Reşat Nuri Erol
Sağlık Sorunu; olmaya devlet cihanda.. sıhhat gibi -1
5.04.2019
2564 Okunma, 2 Yorum

 

Sağlık Sorunu; olmaya devlet cihanda.. sıhhat gibi -1

Ne diyorduk? “Seçimden birkaç gün önceki yazılarımızın birinde, başlık olarak “Sayın Cumhuraşkanı’na son hatırlatmalar…” dedik. / O yazımızın en başında -Sağlık başta olmak üzere… -Ekonomİ-FAİZ-SİSTEM/DÜZEN yani faizli zalim düzen… vs. konuları ile ilgili hatırlatmalar vardı. / Çalışma arkadaşlarımızla bu ve ilgili diğer konularda sürekli olarak çalışıyoruz… / “SAĞLIK başta olmak üzere” dedik ya; her şeyden önce sağlık üzerinde duralım.” Önceki yazımızdan sonra, “Sağlık Sorunu” ile ilgili birkaç yazımız olacak.

Önemli konularda ‘ilgililerin dikkatine’ diyoruz; ilgilenmezlerse, veballeri boynuna…

Satılık Hastalıklar; Hekimlik Öldü, Yaşasın Doktorluk!

Küreselleşen dünyada hekimlik mesleği, hastalıkları önleyen ve sağlığı koruyan bir sanat olmaktan çıkarak hastalara ilaç ve yüksek teknoloji giydiren bir konfeksiyona dönüştü. Hekimin ilgisi ve iyileştirici gücü ise ilaç, teknoloji ve paraya devredildi. Artık hekimin saygınlığı bile kariyeri, şöhreti ve aldığı ücreti kadar...

İnsanı Tanrı’nın emaneti olarak gören, onu korumaya kendini adayan, dertlere derman kutsal otorite artık yok. Geleneksel tıbbın ‘hastalık yoktur, hasta vardır' anlayışında, genetik ve bünyesel farklılığı nedeniyle her hastanın hastalığı farklıydı. Bu yüzden hekimler de hastanın dilinden ve ruhundan anlayan, onun bünyesine göre davranan kutsal bir otorite idi. Bu anlayışın hâkim olduğu dönemlerde hastayı korkutan dev hastaneler, cihazlar ve fabrikasyon ilaçlar yerine, hekimin ilgisi ve şefkati vardı.

Hastaları fabrikasyon robotlara benzeten yeni anlayış ise, konu mankeni yaptığı hastaları geri plana iterken, hastalıkları ve şablon tedavileri ön plana çıkardı. Artık hastalar, hastalıkları bile birbirinin kopyası olan, aynı tornadan çıkmış robotlarmış gibi, aynı şablon tedavilerin konu mankeni. Seri üretimi yapılan ilaç ve teknolojinin maksimum tüketimi için, yaşam tarzının piyasaya sürdüğü hasta kuyruklarını kâr amacıyla işleyen dev hastaneler fabrika gibi çalışıyor. Paket fiyatlarla kurulan hastalık borsasında satılık hastalıklar, hasta ve hastanelerin beğenisine sunuluyor; seç, beğen, al! Hastaneler ucuz fiyat biçilen hastalıklardan şikâyet ederken, hastalar köşe bucak fark almayan hastane arıyor. Yaratılan moda herkesi hasta ediyor. Hastayı müşteriye indirgeyen bu yeni anlayış, korku tüneline sokulan müşteriler için satılık hastalıkları, ilaçları, teknolojiyi dayatıyor.

Hekimlik sanatı da sanat olmaktan çıkarak alışveriş merkezleri gibi dev hastanelerde seri imalata geçen konfeksiyon işine dönüşüyor. Maneviyattan yoksun bu anlayış, hastaları, kesilip biçilen konfeksiyon ürünü, hekimleri de hayat kurtarma ve sağlığa kavuşturma şevk ve heyecanından yoksun konfeksiyon işçisi olmaya zorluyor.

Sevilen, sayılan ve kutsal bir otorite gibi duran hekim algısı artık yok!

