanıldığı gibi tıp kurumu veya bilim dünyası değil, tıp ve bilimi de zorla bu yola sevk eden küresel sağlık anlayışı. Hastalıkları önlemek ve sağlığı korumak için çırpınan hekimliği öldüren küresel anlayış, kendi çıkarlarına göre formatladığı doktorları cepheye sürüyor.

Savaşın adı: Hasta et, tedavi et, cebini doldur. Sloganı ise: Haydi aslanlar, hasta üstüne.

Hastalıktan beslenen ve hastaların kanı, canı, gözyaşını paraya çeviren küresel anlayışın gayesi sağlık değil, bitmek bilmeyen kazanma hırsı. Sağlık ve hastayı metalaştıran bu sistem, pazarlama görevi verdiği hekimi komisyoncu durumuna düşürüyor.

Kutsal vakıf şifahanelerinin yerini, kâr etmezse kapanacak olan hastaneler alıyor. Bu dev hastanelerin sağlığı koruma ve hastalıkları önleme işlevi ise budanmış durumda. Sosyal Güvenlik Kurumları ve hazinenin oluk gibi akıttığı harcamaların devamı için gerekli olan bu! Yoksa hastaya susayan, sürekli hasta üreten ve hastalıktan beslenen bu sistem her an çökebilir.

Oysaki bu sistem yüzünden devlet ve toplum yapısı çöküyor, kimse farkında değil.

Hastalıklara harcanan para, 10 kat artmasına rağmen, halkımız eskisinden daha sağlıklı değil. Hatta giderek daha hasta bir topluma dönüşüyor. Bu sonuçlara yol açan bataklığı kurutmak yerine, salgın haline gelen hastalıklarla uğraşmaktan sağlık sistemimiz yorgun.

Hayatımızı karartan felaketin boyutunu çizelim: Bu sinsi sağlık savaşında ülkemizin sadece kalp damar sağlığı alanındaki kayıpları bile, günümüzün işgallerinden, tsunamiden ve beklenen depremde tahmin edilen kayıplardan daha fazladır. Kanser, akciğer, böbrek, ruh hastalıkları... Hastalıklar çığ gibi artıyor. (Devamı var.)

DUA: Üstadımız Mehmed Şevket Eygi’ye Allah’tan acil şifalar niyaz ederiz.

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

YazarReşat Nuri Erol- Mesaj Gönder

06 Nisan 2019
Reşat Nuri Erol
06.04.2019
18:30


http://venharhaber.com/resat-nuri-erol-saglik-sorunu-olmaya-devlet-cihanda-sihhat-gibi-1/


Reşat Nuri Erol: Sağlık sorunu; olmaya devlet cihanda… sıhhat gibi-1

Hekimlik sanatı da sanat olmaktan çıkarak alışveriş merkezleri gibi dev hastanelerde seri imalata geçen konfeksiyon işine dönüşüyor. Maneviyattan yoksun bu anlayış, hastaları, kesilip biçilen konfeksiyon ürünü, hekimleri de hayat kurtarma ve sağlığa kavuşturma şevk ve heyecanından yoksun konfeksiyon işçisi olmaya zorluyor.

Ne diyorduk? “Seçimden birkaç gün önceki yazılarımızın birinde, başlık olarak ‘Sayın Cumhurbaşkanı’na son hatırlatmalar…’ dedik. / O yazımızın en başında -Sağlık başta olmak üzere… -Ekonomi… -FAİZ… -SİSTEM/DÜZEN yani faizli zalim düzen vs. konuları ile ilgili hatırlatmalar vardı. / Çalışma arkadaşlarımızla bu ve ilgili diğer konularda sürekli olarak çalışıyoruz… / ‘SAĞLIK başta olmak üzere’ dedik ya; her şeyden önce sağlık üzerinde duralım.” Önceki yazımızdan sonra, “Sağlık Sorunu” ile ilgili birkaç yazımız olacak.

Önemli konularda ‘ilgililerin dikkatine’ diyoruz; ilgilenmezlerse, veballeri boynuna…

Satılık Hastalıklar; Hekimlik Öldü, Yaşasın Doktorluk! Küreselleşen dünyada hekimlik mesleği, hastalıkları önleyen ve sağlığı koruyan bir sanat olmaktan çıkarak hastalara ilaç ve yüksek teknoloji giydiren bir konfeksiyona dönüştü. Hekimin ilgisi ve iyileştirici gücü ise ilaç, teknoloji ve paraya devredildi. Artık hekimin saygınlığı bile kariyeri, şöhreti ve aldığı ücreti kadar…

İnsanı Tanrı’nın emaneti olarak gören, onu korumaya kendini adayan, dertlere derman kutsal otorite artık yok. Geleneksel tıbbın ‘hastalık yoktur, hasta vardır› anlayışında, genetik ve bünyesel farklılığı nedeniyle her hastanın hastalığı farklıydı. Bu yüzden hekimler de hastanın dilinden ve ruhundan anlayan, onun bünyesine göre davranan kutsal bir otorite idi. Bu anlayışın hâkim olduğu dönemlerde hastayı korkutan dev hastaneler, cihazlar ve fabrikasyon ilaçlar yerine, hekimin ilgisi ve şefkati vardı.