Hekim yüzünüze değil bilgisayarın ekranına bakarken sizinle değil, bürokratik işlemlerle ilgileniyor. Soğuk makinaların içinde, bilgisayarların teşhis ve tedavisine sunulan, ölçülüp biçilen, borsada işlem gören ve menkul değerlere çevrilebilen hastalık dünyasında yaşıyoruz. Sağlık ise paranın gücüne göre alınıp satılan tüketim malzemesi oldu. Sosyal güvenlik kurumunun paket programına giren hastalar, hastalık borsasında ödenen para kadar hizmet alabiliyor. Hastanelerin sağlıksız salonlarında ‘sıradaki gelsin' komutuyla harekete geçen hastalar, dev süpermarketlerde alışveriş krizine girmiş müşteriler gibi köşe bucak şifa arıyor. Artık hekimin ve hastanın robotlaştığı, sağlığın ise metalaştığı duygusuz ve vicdansız bir dünyada yaşıyoruz. Bu yeni dünya, kanıta dayalı bilim ve tıbbı tabulaştırırken, sektörün yönlendirdiği milyar dolarlık araştırmaların özeti olan bilimsel rehberleri kutsal kitaba dönüştürüyor. Dün yumurtayı yasaklayan, bugünse helaldir diyen kutsal(!) metinler karşısında, hastalar ne yapacağını ve kime inanacağını bilemiyor.

Araştırmaları, ilaçları ve teknolojiyi kutsayan bu yeni tıp anlayışı, sağlığı korumak ve hastalıkları önlemek yerine, gittikçe büyüyen dev bir sektör yaratıyor. Sağlığın önündeki en büyük engel; hayatımızın her noktasına burnunu sokan, kurallar koyan, özgürlüğü kısıtlayan, tehdit eden ve hatta aforoz eden işte bu modern tıp anlayışı... (Devamı var)

 

 


YorumcuYorum
Reşat Nuri Erol
05.04.2019
08:14

MİLLÎ GAZETE 

Sağlık sorunu; olmaya devlet cihanda… sıhhat gibi-1

Ne diyorduk? “Seçimden birkaç gün önceki yazılarımızın birinde, başlık olarak ‘Sayın Cumhurbaşkanı’na son hatırlatmalar…’ dedik. / O yazımızın en başında -Sağlık başta olmak üzere… -Ekonomi… -FAİZ… -SİSTEM/DÜZEN yani faizli zalim düzen vs. konuları ile ilgili hatırlatmalar vardı. / Çalışma arkadaşlarımızla bu ve ilgili diğer konularda sürekli olarak çalışıyoruz… / ‘SAĞLIK başta olmak üzere’ dedik ya; her şeyden önce sağlık üzerinde duralım.” Önceki yazımızdan sonra, “Sağlık Sorunu” ile ilgili birkaç yazımız olacak.

Önemli konularda ‘ilgililerin dikkatine’ diyoruz; ilgilenmezlerse, veballeri boynuna…

Satılık Hastalıklar; Hekimlik Öldü, Yaşasın Doktorluk! Küreselleşen dünyada hekimlik mesleği, hastalıkları önleyen ve sağlığı koruyan bir sanat olmaktan çıkarak hastalara ilaç ve yüksek teknoloji giydiren bir konfeksiyona dönüştü. Hekimin ilgisi ve iyileştirici gücü ise ilaç, teknoloji ve paraya devredildi. Artık hekimin saygınlığı bile kariyeri, şöhreti ve aldığı ücreti kadar...

İnsanı Tanrı’nın emaneti olarak gören, onu korumaya kendini adayan, dertlere derman kutsal otorite artık yok. Geleneksel tıbbın ‘hastalık yoktur, hasta vardır› anlayışında, genetik ve bünyesel farklılığı nedeniyle her hastanın hastalığı farklıydı. Bu yüzden hekimler de hastanın dilinden ve ruhundan anlayan, onun bünyesine göre davranan kutsal bir otorite idi. Bu anlayışın hâkim olduğu dönemlerde hastayı korkutan dev hastaneler, cihazlar ve fabrikasyon ilaçlar yerine, hekimin ilgisi ve şefkati vardı.

Hastaları fabrikasyon robotlara benzeten yeni anlayış ise, konu mankeni yaptığı hastaları geri plana iterken, hastalıkları ve şablon tedavileri ön plana çıkardı. Artık hastalar, hastalıkları bile birbirinin kopyası olan, aynı tornadan çıkmış robotlarmış gibi, aynı şablon tedavilerin konu mankeni. Seri üretimi yapılan ilaç ve teknolojinin maksimum tüketimi için, yaşam tarzının piyasaya sürdüğü hasta kuyruklarını kâr amacıyla işleyen dev hastaneler fabrika gibi çalışıyor. Paket fiyatlarla kurulan hastalık borsasında satılık hastalıklar, hasta ve hastanelerin beğenisine sunuluyor; seç, beğen, al! Hastaneler ucuz fiyat biçilen hastalıklardan şikâyet ederken, hastalar köşe bucak fark almayan hastane arıyor. Yaratılan moda herkesi hasta ediyor. Hastayı müşteriye indirgeyen bu yeni anlayış, korku tüneline sokulan müşteriler için satılık hastalıkları, ilaçları, teknolojiyi dayatıyor.

Hekimlik sanatı da sanat olmaktan çıkarak alışveriş merkezleri gibi dev hastanelerde seri imalata geçen konfeksiyon işine dönüşüyor. Maneviyattan yoksun bu anlayış, hastaları, kesilip biçilen konfeksiyon ürünü, hekimleri de hayat kurtarma ve sağlığa kavuşturma şevk ve heyecanından yoksun konfeksiyon işçisi olmaya zorluyor.

Sevilen, sayılan ve kutsal bir otorite gibi duran hekim algısı artık yok!

Hekim yüzünüze değil bilgisayarın ekranına bakarken sizinle değil, bürokratik işlemlerle ilgileniyor. Soğuk makinelerin içinde, bilgisayarların teşhis ve tedavisine sunulan, ölçülüp biçilen, borsada işlem gören ve menkul değerlere çevrilebilen hastalık dünyasında yaşıyoruz. Sağlık ise paranın gücüne göre alınıp satılan tüketim malzemesi oldu. Sosyal güvenlik kurumunun paket programına giren hastalar, hastalık borsasında ödenen para kadar hizmet alabiliyor. Hastanelerin sağlıksız salonlarında ‘sıradaki gelsin’ komutuyla harekete geçen hastalar, dev süpermarketlerde alışveriş krizine girmiş müşteriler gibi köşe bucak şifa arıyor. Artık hekimin ve hastanın robotlaştığı, sağlığın ise metalaştığı duygusuz ve vicdansız bir dünyada yaşıyoruz. Bu yenidünya, kanıta dayalı bilim ve tıbbı tabulaştırırken, sektörün yönlendirdiği milyar dolarlık araştırmaların özeti olan bilimsel rehberleri kutsal kitaba dönüştürüyor. Dün yumurtayı yasaklayan, bugünse helaldir diyen kutsal(!) metinler karşısında, hastalar ne yapacağını ve kime inanacağını bilemiyor.

Araştırmaları, ilaçları ve teknolojiyi kutsayan bu yeni tıp anlayışı, sağlığı korumak ve hastalıkları önlemek yerine, gittikçe büyüyen dev bir sektör yaratıyor. Sağlığın önündeki en büyük engel; hayatımızın her noktasına burnunu sokan, kurallar koyan, özgürlüğü kısıtlayan, tehdit eden ve hatta aforoz eden işte bu modern tıp anlayışı... (Devamı var.)

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

YazarReşat Nuri Erol- Mesaj Gönder

05 Nisan 2019
Reşat Nuri Erol
06.04.2019
18:31


http://venharhaber.com/resat-nuri-erol-saglik-sorunu-olmaya-devlet-cihanda-sihhat-gibi-1/


Reşat Nuri Erol: Sağlık sorunu; olmaya devlet cihanda… sıhhat gibi-1

Hekimlik sanatı da sanat olmaktan çıkarak alışveriş merkezleri gibi dev hastanelerde seri imalata geçen konfeksiyon işine dönüşüyor. Maneviyattan yoksun bu anlayış, hastaları, kesilip biçilen konfeksiyon ürünü, hekimleri de hayat kurtarma ve sağlığa kavuşturma şevk ve heyecanından yoksun konfeksiyon işçisi olmaya zorluyor.