Hastaları fabrikasyon robotlara benzeten yeni anlayış ise, konu mankeni yaptığı hastaları geri plana iterken, hastalıkları ve şablon tedavileri ön plana çıkardı. Artık hastalar, hastalıkları bile birbirinin kopyası olan, aynı tornadan çıkmış robotlarmış gibi, aynı şablon tedavilerin konu mankeni. Seri üretimi yapılan ilaç ve teknolojinin maksimum tüketimi için, yaşam tarzının piyasaya sürdüğü hasta kuyruklarını kâr amacıyla işleyen dev hastaneler fabrika gibi çalışıyor. Paket fiyatlarla kurulan hastalık borsasında satılık hastalıklar, hasta ve hastanelerin beğenisine sunuluyor; seç, beğen, al! Hastaneler ucuz fiyat biçilen hastalıklardan şikâyet ederken, hastalar köşe bucak fark almayan hastane arıyor. Yaratılan moda herkesi hasta ediyor. Hastayı müşteriye indirgeyen bu yeni anlayış, korku tüneline sokulan müşteriler için satılık hastalıkları, ilaçları, teknolojiyi dayatıyor.

Hekimlik sanatı da sanat olmaktan çıkarak alışveriş merkezleri gibi dev hastanelerde seri imalata geçen konfeksiyon işine dönüşüyor. Maneviyattan yoksun bu anlayış, hastaları, kesilip biçilen konfeksiyon ürünü, hekimleri de hayat kurtarma ve sağlığa kavuşturma şevk ve heyecanından yoksun konfeksiyon işçisi olmaya zorluyor.

Sevilen, sayılan ve kutsal bir otorite gibi duran hekim algısı artık yok!

Hekim yüzünüze değil bilgisayarın ekranına bakarken sizinle değil, bürokratik işlemlerle ilgileniyor. Soğuk makinelerin içinde, bilgisayarların teşhis ve tedavisine sunulan, ölçülüp biçilen, borsada işlem gören ve menkul değerlere çevrilebilen hastalık dünyasında yaşıyoruz. Sağlık ise paranın gücüne göre alınıp satılan tüketim malzemesi oldu. Sosyal güvenlik kurumunun paket programına giren hastalar, hastalık borsasında ödenen para kadar hizmet alabiliyor. Hastanelerin sağlıksız salonlarında ‘sıradaki gelsin’ komutuyla harekete geçen hastalar, dev süpermarketlerde alışveriş krizine girmiş müşteriler gibi köşe bucak şifa arıyor. Artık hekimin ve hastanın robotlaştığı, sağlığın ise metalaştığı duygusuz ve vicdansız bir dünyada yaşıyoruz. Bu yenidünya, kanıta dayalı bilim ve tıbbı tabulaştırırken, sektörün yönlendirdiği milyar dolarlık araştırmaların özeti olan bilimsel rehberleri kutsal kitaba dönüştürüyor. Dün yumurtayı yasaklayan, bugünse helaldir diyen kutsal(!) metinler karşısında, hastalar ne yapacağını ve kime inanacağını bilemiyor.

Araştırmaları, ilaçları ve teknolojiyi kutsayan bu yeni tıp anlayışı, sağlığı korumak ve hastalıkları önlemek yerine, gittikçe büyüyen dev bir sektör yaratıyor. Sağlığın önündeki en büyük engel; hayatımızın her noktasına burnunu sokan, kurallar koyan, özgürlüğü kısıtlayan, tehdit eden ve hatta aforoz eden işte bu modern tıp anlayışı… (Devamı var.)