Ne diyorduk? “Seçimden birkaç gün önceki yazılarımızın birinde, başlık olarak ‘Sayın Cumhurbaşkanı’na son hatırlatmalar…’ dedik. / O yazımızın en başında -Sağlık başta olmak üzere… -Ekonomi… -FAİZ… -SİSTEM/DÜZEN yani faizli zalim düzen vs. konuları ile ilgili hatırlatmalar vardı. / Çalışma arkadaşlarımızla bu ve ilgili diğer konularda sürekli olarak çalışıyoruz… / ‘SAĞLIK başta olmak üzere’ dedik ya; her şeyden önce sağlık üzerinde duralım.” Önceki yazımızdan sonra, “Sağlık Sorunu” ile ilgili birkaç yazımız olacak.

Önemli konularda ‘ilgililerin dikkatine’ diyoruz; ilgilenmezlerse, veballeri boynuna…

Satılık Hastalıklar; Hekimlik Öldü, Yaşasın Doktorluk! Küreselleşen dünyada hekimlik mesleği, hastalıkları önleyen ve sağlığı koruyan bir sanat olmaktan çıkarak hastalara ilaç ve yüksek teknoloji giydiren bir konfeksiyona dönüştü. Hekimin ilgisi ve iyileştirici gücü ise ilaç, teknoloji ve paraya devredildi. Artık hekimin saygınlığı bile kariyeri, şöhreti ve aldığı ücreti kadar…

İnsanı Tanrı’nın emaneti olarak gören, onu korumaya kendini adayan, dertlere derman kutsal otorite artık yok. Geleneksel tıbbın ‘hastalık yoktur, hasta vardır› anlayışında, genetik ve bünyesel farklılığı nedeniyle her hastanın hastalığı farklıydı. Bu yüzden hekimler de hastanın dilinden ve ruhundan anlayan, onun bünyesine göre davranan kutsal bir otorite idi. Bu anlayışın hâkim olduğu dönemlerde hastayı korkutan dev hastaneler, cihazlar ve fabrikasyon ilaçlar yerine, hekimin ilgisi ve şefkati vardı.

Hastaları fabrikasyon robotlara benzeten yeni anlayış ise, konu mankeni yaptığı hastaları geri plana iterken, hastalıkları ve şablon tedavileri ön plana çıkardı. Artık hastalar, hastalıkları bile birbirinin kopyası olan, aynı tornadan çıkmış robotlarmış gibi, aynı şablon tedavilerin konu mankeni. Seri üretimi yapılan ilaç ve teknolojinin maksimum tüketimi için, yaşam tarzının piyasaya sürdüğü hasta kuyruklarını kâr amacıyla işleyen dev hastaneler fabrika gibi çalışıyor. Paket fiyatlarla kurulan hastalık borsasında satılık hastalıklar, hasta ve hastanelerin beğenisine sunuluyor; seç, beğen, al! Hastaneler ucuz fiyat biçilen hastalıklardan şikâyet ederken, hastalar köşe bucak fark almayan hastane arıyor. Yaratılan moda herkesi hasta ediyor. Hastayı müşteriye indirgeyen bu yeni anlayış, korku tüneline sokulan müşteriler için satılık hastalıkları, ilaçları, teknolojiyi dayatıyor.

Hekimlik sanatı da sanat olmaktan çıkarak alışveriş merkezleri gibi dev hastanelerde seri imalata geçen konfeksiyon işine dönüşüyor. Maneviyattan yoksun bu anlayış, hastaları, kesilip biçilen konfeksiyon ürünü, hekimleri de hayat kurtarma ve sağlığa kavuşturma şevk ve heyecanından yoksun konfeksiyon işçisi olmaya zorluyor.

Sevilen, sayılan ve kutsal bir otorite gibi duran hekim algısı artık yok!

Hekim yüzünüze değil bilgisayarın ekranına bakarken sizinle değil, bürokratik işlemlerle ilgileniyor. Soğuk makinelerin içinde, bilgisayarların teşhis ve tedavisine sunulan, ölçülüp biçilen, borsada işlem gören ve menkul değerlere çevrilebilen hastalık dünyasında yaşıyoruz. Sağlık ise paranın gücüne göre alınıp satılan tüketim malzemesi oldu. Sosyal güvenlik kurumunun paket programına giren hastalar, hastalık borsasında ödenen para kadar hizmet alabiliyor. Hastanelerin sağlıksız salonlarında ‘sıradaki gelsin’ komutuyla harekete geçen hastalar, dev süpermarketlerde alışveriş krizine girmiş müşteriler gibi köşe bucak şifa arıyor. Artık hekimin ve hastanın robotlaştığı, sağlığın ise metalaştığı duygusuz ve vicdansız bir dünyada yaşıyoruz. Bu yenidünya, kanıta dayalı bilim ve tıbbı tabulaştırırken, sektörün yönlendirdiği milyar dolarlık araştırmaların özeti olan bilimsel rehberleri kutsal kitaba dönüştürüyor. Dün yumurtayı yasaklayan, bugünse helaldir diyen kutsal(!) metinler karşısında, hastalar ne yapacağını ve kime inanacağını bilemiyor.

Araştırmaları, ilaçları ve teknolojiyi kutsayan bu yeni tıp anlayışı, sağlığı korumak ve hastalıkları önlemek yerine, gittikçe büyüyen dev bir sektör yaratıyor. Sağlığın önündeki en büyük engel; hayatımızın her noktasına burnunu sokan, kurallar koyan, özgürlüğü kısıtlayan, tehdit eden ve hatta aforoz eden işte bu modern tıp anlayışı… (Devamı var.)