 Reşat Nuri Erol – Milli Gazete





Son Yorumlanan Makaleler
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-4; Akevler ve kooperatiflerin özellikleri…
23.04.2024 238 Okunma
7 Yorum 23.04.2024 06:29
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-3; Kooperatif tasarruf ettirerek kazandırır
22.04.2024 232 Okunma
7 Yorum 22.04.2024 09:12
Mete Firidin
Abdestsiz Kuran Okumak!
20.04.2024 89 Okunma
7 Yorum 21.04.2024 20:19
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-2; özellikleri anlamaya devam edelim
20.04.2024 300 Okunma
8 Yorum 21.04.2024 07:05
Reşat Nuri Erol
Kooperatif-1; kısa tarihçe, tarif, özellik, öneriler
20.04.2024 287 Okunma
7 Yorum 21.04.2024 07:04
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzene Göre İnsanlık Anayasası’ çalışması
18.04.2024 262 Okunma
1 Yorum 18.04.2024 09:47
Reşat Nuri Erol
‘Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol’
17.04.2024 268 Okunma
1 Yorum 17.04.2024 10:08
Reşat Nuri Erol
“Yeni Bir Anayasa” ve anayasa seminerlerimiz
16.04.2024 281 Okunma
1 Yorum 16.04.2024 08:29
Reşat Nuri Erol
Seçim, seçim sonrası ve İsrail’de savaş sirenleri!
15.04.2024 294 Okunma
1 Yorum 15.04.2024 08:56
Reşat Nuri Erol
Türkiye, Araplar, İslâm âlemi bayram yaptı mı?
10.04.2024 376 Okunma
1 Yorum 14.04.2024 11:10
Reşat Nuri Erol
Türkiye, Araplar, İslâm âlemi bayram yaptı mı?-2
11.04.2024 344 Okunma
1 Yorum 13.04.2024 07:52
Ahmet Yücel
EMEKLİ ÖĞRETMENDEN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
3.04.2024 96 Okunma
2 Yorum 05.04.2024 23:45
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 2
4.04.2024 323 Okunma
1 Yorum 04.04.2024 09:25
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 1
3.04.2024 392 Okunma
1 Yorum 03.04.2024 10:18
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 6
28.03.2024 321 Okunma
1 Yorum 28.03.2024 05:54
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 5
26.03.2024 386 Okunma
7 Yorum 26.03.2024 09:06
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 4
25.03.2024 389 Okunma
1 Yorum 25.03.2024 09:00
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 3
24.03.2024 405 Okunma
1 Yorum 24.03.2024 05:49
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 2
23.03.2024 426 Okunma
1 Yorum 23.03.2024 10:16
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” işbirliği - 1
21.03.2024 424 Okunma
7 Yorum 21.03.2024 09:35
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 28
17.03.2024 340 Okunma
7 Yorum 17.03.2024 07:53
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 27
16.03.2024 355 Okunma
5 Yorum 16.03.2024 11:10
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 26
15.03.2024 398 Okunma
5 Yorum 15.03.2024 09:14
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 25
14.03.2024 339 Okunma
1 Yorum 14.03.2024 11:25
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 24
13.03.2024 359 Okunma
1 Yorum 13.03.2024 07:01
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 23
12.03.2024 353 Okunma
5 Yorum 12.03.2024 07:10
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 22
11.03.2024 359 Okunma
5 Yorum 11.03.2024 08:36
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 21
10.03.2024 365 Okunma
1 Yorum 10.03.2024 10:18
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 20
9.03.2024 381 Okunma
8 Yorum 09.03.2024 09:27
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 19
8.03.2024 411 Okunma
8 Yorum 08.03.2024 08:25
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 18
7.03.2024 406 Okunma
1 Yorum 07.03.2024 06:57
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 17
6.03.2024 372 Okunma
1 Yorum 06.03.2024 07:52
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 16
5.03.2024 340 Okunma
9 Yorum 05.03.2024 06:26
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 15
3.03.2024 376 Okunma
7 Yorum 03.03.2024 08:17
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 14
29.02.2024 361 Okunma
7 Yorum 29.02.2024 08:40
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 13
28.02.2024 335 Okunma
1 Yorum 28.02.2024 14:11
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 11
27.02.2024 348 Okunma
7 Yorum 27.02.2024 08:18
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 10
26.02.2024 400 Okunma
1 Yorum 26.02.2024 08:57
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 9
24.02.2024 338 Okunma
7 Yorum 24.02.2024 10:38
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 8
23.02.2024 331 Okunma
1 Yorum 23.02.2024 11:51
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 7
21.02.2024 412 Okunma
1 Yorum 21.02.2024 09:30
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 6
18.02.2024 475 Okunma
7 Yorum 18.02.2024 09:16
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 5
18.02.2024 376 Okunma
7 Yorum 18.02.2024 09:15
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 4
16.02.2024 373 Okunma
7 Yorum 16.02.2024 09:32
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 3
15.02.2024 372 Okunma
5 Yorum 15.02.2024 07:23
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 2
14.02.2024 434 Okunma
5 Yorum 14.02.2024 10:57
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 1
13.02.2024 556 Okunma
5 Yorum 13.02.2024 09:32
Reşat Nuri Erol
MehmetTekelioğlu; Bilge adam Nazif Satoğlu Hakka yürüdü
12.02.2024 311 Okunma
6 Yorum 12.02.2024 14:05
Reşat Nuri Erol
Seçim; Depremler ve Kalkınma Kooperatifleri-4
12.02.2024 323 Okunma
5 Yorum 12.02.2024 09:50
Reşat Nuri Erol
Seçim; Depremler ve Kalkınma Kooperatifleri-3
10.02.2024 329 Okunma
5 Yorum 10.02.2024 12:10


© 2024 - Akevler