 Reşat Nuri Erol – Milli Gazete





Son Yorumlanan Makaleler
Reşat Nuri Erol
‘Adil Düzene Göre İnsanlık Anayasası’ çalışması
18.04.2024 245 Okunma
1 Yorum 18.04.2024 09:47
Reşat Nuri Erol
‘Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol’
17.04.2024 251 Okunma
1 Yorum 17.04.2024 10:08
Reşat Nuri Erol
“Yeni Bir Anayasa” ve anayasa seminerlerimiz
16.04.2024 269 Okunma
1 Yorum 16.04.2024 08:29
Reşat Nuri Erol
Seçim, seçim sonrası ve İsrail’de savaş sirenleri!
15.04.2024 281 Okunma
1 Yorum 15.04.2024 08:56
Reşat Nuri Erol
Türkiye, Araplar, İslâm âlemi bayram yaptı mı?
10.04.2024 365 Okunma
1 Yorum 14.04.2024 11:10
Reşat Nuri Erol
Türkiye, Araplar, İslâm âlemi bayram yaptı mı?-2
11.04.2024 339 Okunma
1 Yorum 13.04.2024 07:52
Ahmet Yücel
EMEKLİ ÖĞRETMENDEN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
3.04.2024 84 Okunma
2 Yorum 05.04.2024 23:45
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 2
4.04.2024 315 Okunma
1 Yorum 04.04.2024 09:25
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası acilen yapılması gerekenler… - 1
3.04.2024 380 Okunma
1 Yorum 03.04.2024 10:18
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 6
28.03.2024 318 Okunma
1 Yorum 28.03.2024 05:54
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 5
26.03.2024 367 Okunma
7 Yorum 26.03.2024 09:06
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 4
25.03.2024 381 Okunma
1 Yorum 25.03.2024 09:00
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 3
24.03.2024 397 Okunma
1 Yorum 24.03.2024 05:49
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 2
23.03.2024 417 Okunma
1 Yorum 23.03.2024 10:16
Reşat Nuri Erol
Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” işbirliği - 1
21.03.2024 419 Okunma
7 Yorum 21.03.2024 09:35
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 28
17.03.2024 336 Okunma
7 Yorum 17.03.2024 07:53
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 27
16.03.2024 353 Okunma
5 Yorum 16.03.2024 11:10
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 26
15.03.2024 392 Okunma
5 Yorum 15.03.2024 09:14
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 25
14.03.2024 334 Okunma
1 Yorum 14.03.2024 11:25
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 24
13.03.2024 352 Okunma
1 Yorum 13.03.2024 07:01
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 23
12.03.2024 348 Okunma
5 Yorum 12.03.2024 07:10
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 22
11.03.2024 350 Okunma
5 Yorum 11.03.2024 08:36
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 21
10.03.2024 357 Okunma
1 Yorum 10.03.2024 10:18
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 20
9.03.2024 378 Okunma
8 Yorum 09.03.2024 09:27
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 19
8.03.2024 404 Okunma
8 Yorum 08.03.2024 08:25
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 18
7.03.2024 398 Okunma
1 Yorum 07.03.2024 06:57
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 17
6.03.2024 371 Okunma
1 Yorum 06.03.2024 07:52
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 16
5.03.2024 336 Okunma
9 Yorum 05.03.2024 06:26
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 15
3.03.2024 370 Okunma
7 Yorum 03.03.2024 08:17
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 14
29.02.2024 355 Okunma
7 Yorum 29.02.2024 08:40
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 13
28.02.2024 330 Okunma
1 Yorum 28.02.2024 14:11
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 11
27.02.2024 343 Okunma
7 Yorum 27.02.2024 08:18
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 10
26.02.2024 399 Okunma
1 Yorum 26.02.2024 08:57
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 9
24.02.2024 336 Okunma
7 Yorum 24.02.2024 10:38
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 8
23.02.2024 327 Okunma
1 Yorum 23.02.2024 11:51
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 7
21.02.2024 401 Okunma
1 Yorum 21.02.2024 09:30
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 6
18.02.2024 464 Okunma
7 Yorum 18.02.2024 09:16
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 5
18.02.2024 373 Okunma
7 Yorum 18.02.2024 09:15
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 4
16.02.2024 369 Okunma
7 Yorum 16.02.2024 09:32
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 3
15.02.2024 369 Okunma
5 Yorum 15.02.2024 07:23
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 2
14.02.2024 425 Okunma
5 Yorum 14.02.2024 10:57
Reşat Nuri Erol
Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 1
13.02.2024 547 Okunma
5 Yorum 13.02.2024 09:32
Reşat Nuri Erol
MehmetTekelioğlu; Bilge adam Nazif Satoğlu Hakka yürüdü
12.02.2024 302 Okunma
6 Yorum 12.02.2024 14:05
Reşat Nuri Erol
Seçim; Depremler ve Kalkınma Kooperatifleri-4
12.02.2024 319 Okunma
5 Yorum 12.02.2024 09:50
Reşat Nuri Erol
Seçim; Depremler ve Kalkınma Kooperatifleri-3
10.02.2024 324 Okunma
5 Yorum 10.02.2024 12:10
Reşat Nuri Erol
Seçim; Depremler ve Kalkınma Kooperatifleri-2
9.02.2024 382 Okunma
5 Yorum 09.02.2024 07:17
Reşat Nuri Erol
Seçim; Depremler ve Kalkınma Kooperatifleri-1
8.02.2024 360 Okunma
5 Yorum 08.02.2024 09:03
Reşat Nuri Erol
Seçim; ‘Emekliler Partisi’ en büyük parti gibi!-4
7.02.2024 375 Okunma
5 Yorum 07.02.2024 12:06
Reşat Nuri Erol
Seçim; ‘Emekliler Partisi’ en büyük parti gibi-3 “Seçim
5.02.2024 385 Okunma
5 Yorum 05.02.2024 08:56
Reşat Nuri Erol
Seçim; ‘Emekliler Partisi’ en büyük parti gibi!-2
4.02.2024 392 Okunma
5 Yorum 04.02.2024 09:04


© 2024 - Akevler